Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Böyük Yürek : Bu,engin denizlere inmeğe ve büyük sularda iş görmeğe benzer. Bu ,denizin ortasında bulunmağa ve dağların en diplerine inmeye benzer. şimdi dünya sanki ,bütün engelleriyle bizi sonsuza dek kuşatmış gibidir.Ama karanlıkta yürüyen ve ışığı olmayan ,Rabbin adına güvensin ve Allah ına dayansın!!Ben ise size söylediğim gibi ,bu dereden çok kez geçtim ve şimdikinden çok daha zor anlar geçirdim.Ama şimdi görüyorsunuz ki hayattayım! Bununla övünemem ben.Çünkü ben kendimin kurtarıcısı değilim. Ama bundan da kurtulacağımıza eminim.Gelin ,karanlığımızı nura çevirebilene ve yalnız bunları değil,fakat cehennemdeki bütün iblisleri azarlayabilene dua edelim...

Böylece dize gelip dua ettiler.Allah da onlara nur ve kurtuluş gönderdi.Artık şimdi yolları üstünde hiçbir engel kalmamıştı.Hatta biraz önce yollarına engel olan çukurdan bir eser bile kalmamıştı. Bununla beraber ,henüz vadiden geçip çıkmamışlardı. Yollarına devam ederlerken büyük dikenlerle karşılaştılar ve onları fena halde rahatsız eden çok pis kokular duymağa başladılar.

Merhamet ,İnanlı Hanım a dedi ki :

Burada bulanmak ,kapıda ,Yorumcunun evinde yahut da son olarak konuk olduğumuz evde bulunmak gibi hoş değil.

Çocuklardan biri şöyle dedi :

Öyle ana ,buradan geçmek ,burada devamlı oturmak kadar kötü değildir.Sanırım,bizim için hazırlanan eve buradan geçip gitmemizin nedenlerinden biri ,evimizin bize daha tatlı görünmesi içindir.

Rehber
: Çok iyi Samuel ,şimdi büyük bir adam gibi konuştun .

Çocuk : Evet , buradan esenlikle geçip kurtulacak olursam,nuru ve iyi yolu ,bütün hayatımda takdir ettiğimden daha çok taktir edeceğim.

Rehber: Merak etme ,biraz sonra buradan çıkacağız.

Böylece yollarına devam ettiler. Yusuf dedi ki :

Henüz bu vadinin sonunu göremiyor muyuz ?

Rehber şöyle cevap verdi :

Ayaklarına dikkat et ,çünkü tuzakların arasına giriyoruz.

Böylece hepsi ayaklarına dikkat ederek ilerlediler. Ama tuzaklardan pek çok rahatsız olmuşlardı. Tuzakların ortasından geçerlerken ,solda hendeğin içinde ,vücudu yırtılıp parçalanmış bir adam gördüler.

Büyük Yürek : bu ,Dikkatsiz adında birisidir. bu yoldan gidiyordu.Çoktan beri cesedi orada duruyor.Yakalanıp öldürüldüğü vakit yanında Dikkatli adında biri daha vardı. Fakat o ellerinden kaçıp kurtulmuştu. Buralarda ne kadar insan öldürüldüğünü tahmin edemezsiniz! Bununla beraber insanlar yine de ,kılavuzsuz ve öylesine aptalca bir cesaretle korkusuzca Yeruşalim yolculuğuna çıkarlar ! Zavallı İnanlı .Onun buradan kurtulması şaşılacak bir şeydir ! Ama o ,Allah ın sevdiği biriydi. Onun kalbi de iyiydi,yoksa buradan asla geçip kurtulamazdı.
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Artık vadinin sonuna doğru yaklaşmışlardı. Tam burada ,İnanlı nın geçerken bir mağara görmüş olduğu yerden dev çıktı.Bu dev, genç yolcuların akıllarını savsatalarla karıştırmaya çalışırdı.

Büyük Yürek efendiyi adıyla çağırarak ona dedi ki :

Bu şeyleri yapmayasın diye sana birkaç kez ikaz edildi?

Büyük Yürek : Hangi şeyleri ?

Dev : Hangi şeyleri mi ? Ne demek istediğimi sen pekala bilirsin ! Ama artık ben senin bu işine son vereceğim !

Büyük Yürek : Ama ,rica ederim söyle ,çarpışmağa girişmeden öne neden çarpışacağımızı anlayalım.

Şimdi kadınlar ve çocuklar ne yapacaklarını bilmeyerek ,titreşip duruyorlardı.

Dev: Sen ülkemizi soyuyorsun. Hem de en korkunç hırsızlıklar ile !

Büyük Yürek : Bunlar sadece genel iddialar,detaylara geç ey adam !

Dev : Sen çocuk hırsızlığı yapmaktasın .Kadınları ,çocukları toplayıp yabancı bir ülkeye götürüyorsun.Bununla da efendinin ülkesini zayıflatmış oluyorsun.

Büyük Yürek : Ben gökler Allah ının hizmetçisiyim. Benim işim günahkarları tövbeye ikna etmektir. Erkek ,kadın ve çocukları karanlıktan nura ,Şeytanın egemenliğinden Allah a döndürmek için bütün çabamı kullanmam emredilmiştir. Eğer gerçekten çekişmenin nedeni bu ise ,bir an önce çarpışalım.

Böylece Dev ilerledi. Büyük Yürek de onu karşılamak için yürüdü. Büyük Yürek kılıcını çekti,devin elinde de sopa vardı. Başka bir söz söylemeden ve vakit yitirmeden birbirlerine girdiler. İlk darbede dev,Büyük Yüreki diz üstü düşündü. Bunun üzerine kadınlar ve çocuklar bir çığlık kopardılar. Büyük yürek tüm gücünü toplayarak devin üzerine atıldı ve onu kolundan yaraladı. B uşekilde bir saate yakın bir süre devle kendisi boğuştular. Çarpışma o kadar şiddetliydi ki ,devin burnundan çıkan nefes kaynayan kazan dumanına benziyordu.

O zaman her ikisi de dinlenmek için bir parça oturdular .Ama Büyük Yürek kedini duaya verdi. Bütün çarpışma süresince kadınlar ve çocuklar inleyip ağlamaktan başka bir şey yapmamışlardı.

Bir parça dinlenip nefes aldıktan sonra tekrar boğuşmaya başladılar. Nihayet Büyük Yürek bir darbeyle devi yere yıktı.

Dev : " Hayır dur ,kendime geleyim " diye yalvardı. Büyük Yürek tekrar ayağa kalkmasına izin verdi. Kalkınca yine birbirlerinin üzerine atıldılar. Dev sopasıyla Büyük Yüreğe indirdiği darbeyle az kaldı kafasını parçalayacaktı. Bunu gören Büyük Yürek ,ruhunun bütün hararetiyle üzerine atılarak kılıcını devin beşinci kaburga kemiğinin altına sapladı. Bu darbe ile dev kendini kaybetmeye başladı. Sopasını artık tutamaz oldu. O zaman Büyük Yürek ikinci bir darbe daha indirerek ,başını gövdesinden ayırdı. Bunun üzerine kadınlar ve çocuklar sevindiler. Büyük Yürek de bu kurtuluşu veren Allah a hamdetti.

Bundan sonra hep beraber bir direk diktiler. Devin başını direğin üstüne koydular. Altına da gelip geçenlerin görebileceği bir yazı ile şunları yazdılar:

Bu başın sahibi öyle biriyldi ki ,
Yeruşalim Yolcularına ederdi hep kötülük .
Keserdi yollarını ,esirgemezdi hiçbirini
Ederdi onlara her çeşit hakareti.

Yeruşalim yolcularına rehber olmak için ,
Ben ,Büyük Yürek kalkıncaya dek,
Bu korkunç deve karşı gelinceye dek ,
Onların düşmanıydı bu yolda hep !...
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

ALTINCI AŞAMA


Şimdi onların biraz ilerde bayıra doğru gittiklerini gördüm. Bu bayır Yeruşalim yolcuları için bir gözetleme yeri idi. İnanlı da kardeşi Sadık ı ilk defa burada görmüştü.Yolcular burada oturup dinlendiler ,yediler içtiler ve öylesi tehlikeli bir düşmandan kurtuldukları için sevinçle coştular.Onlar böylece oturup yiyip içerken ,İnanlı Hanım ,rehberlerine yaptığı savaşta bir tarafının incinmediğini sordu.

Büyük Yürek : Hayır ! Bedenimde ufak bir yaradan başka bir şeyim yok. Bu da bana herhangi bir zarar vermekten çok uzaktır ! Aksine bu Rabbime ve size olan sevgimin bir kanıtıdır. Son günde de ilahi inayetle armağanımın daha büyük olmasına neden olacaktır.

İnanlı Hanım : Ama değerli efendim ,dev elinde sopasıyla üzerinize gelirken hiç korkmadınız mı ?

Büyük Yürek : Her şeyden kudretli olan Rabbe güvenmem için kendi gücüme asla güvenmemeyi kendime görev edinmiştim.

İnanlı Hanım : İlk vuruşta sizi yere düşürdüğü zaman aklınıza ne geldi ?

Büyük Yürek : Ne mi geldi ? Bu tür çarpışmanın Rabbime karşı da yapıldığını ,ama sonunda onun galip geldiğini düşündüm.

Matta : Hepiniz ne düşünürseniz düşününüz ,ben bizi bu vadiden çıkardığı ve bu düşmanın elinden kurtardığı için Allah ın bizlere harika bir iyilikte bulunduğuna inanıyorum. Ben şahsen şimdi böyle bir yerde sevgisinin öylesine açık bir şehadetini veren Allahımıza güvenmemek için artık hiçbir neden göremiyorum.

Böylece kalkıp yollarına devam ettiler.

Biraz ilerde bir meşe ağacı vardı.Ona vardıklarında ,altında yaşlı bir Yeruşalim yolcusunu derin uykuda buldular. Giysilerinden değnek ve kemerinden onun Yeruşalim yolcusu olduğunu anladılar.

Böylece rehber Büyük Yürek onu uyandırdı. İhtiyar yolcu gözlerini açarak :

"Ne o kimsiniz ? Burada ne işiniz var ?" diye bağırdı.

Büyük Yürek : Gel dostum ,böyle kızma ,buradakilerin hepsi dostturlar.

Fakat ihtiyar adam gene de yerinde dikilip kendini savunmaya davrandı ve onların kim olduklarını anlamak istedi. Bunun üzerine Büyük Yürek :

" Benim adım Büyük Yürek tir . Göksel ülkeye gitmekte olan bu yolcuların rehberiyim."dedi.

Dürüst Efendi : Yalvarırım ,beni bağışlayın. Çünkü sizin Az İman ın parasını çalanların arkadaşları olmanızdan korkmuştum. Ama şimdi etrafımı daha iyi görüyorum ,sizin de dürüst insanlar olduğunuzu farkediyorum.

Büyük Yürek : Peki ,gerçekte biz onların arkadaşlarından olsaydık,kendini kurtarmak için ne yapardın ,yahut ne yapabilirdin ?

Dürüst : Ne mi yapardım ? Son nefesime kadar çarpışırdım. Eğer böyle etmiş olsam ,eminim ki yenilmiş olmazdım .Çünkü bir Mesih inanlısı kendisi teslim olmadıkça hiçbir vakit yenilemez !

Büyük Yürek : Çok iyi söyledin,Dürüst Baba .Bununla senin gerçek bir İnanlı olduğunu anladım. Çünkü gerçeği söyledin.

Dürüst : Ben de bununla senin gerçek göksel yolculuğunun ne olduğunu bildiğini anlıyorum. Çünkü başkaları ,bizim en çabuk yenilenlerden olduğumuzu sanıyorlar.

Büyük Yürek : Peki ,madem ki böyle birbirimizle sevinçle karşılaşmış bulunduk,lütfen adınızı ve geldiğiniz ülkeyi öğrenbilir miyim ?...
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

NOT : Değerli Forum Üyeleri belirtmem gerekir ki , ben bu kitabı neden paylaşıyorum ?

Kitabın içinde çok faydalı sözler bulunduğu ve okuyanların faydalanacağına inandığım için ...Ancak bu faydalı sözleri yazmam için kitabın konusunu da yazmam gerekiyordu ..açıklamalı bir şekilde yazmam için kitabın tamamına yakınını yazmayı uygun gördüm...
Bir Ehlibeyt as dostu olarak ilahi dinlerin tamamını araştırmanın gerekliliğine inanıyorum ..ilahi dinler dışındaki inançların ise tamamen batıl olduğuna inanıyorum..İncilin açıklaması niteliğindeki bu kitapta çok güzel sözler Kur an ı Kerim le bire bir örtüşen bilgiler olduğuna inanıyorum ..O yüzden paylaştım . Belki bu kadar çok yazmam kimilerini şaşırtabilir ,olsun boş işlerle uğraşmak yerine faydalı bilgileri yazmak daha mantıklıdır ...İnşallah faydalı olur ..Selam ve Dua ile ..
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Dürüst : Adımı sana söyleyemem,ama geldiğim yer Ahmaklık Kenti dir.Yıkım kentinden sadece dört derece uzaktadır.

Büyük Yürek :Ahaa, siz o memleketten misiniz ? Öyleyse sizin kim olduğunuzu yarı tahmin etmiş olabilirim. Adınız o yaşlı Dürüstlük değil mi ?

Böylece yaşlı adam kızararak şöyle dedi :

Soyut olarak dürüstlük değil ,ama adım Dürüsttür. Doğamın da çağrıldığım ada uygun olmasını arzu ederim. Ama efendim böylesi bir yerden geldiğim halde ,benim böyle bir adam olduğumu nasıl tahmin edebildiniz ?

Büyük Yürek :Daha önce sizden söz edildiğini efendimden işittim.Çünkü efendim dünyada olan her şeyi bilir ! Fakat ,ülkenizden böyle bir kimsenin çıkabildiğine çok kere şaşmıştım. Çünkü şehriniz ,helak kentinden dah kötü bir yerdir.

Dürüst : Evet ,biz oradakiler güneşten daha uzak olduğumuz için daha soğuk ve daha duygusuz insanlarız. Ama bir insan buz dağı içinde de olsa ,onun üzerine Salah Güneşi doğacak olursa ,onun donmuş yüreğindeki buzlar çözülmüş olur. İşte bana da öyle oldu.

Büyük yürek : İnanıyorum,Dürüst Baba ,inanıyorum ,çünkü bunun gerçek olduğunu biliyorum.

O zaman ihtiyar adam bütün yolcuları sevginin kutsal bir öpüşüyle selamladıktan sonra adlarını ve yolculuklarına çıktıklarından beri neler görüp geçirdiklerini sordu.

İnanlı Hanım : Benim adımı belki işitmişsindir. O iyi İnanlı benim kocamdı. Bu dört çocuk da onun çocuklarıdır.

İnanlı Hanım ,kendisinin kim olduğunu söylediği zaman ihtiyar adamın ne kadar çok sevindiğini tahmin edebilir misiniz ? Yerinden sıçradı ,gülümsedi ve binlerce iyi dileklerle onları takdis ederek şöyle dedi:

Kocanızın yolculuğu ve kendi günlerinde geçirdiği savaşlar hakkında pek çok işitmiştim. Tesellin için sana şunu söyleyeyim ki ,adı dünyanın bütün bu kesimlerinde anılmaktadır. Onun imanı , cesareti ,tahammülü ve her şeye rağmen içtenliği adının ün kazanmasına neden olmuştur.

Sonra çocuklarına dönerek adlarını sordu .Onlar da kendisine söylediler. O zaman onlara şöyle dedi :

Matta ,sen vergi toplayan Matta gibi ol.Kötülüğe düşkünlüğünde değil ,ana erdeminde onun gibi ol.Sen Samuel,Peygamber Samuel gibi ,iman ve dua adamı ol.Ve Yakup ,sen de adil Yakup gibi ve Rabbimizin kardeşi Yakup gibi ol....
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Ondan sonra ona Merhametten söz ettiler. Onun ,ülkesini ve akrabalarını nasıl terkederek İnanlı Hanım ve çocuklarıyla beraber geldiğini anlattılar. Bunun üzerine yaşlı Dürüst Merhamet e şöyle dedi :

Adın Merhamet tir. Böylece merhamette kuvvet bulup bu yolda karşılaşacağın bütün zorlukları aşacaksın. Ta Merhamet Kaynağının yüzüne teselli ile bakacağın yere gelene kadar ! Bütün bu süre içinde rehberleri Büyük Yürek son derece sevinçli olup yoldaşlarına gülümsüyordu.

Böylece yollarına devam ederken rehber o taraflardan yolculuğa çıkan Korkak efendi adında birisini tanıyıp tanımadığını ihtiyar zattan sordu.

Dürüst Efendi :Evet ,çok iyi tanıyorum. O ,aslında yolculuğun değerini anlayan bir adamdı. Ama bütün ömrümde karşılaştığım Yeruşalim Yolcularının en çok zorluk çıkaranı idi.

Büyük Yürek
: Onu tanıdığınızı farkediyorum. Çünkü onun gerçek karakterini ortaya koydun.

Dürüst : Onu tanımak mı ? Ben onun çok samimi arkadaşı idim. Daima onunla beraberdim. Hatta bundan sonra ne olacağımızı düşünmeğe başladığı zaman yine beraberdik.

Büyük yürek : Efendimin evinden Göksel Kentin kapısına kadar ben onun rehberi idim.

Dürüst : Öyle ise ,onun zorluk çıkaran biri olduğunu da biliyorsunuz .

Büyük Yürek : Evet ,öyle idi. Ama ona katlanabiliyordum. Çünkü çok kere öylesi adamlara önderlik ve rehberlik etme görevi bana verilir.

Dürüst : O halde ,rica ederim,bize ondan biraz söz ediniz ve sizin önderliğiniz altında nasıl davrandığını anlatınız.

Büyük Yürek : Peki .Her zaman gitmek arzusunda bulunduğu yere varamamaktan çok korkuyordu. Tehlike eseri bile bulunan herhangi bir sözü birisinden işitti mi çok korkardı. Ümitsizlik bataklığında bir aydan fazla inlemiş olduğunu işittim. Bir çok kimselerin bataklıktan geçtiğini gördüğü ve bazıları ona yardım etmek için ellerini verdikleri halde ,bir türlü geçmeye cesaret edemiyordu. Hem geriye dönmek de istemiyordu. Eğer Göksel Kente ulaşamazsa ,hasretten öleceğini söylüyordu. Bununla beraber önüne çıkan her güçlükte kederleniyor ve birisinin onun yoluna attığı en ufak saman çöplerinden bile tökezleniyordu. Dediğim gibi ,uzun süre Ümitsizlik Bataklığının karşısında bekledikten sonra ,güneşli bir sabahta nasıl olduysa cesaretlenerek yürüdü ve geçmeyi başardı. Fakat geçtikten sonra buna bir türlü kendisi de inanamamış .Sanırım onun kendi kafasında bir Ümitsizlik Bataklığı vardı. Öyle bir bataklık ki her gittiği yere beraberinde taşıyordu. Yoksa adam böylesi bir duruma düşmezdi. Böylece en nihayet kapıya geldi; ne demek istediğimi tabi anlıyorsunuz,yani bu yolun başındaki kapıya.Burada da kapıyı çalmaya cesaret edinceye kadar uzun süre bekledi. Kapı açıldığı zaman da geri çekilip başkalarına yol verdi ve kendisinin buraya layık olmadığını söyledi. Hatta ,bir çok kimselerden önce kapıya varmış olduğu halde birçokları ondan önce iceriye girdiler. Zavallı adam orada titreyerek ,çekinerek bekliyordu. Onu orada bu halde görmek insanın yüreğini acımayla dolduruyor diyebilirim. Tekrar geriye dönmek de istemiyordu. Sonunda kapıda asılı tokmağı eline alarak hafifçe bir iki defa vurdu. Biri kapıyı açtı ,fakat Korkak yine önceki gibi geri geri çekildi.Kendisine kapıyı açan dışarı çıkarak :::...
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

"Sen hey titreyen adam, ne istiyorsun ?" dedi. Korkak bunu işitir işitmez yere düşüp bayıldı. Onunla konuşan adam ,bu durumuna hayret ederek :

" Sana esenlik olsun,kalk,ben sana kapıyı açtım. Gel içeri ,çünkü sen Rabbin mübarekisin " dedi. Bu sözler üzerine ayağa kalktı ve titreyerek içeri girdi. İçeri girdiği zaman da yüzünü göstermekten utanıyordu. bildiğin gibi ,orada bir süre ağırlandıktan sonra ,gideceği yol kendisine tarif edildi ve yoluna devam etmesi söylendi. Böylece bizim eve gelinceye kadar yoluna devam etti. Fakat giriş kapısında ettiği gibi Yorumcunun kapısında da aynı şekilde tereddütler içinde hareket etti. Kapıyı çalmağa cesaret edemedi.Uzun süre oralarda soğukta durdu. Bununla beraber geri de dönmüyordu.O sıralarda geceler uzun ve soğuktu.Onu kabul etmesi ,evinde teselli etmesi ve ürkek yürekli olduğu için yanına kuvvetli ve cesur bir muhafız verilmesi için koynunda Efendime hitaben yazılmış bir de tavsiye mektubu vardı. Bütün bunlara rağmen kapıyı çalmaktan korkuyordu.Böylece zavallı adam açlıktan ölüm derecesine gelinceye kadar oralarda bir aşağı bir yukarı gezindi.Hem üzüntüsü o kadar büyüktü ki ,bir çok kimselerin kapıyı çalıp içeri girdiklerini gördüğü halde o bir türlü buna cesaret edemiyordu. En sonunda ,galiba ben pencereden dışarı baktım ,birisinin kapı önünde bir aşağı bir yukarı gezindiğini görünce dışarı çıktım ve yanına giderek kendisinin kim olduğunu sordum. İçeri girip durumu evdekilere söyledim ve işi Efendimize arzettik.

Böylece onu içeriye davet etmek için beni tekrar dışarı yolladı.Ama bunu başarıncaya kadar hayli zorluk çektiğimi söyleyebilirim.En sonunda içeri girdi.Efendimizin onu son derece sevgiyle kabul edip ona çok iyi davrandığını söyleyebilirim.Sofrada pek az yemek kalmıştı.Tabağına biraz yemek koydular. Sonra mektubu verdi.Efendim mektuba baktıktan sonra ,isteğinin yerine getirileceğini söyledi.Böylece Korkak bir süre orada kaldıktan sonra ,biraz cesaretlenmeye ve teselli bulmağa başladı.Çünkü bilmiş olmalısınız ki ,benim efendimin yüreği çok merhametlidir.Özellikle Korkanlara karşı ! Bunun izin ona en çok cesaret ve kuvvet verecek şekilde davrandı.Nihayet oradaki şeyleri gördükten sonra Korkak efendinin Kente gitmek üzere yola çıkmağa hazırlandığı sırada ,Efendim İnanlı ya vermiş olduğu gibi ,ona da bir şişe şerbet ve bir takım iyi yiyecekler verdi. Böylece yola çıktık. Ben önde gidiyordum.Adam pek az konuşuyor,ancak yüksek sesle içini çekiyordu.
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Üç kişinin asılı olduğu yere geldiğimiz zaman kendisinin sonunun da böyle olmasından korktuğunu söyledi. Yalnız Haçı ve mezarı gördüğü zaman sevinçli göründü. Orada biraz durup bunları seyretmeği arzu ettiğini itiraf ederim.Bu yerden sonra bir süre sevinçli göründü. Zorluk tepesine geldiğimiz zaman orada hiç itiraz etmedi. Aslanlardan da pek korkmadı .Çünkü onun korkusunun da bu gibi şeylerden olmadığını bilmelisiniz. O ,sadece sonunda kabul edilmemekten korkuyordu.

Güzel denilen eve geldiğimiz zaman ,sanırım daha kendisi istek göstermeden onu hemen içeri soktum.İçeri girince ,onu oradaki kızlarla tanıştırdım. Fakat onlarla fazla müşareket etmekten utanıyordu. Yalnız kalmayı çok arzu ediyordu. Bununla beraber iyi konuşmadan her zaman hoşlanıyordu.Böyle konuşmaları işitmek için çok kere perdenin arkasına saklanır,dinlerdi.Eski şeyleri görmeyi ve onlar hakkında derin düşünmeyi de severdi.Daha sonraları bana son uğradığı iki evde ,yani kapıda ve Yorumcunun evinde kalmağı çok arzu ettiğini ,ama bir türlü izin istemeye cesaret edemediğini söyledi.

Güzel evden çıkıp aşağı Alçalma Deresine indiğimiz zaman ,ömrümde gördüğüm en iyi kişiler gibi onun da indiğini gördüm.Sonunda mutlu olmak için ne kadar aşağılara inse ,bunu önemsemiyordu.Evet ,öyle sanıyorum ki onun dereye karşı bir sempatisi bile vardı.Çünkü bütün yolculuğu esnasında ,bu yerde olduğu kadar onu mutlu görmemiştim.

Burada yere kapanıyor ,toprağı kucaklıyor ve derede yetişen çiçekleri bile öpüyordu. Her sabah güneşle beraber kalkar ,dereye aşağı yukarı gezinirdi.

Fakat Ölüm Gölgesi Vadisinin girişine geldiği zaman onu kaybedeceğimi sandım.Onun geri dönmeye niyeti olduğundan değil.Çünkü bu düşünceden her zaman nefret ederdi.Fakat korkusundan neredeyse ölecekti.!
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

" Ah canavarlar beni kapacak ,canavarlar beni kapacak ! ,diye bağırıyordu.Ben de onu bir türlü onları düşünmekten kurtaramıyordum. Burada öyle gürültü yaptı ki ,öyle bağırdı ki ,canavarlar onun sadece sesini işitseydiler ,bu onların üzerimize hücum etmelerine cesaret vermeye yeterli olurdu.

Fakat dereden geçerken şimdiye kadar benzeri görülmemiş bir şekilde derenin sakin ve sessiz olmazı dikkatimi çekti.Sanırım burada Efendimiz ,Korkak Efendi geçinceye kadar saldırmasınlar diye düşmanları özellikle önledi.

Size her şeyi anlatmak pek sıkıcı olacak. Bunun için burada sadece bir iki olaydan söz edeceğim.Boşluk Sergisine geldiğimiz zaman ,sergide herkesle kavga edecek sandım. Onların deliliklerine o kadar hiddetlenmişti ki,her ikimizin de kafasını yere çarpacaklarından korktum. Büyüleyici Yerde çok uyanık davrandı.Fakat üzerinde köprü bulunmayan ırmağa geldiğimiz zaman orada yine zor bir duruma girdi.

" Şimdi,şimdi sonsuza dek boğulacağım ve kilometrelerce yol geldiğim halde ,sonunda teselli ile Rabbin o yüzünü göremeyeceğim diyordu.

Burada çok dikkate değer bir şey gözüme çarptı.Şöyle ki ,ırmağın suyu bu anda o kadar alcaktı ki ,hayatımda ırmağı bu şekilde görmemiştim.En sonunda yalnız ayakkabılarının altı ıslanarak ırmaktan geçti. Kapıya doğru yürümeye başlayınca ,yukarıda kabul edileceğine dair dilekte bulunarak kendisinden ayrıldım. O da " Kabul olunacağım ,kabul olunacağım " diyerek ayrıldı. Böylece birbirimizden ayrıldık ve bir daha kendisin görmedim.

Dürüst : Öyle görünüyor ki ,sonunda onun durumu iyi olmuştu!

Büyük Yürek : Evet ,evet ,ondan ben asla şüphe etmemiştim. O ,yüce ruhlu bir insandı. Yalnız kendini daima en aşağılarda gördüğü için hayatı kendisine o kadar ağır,başkalarına da o kadar üzüntü verici olurdu!Bir çok şeylerden ziyade günaha karşı çok hassastı.Başkalarına zarar vermek ten o kadar korkardı ki ,onlara tökez olmamak için serbest olan şeylerden de kendisini yoksun bırakırdı.

Dürüst : Peki ama ,böyle bir adamın bütün günleri boyunca karanlıkta kalmasının nedeni ne olabilir ?

Büyük Yürek : Bunun için iki neden var. Birincisi ,Allah ın hikmetinin bunun böyle olmasını uygun görmesi . Bazıları gülerler ,bazıları ağlarlar (3).....
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Kitap Okuyalım ...Ailesi İNANLI 'nın İzinde ....

Mesaj gönderen beyazgül12 »

İşte Korkak Efendi de kalın perdeden müzik çalanlardan biriydi. Korkak ile arkadaşları öbür musiki aletlerinden daha kederli olan neyi çalarlar.Gerçekten de bazıları ,kalın perdenin müziğin temeli olduğunu söylerler.Ben de şahsen ,ağır başlılıkla başlamayan bir iman yolculuğuna hiç önem vermem.





Bir Müzikçalar elindeki aletin bütün tellerini akort etmesi için ilk vurduğu tel bas telidir. Allah da kendisine çekeceği canları kendisine uydurmak için önce bu üzüntü sesi veren tellerine dokunur.Yalnız Korkak Efendinin hatalı yönü şuydu ki ,hayatının son günlerine gelinceye kadar bu müzik aletinden başka bir şey çalamamasıdır.


Dürüst : Onun hakkında anlattıklarına göre o çok gayretli biriymiş.Zorluklardan ,aslanlardan veya Boşluk Sergisinden hiç kormamış. Ona en çok dehşet veren ,günah ,ölüm ve cehennemdi.Çünkü Göksel Ülkedeki hissesi hakkında bazı şüpheleri vardı.

Büyük Yürek: Doğru söylüyorsunuz. Onun zorlukları bunlardı.Ve bütün bunlar ,pek iyi farkettiğin gibi onun düşüncede zayıf oluşundan doğuyordu.Yoksa Yeruşalim yolcusunun pratik hayatının yönüne ait ruhani zayıflığından değildi. İnanırım ki ,atasözünde denildiği üzere eğer yolunda duran bir alev engeli dahi olsaydı,onu çiğneyip geçmekten çekinmeyecekti.Fakat onun çektiği sıkıntıları hiçbir kimse öylesi kolay kolay bir tarafa itemezdi...
Cevapla

“Serbest Kürsü” sayfasına dön