5. sayfa (Toplam 6 sayfa)

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 17 Haz 2011, 21:21
gönderen ali muhsin
Halep Valisi Ali Ahmet Mansura, Suriye'deki olaylarda kullanılan silahların batılı ülkelerden geldiğini ve Türkiye sınırından da silah sokulduğunu ifade etti.

Şam'dan Ankara'ya yönelik eleştiriler artarken Halep Valisi de 120 polisin öldürüldüğü olaylarda kullanılan silahların Türkiye'nin de aralarında bulunduğu ülkelerden sokulduğunu açıkladı.
Cumhuriyet'e konuşan Halep Valisi Ali Ahmet Mansura, Suriye'deki olayların emperyalist ülkelerin önceden belirlenmiş bir senaryosu olduğunu söyledi. Mansura, "Her ülkede olduğu gibi ülkemizde de protestolar yaşandı. Biz hiçbir zaman silahsız protestoculara karşı olmadık. Ancak her nedense, Suriye'deki olaylar başlamadan ABD ve İngiliz büyükelçileri Hatay'a gelip, incelemelerde bulunup açıklama yaptılar. Demek ki, bu olayların yaşanacağını kendileri biliyordu. Oysa ülkemiz dün olduğu gibi bugün de huzur içerisinde. Sorunlarımız elbette var. Devlet Başkanımız Sayın Beşşar Esad, komisyonlar aracılığıyla, ülkemizin refahı için yeniden bir yapılanmaya gidiyor. Sorunlarımız çözüm aşamasında" dedi.
irib

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 19 Haz 2011, 11:54
gönderen Musa Özateş
1- Türkiye’ye 17 km. uzaktaki Cisr Eş Şuğur kasabasında olaylar başlamadan 13 Nisan’da İngiltere ile ABD’nin İstanbul, Ankara ve Adana Başkonsolosları, Yayladağı ve Cilvegözü sınır kapılarına gitti. Neden?. Yoksa içlerine mi doğdu?

2- Suriyeli mülteciler, mis gibi çadır kentlere yerleşti. Kızılay 3 öğün yemek verirken çocuk parkları bile ihmal edilmedi. Libya’dan Tunus’tan kaçanlar ölüme terk edilirken susan BM, niye dünyanın dikkatini Angelina Jolie ile Hatay’a çekiyor?

3- ESAD muhalifleri geçtiğimiz günlerde Antalya’da 5 yıldızlı bir otelde toplanıp “Yönetimi nasıl deviririz”in ayrıntılarını görüştü. İktidar, Esad’ın, “Bu iyi komşuluk ve iyi niyetle bağdaşmaz” itirazlarına rağmen neden “Biz karışmayız” dedi?

4- Çok yakın zamana kadar iktidarın kankası olan Şam yönetimi, Ankara’ya çok tepkili. Şam Valisi önceki gün, “Cisr Eş Şuğur’da 120 polisi öldüren silahların Türkiye’den geldiğini” öne sürdü. İktidar bu dehşetengiz iddiayı neden yalanlamadı?

Güneş Gazetesi-18 Haziran 2011

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 19 Haz 2011, 17:19
gönderen ali muhsin
Dikkatimi ceken bir olay sudur !

Genel olarak Analiz edersek AKP Hükümeti Son zamanlarda Dis ülkelerin ic islerine oldukca karistigi gibi Mezhep fasizanligida yaparak komsu Ülkelerede müdahale ediyor,sadece Suriye degil, bunu daha evelde baska Ülkelerdede yapmislardi, örnekler verelim ..2006 temmuz Harbinde israil, Lübnanli Siilerin üzerine Bombalar yagdirdiklarinda bu Bombalar incirlik Hava üssü üzerinden gitmisti, Hükümet burda sessini cikarmamis hatta incirlikten israile giden bombalara dahi izin vemisti ( daha evel Konyada ve bazi illerde Israille birlikte Askeri Tatbikatlarinada deginirsek ).. hatta Lübananin ici islerine karisarak karsilikli görüsmelerde ( Sii ) Hizbullahina karsi Saad Haririyi Desteklemislerdi ! iraktaki Siilere yönelik katliamlara sesleri soluklari cikmayan Hükümet yine Sözde "Sii Hilalini" engelemek icin Istanbulda Bes yildizli Otellerde Terrör Cetelerine konsuma izni vermis ve gerektigi gibi Agirlamislardi ve burdada zamanin Irak Baskani olan iyyad Allawiyide Siilere karsi Desteklemislerdi ..Iran karmasaliginda ve ordaki bazi Cetelere Hükümet Muhaliflerine ve ordaki bazi irkci "Turancilara" dahi el altindan yardim ettikleri biliniyor ! Bahreyn olaylarinda ise ( Sirf Siilerdir düsüncesiyle) Halen hic Sesleri tepkileri cikmadiklari gibi Suriye deki iktidari cökertmek icin bugünde ordaki Ceteleri Türkiyede agirladiklarini ve yine bes yildizli otelerde konusturduklarini görmekteyiz ! hatta Suriye Muhaliflerine Silah malzeme yardiminin Türkiye üzerinden gittiginide sayarsak .. yani kisacasi Dikkatinizi cemkmisse , Nerde Siiler katlediliyorsa sesleri sedalari cikmiyor,ve nerde olursa olsun Alevilige Siilige Muhalif tutumlari oluyor ...! hangi Hükümet Alevi veya Sii ise onlara sirin gözükür ama diger tarftanda aba altindan Sopayida göstermeyi eksik etmediklerini görürüz! ama is kendi Mezhepdaslari olunca örnegin cikarlari icin Filistin naralari atip... "one minute " Sovlari yaparak Toplumun gözünüde böylece boyadiklarinida görüyoruz ! ama yine o Sovlarin arkasinda yine israille Ticari iliskileri devam ediyor ! Toplum ise bu perde arkasindaki dalavereleri görmeyecek kadar kör olduklari gibi, iki Sasali süslü püslü sözlerle Avutulup uyutuluyor .Dis Ülkelerdeki Alevi Sii kataliamlarina karsi seslerini cikarmayan AKP Hükümeti ,Ülkemizdeki Alevileride yozlastimaya calisiyor. Bu son zamanlarda "AKP" Hükümeti gerek Suriye gerek Iran ,gerek Lübnan veya Irakin ic islerine el altindan Müdahale ederek Ateslede oynadiklari görülüyor ! deyimleri gibi " Sii hilalini " engelemek icin Cifte Standart oyunlari oynuyorlar ! Hükümet bu tutumunu degistirmedikce irkci vede Mezhepsel Fasizanligini birakmasa Baslarina gelecekler var demektir ! sanmiyorumki bu Huylarindan vazgecsinler zira Osmanlida Mezhep Fasizanligi yaparak Siileri Alevileri katletmislerdi ! simdi ise Modern Cagmizin Osmanli zihniyeti Cifte Standart Politikalariyla Siilere Alevilere karsi Muhalif tutum sergilediklerini görüyoruz ! komsu Ülkelere ise Dost görünen Bu Hükümet sanki birilerinin Emri ile komsularimizida arkadan vurmaya calisiyorlar !!! ikili oynayanlarin sonu daima Hüsrandir ! bunuda diyelim !!

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 20 Haz 2011, 00:14
gönderen Mekzun
5 bin Suriyeli mülteci evine döndü

YDH- Suriye ordusuyla silahlı gruplar arasında yaşanan çatışmalardan dolayı Cisr eş-Şugur kentini terk ederek mülteci durumuna düşen 5 bin Suriyelinin kontrolün sağlanmasından sonra kente döndüğü bildirildi.

16/06/2011

YDH- Suriye ordusuyla silahlı gruplar arasında yaşanan çatışmalardan dolayı Cisr eş-Şugur kentini terk ederek mülteci durumuna düşen 5 bin Suriyelinin kontrolün sağlanmasından sonra kente döndüğü bildirildi.

Syria Now adlı haber sitesinin bildirdiğine göre Suriye ordusunun Cisr eş-Şugur kentinde güvenlik ve asayişi yeniden sağlayarak kentteki kontrolü sağlamasından sonra kenti terk etmek zorunda kalan 5 bin Suriyeli evlerine geri döndü.

Suriye ordusunun önceki hafta 123 güvenlik görevlisini öldürerek rastgele ateş açan silahlı gruplara bu hafta başında başlattığı operasyonun başarılı olduğunu belirten site, Cisr eş-Şugur ve civar köylerdeki silahlı milislerin temizlendiğini ve ordunun bölgede kontrolü sağladığını bildirdi.

Bölgedeki kontrolün güvenlik güçlerinin eline geçmesinden sonra İdlib iline bağlı Cisr eş-Şugur’da ve civar bölgelerde mülteci durumuna düşmüş halkın geri dönmeye başladığını belirten site, çok sayıda Suriyelinin dönüş yolunda olduğunu ifade etti.

Suriye hükümeti, dün Cisr eş-Şugur ve civarında güvenliğin sağlandığını belirterek mültecilerden geri dönmesini istemişti.

Öte yandan İdlib Valisi Halid el-Ahmed, beraberindeki yetkililerle ve gazetecilerle çatışmalarda hasar gören bölgelerde incelemelerde bulundu.

Suriye askeri yetkilileri ise ordunun Sicr eş-Şugur bölgesine girmesinden sonra 24 saat içerisinde güvenliğin sağlandığını 48 saat sonra da tüm bölgenin silahlı etelerden temizlendiğini belirterek ordunun dağlık bölgelerden Türkiye’ye doğru kaçan silahlı gruplara yönelik takibini sürdürdüğünü açıkladı.

Kaynak: Yakındoğu haber
http://www.yakindoguhaber.com/haber_det ... er_id=9106

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 20 Haz 2011, 12:01
gönderen biralevi
Ehdav başkanı Ali Yeral'ın basın bildirisini ekte sunuyorum



SURİYE’NİN İSTİKRARINA EVET! FİTNE VE MEZHEPÇİLİĞE HAYIR!
EHDAV Gen. Mrk. / 20.06.2011

Sn. Basın mensupları, kıymetli misafirler, bilindiği gibi Arap ülkelerinde 4-5 aydır tüm dünyanın dikkatini çeken ve hatta herkesi hayrete düşüren baş döndürürcü gelişmeler izlemekteyiz.
Tunus’ta başlayıp Mısır, Libya, Yemen, Bahreyn, Arabistan ve Ürdün’de devam eden halkların özgürlük ve demokrasi hareketlerinin bir bölümü devrimle sonuçlanıp başarıya ulaştı (Tunus - Mısır), bir bölümünde kan ve gözyaşı maalesef hala akmaya devam ediyor (Libya - Yemen), bir bölümünde de komşu güçlerle halk sindirilmeye çalışılmaktadır (Bahreyn). Arap Halklarının onlarca yıl diktatörlerinin zalim hâkimiyetini yıkmak için tamamen kendi içlerinden gelen demokrasi ve özgürlük aşkıyla yaptıkları halk devrimini biz, nefesimizi tutarak ve ellerimizi sürekli duaya kaldırarak izleyip destekledik. Onların hüzünlerine ağladık, sevinçlerine de ortak olup coştuk.
Ülkemizin komşu ve kardeş ülke Suriye ile 50 yıla varan fırtınalı bir kışın ardından, son yıllarda düşmanları çatlatan bahar dönemini yaşaması, bizi olduğu kadar her akl-ı selim ve vicdan sahibini son derece sevindirmiş ve ümitli kılmıştır. Ama ne var ki, bazı Arap ülkelerinde baş gösteren demokrasi rüzgarını bahane ederek; Suriye’nin yerli ve yabancı provokatörlerle karıştırılmak istenmesi, sırf Alevi diye Beşşar Esat yönetiminin devrilmek istenmesi, yüz yıllarca beraber ve kardeş olarak yaşamış Alevi ile Sünnileri karşı karşıya getirerek, önce Suriye’de daha sonra da tüm bölgede Alevi – Sünni mezhep savaşı çıkarılmak istenmesi, bizi son derece üzmekte ve düşündürmektedir.
Suriye’nin bazı eksik yönlerine rağmen demokrasi, özgürlük ve insan hakları açısından hiçbir Arap ülkesiyle kıyaslanmayacak kadar ileri ve modern bir konumdadır. Suudi cellâtları, Bahreyn’in 300 yıllık Âl Halife ile beraber, Bahreynli % 80 Şii çoğunluğun yüzlerce mescitlerini havaya uçururken, kadınlarına tecavüz ederken, K. Kerimlerini silahlarla parçalarken ve âlimlerine hapishanelerde türlü işkenceler ederken, bunları görmezden gelip gıklarını çıkarmayan BM, AB, İKÖ, NATO ve bazı ülkelerin, kardeş ve komşu ülke Suriye’deki fitneyi körüklemesini, olaya ideolojik ve mezhepsel yaklaşmasını son derece çirkin ve tehlikeli görmekteyiz.
Kardeş ülke Suriye, tüm Arap ülkeleri içinde şanlı Filisin intifadası ile İsrail’e diz çöktüren kahraman Lübnan Hizbullah’ının yegâne destekçisidir. Orada olası bir rejim değişikliğiyle, onların hayat damarlarının kesilmesi ve İsrail’in tüm bölgeye yayılma politikası amaçlanmaktadır. Bugünlerde Suriye’de cereyan edenler, ne Alevi zulmüdür, ne de Sünni zulmüdür. Zira onların hiçbir zaman birbirleriyle sorunu olmamıştır, biiznillah olmayacak da. Orada olan tek şey, provokatörlerin eliyle Alevinin Sünniye, Sünninin de Aleviye karşı kışkırtılması ve topluca Suriyelilerin cezalandırılması olayı vardır. Bu çirkin senaryoyla güya orada iç mezhep savaşı çıkarılacak, Esat yönetimi değiştirilecek, Alevilerden öç almaya gidilecek, bu mezhepçi fitne ateşi de başta Türkiye olmak üzere bütün İslam dünyasını saracaktır. Gerçek şu ki; yabancı bir devletin Türkiye’nin iç işlerine karışması ne kadar yanlış ve çirkinse, başka bir ülkenin de bilhassa Suriye gibi kardeş ve komşu bir ülkenin işlerine karışması o kadar yanlış ve çirkindir. Bu etapta her hangi bir komşu ülkenin Suriye’ye her hangi bir askeri müdahalede bulunması, ateşe benzin dökmek manasına gelir ki, bu sadece ülkemizdeki 25 milyon Aleviyi değil, dünyada İslam ve insan kardeşliğinden yana tüm akl-ı selim sahibi kişileri de diken üstünde tutar. Allah korusun, öyle bir fitne ateşi de sadece tüm dünyaya hâkim olmak isteyen ABD ile Siyonist İsrail’in işine gelir.
Temennimiz odur ki; hiç bir Alevinin, Sünninin, Müslümanın, Hıristiyanın, Arabın, Türkün ve de Kürdün burnunun kanamadan bu fitne ateşinin acilen dinmesidir. Bizler tedbir ve temkinli oldukça, hiçbir düşman aramıza sızamayacak ve barınamayacaktır. Sonuna kadar basiretli, dikkatli, barışçı ve hoşgörülü olmalıyız ki, ortak düşmanlarımızın çirkin tezgâhlarını bozalım. Hepinize teşekkür ederim.

Ali YERAL
EHDAV Yön. Kur. Bşk.

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 20 Haz 2011, 16:38
gönderen alone_man
çok akıllı !!! biri suriyeye ordumuz girsin diye yazmış onada bir başkası güzel bir cevap yazmış bende bunu aktarayım



“ŞİİLERE ÖLÜM”, YA DA “ALEVİLERE ÖLÜM" BİZİM SLOGANLARIMIZ DEĞİLDİR


Suriye karışınca binlerce Suriyeli Türkiye'ye sığındı, vizesiz çat kapı gidebildiğimiz komşumuzla aramız açıldı. Suriye isyancılara Türkiye üzerinden silah gönderildiğini iddia ediyor.

Suriye'deki isyancılara en büyük desteği Yenişafak Gazetesi yazarı Hakan Albayrak veriyor. O sıradan bir İslamcı değil, dünyanın dört bir yanında Müslüman Kardeşler çizgisindeki köktenci İslamcılarla dirsek temasında olan bir yazar.

Hakan Albayrak Türkiye'nin isyancılara destek vermesini, hatta askeri müdahalede bulunmasını istiyor. Şu sözler ona ait:

İç ve dış basında, Türkiye'nin Suriye'ye askeri müdahalede bulunabileceği yolunda yazılar çıkmaya başladı.


Beşşar Esad yönetiminin katliamları yüzünden Türkiye'ye büyük bir mülteci akını olduğu takdirde, Türk Silahlı Kuvvetleri tampon bölge oluşturmak için Suriye topraklarına girebilirmiş.


Dün görüştüğüm Suriyeli bir rejim muhalifi bu senaryoyu yetersiz buluyor; "Sınır bölgesi yetmez; Türkiye ordusu Suriye topraklarında ilerleyip Şam'a da girmeli ve Baas rejimini yıkarak bizi bu çocuk katillerinin elinden kurtarmalı" diyor.

Hakan Albayrak iç ve dış basın vebir Suriyeli'nin ağzından, “TSK Şam'a kadar gitsin” diyor yani.

Suriye neden karıştırıldı, hiç düşündü mü Hakan Albayrak? Suriye'nin karışması en çok hangi ülkenin işine yarar, hiç düşündü mü?

Suriye karışırsa İsrail'in en büyük düşmanı Lübnan'daki Hizbullah örgütü yaşayabilir mi?

Angelica Jolie Hatay'a neden geldi? Suriye'den kaçan mültecilere dikkat çekmek için mi? Yoksa Suriye'ye uluslararası müdahale için kamuoyu yaratmak için mi?

NATO, İsrail'in çıkarına olduğu için Türkiye'nin Suriye'yi işgal etmesinden büyük zevk alır da, İslamcılar böyle bir işgali savunması anlaşılır birşey değil.

Yoksa protestan Müslümanlar ile protestan Hıristiyanlar Suriye'deki Alevi ağırlıklı yönetime karşı haçlı seferi mi düzenliyorlar?

Sırası gelmişken Hakan Albayrak'a soralım.

İkinci Gazze seferinden Mavi Marmara gemisi neden geri çekildi? Dünyanın dikkati Suriye'den İsrail'e kaymasın diye mi? ABD'nin ricası üzerine İsrail'i kurtarmak siz İslamcılara mı düştü?

Hakan Albayrak benim uyarılarıma kulak asmas, ama hiç olmazsa arada bir kendi gazetesinin yazarı İbrahim Karagül'ün yazılarını okusa keşke..

Yeni Şafak'ta şöyle haykırıyordu İbrahim Karagül:

"Sünnilere ölüm, Şiilere ölüm" bizim sloganımız değil, olmamalı. İlk kez Türkiye'ye doğru yayılan böyle tehdit görüyoruz. Bu slogan İstanbul sokaklarında atıldığı an, bittiğimiz andır. Biz yüz yılı daha heba edeceğimizin ilanıdır!

Hakan Albayrak, senin sloganın ne?

“Şiilere Ölüm”, “Alevilere Ölüm” mü? Yoksa, “Yaşasın Müslüman ve Hıristiyan Protestanların küresel birliği” mi?

Doğrudur, Suriye'deki Baas rejimi demokrat değildir. Ancak İsrail'in işine gelmeyen Baas'ı iktidardan indirsin diye Batı'nın desteklediği Sünni Müslüman Kardeşler hiç demokrat değildir. Bizim medyanın ve Batı medyasının önümüze koyduğu resme bakıp hiç kimse yürütülen operasyonu, demokrasi istiyen Suriye Halkının özgürlük mücadelesi sanmasın. Oradaki kavga, Batı'nın, Sünni Müslümanları kullanarak Suriye'yi ele geçirme kavgasıdır.

İslamcı yazar İbrahim Karagül haklıdır.

"Sünnilere ölüm”, “Şiilere ölüm”, ya da, “Alevilere ölüm" bizim sloganlarımız değildir, olmamalıdır. Bu tür sloganlara ne İslamcı, ne laik, hiçbir Türk vatandaşı sahip çıkmamalıdır.

A. Metin Akpınar

Odatv.com

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 23 Haz 2011, 14:51
gönderen Çeri
Ordumuz Suriye´ye girerse bu harekatı Hasdal askeri cezaevin´den mi yönetecek?

Bu arada İşçi Partisine ve Doğu Perinçeğe kaldınız.Çünkü Türkiye´de İşçi Partisin´den başka mevcut Suriye yönetimine destek veren başka bir parti yok.Bu hafta sonu Hatay´da Suriye´ye destek mitingi düzenliyeceklermiş.Ama onların´da kendilerine hayrı yok Genel Başkanları Doğu Perinçek İzmir 2. Bölge´den çok düşük bir oy aldı.Genel Başkan yatdımcısı Emekli Korgeneral Yaşar Müjdeci bile İzmir 1. Bölge´den Doğu Perinçekten çok daha fazla oy aldı.

Ali Yeral Hoca´da son yıllar´da AKPlilerle çok samimi olmuştu.Akrabaları AKP´den aday oluyorlardı.
Sadece Alevi olduğu için Beşar Esed yönetimi devrilmek istenmiyor.Hüsnü Mübarekte Sünniydi.Ona karşıda isyan oldu.
Ben en kısa süre´de Suriye´ye huzur gelmesini istiyorum.Suriye´de en kısa süre´de demokratik seçimlere gidilmeli.Suriye Hristiyan bir devlet Başkanını bile kaldırabilecek bir ülke.Ama ordu, polis, istihbarat Hristiyanların eline geçerse tabi tepki olur.

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 25 Haz 2011, 11:22
gönderen ali muhsin
Bahreyn,Yemen gibi Ülkelerin Devlet Terrörlerine karsi seslerini cikarmayan AKP Hükümeti Suriyeyi acikca Tehdit etti !
Katar'ın El Şark gazetesine konuşan Gül, Türkiye'nin Suriye'ye "reformları hızlandırın" uyarısı yaptığını belirterek, "Reform içeriden gelmeli. Bu, gereği gibi yapılmazsa dış müdahale alternatif olur" dedi

Sabah
Diger yandan Lübnan Hizbullah genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah,tan Suriye ile ilgili aciklamalarda geldi .
Hizbullah lideri, Suriye'de meydana gelecek bir rejim değişikliğinin İsrail ve ABD'nin çıkarlarına hizmet edeceğini savundu.

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, Lübnan'da hükümetin kurulması ve Suriye'deki olaylar dahil olmak üzere bölgedeki gelişmeleri ele aldığı bir televizyon konuşması yaptı.

Hasan Nasrallah, Suriye'de meydana gelen olaylarla ilgili olarak, "Suriye lideri Beşşar Esad, şu ana kadar silahlı gerillalara karşı iki genel af ilan etti, reformlar yapacağını söyledi, ancak yine de Batıyı ve muhalefeti ikna edemiyor. Ancak Bahreyn'de muhalefet, tek bir bıçak bile taşımamasına rağmen yargılanarak ceza aldı" dedi.

Suriye halkına bölgedeki gelişmeleri iyi izlemeleri ve ona göre tavır almaları çağrısı yapan Nasrallah, Suriye'de meydana gelecek bir rejim değişikliğinin İsrail ve ABD'nin çıkarlarına hizmet edeceğini savundu.

MHA

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 29 Haz 2011, 16:42
gönderen Mekzun
Aydınlık Gazetesi, Suriye sınırına en yakın köye gitti. Suriyeliler, ülkelerinde yaşananlara neden olanların İsrail, ABD ve batılı ülkeler olduğunu söylüyor.

Sünnilere baskı yapıldığına dair söylentileri soruyoruz. Muhtar, ''Benim Suriye'deki akrabalarım da sünni, onlara niye baskı yapılmıyor peki?'' diyerek soruyla karşılık veriyor.

''Suçluların çoğu mülteci''
Görüştüğümüz kişi Suriyeli bir minibüs şoförü. Suriye'den Hatay kamplarına mülteci taşıyor. İsminin yayınlanmaması şartıyla konuşmaya başlıyor. ''Nelere şahit oldunuz?'' diye soruyoruz. ''Birçok mülteci taşıdım. Götürdüklerim içinde suç işleyenlerin sayısı diğerlerinden daha çok. Hırsızlıktan, gasptan, adam yaralamaktan aranan kişiler çoğunlukta. Kimisi de askere gitmemek için kaçmış!

Şoför, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın çağrısı ile dönenlerle ilgili şunları söylüyor: ''Dönenleri öldürüyorlar, hapse atıyorlar diye söylentiler çıkıyor, oysa dönenler arasında tanıdıklarımız var ve sürekli irtibat halindeyiz. Bunlar bilerek çıkarılmış söylentiler. Bu yüzden mülteci geçişinin olduğu bölgelerden Türk basını sokulmuyor'' diyor.

''Önce Allah, sonra Esad''
Afif Kuryaj, Lazkiyeli bir Alevi... Suriyelilerin Beşar Esad'la bir sorununun olmadığını söyleyerek başlıyor sözlerine ve şöyle sürdürüyor: ''Fransa, İsrail, Britanya ve Amerika Suriye'de olaylar çıkarıp Esad'ı düşürmeye ve ülkemizi parçalamaya çalışıyorlar. Ama Suriye halkı Esad'ın etrafında bağımsızlık için kenetlenmiş durumda. Bunu bütün dünyaya sizin aracılığınızla haykırıyoruz. Önce Allah, sonra Suriye, sonra Beşar Esad diyoruz.''

''Türkleri kandırıyorlar''
Afif konuşurken arkamızdan bir Türkiyeli laf atıyor: ''Suriye hükümeti sünnilere işkence yapıyor, öldürüyor. "Alevileri koruyor'' deyince başka bir Suriyeli cevap veriyor. ''Kardeşim ben sünniyim ve cisreşşuğur'da oturuyorum. Yıllardır Afif arkadaşla beraberiz. Madem Suriye hükümeti sünnileri öldürüyor, biz niye beraberiz? Sizi Türkiye'de yanlış bilgilendiriyorlar, kandırıyorlar. Batılı devletler alevi-sünni çatışması yaratmaya çalışıyor. İsrail'i ve Amerika'yı neden görümüyorsunuz?'' Bu cevapları alan Türkiyeli sesini çıkarmadan yanımızdan uzaklaşıyor.

''Sanki dünya savaşı var''
Cenaze için Türkiye'ye gelen Şamlı iki kızkardeşle konuşuyoruz. ''Bukadar abartı olmaz. Evlerimizde işyerlerimizde çok rahatız. Birkaç gündür cenaze için Türkiye'deyiz. Burada yapılan haberlere bakıp şaşırıyoruz. Sanki dünya savaşı var ve Suriye'de kan gövdeyi götürüyor. Bir Esad anti-propagandasıdır almış başını gidiyor Türkiye'de. Olayları Türkiye, Lübnan ve İsrail'den gelen bazı kişiler kışkırtıyor.''

''Türk basınına şaşırıyorum''
Yanımıza Başka bir kadın yaklaşıyor. Biraz da ondan dinliyoruz olup biteni: ''Mısırlıyım ama Suriye'de yaşıyorum. Eşim Suriyeli. Olayların ne kadar büyük olduğunu Türkiye'den öğreniyorum sonra yaşadığım ülkeye bakıyorum, şaşırıyorum. ''Nasıl yani'' diye sormadan edemiyoruz: ''Türkiye basını çok acımasız ve taraflı. 3 gündür Türkiye'de akrabalarımın yanında kalıyorum. Gazete ve televizyonları görünce şaşırıyorum. Kardeşi kardeşe düşman etmeye çalışıyorlar ve bunu ne yazık ki Türkiye basını kışkırtıyor.''

Re: Suriye

Gönderilme zamanı: 08 Ağu 2011, 00:51
gönderen ali muhsin
AKP Hükümeti acikca Suriyeyi Tehtid etmeye devam ediyor, bir Ramazan iftarinda Erdogan Suriyedeki meselenin "kendileri icin bir ic meselesi " oldugunu idia ederek Amerika ve Batinin istegi dogrultusunda hareket ettigini bir kez daha göstermis oldu ! daha evel Suriye Muhaliflerine Ülkemizde Evsahipligi yaparak acikca Muhaliflere ve Cetelere destek veren Katilleri Mülteci olarak ülkemize sokan Bu hükümet, basta Amerikanin ve Batinin acikca Suriyeye müdahale ettigi yetmiyormus gibi simdide kendileri Müdahale ederek sanki Suriye Topraklari Babalarinin Tapulu maliymis gibi acikca bir ülkenin ic islerine karisarak Cifte Standart Politikalarina devam ediyorlar , Bahreyn,Yemen gibi meselelerine hic deginmeyen AKP Hükümeti bir Ülkenin ic islerine acikca müdahale ederek Atesle oynadigini bir kez daha kanitlamis oluyor ! Amerikanin ve Batinin istedigi gibi AKP Hükümetide Suriyedeki Rejimi yikma cabasindadir,bunun perde arkasinda BOP Projesi yatmaktadir ,Elbette BOP asbaskani olan Erdogan Suriyedeki Rejimin yikilmasini isteyecektir. Daha evel Suriyedeki Muhalifler tüm Reform görüsmelerini Red etmis ve Bazi ülkelerden gelen Tefrikcilerlede, Bati ve Amerika ile isbirligi yaparak Devlet Memurlarini, Rejim yanlilarini katlederek halkada korku yaymislardir,elbeteki Suriye Askerlerinin bazi yönleride desteklenemez, ama Suriyeyi karsitirmak Mezhep Savasi cikarmak ve böylece Rejimi Yikmak Basta Amerika ,Bati ve Siyonist Tekislatlarin isine yarar demektir. AKP Hükümeti Tarafsiz olacagi yerde Batinin cizgisi dogrultusunda hareket ederek adeta onlarin ekmegine yag sürmektedir .Diger taraftan Libyaya Ses cikarmayan Tehditler savurmayan AKP Hükümeti, Suriyedeki "Alevi" iktidarinada Tahamül edemedikleride acikca ortadadir.Her ne kadar Israile karsi görüksede diger taraftan Israilin cikarlari icin Suriyeyide Tehtid etmektedir ! Erdogan Hükümeti onun bunun Devletinin ic islerine müdahale edecegine önce Ülkmemizdeki Terrörle mücadele etsin, Halkin sorunlariyla ilgilensin ,yok bunu yapmadig sürece BOP Asbaskani olarak Amerikanin istegi üzerine Suriye ile Savasa dahi gidebilir ,bu ise Cikar Savasi ile birlikte Kirli bir Savasa dönüsebilir,Ülkemizde PKK /Pjak gibi Terrörle Mücadele yerine Dikkatkleri Suriyeye cevirmeside düsündürücüdür ..Suriye veya Baska Komsu Ülkeler Sirf Türkiyede bir yürüyüs oldu Polis veya Güvenlik Gücleri Müdahale etti diye Ülkemizin ic islerine Müdahale etme Tehtidinde bulunmus olsaydi, Bu Hükümet hic Terredüt etmez Savas ortamina dahi girerdi. TRT Arab yayinin acilis konusmasinda Erdogan daha evelki iktidarin Suriyeye nerdeyse Savas cikaracaklarini ama Simdi AKP Hükümeti olarak Suriye ile Dostane iliskilerde olduklarini aciklmasini unutmus gibi ..Erdogan Kasimpasa Dayiligi yaparak Komsu ülkelerin ic islerine Müdahale etmemesi gerekir.. iste Basina aktarilan o Aciklamalar ....


Suriye Meselesi Bizim Bir İç Meselesidir

Türkiye Başbakanı Erdoğan, Suriye'de yaşanan şiddet olaylarına değinerek, “Suriye Meselesi Bizim Bir İç Meselesidir”dedi.
MHA – AA'nın haberine göre, bir iftar yemeğinde konuşan Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan şöyle konuştu; "Halkınızın üzerine kurşun yağdırarak kimi sevindiriyorsunuz? Evet, bunları söylemek, bu soruları sormak zorundayım. Bugüne kadar birçok şeyi acaba halledebilir miyiz söylenenler yerini bulur mu diye çok sabrettik. Artık burada da sabrın son anlarına geldik. Bunun için de bu süreç içinde salı günü Dışişleri Bakanımı Suriye'ye gönderiyorum. Kendileriyle gerekli olan görüşmeleri yapacaklar, mesajlarımız kendilerine kararlı bir şekilde iletilecek. Bundan sonraki süreç verilecek cevap ve uygulamaya göre şekillenecek.

Çünkü biz Suriye konusunu dış sorun olarak görmüyoruz. Suriye meselesi bizim bir iç meselemizdir. Çünkü Suriye ile 850 kilometre sınırımız var. Akrabalık, tarih, kültür bağlarımız var. Dolayısıyla burada olanlar, bitenler asla bizim seyirci kalmamızı fırsat vermez. Tam aksine oradaki sesleri duymak zorundayız, duyuyoruz ve gereğini yapmak zorundayız. Bir iftar sofrasında, bir manevi şölende bunları ifade etmek istemezdim ama sizlerin de, milletimizin de hissiyatını biliyorum."