Atatürk için Yas Orucu Uydurdular

[ali muhsin]

onu anladik sevigili pirali..Sadece "Seviyoruz" diyorsunuz ,yine yaziyorum peki Onlarin (Ehli Beytin) Ameli ile Amelde ediyormusunuz ? Ananizi savundugunuz kadar, Ehli Beyte öncelik verip Onlarin ilkelerine neden Sahip cikmiyorsunuz ? Ömrünüzde hic Ehli Beyt Hadisleri okudunuzmu ? Imam Hüseyin (as) mi Ehli Beyti Sözde Seviyoruz demekle olmuyor.. Onlarin Söylediklerini (Hadislerini) hic okudunuzmu ? Bugün kime sorarsaniz "bizlerde Ehli Beyti seviyoruz " derler Ama Amele gelince isin tersini yaparlar .ben sizde bunu görüyorum Sevgili pirali....haa unutmadan ,Erdoganda sunu demisti hani "eger Aliyi sevmek Alevilikse,ben Aleviden daha Aleviyim"diye, simdi gelde bu adam inan ,inanabilirmiyiz ?! demek isedigmde budur.. herkes "Sözde " seviyorum der ama Önemli olan Ameldir ! degilmi...

Hadisden bahsediyosun Ali Muhsin belki bişeler anlarsın.

Pir Zöhre Anamızın nefesinden.

KAYGUSUZ ABDAL
(Zöhre Ana'nın dilinden verilen beyitler)

Beklerim yolunu seneler bitti
Görünüp gözüme sultanım gitti
Görünmez deryası firata yitti
Bozulmuş bağları bülbülü ötdü

Hacı Bektaşi derler kor'u yanıyor
Ecel peşe düştü beni arıyor
Kanadıkça yürü bakın kanıyor
Kara yılan dedikleri darıyor

Bilemem burası nereye gider
Horasan köyünden fermanı düzer
Karadaş misali bedeni ezer
Şalına bezenmiş bektaşi gezer


Ufukta doğuyor berdesi gine
Arzuhal yazalım Ali'ye Zöhre
Ölüm bize geldi haberi vere
Cümle alem gezek düşürür dile


Hakikat deryası suyu bulandı
İndi aşkın mevlasını dolandı
Bozulur dervanı tahtı yılandı
Yolar uzun imiş bitmez ulandı

Yeşil güneş doğdu rengi bilinmez
İçindeki Ali yüzü görünmez
Canlıdır bedenler ölür dirilmez
Hoyratlar elinde güller dirilmez


Ah çeker postunda kalkmaz oturan
Yeşil nura doğdu beden yatıran
Ak ellerin soğuk suya batıran
Fazlı gibi şu cihana satılan


Haktır cümlemizin başı
Görünmeden atar daşı
İçim kanar gözü yaşı
Derya Umman kirpik kaşı


Sadık derki bir menzile varalım
Hakkın kelamını pirden alalım
Düzensiz dermanı nasıl kuralım
Sular bulandı balık olalım

Hacı bektaş Pir'in yüzünü bize
Dize İnek sultan görünem göze
Kırkların darında engüre eze
Serhoş gibi gezer erişen kime

Diller lal eyledi diyemem diye
Ayrıldım soyumdan gezerim böyle
Eyler bilir isen sen seni söyle
Çıktı candan bağır Ali'yi dille

Has bahçede açar güler soluyor
Yaprağını döker dalı kuruyor
Şu benim yarama bıçak vuruyor
Sanki bir ejderha durmaz yutuyor

Gelme düşman gelme benim başıma
Acımadın birgün gözüm yaşına
Sen zehiri kattın tatlı aşıma
Miler çektin yine kara kaşıma

Kara yılan delilerde gezinir
Of çekerim ciğerlerim ezilir
Kırklar meclisinde pirler dizilir
Gökyüzünde katar durna süzülür

Ufacık taşlarla bina kurarım
Kesildi imkanım Şah'ı ararım
Yeşil post üstünde kavlim kararım
Yetiş Hacı Bektaş darda ağlarım


Şu benim derdimi bilen tez gele
Kesildi ümidim dermanım vere
Irmak gibi gözüm yaşlarım sile
Hazreti Üseyin bağdata ine

Solgun çiçek gibi rengi kalmadı
Ucuza sattılar kimse almadı
Bakır gümüş oldu gram vurmadı
Sarı altın düşler palı durmadı

Kayguzu Abdal'ım bir çare Zöhre
Bün gün batıyor ahuzar eyle
Kendi bildiğni kendine söyle
Kerbela köyleri kanlıdır niye

Abdal oldum gine böyle bilindim
Nur içinde kaldım Şah'a göründüm
Cümle alem ile Şah'a övünüdÜm
Günahkarım Ali dize dövündüm

Ben bilemem şu baharımı yazımı
Çalamadım doya doya sazımı
Karalar yazdılar benim yazımı
Lal ettiler şaha döne ağzımı

Düşüne düşüne ben oldum deli
Yeşil post üstünde Bektaşi Veli
Yeşil şifa verir uzatan eli
Duru sular akar bulanır seli


Muzular elinde güller soluyor
Gizli hançer aldı bağrım vuruyor
Ilgıt ılgıt akan kanım koruyor
Ecel ferman yazdı beni zorluyor

Haci Bektaş car elinde dolanır
Deryada balığı suda bulanır
Birgün gelir şahım Şah'a yollanır
Uzun yollar kısa gibi ulanır

Ben niderim felek çemberini kıramam
Uzun ellerim payım alamam
Dur desede yolcusuyum duramam
Bozuldu yollarım gayrı kalamam

Sebebi nicedir inceden ince
Kesildim yemeden üç gün üç gece
İmdadım Muhammet Ya Ali gine
Bozatlı Hızır'ım erişsin bize

Bozulur düzen bozulur dervan
İmana gelirmi münafık mervan
Bir ismi padişah bir ismi sultan
Bu dünya fanidir kim burda kalan

Hacı Bektaş fermanı yazıyo
Elinde kazması mezar kazıyo
Nöbeti gelenler bir bir varıyo
Can kafes içinde uruf salıyo

Bitir Zöhre bitir sözümüz kala
Bu aşkn elinden derbeder ağla
Kaygusuz uyanır bir anda bağla
Kör küreğin gibi ciğerin dağla

Düştüm bir devenin izine gidem
Bir geyik misali ok aldm nidem
Akyor gözlerim çeşmimi silem
Yusunlar sularda bırakın ölem

Hacı Bktaş Veli geydi tacını
Kimseler dindirmez senin acını
Fatıma Zöhre'dir verdim yasını
Silinmez sazların siinmez pası

Gece gündüz ben yanında kalım
Bir Koyun misali koyun olayım
Ben çobanım dost sürünü salayım
Mağruğ Maşrup düdüğünü çalayım

Misgin misgin gezer böylesi böyle
Görünmez köylerin haberi ile
Yapılmaz dervişin yoluna hile
Kırmızı kor gine dönüyor küle

Abu hayat gibi suyunu içer
Sıratı kazanan yel gibi geçer
Günler biter bir gün kefenin biçer
Mürşidi divanda kulların seçer

Sıkılır canları bir bir çıkacak
Evini barkını koyan kaçacak
Sahte insan Zöhrem nasıl olacak
Baglıdır yolları çamur bozacak

Fedakar olmuşum gönüm virane
Gezerim kaygusuz hakka pervane
Ulular ulusu haktır divane
Kaygusuz abdal gezem Üseyine

Bildirem soylumu şalım bellidir
Bir derdim var iken şimdi ellidir
Mekkenin yolları gonca güllüdür
Üseyin Aşkıyla gezen ölüdür


Okunur selası ılıdı suyu
İntizar eyledim Üseyin soyu
Kerbelada derin dermansız kuyu
Kestiler Üseyini uzanır boyu

Gafletimiz bitmez Zöhre Ana yanak
Günü elir bedene satılır toprak
Teneşir üstünde kefeni sarak
Gidiyor kervanı tahtını bozak

Birer birer insanları dizelim
Mor mühür basılır candan gezelim
Mahrubun diliyle maşrup gezelim
Yeşil bağlar gibi döktüm gazelim

Üç gülün dalında bülbülün sesi
Bağıdır yolları kitli kafesi
Hazreti Üseyinin nurlu nefesi
Uzaka değildir pirin dedesi

İsmini okudum Elif dediler
Çözüldü dilleri mim verdiler
Görülmez köyleden bir bir geldiler
Mürşit kapısına postu serdiler

Yediler ismini ben böyle bilem
Akıyor çeşmimden silinir didem
Darbeder olmuşum perişan gezem
Ateşim Muhammed korunda ölem

Atamın adına Ali dediler
Sürdüler yemen yüküm verdiler
Kara kazan kaynar lokman yediler
Herkes hakkın alır sır bilmediler

Hızır'ın atını ben süre kalam
Bir arı geliyor sırrını alam
İçinde peteği balı ben olam
Dediler o Ali sırına duram

Uyumuş gözler uykuyu neyler
Herkes kervanını çekiyo gider
Şu bizim köylerin yolunu söyler
Çıkamaz yokuşu soluğu gizler

Gözleri deryada kirpiği umman
Bügun ben yazarım Zöhre Ana ferman
Yedi yaşlı oğlan Ali'dir inan
Kırklar engürünü eziyo salman

Bugün ben içmişim serden geçerim
Kesildi kefenim libas biçerim
Her nefeste pirden engür içerim
Kırkların darnda terim dökerim

İnce beller birer birer büküldü
Ah dedikçe ciğerlerim söküldü
Karadaş üstüne güller dikildi
Toprağı damarda tohum ekildi

Şu Bektaş'ın nice nur illeri
Nefesi Ali'dir söyler dilleri
Kerbela horosan yemen yerleri
Göremez batını zahir körleri

Yürüdükçe Şahım gelir aklıma
Dumanım tütüyor döndüm şaşkına
Yeşil kına yakmam bakın yasıma
Bir nazar eğledim Zöhre Yosma'ma

Alevilik Siirlerden Sairlerden,osmanlinin Evliyalarindan ögrenilmez Arkadasim ,Siz bu Siirlere kafa vereceginize Ehli Beytin Sözlerine kafa yorsaniz diyorum ..yazik etmeyin kendinize

[dersimli_serkan]

onu anladik sevigili pirali..Sadece "Seviyoruz" diyorsunuz ,yine yaziyorum peki Onlarin (Ehli Beytin) Ameli ile Amelde ediyormusunuz ? Ananizi savundugunuz kadar Ehli Beyt ilkelerini savunuyormusunuz ? Ömrünüzde hic Ehli Beyt Hadisleri okudunuzmu ? Imam Hüseyin (as) mi Seviyoruz demekle olmuyor.. onun Söylediklerini (Hadislerini) hic okudunuzmu ? Bugün kime sorarsaniz "bizlerde Ehli Beyti seviyoruz " derler Ama Amele gelince isin tersini yaparlar .ben sizde bunu görüyorum Sevgili pirali.

Açıklama için teşekkür ediyorum sevgili ali muhsin..Sadece seviyoruz demiyorum, Zöhre Ana'yı savunmak demek zaten İmam Hüseyin'i savunmak demektir. İmam Hüseyin niçin katledildi, neden baş verdi? Bu yol için, Kuran için, ehlibeyt için öyle değil mi? O halde bu yola sahip çıkmak İmam Hüseyin'e sahip çıkmak değil midir? Ne yapıyoruz? Elimizden ne gelir? Bu yolun gerektirdiklerini yapabiliyor isek zaten İmam Hüseyin in ilkelerini yerine getirmiş oluruz, en azında mirasına sahip çıkmış oluruz. Namaz kılıyoruz, matem oruçlarımızı tutuyoruz, kalbimizden aşkını, dilimizden adını eksik etmiyoruz. Her an her dakika İmam Hüseyin diye atıyor kalbimiz...Sözleri nedir peki? Doğruluktan ayrılmayınız, kin beslemeyiniz, yalan söz konuşmayınız, nefsinize yenik düşmeyiniz, İnsanlık ve merhametle dolu olunuz...

sevilgili pirali..darilmaca gücenmece yok...ama Siz "Zöhre anayi savunmak,Imam Hüseyini savunmaktir" sözünü size kim diyor,bu hakki size kim veriyor ? Arkadaslarinizdan birisi Zöhre ana Atanin Bayragini savundugunu yazmisti .bu demektirki Sizin zöhre Ananiz Ehli Beyti kullanip Digerinin probagandasini yapiyor demektir ! Namaz kiliyoruz diyorsunuz... Peki hangi istihad üzerine kiliyorsunuz ? Abdestinizi nasil aliyorsunuz ? Ramazan orucu hakkinda Görüsleriniz nelerdir ? Cenaze ve Nikahlarinizda kim size önderlik yapiyor ? Namaz kilaraken ..söyle deyim.. Imamlik kim yapiyor ? nereye secde ediyorsunuz ? kin beslemedignize göre ozaman Muaviye ve Yezit gibilerinede kin beslemiyorsunuz demektir ! Yalan söylemeyiniz derken nasil olurda ona (Zöhre Ananiza) Vahiy geldigini, Kiyamet gününü bilidigini, Zuhurun ne zaman gerceklesecegini nasil idia edersiniz ? bu Yalan degilmidir ? yine yaziyorum darilmaca gücenmece yok .

Ali Muhsin can sana kim bu hakkı veriyo yargılamayı suclama hakkını nerden buluyosun.

[dersimli_serkan]

onu anladik sevigili pirali..Sadece "Seviyoruz" diyorsunuz ,yine yaziyorum peki Onlarin (Ehli Beytin) Ameli ile Amelde ediyormusunuz ? Ananizi savundugunuz kadar, Ehli Beyte öncelik verip Onlarin ilkelerine neden Sahip cikmiyorsunuz ? Ömrünüzde hic Ehli Beyt Hadisleri okudunuzmu ? Imam Hüseyin (as) mi Ehli Beyti Sözde Seviyoruz demekle olmuyor.. Onlarin Söylediklerini (Hadislerini) hic okudunuzmu ? Bugün kime sorarsaniz "bizlerde Ehli Beyti seviyoruz " derler Ama Amele gelince isin tersini yaparlar .ben sizde bunu görüyorum Sevgili pirali....haa unutmadan ,Erdoganda sunu demisti hani "eger Aliyi sevmek Alevilikse,ben Aleviden daha Aleviyim"diye, simdi gelde bu adam inan ,inanabilirmiyiz ?! demek isedigmde budur.. herkes "Sözde " seviyorum der ama Önemli olan Ameldir ! degilmi...

Hadisden bahsediyosun Ali Muhsin belki bişeler anlarsın.

Pir Zöhre Anamızın nefesinden.

KAYGUSUZ ABDAL
(Zöhre Ana'nın dilinden verilen beyitler)

Beklerim yolunu seneler bitti
Görünüp gözüme sultanım gitti
Görünmez deryası firata yitti
Bozulmuş bağları bülbülü ötdü

Hacı Bektaşi derler kor'u yanıyor
Ecel peşe düştü beni arıyor
Kanadıkça yürü bakın kanıyor
Kara yılan dedikleri darıyor

Bilemem burası nereye gider
Horasan köyünden fermanı düzer
Karadaş misali bedeni ezer
Şalına bezenmiş bektaşi gezer


Ufukta doğuyor berdesi gine
Arzuhal yazalım Ali'ye Zöhre
Ölüm bize geldi haberi vere
Cümle alem gezek düşürür dile


Hakikat deryası suyu bulandı
İndi aşkın mevlasını dolandı
Bozulur dervanı tahtı yılandı
Yolar uzun imiş bitmez ulandı

Yeşil güneş doğdu rengi bilinmez
İçindeki Ali yüzü görünmez
Canlıdır bedenler ölür dirilmez
Hoyratlar elinde güller dirilmez


Ah çeker postunda kalkmaz oturan
Yeşil nura doğdu beden yatıran
Ak ellerin soğuk suya batıran
Fazlı gibi şu cihana satılan


Haktır cümlemizin başı
Görünmeden atar daşı
İçim kanar gözü yaşı
Derya Umman kirpik kaşı


Sadık derki bir menzile varalım
Hakkın kelamını pirden alalım
Düzensiz dermanı nasıl kuralım
Sular bulandı balık olalım

Hacı bektaş Pir'in yüzünü bize
Dize İnek sultan görünem göze
Kırkların darında engüre eze
Serhoş gibi gezer erişen kime

Diller lal eyledi diyemem diye
Ayrıldım soyumdan gezerim böyle
Eyler bilir isen sen seni söyle
Çıktı candan bağır Ali'yi dille

Has bahçede açar güler soluyor
Yaprağını döker dalı kuruyor
Şu benim yarama bıçak vuruyor
Sanki bir ejderha durmaz yutuyor

Gelme düşman gelme benim başıma
Acımadın birgün gözüm yaşına
Sen zehiri kattın tatlı aşıma
Miler çektin yine kara kaşıma

Kara yılan delilerde gezinir
Of çekerim ciğerlerim ezilir
Kırklar meclisinde pirler dizilir
Gökyüzünde katar durna süzülür

Ufacık taşlarla bina kurarım
Kesildi imkanım Şah'ı ararım
Yeşil post üstünde kavlim kararım
Yetiş Hacı Bektaş darda ağlarım


Şu benim derdimi bilen tez gele
Kesildi ümidim dermanım vere
Irmak gibi gözüm yaşlarım sile
Hazreti Üseyin bağdata ine

Solgun çiçek gibi rengi kalmadı
Ucuza sattılar kimse almadı
Bakır gümüş oldu gram vurmadı
Sarı altın düşler palı durmadı

Kayguzu Abdal'ım bir çare Zöhre
Bün gün batıyor ahuzar eyle
Kendi bildiğni kendine söyle
Kerbela köyleri kanlıdır niye

Abdal oldum gine böyle bilindim
Nur içinde kaldım Şah'a göründüm
Cümle alem ile Şah'a övünüdÜm
Günahkarım Ali dize dövündüm

Ben bilemem şu baharımı yazımı
Çalamadım doya doya sazımı
Karalar yazdılar benim yazımı
Lal ettiler şaha döne ağzımı

Düşüne düşüne ben oldum deli
Yeşil post üstünde Bektaşi Veli
Yeşil şifa verir uzatan eli
Duru sular akar bulanır seli


Muzular elinde güller soluyor
Gizli hançer aldı bağrım vuruyor
Ilgıt ılgıt akan kanım koruyor
Ecel ferman yazdı beni zorluyor

Haci Bektaş car elinde dolanır
Deryada balığı suda bulanır
Birgün gelir şahım Şah'a yollanır
Uzun yollar kısa gibi ulanır

Ben niderim felek çemberini kıramam
Uzun ellerim payım alamam
Dur desede yolcusuyum duramam
Bozuldu yollarım gayrı kalamam

Sebebi nicedir inceden ince
Kesildim yemeden üç gün üç gece
İmdadım Muhammet Ya Ali gine
Bozatlı Hızır'ım erişsin bize

Bozulur düzen bozulur dervan
İmana gelirmi münafık mervan
Bir ismi padişah bir ismi sultan
Bu dünya fanidir kim burda kalan

Hacı Bektaş fermanı yazıyo
Elinde kazması mezar kazıyo
Nöbeti gelenler bir bir varıyo
Can kafes içinde uruf salıyo

Bitir Zöhre bitir sözümüz kala
Bu aşkn elinden derbeder ağla
Kaygusuz uyanır bir anda bağla
Kör küreğin gibi ciğerin dağla

Düştüm bir devenin izine gidem
Bir geyik misali ok aldm nidem
Akyor gözlerim çeşmimi silem
Yusunlar sularda bırakın ölem

Hacı Bktaş Veli geydi tacını
Kimseler dindirmez senin acını
Fatıma Zöhre'dir verdim yasını
Silinmez sazların siinmez pası

Gece gündüz ben yanında kalım
Bir Koyun misali koyun olayım
Ben çobanım dost sürünü salayım
Mağruğ Maşrup düdüğünü çalayım

Misgin misgin gezer böylesi böyle
Görünmez köylerin haberi ile
Yapılmaz dervişin yoluna hile
Kırmızı kor gine dönüyor küle

Abu hayat gibi suyunu içer
Sıratı kazanan yel gibi geçer
Günler biter bir gün kefenin biçer
Mürşidi divanda kulların seçer

Sıkılır canları bir bir çıkacak
Evini barkını koyan kaçacak
Sahte insan Zöhrem nasıl olacak
Baglıdır yolları çamur bozacak

Fedakar olmuşum gönüm virane
Gezerim kaygusuz hakka pervane
Ulular ulusu haktır divane
Kaygusuz abdal gezem Üseyine

Bildirem soylumu şalım bellidir
Bir derdim var iken şimdi ellidir
Mekkenin yolları gonca güllüdür
Üseyin Aşkıyla gezen ölüdür


Okunur selası ılıdı suyu
İntizar eyledim Üseyin soyu
Kerbelada derin dermansız kuyu
Kestiler Üseyini uzanır boyu

Gafletimiz bitmez Zöhre Ana yanak
Günü elir bedene satılır toprak
Teneşir üstünde kefeni sarak
Gidiyor kervanı tahtını bozak

Birer birer insanları dizelim
Mor mühür basılır candan gezelim
Mahrubun diliyle maşrup gezelim
Yeşil bağlar gibi döktüm gazelim

Üç gülün dalında bülbülün sesi
Bağıdır yolları kitli kafesi
Hazreti Üseyinin nurlu nefesi
Uzaka değildir pirin dedesi

İsmini okudum Elif dediler
Çözüldü dilleri mim verdiler
Görülmez köyleden bir bir geldiler
Mürşit kapısına postu serdiler

Yediler ismini ben böyle bilem
Akıyor çeşmimden silinir didem
Darbeder olmuşum perişan gezem
Ateşim Muhammed korunda ölem

Atamın adına Ali dediler
Sürdüler yemen yüküm verdiler
Kara kazan kaynar lokman yediler
Herkes hakkın alır sır bilmediler

Hızır'ın atını ben süre kalam
Bir arı geliyor sırrını alam
İçinde peteği balı ben olam
Dediler o Ali sırına duram

Uyumuş gözler uykuyu neyler
Herkes kervanını çekiyo gider
Şu bizim köylerin yolunu söyler
Çıkamaz yokuşu soluğu gizler

Gözleri deryada kirpiği umman
Bügun ben yazarım Zöhre Ana ferman
Yedi yaşlı oğlan Ali'dir inan
Kırklar engürünü eziyo salman

Bugün ben içmişim serden geçerim
Kesildi kefenim libas biçerim
Her nefeste pirden engür içerim
Kırkların darnda terim dökerim

İnce beller birer birer büküldü
Ah dedikçe ciğerlerim söküldü
Karadaş üstüne güller dikildi
Toprağı damarda tohum ekildi

Şu Bektaş'ın nice nur illeri
Nefesi Ali'dir söyler dilleri
Kerbela horosan yemen yerleri
Göremez batını zahir körleri

Yürüdükçe Şahım gelir aklıma
Dumanım tütüyor döndüm şaşkına
Yeşil kına yakmam bakın yasıma
Bir nazar eğledim Zöhre Yosma'ma

Alevilik Siirlerden Sairlerden ögrenilmez Arkadasim ,Siz bu Siirlere kafa vereceginize Ehli Beytin Sözlerine kafa yorsaniz diyorum ..

Ehlibeyti anlamadıgınız burdan belli. Şiir degil can Pir dilinden nefes beyit iyi oku bunları öyle şiir gibi görme.

[ali muhsin]

Yazdiginiz, sorularima cevap degildir,Aleviligi kim yanlis yorumlarsa Elestirme hakki tek benim degil,Aeviligi Pratikte yasayan Ehli Beytin Ameli ile Amel edenlerinde hakkidir !

[ali muhsin]

onu anladik sevigili pirali..Sadece "Seviyoruz" diyorsunuz ,yine yaziyorum peki Onlarin (Ehli Beytin) Ameli ile Amelde ediyormusunuz ? Ananizi savundugunuz kadar, Ehli Beyte öncelik verip Onlarin ilkelerine neden Sahip cikmiyorsunuz ? Ömrünüzde hic Ehli Beyt Hadisleri okudunuzmu ? Imam Hüseyin (as) mi Ehli Beyti Sözde Seviyoruz demekle olmuyor.. Onlarin Söylediklerini (Hadislerini) hic okudunuzmu ? Bugün kime sorarsaniz "bizlerde Ehli Beyti seviyoruz " derler Ama Amele gelince isin tersini yaparlar .ben sizde bunu görüyorum Sevgili pirali....haa unutmadan ,Erdoganda sunu demisti hani "eger Aliyi sevmek Alevilikse,ben Aleviden daha Aleviyim"diye, simdi gelde bu adam inan ,inanabilirmiyiz ?! demek isedigmde budur.. herkes "Sözde " seviyorum der ama Önemli olan Ameldir ! degilmi...

Hadisden bahsediyosun Ali Muhsin belki bişeler anlarsın.

Pir Zöhre Anamızın nefesinden.

KAYGUSUZ ABDAL
(Zöhre Ana'nın dilinden verilen beyitler)

Beklerim yolunu seneler bitti
Görünüp gözüme sultanım gitti
Görünmez deryası firata yitti
Bozulmuş bağları bülbülü ötdü

Hacı Bektaşi derler kor'u yanıyor
Ecel peşe düştü beni arıyor
Kanadıkça yürü bakın kanıyor
Kara yılan dedikleri darıyor

Bilemem burası nereye gider
Horasan köyünden fermanı düzer
Karadaş misali bedeni ezer
Şalına bezenmiş bektaşi gezer


Ufukta doğuyor berdesi gine
Arzuhal yazalım Ali'ye Zöhre
Ölüm bize geldi haberi vere
Cümle alem gezek düşürür dile


Hakikat deryası suyu bulandı
İndi aşkın mevlasını dolandı
Bozulur dervanı tahtı yılandı
Yolar uzun imiş bitmez ulandı

Yeşil güneş doğdu rengi bilinmez
İçindeki Ali yüzü görünmez
Canlıdır bedenler ölür dirilmez
Hoyratlar elinde güller dirilmez


Ah çeker postunda kalkmaz oturan
Yeşil nura doğdu beden yatıran
Ak ellerin soğuk suya batıran
Fazlı gibi şu cihana satılan


Haktır cümlemizin başı
Görünmeden atar daşı
İçim kanar gözü yaşı
Derya Umman kirpik kaşı


Sadık derki bir menzile varalım
Hakkın kelamını pirden alalım
Düzensiz dermanı nasıl kuralım
Sular bulandı balık olalım

Hacı bektaş Pir'in yüzünü bize
Dize İnek sultan görünem göze
Kırkların darında engüre eze
Serhoş gibi gezer erişen kime

Diller lal eyledi diyemem diye
Ayrıldım soyumdan gezerim böyle
Eyler bilir isen sen seni söyle
Çıktı candan bağır Ali'yi dille

Has bahçede açar güler soluyor
Yaprağını döker dalı kuruyor
Şu benim yarama bıçak vuruyor
Sanki bir ejderha durmaz yutuyor

Gelme düşman gelme benim başıma
Acımadın birgün gözüm yaşına
Sen zehiri kattın tatlı aşıma
Miler çektin yine kara kaşıma

Kara yılan delilerde gezinir
Of çekerim ciğerlerim ezilir
Kırklar meclisinde pirler dizilir
Gökyüzünde katar durna süzülür

Ufacık taşlarla bina kurarım
Kesildi imkanım Şah'ı ararım
Yeşil post üstünde kavlim kararım
Yetiş Hacı Bektaş darda ağlarım


Şu benim derdimi bilen tez gele
Kesildi ümidim dermanım vere
Irmak gibi gözüm yaşlarım sile
Hazreti Üseyin bağdata ine

Solgun çiçek gibi rengi kalmadı
Ucuza sattılar kimse almadı
Bakır gümüş oldu gram vurmadı
Sarı altın düşler palı durmadı

Kayguzu Abdal'ım bir çare Zöhre
Bün gün batıyor ahuzar eyle
Kendi bildiğni kendine söyle
Kerbela köyleri kanlıdır niye

Abdal oldum gine böyle bilindim
Nur içinde kaldım Şah'a göründüm
Cümle alem ile Şah'a övünüdÜm
Günahkarım Ali dize dövündüm

Ben bilemem şu baharımı yazımı
Çalamadım doya doya sazımı
Karalar yazdılar benim yazımı
Lal ettiler şaha döne ağzımı

Düşüne düşüne ben oldum deli
Yeşil post üstünde Bektaşi Veli
Yeşil şifa verir uzatan eli
Duru sular akar bulanır seli


Muzular elinde güller soluyor
Gizli hançer aldı bağrım vuruyor
Ilgıt ılgıt akan kanım koruyor
Ecel ferman yazdı beni zorluyor

Haci Bektaş car elinde dolanır
Deryada balığı suda bulanır
Birgün gelir şahım Şah'a yollanır
Uzun yollar kısa gibi ulanır

Ben niderim felek çemberini kıramam
Uzun ellerim payım alamam
Dur desede yolcusuyum duramam
Bozuldu yollarım gayrı kalamam

Sebebi nicedir inceden ince
Kesildim yemeden üç gün üç gece
İmdadım Muhammet Ya Ali gine
Bozatlı Hızır'ım erişsin bize

Bozulur düzen bozulur dervan
İmana gelirmi münafık mervan
Bir ismi padişah bir ismi sultan
Bu dünya fanidir kim burda kalan

Hacı Bektaş fermanı yazıyo
Elinde kazması mezar kazıyo
Nöbeti gelenler bir bir varıyo
Can kafes içinde uruf salıyo

Bitir Zöhre bitir sözümüz kala
Bu aşkn elinden derbeder ağla
Kaygusuz uyanır bir anda bağla
Kör küreğin gibi ciğerin dağla

Düştüm bir devenin izine gidem
Bir geyik misali ok aldm nidem
Akyor gözlerim çeşmimi silem
Yusunlar sularda bırakın ölem

Hacı Bktaş Veli geydi tacını
Kimseler dindirmez senin acını
Fatıma Zöhre'dir verdim yasını
Silinmez sazların siinmez pası

Gece gündüz ben yanında kalım
Bir Koyun misali koyun olayım
Ben çobanım dost sürünü salayım
Mağruğ Maşrup düdüğünü çalayım

Misgin misgin gezer böylesi böyle
Görünmez köylerin haberi ile
Yapılmaz dervişin yoluna hile
Kırmızı kor gine dönüyor küle

Abu hayat gibi suyunu içer
Sıratı kazanan yel gibi geçer
Günler biter bir gün kefenin biçer
Mürşidi divanda kulların seçer

Sıkılır canları bir bir çıkacak
Evini barkını koyan kaçacak
Sahte insan Zöhrem nasıl olacak
Baglıdır yolları çamur bozacak

Fedakar olmuşum gönüm virane
Gezerim kaygusuz hakka pervane
Ulular ulusu haktır divane
Kaygusuz abdal gezem Üseyine

Bildirem soylumu şalım bellidir
Bir derdim var iken şimdi ellidir
Mekkenin yolları gonca güllüdür
Üseyin Aşkıyla gezen ölüdür


Okunur selası ılıdı suyu
İntizar eyledim Üseyin soyu
Kerbelada derin dermansız kuyu
Kestiler Üseyini uzanır boyu

Gafletimiz bitmez Zöhre Ana yanak
Günü elir bedene satılır toprak
Teneşir üstünde kefeni sarak
Gidiyor kervanı tahtını bozak

Birer birer insanları dizelim
Mor mühür basılır candan gezelim
Mahrubun diliyle maşrup gezelim
Yeşil bağlar gibi döktüm gazelim

Üç gülün dalında bülbülün sesi
Bağıdır yolları kitli kafesi
Hazreti Üseyinin nurlu nefesi
Uzaka değildir pirin dedesi

İsmini okudum Elif dediler
Çözüldü dilleri mim verdiler
Görülmez köyleden bir bir geldiler
Mürşit kapısına postu serdiler

Yediler ismini ben böyle bilem
Akıyor çeşmimden silinir didem
Darbeder olmuşum perişan gezem
Ateşim Muhammed korunda ölem

Atamın adına Ali dediler
Sürdüler yemen yüküm verdiler
Kara kazan kaynar lokman yediler
Herkes hakkın alır sır bilmediler

Hızır'ın atını ben süre kalam
Bir arı geliyor sırrını alam
İçinde peteği balı ben olam
Dediler o Ali sırına duram

Uyumuş gözler uykuyu neyler
Herkes kervanını çekiyo gider
Şu bizim köylerin yolunu söyler
Çıkamaz yokuşu soluğu gizler

Gözleri deryada kirpiği umman
Bügun ben yazarım Zöhre Ana ferman
Yedi yaşlı oğlan Ali'dir inan
Kırklar engürünü eziyo salman

Bugün ben içmişim serden geçerim
Kesildi kefenim libas biçerim
Her nefeste pirden engür içerim
Kırkların darnda terim dökerim

İnce beller birer birer büküldü
Ah dedikçe ciğerlerim söküldü
Karadaş üstüne güller dikildi
Toprağı damarda tohum ekildi

Şu Bektaş'ın nice nur illeri
Nefesi Ali'dir söyler dilleri
Kerbela horosan yemen yerleri
Göremez batını zahir körleri

Yürüdükçe Şahım gelir aklıma
Dumanım tütüyor döndüm şaşkına
Yeşil kına yakmam bakın yasıma
Bir nazar eğledim Zöhre Yosma'ma

Alevilik Siirlerden Sairlerden ögrenilmez Arkadasim ,Siz bu Siirlere kafa vereceginize Ehli Beytin Sözlerine kafa yorsaniz diyorum ..

Ehlibeyti anlamadıgınız burdan belli. Şiir degil can Pir dilinden nefes beyit iyi oku bunları öyle şiir gibi görme.

Arkadasim

bende diyorumki ,Sizler nefes beyti Siir herneyse..bunlara kafa yoracaginiza, Ehli Beytin Sözlerinden feyz alsaniz ve Ehli Beyt Sözlerine kafa yorsaniz diyorum ..ömrünüzde hic Ehli Beyt eserleri okumadiginiz belliki Siir Nefes Beytle cevap verdiginizi saniyorsunuz ,ayrica size kizmiyorum sadece samimi olarak elestiriyorum...simdilik iyi geceler

[dersimli_serkan]

onu anladik sevigili pirali..Sadece "Seviyoruz" diyorsunuz ,yine yaziyorum peki Onlarin (Ehli Beytin) Ameli ile Amelde ediyormusunuz ? Ananizi savundugunuz kadar, Ehli Beyte öncelik verip Onlarin ilkelerine neden Sahip cikmiyorsunuz ? Ömrünüzde hic Ehli Beyt Hadisleri okudunuzmu ? Imam Hüseyin (as) mi Ehli Beyti Sözde Seviyoruz demekle olmuyor.. Onlarin Söylediklerini (Hadislerini) hic okudunuzmu ? Bugün kime sorarsaniz "bizlerde Ehli Beyti seviyoruz " derler Ama Amele gelince isin tersini yaparlar .ben sizde bunu görüyorum Sevgili pirali....haa unutmadan ,Erdoganda sunu demisti hani "eger Aliyi sevmek Alevilikse,ben Aleviden daha Aleviyim"diye, simdi gelde bu adam inan ,inanabilirmiyiz ?! demek isedigmde budur.. herkes "Sözde " seviyorum der ama Önemli olan Ameldir ! degilmi...

Hadisden bahsediyosun Ali Muhsin belki bişeler anlarsın.

Pir Zöhre Anamızın nefesinden.

KAYGUSUZ ABDAL
(Zöhre Ana'nın dilinden verilen beyitler)

Beklerim yolunu seneler bitti
Görünüp gözüme sultanım gitti
Görünmez deryası firata yitti
Bozulmuş bağları bülbülü ötdü

Hacı Bektaşi derler kor'u yanıyor
Ecel peşe düştü beni arıyor
Kanadıkça yürü bakın kanıyor
Kara yılan dedikleri darıyor

Bilemem burası nereye gider
Horasan köyünden fermanı düzer
Karadaş misali bedeni ezer
Şalına bezenmiş bektaşi gezer


Ufukta doğuyor berdesi gine
Arzuhal yazalım Ali'ye Zöhre
Ölüm bize geldi haberi vere
Cümle alem gezek düşürür dile


Hakikat deryası suyu bulandı
İndi aşkın mevlasını dolandı
Bozulur dervanı tahtı yılandı
Yolar uzun imiş bitmez ulandı

Yeşil güneş doğdu rengi bilinmez
İçindeki Ali yüzü görünmez
Canlıdır bedenler ölür dirilmez
Hoyratlar elinde güller dirilmez


Ah çeker postunda kalkmaz oturan
Yeşil nura doğdu beden yatıran
Ak ellerin soğuk suya batıran
Fazlı gibi şu cihana satılan


Haktır cümlemizin başı
Görünmeden atar daşı
İçim kanar gözü yaşı
Derya Umman kirpik kaşı


Sadık derki bir menzile varalım
Hakkın kelamını pirden alalım
Düzensiz dermanı nasıl kuralım
Sular bulandı balık olalım

Hacı bektaş Pir'in yüzünü bize
Dize İnek sultan görünem göze
Kırkların darında engüre eze
Serhoş gibi gezer erişen kime

Diller lal eyledi diyemem diye
Ayrıldım soyumdan gezerim böyle
Eyler bilir isen sen seni söyle
Çıktı candan bağır Ali'yi dille

Has bahçede açar güler soluyor
Yaprağını döker dalı kuruyor
Şu benim yarama bıçak vuruyor
Sanki bir ejderha durmaz yutuyor

Gelme düşman gelme benim başıma
Acımadın birgün gözüm yaşına
Sen zehiri kattın tatlı aşıma
Miler çektin yine kara kaşıma

Kara yılan delilerde gezinir
Of çekerim ciğerlerim ezilir
Kırklar meclisinde pirler dizilir
Gökyüzünde katar durna süzülür

Ufacık taşlarla bina kurarım
Kesildi imkanım Şah'ı ararım
Yeşil post üstünde kavlim kararım
Yetiş Hacı Bektaş darda ağlarım


Şu benim derdimi bilen tez gele
Kesildi ümidim dermanım vere
Irmak gibi gözüm yaşlarım sile
Hazreti Üseyin bağdata ine

Solgun çiçek gibi rengi kalmadı
Ucuza sattılar kimse almadı
Bakır gümüş oldu gram vurmadı
Sarı altın düşler palı durmadı

Kayguzu Abdal'ım bir çare Zöhre
Bün gün batıyor ahuzar eyle
Kendi bildiğni kendine söyle
Kerbela köyleri kanlıdır niye

Abdal oldum gine böyle bilindim
Nur içinde kaldım Şah'a göründüm
Cümle alem ile Şah'a övünüdÜm
Günahkarım Ali dize dövündüm

Ben bilemem şu baharımı yazımı
Çalamadım doya doya sazımı
Karalar yazdılar benim yazımı
Lal ettiler şaha döne ağzımı

Düşüne düşüne ben oldum deli
Yeşil post üstünde Bektaşi Veli
Yeşil şifa verir uzatan eli
Duru sular akar bulanır seli


Muzular elinde güller soluyor
Gizli hançer aldı bağrım vuruyor
Ilgıt ılgıt akan kanım koruyor
Ecel ferman yazdı beni zorluyor

Haci Bektaş car elinde dolanır
Deryada balığı suda bulanır
Birgün gelir şahım Şah'a yollanır
Uzun yollar kısa gibi ulanır

Ben niderim felek çemberini kıramam
Uzun ellerim payım alamam
Dur desede yolcusuyum duramam
Bozuldu yollarım gayrı kalamam

Sebebi nicedir inceden ince
Kesildim yemeden üç gün üç gece
İmdadım Muhammet Ya Ali gine
Bozatlı Hızır'ım erişsin bize

Bozulur düzen bozulur dervan
İmana gelirmi münafık mervan
Bir ismi padişah bir ismi sultan
Bu dünya fanidir kim burda kalan

Hacı Bektaş fermanı yazıyo
Elinde kazması mezar kazıyo
Nöbeti gelenler bir bir varıyo
Can kafes içinde uruf salıyo

Bitir Zöhre bitir sözümüz kala
Bu aşkn elinden derbeder ağla
Kaygusuz uyanır bir anda bağla
Kör küreğin gibi ciğerin dağla

Düştüm bir devenin izine gidem
Bir geyik misali ok aldm nidem
Akyor gözlerim çeşmimi silem
Yusunlar sularda bırakın ölem

Hacı Bktaş Veli geydi tacını
Kimseler dindirmez senin acını
Fatıma Zöhre'dir verdim yasını
Silinmez sazların siinmez pası

Gece gündüz ben yanında kalım
Bir Koyun misali koyun olayım
Ben çobanım dost sürünü salayım
Mağruğ Maşrup düdüğünü çalayım

Misgin misgin gezer böylesi böyle
Görünmez köylerin haberi ile
Yapılmaz dervişin yoluna hile
Kırmızı kor gine dönüyor küle

Abu hayat gibi suyunu içer
Sıratı kazanan yel gibi geçer
Günler biter bir gün kefenin biçer
Mürşidi divanda kulların seçer

Sıkılır canları bir bir çıkacak
Evini barkını koyan kaçacak
Sahte insan Zöhrem nasıl olacak
Baglıdır yolları çamur bozacak

Fedakar olmuşum gönüm virane
Gezerim kaygusuz hakka pervane
Ulular ulusu haktır divane
Kaygusuz abdal gezem Üseyine

Bildirem soylumu şalım bellidir
Bir derdim var iken şimdi ellidir
Mekkenin yolları gonca güllüdür
Üseyin Aşkıyla gezen ölüdür


Okunur selası ılıdı suyu
İntizar eyledim Üseyin soyu
Kerbelada derin dermansız kuyu
Kestiler Üseyini uzanır boyu

Gafletimiz bitmez Zöhre Ana yanak
Günü elir bedene satılır toprak
Teneşir üstünde kefeni sarak
Gidiyor kervanı tahtını bozak

Birer birer insanları dizelim
Mor mühür basılır candan gezelim
Mahrubun diliyle maşrup gezelim
Yeşil bağlar gibi döktüm gazelim

Üç gülün dalında bülbülün sesi
Bağıdır yolları kitli kafesi
Hazreti Üseyinin nurlu nefesi
Uzaka değildir pirin dedesi

İsmini okudum Elif dediler
Çözüldü dilleri mim verdiler
Görülmez köyleden bir bir geldiler
Mürşit kapısına postu serdiler

Yediler ismini ben böyle bilem
Akıyor çeşmimden silinir didem
Darbeder olmuşum perişan gezem
Ateşim Muhammed korunda ölem

Atamın adına Ali dediler
Sürdüler yemen yüküm verdiler
Kara kazan kaynar lokman yediler
Herkes hakkın alır sır bilmediler

Hızır'ın atını ben süre kalam
Bir arı geliyor sırrını alam
İçinde peteği balı ben olam
Dediler o Ali sırına duram

Uyumuş gözler uykuyu neyler
Herkes kervanını çekiyo gider
Şu bizim köylerin yolunu söyler
Çıkamaz yokuşu soluğu gizler

Gözleri deryada kirpiği umman
Bügun ben yazarım Zöhre Ana ferman
Yedi yaşlı oğlan Ali'dir inan
Kırklar engürünü eziyo salman

Bugün ben içmişim serden geçerim
Kesildi kefenim libas biçerim
Her nefeste pirden engür içerim
Kırkların darnda terim dökerim

İnce beller birer birer büküldü
Ah dedikçe ciğerlerim söküldü
Karadaş üstüne güller dikildi
Toprağı damarda tohum ekildi

Şu Bektaş'ın nice nur illeri
Nefesi Ali'dir söyler dilleri
Kerbela horosan yemen yerleri
Göremez batını zahir körleri

Yürüdükçe Şahım gelir aklıma
Dumanım tütüyor döndüm şaşkına
Yeşil kına yakmam bakın yasıma
Bir nazar eğledim Zöhre Yosma'ma

Alevilik Siirlerden Sairlerden,osmanlinin Evliyalarindan ögrenilmez Arkadasim ,Siz bu Siirlere kafa vereceginize Ehli Beytin Sözlerine kafa yorsaniz diyorum ..yazik etmeyin kendinize

arkadaşım Ehlibeyti okuyoruz diyoruz Pir Zöhre Anamızın kitaplarından anlatimların yaşiyoruz bire bir Ehlibeyt nasıl katledilmiş neden zulum yaptıklarını bak daha önce namazdan bahsettiler burdan şunu anluyoruz ki hep dönüp doşalıp başa geliyoruz baştan sona kadar ilk yazdıklarınıza bakarsanız arkadaşlar bahsetmişler Ehlibeyt baldan tatlıdır.işte bizde elimizden geldigi kadar ile Pir Zöhre Anamızın anlatıklarını sizlerle paylaşıyoruz.Ama eger sizlerde yaşamak istiyosan Ehlibeyti buyrun vakif bütün canlara acık bişe kaybetmezsiniz aksine daha cok bilgi edinirsiniz. yazık etmiyoruz biz Allah Muhammed Ali yolunu sürmez yazık mı etmek oluyo can baş verilmiş Ehlibeyt için sana yazdıklarım şiir degil Pir dilinden nefesler az bişe sen kafa yorsan nefeslere beyitlere bişeler cıkarırsın.

[dersimli_serkan]

Muhsin can hadislerden bahsediyosun hadislerden biras bahsedermisin kaynagı nereden.

[ali muhsin]

Ehli Beyti okuyoruz diyorsunuz. Peki hangi kaynkalardan ögreniyorsunuz ,bu hussusta bugüne kadar hic bir kaynak getirmediniz.Zöhre Ananiz hangi kaynaklara dayanarak Ehli Beyti size ögretiyor ? Ehli Beyt istihadini Hükümlerini acikliyormu ? yani Namazi Orucu Abdesti kisacasi onlarin Amellerinin yapilmasi gerektigini sizlere acikliyormu ? Hangi kitablardan,hangi kaynaklardan faydalaniyor ? Tahsili ilimi bilimi nedir ? nerde ve kimden ders almis ? bir insan ilim tashil görmeden nasil bu kadar emin olabilir ? evet yazismalarimizin basinda olabiliriz, sünki sizlere sorular soruluyor ,siz ise Es geciyorsunuz Siir Beyt Nefes herneyse bunlar bekledigmiz cevaplar degildir ! ayrica Sizler N.Belaga gibi Sahifeyi Secaadiye gibi Ehli Beyt Sözlerinden Süphe duyorsunuz ohalde kaynak getirmis olsak dahi bunuda kabullenmessiniz..zira daha evelde böyle tartismamiz olmus Sizlere kaynaklar sunulmustu ve siz onlaridanda Süphe etmis hatta kabul etmemistiniz.Herkesin Nefesi kendinedir ve herkes kendisinden sorumludur.neden Siz kendi capinizda arastirmalar yapip kendi kabugunuzun disina cikmiyorsunuz ? Bir kisi dedi diye hemen kaytisiz sartsiz inamamkmi gererkir..o Bayanin her dedigini arastirmadan incelemeden kayitsiz sartsiz Dogrudur diyorsunuz hadi yanlissa ne yapacaksiniz ...biraz agir gelecek Arkadaslar ama sunuda yaziyim..neden aklinizi baskasi tarafinda yönlendiriyorsunuz ? kendi akliniz yokmu sizin ? varsa yoksa Zöhre Ana Asagi Zöhre Ana yukari ,Sözleri sanki Ayetmis gibi kabul ediyorsunuz ama arastirma geregide hic duymuyorsunuz nedense. ayrica size birkac soru sormustum halen cevabini alamadim ..

..... Namaz kiliyoruz diyorsunuz... Peki hangi istihad üzerine kiliyorsunuz ? Abdestinizi nasil aliyorsunuz ? Ramazan orucu hakkinda Görüsleriniz nelerdir ? Cenaze ve Nikahlarinizda kim size önderlik yapiyor ? Namaz kilaraken ..söyle deyim.. Imamlik kim yapiyor ? nereye secde ediyorsunuz ? kin beslemedignize göre ozaman Muaviye ve Yezit gibilerinede kin beslemiyorsunuz demektir ! Yalan söylemeyiniz derken nasil olurda ona (Zöhre Ananiza) Vahiy geldigini, Kiyamet gününü bilidigini, Zuhurun ne zaman gerceklesecegini nasil idia edersiniz ? bu Yalan degilmidir ? yine yaziyorum darilmaca gücenmece yok .

Bu sorularin ve üsteki yazdigim sorularin Cevaplarini bekliyorum. yani Nefes Beyt yazmadan sünki onlar sorularimiza cevap degildir !

[dersimli_serkan]

kin beslemedignize göre ozaman Muaviye ve Yezit gibilerinede kin beslemiyorsunuz demektir !

bizler insanlıga kin beslemiyoruz.elbette Ehlibeyt de katleden Muaviye ve Milcana elbette lanet okuyoruz.

Ehlibeyt namazı 3 rekat kılıyoruz ama dualarını burda acıklayamıyoruz. konuları internet üzerinden paylaşmıyoruz. Pir Zöhre Ana vakfı Ankara mamakda sordugunuz bütün soruların cevapını Pir Zöhre Ana'dan alabilirsiniz.

[alone_man]

kin beslemedignize göre ozaman Muaviye ve Yezit gibilerinede kin beslemiyorsunuz demektir !

bizler insanlıga kin beslemiyoruz.elbette Ehlibeyt de katleden Muaviye ve Milcana elbette lanet okuyoruz.

Ehlibeyt namazı 3 rekat kılıyoruz ama dualarını burda acıklayamıyoruz. konuları internet üzerinden paylaşmıyoruz. Pir Zöhre Ana vakfı Ankara mamakda sordugunuz bütün soruların cevapını Pir Zöhre Ana'dan alabilirsiniz.

ilkemiz ehli beyte düşman olana düşman olmak dost olana dost olmaktır
bu durumda muaviye yezit gibilere düşman olmak gerekir