Çorum Ehli Beyt oluşumu ve hint kökenli araştırmacı

[biralevi]

[QUOTE=tuncay]Dün akşam Cem Tv de Alevilik hakkında oturumda bir konuşmacı; Amerikalı bir Hintli öğrencinin Çoruma gelerek Alevilik hakkında araştırma yaptığını ve uluslar arası bir yarışmada ödev tezinin 1. lik kazandığını söyledi. Tezin daha Türkçeleştirilmediğini üzülerek belirtti. Bu Hintli öğrencinin Çorum Ehli-Beyt Camisinde de araştırmalar yaptığını sizlerle paylaşmak istedim. İnşallah hakkımızda olumlu şeyler yazmıştır.[/QUOTE]

Tuncay can
Çoruma yıllardır yurt dışından yurt içinden Ehli Beyt cami ve alevilik konulu incelemeler için akedemisyenler gelip giderler,ama bunların hemen tamamı şiilik etkisi büyüyormu,bu iş nereye gidiyor ,halkla araları nasıl ? vs vs türünden olaya bakarlar ,şimdiye kadar bizi pozitif aktaran olmadı ,objektif değil hep siyasi davrandılar bu yüzden bizde bu tür çalışma ve araştırmalara hep kuşkuyla baktık bakıyoruz,
Bilgiyi vereni yazmamışsın ama bilgi doğru bu hint kökenli Khabir isimli amerikalı akedemisyen de Çorumda tuttuğu bir evde bir yılı aşkın süre araştırma, inceleme için kaldı
bizim düzenlediğimiz her özel etkinliğe katıldı hatta birçok kez bizimle namaz kıldı sabah namazlarına bile katıldığı günler oldu,biz kendisine müslümanlığı tebliğ ettik ,12 imamları ve islami anlayışlarını anlattık oda bize amerika ve avrupadaki akedemik konuları aktardı bazı konularda tartıştık ayrı ve ortak fikirler tesbit ettik,
Çalışmasını üniversitenin finans ettiğini,Özelde Çorum Ehli Beyt etkisini incelemeye geldiğini tez hazırlayıp göndereceğini söyledi ama henüz tezi hazır değilmiş diye duyduk ,yine duyumlarımıza göre sabancıdan aldığı ödül yine alevilik üzerine tez çalışması olmasına karşın kültürel ,folklorik çalışma kısmıydı o nedenle o çalışmada bizden bahis yok(muş).Henüz yayınlanmadığı için bilmiyoruz.
Bizimle ilgili kısım yayınlanırmı? bize söz vermesine rağmen gönderirmi? bilmiyoruz,ama gönderirse buraya aktarır tartışmaya açarız,
Aldığı sabancı ödülü basına fotoğraflarıyla yansıdı buraya kopyalayan olursa daha netleşir.

[alone_man]

basındaki yansımasını aktarıyorum

Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar, 'Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı' başlıklı makalesiyle 'Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri'nde birinciliği elde etti.

Bu yıl dördüncüsü düzenlenen "Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri" önceki akşam Sakıp Sabancı Müzesi'nde düzenlenen bir törenle sahiplerini buldu.
Araştırma konusu, "Günümüzde Türk Toplumu ve Siyasetinde Çoğulculuk" olarak belirlenen ödül törenine, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi Dilek Sabancı, Sabancı Üniversitesi Uluslararası Danışma Kurulu Üyesi Kemal Derviş, Sabancı Holding CEO'su Ahmet Dördüncü ve Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel'in de aralarında bulunduğu iş ve medya dünyasından çok sayıda davetli katıldı.
Türkiye'den 13 ve yurtdışından 10 katılımcının başvurduğu yarışmada birinciliği, Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar, "Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı" başlıklı makalesiyle aldı. Tambar ödülünü Güler Sabancı'nın elinden aldı. Yarışma birincisi 20 bin, ikinci 10 bin, üçüncü de 5 bin dolarlık para ödülünün sahibi oldu.
Ödül töreninin ardından bir konuşma yapan Hintli Kabir Tambar, iki sene Orta Anadolu'yu gezerek Aleviliği araştırdığını anlattı. Tambar, "Alevi hareketi, 1980'li yıllarda Türk toplumunda daha fazla görülür hale gelmiştir. Uzun süre resmi temsiliyet kazanamamış bir cemaat, kamuya açık mekanlarda görülmektedir" dedi.
Alevi toplumunun kimliklerini korumak için siyasi bir parti yerine sivil toplum örgütlerinde organize olduğunu anlatan Tambar, bu sivil toplum kuruluşlarının kendi aralarında da tartıştığını, ancak bunun Alevi toplumunun içindeki demokrasiyi gösterdiğini vurguladı. Alevi toplumunda göçün sürmesi nedeniyle ekonomik zenginleşme olmadığına dikkat çeken Tambar, "Ancak süreç başladı. 10-20 yıl sonra farklı bir ekonomik yelpaze olacak" değerlendirmesinde bulundu.

Pratikte de çoğulculuğu ortaya koyalım
Aynı zamanda Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı olan Güler Sabancı törende yaptığı konuşmada, Sakıp Sabancı'nın hayattayken bu yarışmayla ilgili hazırladığı vasiyetinde iki önemli unsurun üzerinde durduğunu söyledi. Bunlardan ilkinin, Türkiye'de özellikle sosyal bilimler dalında çok az sayıda araştırma ödülü bulunması olduğunu kaydeden Sabancı, Sakıp Sabancı'nın ikinci olarak da, bu araştırma ödülünün uluslararası boyutta olmasını istediğini ifade etti. Güler Sabancı, bu iki boyuta önem verdikleri bu ödüllerde konuların her yıl değiştiğini, bugünden geçmişe sonra tekrar bugüne bir ufuk turu izlediklerini belirtti. Çoğulculuk konusunun kendisinin de çok önemsediği bir mesele olduğunu ifade eden Sabancı, "Dinler, diller, milletler birbirine karışıyor. Homojenlik yerini heterojenliğe bırakıyor. Eskisinden çok daha renkli, çeşitli, zengin bir büyük insanlık doğuyor. Türkiye de renkleniyor, eskisinden daha zengin ve çeşitli bir toplum haline geliyor. Bu bizi 200 yıldır yakalamaya çalıştığımız çağdaş uygarlık seviyesine daha çok yaklaştırıyor diyebiliriz. Yeter ki pratikte, gerçek hayatta yakaladığımız çoğulculuğu ortaya koyabilelim" diye konuştu.


YARIŞMADA ÖDÜL ALANLAR

BİRİNCİLİK ÖDÜLÜ: Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar'ın, "Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı" başlıklı makalesi.
İKİNCİLİK ÖDÜLÜ: Oxford Üniversitesi doktora öğrencisi ve Sabancı Üniversitesi'nde eğitim asistanı olarak görev yapan Nora Fisher Onar'ın, "İkilemleri Aşmak: 'Avrupa', Çoğulculuk ve Türk Siyaseti İçin Bir 'Revizyoncu-Statükocu' Anahtar" adlı makalesi.
ÜÇÜNCÜLÜK ÖDÜLÜ: Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Somer'in "Kendim İçin Demokrasi: Türkiye'de Dindar ve Laik Kanılar ve Sosyal ve Siyasal Çoğulculuk" adlı makalesi.
MANSİYON: Chicago Üniversitesi doktora öğrencisi Jeremy Walton'ın, "Dinsel Çoğulculuk ve Liberal Dindarlık: Günümüz Türkiye'sinde İslami Sivil Toplum ve Dinsel Farklılıklara Dair İstekler" konulu makalesi, Humboldt Üniversitesi doktora öğrencisi Defne Över'in, "Günümüz Türkiyesi'nde Merkez-Çevre İlişkisi: Kolektif Hareketlerin Analizi" konulu makalesi

[alone_man]

'Aleviliğin uyanışı' araştırması birincilik ödülüne layık görüldü

resimlerde vardı ama googleden aktaramadım aktaran olursa vdaha iyi olur
Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri sahiplerini buldu.





Hint kökenli , ABD de yaşayan öğretim üyesi KABİR TAMBAR 2000-2005 yılları arasında İstanbul ve Çorumda yaptığı araştırmalardan yararlanarak yaptığı analizler ile "Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı" adlı makalesi ile 2009 yılı büyük ödülünü almaya layık görüldü.

Büyük ödülü 20 bin dolar olan böyle bir yarışmada Alevilik konusunun dile gelmesi oldukça dikkat çekiciydi.

İşte Kabir Tammbar'ın makalesinin özeti:

Çoğulculuk Çelişkileri

Bu çalışma günümüz Türkiyesinde uygulanan cogulculuk politikalarının Aleviliği yaygın bir inanç olarak pekiştirisini incelemektedir.

Turkiye de onemli bir inanç grubu olan Aleviler son birkaç on yılda kentlerde varlık göstermeye başlamışlardır. Bu varoluş süreci politik ve kamusal alanda ilgileri üzerine çekerek, toplumun Alevi algılamasında değişimlere yol açmıştır. Çalışmada Alevi toplumunun kamusal alanda gün ışığına çıkışında sadece ideolojik kimlik politikalarının ve onaylanmalarının değil seçkin bir estetik anlayışı ile oluşan inanç rituellerinin de onemi olduğunu açıklıyorum. Özellikle geleneksel bir Alevi inanç ritueli olan SEMAH larin kamuya açılış konusunu irdeledim. Bu tür gösteriler ile kamusal bir açıklık kazanan bu Alevi rituelleri, toplumun bazı kesimlerinde ibadet unsuru olmak yerine halk oyunu( folklorik) unsurlar olarak da algılanmıştır. Çalışmada Alevi rituellerinin estetik değerlerinin bir, ulus –devlet otoritesi ile sürtüşmelere girmeden, ulus- devlet kavramının sürdürebilirliğine nasıl destek sağlamış olduğu incelenmiştir. Alevilik bu süreçte bazı kesimlerin Aleviliği (folklorik) kültürel bir etkinliktir biçimindeki tanimlama gayretlerine rağmen, kendisini kamusal kabul görmüş toplumsal inanç sistemi olarak kabul ettirmiştir. Araştırmada Alevi inancının kamusallaşması sürecinin Türkiye de bir yandan çoğulcu bir toplum oluşturma mücadelesi karakteri, diğer yandan bu açılımın başetmek zorunda kaldığı engellerin çelişkilerini irdeledim.

KABIR TAMBAR

Birincilik ödülü:

"Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı" başlıklı makalesiyle Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar’ın oldu

Yarışmada İkincilik Ödülü, Oxford Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olan Nora Fisher Onar’a, Üçüncülük Ödülü ise Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Somer’e verildi

Bu seneki araştırma konusu “Günümüzde Türk Toplumu ve Siyasetinde Çoğulculuk” olarak belirlenen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülü 26 Mayıs Salı akşamı Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi - the Seed’de yapılan törenle sahiplerini buldu. Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ve Rektör Prof. Dr. Tosun Terzioğlu ev sahipliğinde düzenlenen törende, birincilik ödülünü Vermont Üniversitesi’nden genç araştırmacı Kabir Tambar aldı.

Yarışmada ikincilik ödülünü “İkilemleri Aşmak: 'Avrupa', çoğulculuk ve Türk siyaseti için bir 'revizyoncu-statükocu' anahtar” başlıklı çalışmasıyla Oxford Üniversitesi’nde doktora çalışmalarına devam eden Nora Fisher Onar üçüncülük ödülünü ise, “Kendim İçin Demokrasi: Türkiye'de Dindar ve Laik Kanılar ve Sosyal ve Siyasal Çoğulculuk” isimli makalesi ile Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Somer kazandı. Chicago Üniversitesi’nden Jeremy Walton ve Humboldt Üniversitesi’nden Defne Över de mansiyon ödüllerinin sahibi oldular.

35 bin dolar tutarında ödül verildi

Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Onursal Başkanı merhum Sakıp Sabancı’nın vasiyeti üzerine, 2009’da dördüncüsü verilen olan Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülü, Türk ve İslam Sanatı, Türkiye’nin Tarihi, Ekonomisi, Sosyolojisi gibi konuları kapsıyor. Başvurular, uluslararası alanda uzman isimlerden oluşan bir jüri tarafından değerlendiriliyor. Türkiye ile ilgili araştırmalar yürüten tüm beşeri ve sosyal bilimcilere açık olan yarışmada, birinciye 20.000 ABD Doları, ikinciye 10.000 ABD doları ve üçüncüye ise 5.000 ABD doları ödül verildi.

Bu yılki konusu “Günümüzde Türk Toplumu ve Siyasetinde Çoğulculuk” olarak belirlenen yarışmaya Türkiye, ABD ve Avrupa’dan toplam 23 başvuru yapıldı. Bu yılki ödülün jürisi şu isimlerden oluşuyor Prof. Dr. Sabri Sayarı (Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi), Prof. John Waterbury (Beyrut Amerikan Üniversitesi Eski Rektörü, Princeton Üniversitesi Siyaset Bilimi Emeritus Profesörü), Prof. Dr. Nilüfer Göle (École des Hautes Études en Sciences Sociales , Centre d’Analyse et d’Intervention Sociologiques Direktörü, Fransa), Prof. Dr. Fuat Keyman (Koç Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi), Prof. Dr. David Shankland (University of Bristol, Arkeoloji ve Antropoloji Öğretim Üyesi, İngiltere), Prof. Dr. Kalypso Nicolaidis (University of Oxford, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi, İngiltere).

“Türkiye her türden çoğulculuğa hayat vermeli”

Ödül Töreni’nin açılış konuşmasını yapan Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, bu yıl dördüncüsü verilen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülü’nün, sosyal bilimler alanında ülkemizde verilen ilk uluslararası araştırma ödülü olduğunu vurguladı. Sabancı, ödülün konularına bakıldığında, bugünden geçmişe ve sonra tekrar bugüne bir ufuk turunun izlendiğinin görülebileceğini ifade etti. Sabancı, Ödül ile ilgili çalışmalara 2006’da Türkiye’nin önündeki sorunlar ve fırsatlar ile başlandığını ardından Osmanlı mirasının hem Balkanlar ve Ortadoğu hem Türkiye üzerindeki etkilerine geçildiğini oradan da günümüzün çoğulculuk sorunlarına gelindiğini vurguladı. Sabancı: “Moderniteyle birlikte, zamanın akışı büsbütün hızlanıyor. Sanayide, bilim ve teknolojide meydana gelen sıçramalarla, toplum sürekli büyüyor ve karmaşıklaşıyor. Yeni sosyal sınıf ve gruplar ortaya çıkıyor ülkeler, hattâ kıtalar göç alıyor ve veriyor dinler, diller, milletler birbirine karışıyor. Homojenlik yerini heterojenliğe bırakıyor. Eskisinden çok daha renkli, çeşitli, zengin bir büyük insanlık doğuyor. Türkiye de renkleniyor, eskisinden daha zengin ve çeşitli bir toplum haline geliyor” dedi. 21. Yüzyılda dünyanın umudunun çoğulculuğa bağlı olduğunu ifade eden Sabancı, Türkiye’nin de çağdaş uygarlık seviyesine yükselebilmesi için, fiili olarak yakaladığı çoğulculuğu seslendirebilmesi gerektiğinin altını çizdi. Güler Sabancı, “Herkesin özgürce temsil edildiği ve edileceğine güven duyduğu, dolayısıyla gönülden bağlandığı ve barış içinde, uyum içinde yaşadığı bir çoğulculuğa, her bakımdan çoğulculuğa, siyasi, inanç ve kültürel çoğulculuğa, yumuşak ve toleranslı bir değerler çoğulculuğuna, hep birlikte hayat verebilmeliyiz” dedi.

Ödül Töreni’nde ayrıca, Birincilik Ödülü Sahibi Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar ve Jüri Üyesi, Princeton Üniversitesi Emeritus Profesörü John Waterbury de birer konuşma yaptılar.

Makaleler saygın uluslararası yayınların ilgisini çekiyor

Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülü’ne sunulan, bağımsız ve uluslararası bir jüri tarafından incelenen makaleler, uluslararası yayınların da dikkatini çekiyor. 2007 yılında ödül alan makaleler, saygın bir uluslararası yayın olan Middle Eastern Studies’in Eylül 2008 sayısında yayımlandı. Middle Eastern Studies, 1836’da kurulmuş olan ve aralarında Bertrand Russell, Sigmund Freud, Carl Jung, Jean-Paul Sartre, Albert Einstein, Erich Fromm, Emile Durkheim, ve Max Weber’i de barındıran 20. Yüzyılın önemli düşünürlerinin eserlerini yayımlamış olan prestijli yayınevi Routledge tarafından basılıyor.

Ödül sahipleri eserlerini atölye çalışmasında sunacaklar

2009 Ödülü sahiplerinin çalışmalarının akademik dünyayla paylaşılması için, Ödül Töreni’nin ertesi günü, 27 Mayıs 2009 tarihinde, Sabancı Üniversitesi’nde bir atölye çalışması gerçekleşecek. Atölye çalışmasına jüri üyelerinden oluşan bir grup da oturum başkanı ya da tartışmacı olarak katılacak.

SAKIP SABANCI ULUSLARARASI ARAŞTIRMA ÖDÜLÜ HAKKINDA

Sabancı Üniversitesi, 2005 yılında, Türkiye’ye dair araştırmaları teşvik etmek, Türkiye’nin çağdaş dünyadaki rolüyle ilgili entelektüel merak uyandırmak, yeni ve nitelikli araştırmaları desteklemek amacıyla, bir uluslararası araştırma ödülü oluşturmayı ve duyurmayı kararlaştırdı.. “Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülü”, Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Onursal Başkanı merhum Sakıp Sabancı’nın vasiyeti ile hayata geçti. Ödül, Merhum Sabancı’nın vasiyeti doğrultusunda, Türk ve İslam Sanatı, Türkiye’nin Tarihi, Ekonomisi, Sosyolojisi gibi alanları kapsıyor.

2006’daki ilk araştırma ödülünün konusu, “Türkiye’nin Yeni Jeopolitik Ortamı: Politikalarda Sorunlar ve Yeni Açılım Fırsatları” olarak belirlendi. Sunulan makaleler yedi kişilik bir bağımsız kurul tarafından değerlendirildi. Ödülü, Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü öğretim üyelerinden Lerna K. Yanık, “Köprü, Kavşak ve ‘Tampon Bölge’ Kavramlarından Öteye: Türkiye’nin Gelecekteki Uluslararası Rolünü Tanımlamak” başlıklı çalışmasıyla kazandı.

2007’deki araştırma ödülünün konusu ise “Balkanlar ve Ortadoğu’da Osmanlı Mirasına Dair Algılama” olarak belirlendi. Yarışmaya sunulan makalelerin dokuz kişilik uluslararası jüri tarafından değerlendirilmesinin ardından ödülü, Columbia Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Christine Philliou, “Algılama Paradoksu: Osmanlı Geçmişini, ‘Ulusal Bugün’ Gözüyle Yorumlamak” adlı çalışmasıyla kazandı.

2008 yılı konusu “Bugünkü Türkiye'nin Kültürü, Kurumları ve Değerlerinde Osmanlı Mirası” olarak belirlenen yarışmada katılımcılar, günümüz Türkiye’sinin kültürü ve/veya kurumları ve/veya değerlerinde Osmanlı mirasının yansımalarını incelediler. Yarışmanın birincilik ödülünü Tel Aviv Üniversitesi Ortadoğu ve Afrika Tarihi Bölümü, Osmanlı Tarihi Öğretim Üyesi Amy Singer “Hayırseverliğin Devamlılığı” başlıklı makalesi ile kazandı.

2009 ÖDÜLLERİNİ KAZANAN MAKALELER HAKKINDA

İlk mansiyon ödülünün sahibi, Chicago Üniversitesi Doktora Öğrencisi Jeremy Walton. Walton, “Dinsel Çoğulculuk ve Liberal Dindarlık: Günümüz Türkiyesi'nde İslami Sivil Toplum ve Dinsel Farklılıklara Dair İstekler” isimli makalesinde, İstanbul ve Ankara’da 2005 ve 2007 yılları arasında İslami sivil toplum kuruluşları nezdinde yapılan saha çalışmalarını derlemiş. Walton çalışmasında, İslami sivil toplum kurumları arasında, “dinsel çoğulculuğun” ve - kendi deyimiyle – “liberal dindarlığın” Türkiye’de siyasetin ufkunu yeniden yönlendirişini tartışmayı amaçlıyor.

İkinci mansiyon ödülünün sahibi Humboldt Üniversitesi’nde doktora çalışmalarına devam eden Defne Över, “Günümüz Türkiye’sinde Merkez –Çevre ilişkisi: Kolektif Hareketlerin Analizi” isimli makalesinde, Türkiye’de toplumsal hareketlere katılanların amaç ve motivasyonları ile sosyal konumlarını saptamayı amaçlıyor. Yazar, Türkiye’de son zamanlarda yaşanılan ve protesto niteliği taşıyan kolektif hareketleri, “Çerçeve Analizi” (frame analysis) yöntemi ile inceledikten sonra, bu hareketlerin sosyal, kültürel, ve ideolojik boyutları hakkında önemli tespitlerde bulunuyor.

Üçüncülük Ödülü sahibi Koç. Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Somer, “Kendim İçin Demokrasi: Türkiye'de Dindar ve Laik Kanılar ve Sosyal ve Siyasal Çoğulculuk” isimli makalesinde, yazarın kendi ifadesi ile, “dört İslamcı ve iki laik gazetenin 1996 ve 2004 arasındaki sayıları üzerinde yapılan sistemli ve karşılaştırmalı bir içerik çözümlemesi” yapıyor. Yazar, çalışmasının ana amacının günümüz Türkiye’sinde İslami ve laik aktörlerin, çoğulculuk ve demokrasi hakkındaki görüşlerinin ne derece, neden ve hangi konularda değiştiğini incelemek olduğunu belirtiyor. Makalede, Türkiye’nin son yıllarda demokratikleşme alanında ciddi aşama kaydettiği ve fiili olarak daha çoğulcu bir toplum haline geldiği ancak fiili çoğulculuğun, farklılıkların görülmesi ve kabul edilmesi anlamında normatif çoğulculuğa çevrilemediği vurgulanıyor.

İkincilik Ödülü sahibi Oxford Üniversitesi Doktora Öğrencisi, Sabancı Üniversitesi’nde Eğitim Asistanı olarak görev yapan Nora Fisher Onar, “İkilemleri Aşmak: 'Avrupa', Çoğulculuk ve Türk siyaseti için bir 'revizyoncu-statükocu' anahtar” isimli makalesinde, Türkiye’deki tarihsel ve güncel siyasi gelişmeleri incelemek için yeni bir yaklaşım modeli öneriyor. Yazara göre, Türkiye’nin siyasal yapısını irdelemek için kullanılan başlıca üç model “Doğu-Batı”, “laik-İslamcı” ve “merkez-çevre” ikilemleri üzerine inşa edilmiştir. Makale, bu ikilemci yaklaşımların Türkiye’nin tarihsel gelişimini ve güncel siyasal yaşantısını aydınlatmakta yeterli olmadığı tespitinden hareket ediyor. Türkiye’nin siyasal yapısını anlamak için, ülkenin Avrupa ile olan ilişkilerini, çoğulcu kimlik yapısını ve niteliği değişmekte olan merkez-çevre ilişkilerini de içeren çok boyutlu bir modelin daha yararlı olacağı görüşünü savunuyor. Analiz, geniş bir yelpazeye yayılan birincil ve ikincil kaynakların yanı sıra, siyasi yelpazenin çeşitli noktalarında bulunan elli beş fikir adamı ve siyasetçiyle yapılmış derinlemesine röportajların üzerine kurulmuş bulunuyor.

Birincilik Ödülü sahibi, Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar, “Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı" başlıklı makalesinde, Aleviliği bir ‘din’ olarak düzenleyen tarihsel süreçleri inceleyerek, günümüz Türkiye’sindeki çoğulculuk politikalarını sorguluyor. Yazar, Alevi topluluğunun bilinirlik kazanmasının sadece kimlik politikası ve tanıma ideolojisiyle değil, ritüel biçimindeki farklı ve belirgin bir estetikle mümkün olduğunu ileri sürüyor. Makalede, geleneksel Alevi ritüeli olan semahın halka açık şekilde icrasının gelişimi inceleniyor. Yazar semahın halka açık şekilde icrasının, devlet tarafından bir ibadet türü değil folklor biçimi olarak tanımlanması pahasına da olsa, topluluk geleneklerinin kamuoyu önünde tanınır hale gelmesini sağladığını savunuyor. Bu durumun, paradoksal bir şekilde, hem Türkiye’de artan çoğulculuğun hem de çoğulculuğun sınırlarının göstergesi olduğu sonucuna varıyor.

2009 ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİN KISA BİYOGRAFİLERİ

KABİR TAMBAR

Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülü Birincilik Ödülü sahibi Yardımcı Doçent Doktor Kabir Tambar, 2009 Güz Dönemi’nde ABD’deki Vermont Üniversitesi’nde İlahiyat Fakültesi’nde ders vermeye başlayacak. Tambar, lisans öğrenimini, Buffalo’daki New York Devlet Üniversitesi’nde, disiplinlerarası sosyal bilimler alanında yaptı. Ardından, Chicago Üniversitesi’nde Antropoloji alanında yüksek lisans çalışmalarını tamamladı. Halen, aynı üniversitede, antropoloji doktorasına devam ediyor, doktorasını 2009 Haziran’ında almayı bekliyor. Kambar’ın, New York Devlet Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi’nden aldığı beş akademik ödülü bulunuyor.

NORA FISHER ONAR

İkincilik Ödülü sahibi Nora Fisher Onar, Sabancı Üniversitesi’ndeki eğitim asistanlığı görevinin yanı sıra, Oxford Üniversitesi’nde doktora çalışmasını yürütüyor. Onar, lisans derecesini ABD’deki Georgetown Üniversitesi’nden aldı. Uluslararası ilişkiler alanındaki yüksek lisans çalışmalarını Johns Hopkins Üniversitesi’nde tamamladı. 1998’de Fulbright bursunu kazanarak Türkiye’ye gelen Onar, 4 yıl, TESEV’de çalıştı.

MURAT SOMER

Üçüncülük ödülü sahibi Doç. Dr. Murat Somer, lisans derecesini, ekonomi alanında, Boğaziçi Üniversitesi’nden aldı. Doktorasını, Los Angeles’deki University of Southern California’da tamamladı. Bir süre ABD’de öğretim üyeliği yapan Somer, 2002 yılından bu yana Koç Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapıyor. Somer, 2008 yılından bu yana TÜBİTAK desteğiyle, “İslami Muhafazakar ve Laik Seçmenler ve Türkiye’de Demokratikleşme” / “Islamic-Conservative and Secular Constituencies and Democracy in Turkey” konulu bir araştırma yürütüyor. Somer, ayrıca, Kanada Uluslararası Kalkınma Ajansı desteğiyle, 2008 yılında, “İslamcı Partiler, İç ve Dış Mekanizmalar ve Demokratikleşme: Türkiye’de AKP’den Alınan Dersler” / “Islamist Parties, Domestic and External Mechanisms, and Democratization: Lessons Turkey’s AKP” başlıklı bir araştırma projesini de tamamlamış bulunuyor. Somer’in, ABD’de çeşitli üniversitelerden aldığı dört araştırma ödülü bulunuyor.

[ali muhsin]

alone man can
Resimleri istedigin gibi yazina aktardim umarim gücenmemissindir ::))

saygilar