Akşam Gazetesini Muaviye mi yönetiyor?

[Musa Özateş]

Akşam Gazetesini Muaviye mi yönetiyor?


Bugün (6,2,2012) tarihinde akşam gazetesi alevilik konulu bir yazı dizisi hazırlamış

ilk başlığı şu


ANADOLU ALEVİLERİ Şİİ İSLAM"A UZAK


gerisini okumaya gerek varmı?
sıkıntıları belli olmuyormu?

[biralevi]

Akşam Gazetesini Muaviye mi yönetiyor?


Bugün (6,2,2012) tarihinde akşam gazetesi alevilik konulu bir yazı dizisi hazırlamış

ilk başlığı şu


ANADOLU ALEVİLERİ Şİİ İSLAM"A UZAK


gerisini okumaya gerek varmı?
sıkıntıları belli olmuyormu?

anadolu aleviliği kavramını hangi korku ve panik yüzünden doğurduklarını hepimiz biliyoruz
yine hepimiz alevi aydınına ve halkına güveniyoruz
muaviyenin bu oyununuda elele bozacağımız günler yakındır

[ali muhsin]

Akşam Gazetesini Muaviye mi yönetiyor?


Bugün (6,2,2012) tarihinde akşam gazetesi alevilik konulu bir yazı dizisi hazırlamış

ilk başlığı şu


ANADOLU ALEVİLERİ Şİİ İSLAM"A UZAK


gerisini okumaya gerek varmı?
sıkıntıları belli olmuyormu?

Bu yapmis olduklari sinsilik onlarin yenilgisini ve paniklendiklerini gösteriyor, yakinda toptan rezil olacak günleride görecegiz insallah !

[3nokta]

Suriye yönetimi Alevi, İran Şii olarak biliniyor. İran Suriyeye destek veriyor. Bunu mezhebe dayandırıyorlar. Bu da millete şu gerçeği gösteriyor ki Alevilik ile Şiilik aslında aynı şeydir. Bence bu sebepten panikliyorlar. Onlar istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır.

[alevi99]

Allah bizi doğru yoldan ayırmasın. Bir tek zaten bunlar müslüman sinir oluyorum şu tarz insanları saçma sapan yorumlayanlara aleviler kadar başlarına taş düşsün.

[biralevi]

Bugünkü akşam gazetesini ilgili bölümü okudum HBV Postnişini diye tanıtılan Veliyettin Ulusoyla röportaj yapmışlar
Postnişin diye tanıtıyorlar oysa bu adamın böyle bir özelliği yok ve anadoluda onu postnişin olarak tanımıyor
Halen uğraşıyorlar kasabayı merkez bu adamıda önder olarak sunmaya ama henüz başaramadılar ama gazete başarılmış ve böyle bir karar varmış gibi tanıtıyor
BU vatandaş bütün ömrünü bürokrat olarak geçirmiş ve 12 eylül öncesinde sol devrimci hareketin içinde olmadığı gibi herhangi bir manevi önderlik iddiasıda olmadı ,taki alevi hareketinin 2000 yılından sonra yükselmeye başladığında birden bu adamı çelebilerin soyu olarak piyasaya sürdüler buda önceleri ürkeek ve şimdi üst tondan fikir endam etmeye başlaadı,
Bektaşiliğin beş yüzü isimli makalemde ele aldığım son yüzü temsil ediyor yani sol sosyal demokrat Atatürkçü laik bir çizgiyide tarikatın ilkeleri içine sokan bir anlayış içinde,ataları sünniyim derken bu adam artık bu söylevi dillendirmiyor, bektaşiliğin son yüzünün lideri olarak Her zamanki gibi emrivaki yapıyorlar neyse yazılanlara bakalım…..

[biralevi]

Bektaşiliğin bütün çarpıtmalarını tahrifatlarını dile getiriyor;
İnanışımız islamla iç içedir deyip fakat ibadet yerimiz cami değil cemevidir diyor
Kuranın yeri hep vardır diyor duvazlar ve gülbanklarla tercüme edip topluma verdiklerini söylüyor
Bizde alkol vardır dem adı altında bir gelenek var diyor muhabbetin açılması için gereklidir diyor fakat artık pek uygulanan bir gelenek değil diyor.

[biralevi]

Bir itirafı var
Cenaze geleneklerimiz sünni geleneğe göre yapılıyor diyor
Çarpıtmasıda bol ,
Şimdiki cemevlerinin eski dönemdeki mescidlerin özelliğini taşıdığını söylüyor

[biralevi]

Kasabadaki caminin 1834 yılında yapıldığını söylüyor
Oysa o dönemde var olan mescide minare yapılıyor ve buna cami diyorlar amaa postnişin ya bilmiyor yada böyle ifade etmek işine geliyor,

[biralevi]

Atatürk konusunda da yalan söylüyor diyorki;

İlk kez cumhuriyet sözü bizim evde konuşuldu,biz biliyoruz aralarında gizli kalması kaydıyla cumhuriyet meselesi konuşulduktan sonra maddi olarak neyi varsa cemalettin çelebi hepsini veriyor

Oysa orada bulunan mazhar müfit tam tersini söylüyor M.kemalin oradakilere maddi yardım yaptığını söylüyor,
Cemalettin çelebi M.kemale hiç yardım yapmıyor bu Bektaşilerin uydurması olarak tarihe geçti,hatta asker yardımı yapmıyor ,mecliste çalışmıyor ,
Cumhuriyet konusu ise bir soru ve cevap olarak geçiyor çelebi padişah ve halife yanlısı birisi VE DUYUMLARI NEDENİİYLE M.kemalin nabzını yokluyor, oda bunu anlıyor geçiştiriyor,hepsi bu kadar ,
M.kemal bu adamla konuşmasını ve kasabaya gidişini hiç önemsemiyor zaten Ankaraya geçerken bir defa uğradığı ve gece olunca bir gece kaldığı bir yer burası ve M.kemal nutukta bile bu konuya değer verip anlatmıyor
Detaylarını birgün yazmayı düşünüyorum çelebi padişahın ayağının tozuna yüzünü sürecek kadar bağlı bir adam ve M. Kemale diğer bazı din adamları gibi hep kuşkuyla bakıyor hep padişah ve halife yanlısı tavır sergiliyor,
Ama o ölünce yada (öldürülünce) yerine geçen veliyettin M.kemalinm tek adamlığını GÖRDÜĞÜNDE klasik Bektaşi yardakçılığıyla Mustafa Kemali mehdi olarak ilan ediyor,