GOYGOYCULAR
Muharrem Ayında Hz.Muhammed`in torunları Hasan ve Hüseyin için mersiyeler ve kasideler okuyarak dilenenlere verilen ad.(Ağıtların sonunda "HEY KAYGULU CANIM" sözünün halk dilinde bozularak "HEY GOYGOY CANIM" şeklini almış olması sebebiyle goygoycular adının ortaya çıktığı sanılır.)
İstanbul`da Şeyhzadebaşı`ndaki bir vakıfa yerleşen Anadolu`dan gelme körler, Muharrem Ayının ilk günlerinde sakat bir yedekçi ile altışar kişilik gruplar halinde şehre yayılırlar; uzun asaları, bez cüppeleri, yemeni ve sarıklarıyla aynı kıyafeti kuşanırlardı.Her evin önünde Hasan ve Hüseyin`in Kerbela`da şehit edildiklerini anarak kasideler okur, her mısranın sonunda da "HEY GOYGOY CANIM" diye bağırırlar, verilen hediyeleri kabul ederlerdi.Topladıklarıyla kendi ihtiyaçlarını karşılarlardı.Bunların, topladıkları bağış ve sadakaları hakkaniyet üzere dağıtan kethüdaları bile olduğu 16. yy. belgelerinden anlaşılmaktadır.
Kaynak:Meydan Larousse Ansiklopedisi.
Goygoycular
-
- Mesajlar: 1205
- Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17
Re: Goygoycular
Anadolu sünni gelişiminde ve sünni tarikatlarında Ehli Beyt kavramı muharrem ayı kavramı kerbela kavramı ağıdı vardı diyanetle herşey arka plana kaldı ve bugüne bilinçsizce gelindi goygoy edebiyatı bu anlamda bu tesbitleri doğruluyorÇeri yazdı:GOYGOYCULAR
Muharrem Ayında Hz.Muhammed`in torunları Hasan ve Hüseyin için mersiyeler ve kasideler okuyarak dilenenlere verilen ad.(Ağıtların sonunda "HEY KAYGULU CANIM" sözünün halk dilinde bozularak "HEY GOYGOY CANIM" şeklini almış olması sebebiyle goygoycular adının ortaya çıktığı sanılır.)
İstanbul`da Şeyhzadebaşı`ndaki bir vakıfa yerleşen Anadolu`dan gelme körler, Muharrem Ayının ilk günlerinde sakat bir yedekçi ile altışar kişilik gruplar halinde şehre yayılırlar; uzun asaları, bez cüppeleri, yemeni ve sarıklarıyla aynı kıyafeti kuşanırlardı.Her evin önünde Hasan ve Hüseyin`in Kerbela`da şehit edildiklerini anarak kasideler okur, her mısranın sonunda da "HEY GOYGOY CANIM" diye bağırırlar, verilen hediyeleri kabul ederlerdi.Topladıklarıyla kendi ihtiyaçlarını karşılarlardı.Bunların, topladıkları bağış ve sadakaları hakkaniyet üzere dağıtan kethüdaları bile olduğu 16. yy. belgelerinden anlaşılmaktadır.
Kaynak:Meydan Larousse Ansiklopedisi.
tabi ehli beyt kavramı vardı ama içi boştu bilgisi bilinmiyordu kaynakları girmemişti