"GÖNÜL YOLU " Bektaşi Kitabından Kesitler /2

[beyazgül12]

TANRI YI SEVMEK

Tanrı yı sevsen de sevmesen de O sana her hangi birşey demez,karşılık da vermez.O halde Tanrı yı sevip sevmediğin nereden belli olacak.
Bir insan bir işi yaptığı zaman onun karşılığında bir mükafat veya zarar görecek ki ,yaptığı işi değerlendirebilsin .Tanrı yı sevdim ,seviyorum diye kendini aldatanların ,bunu başarabildiklerini sanmıyorum.Çünkü Tanrı gelipta onlara "çok güzel ,beni seviyorsun ,ben de seni seviyorum."demiyor ve herhangi bir işarette göstermiyor.
Tanrı yı sevdim diyebilmek için insanı sevmesini bilmek gerek.Çünkü Tanrı kendisini insanda sır etti.
İnsana varmadan Tanrı ya varılamaz.

Kimse ademi sevmeden Tanrı yı sevemez.Çünkü Tanrı,kendisini ademe vermiştir,adem de sır olmuştur.Ademi kendisine don etmiş,ademdeki sıfatı kendi sıfatı etmiştir.
Sıfatını tanımayan ,onu sevemeyen zatını ne bilsin ?Zat bir sırdır,yoktan başka birşey değildir.Olmayan şey nasıl sevilebilsin.

[beyazgül12]

Şimdi görülüyor ki "Tanrı yı sevmeyen kafirdir."diyen önce kendisini gözden geçirmeli.O zaman görecek ki söylediği sözü kendisine söylüyor.Yani kendisi bu sevgiden yoksun ve kafir.İnsandan hiç haberi yok .İnsanın ne olduğunu bilmediğini açıklıyor.

Tanrı yı seven ademi sever,Adem Tanrı nın kuludur.Adem Tanrı nın timsalidir.

[beyazgül12]

TASAVVUF

Tasavvuf ;dini ve insani bilgilerin (ilmin )en yücesidir.Bu ilmin eğitimini görmüş insanlara da Mutasavvuf denir.
Bu ilmin ilkokulu Şeriat ilmi,orta okulu tarikat ilmi,lisesi marifet ilmidir.Bunları böyle kabul edersek ,Üniversite eğitimi ise Hakikat ilmidir.
Bu ilim bir ezber ilmi ,bir belleme ilmi değildir.Bir tecelliyet ilmi,bir yaşam biçimidir.Mutasavvuf un ezberi olmaz ancak doğuşu olur.
Peygamberlere vahiy geldiği ,evliyalara ilham geldiği gibi tasavvuf da kudretten zuhur eder.
Tarihte bu sırra varanlar ancak Peygamber,veli ,nebi olabilmişler,kendilerini eğitmişler sonra da göreve başlamışlardır.

Örneğin ;Hz Muhammed yıllarca Hira dağına gitti,orada aç susuz Raziyete girdi.Raziyeti tamamladıktan ,yani kendisini yetiştirdikten sonra çıktı,"ben peygamberim "dedi.Bu çalışmayı yapmadan önce "ben peygamberim "diyemezdi.
Bir diğer örnek de Hacı Bektaşi Veli :
Hacı Bektaşi Veli cansız duvarı yürütebilecek kudrete sahip olmasına rağmen bir çilehanesi vardı.Ömrü boyunca 40 defa bu çilehaneye girdiği ve her seferinde de 40 gün erbain çıkardığı bilinir.

[beyazgül12]

Dünyadaki varlıkların hiçbirisi bir usdazın elinden,bir insanın eğitiminden,emeğinden geçmeden bir işe yaramaz.
Zamanı geldiğinde cismini elinden alacaklar ,geriye kazandıkların kalacak.Eğer adamlık kazanmışsan gene adam olacaksın.Gene kainat senin elinde ve emrinde olacak.Fakat adamlık kazanamadıysan hizmet ettiğin mahluk hangi cisimde ise onun cismini sana da giydirirler.Böylece ,çilenin dolması,yeniden bir insan sıfatının sana verilmesi için yıllarca ölür ,ölür dirilirsin.

İnsanın kendisini bilmesi ,bulması ancak Tasavvuf ilmi ile mümkündür.Diğer kapıların ilimleri insanı bu menzillere getiremiyor,getiremez de Şeriat ve Tarikat kapılarının ilimleri ezbercilikten öteye gitmez.Öğrendikleri zikiri veya ibadeti tekrarlamaktan başka birşey yapamazlar.

Müslümanım demekle iş bitmez.Camide namaz kılmakla da iş bitmez.Tekke de ibadet etmek ,Hac ,Hicaz a gitmekle de vazife tamamlanmış sayılmaz.

[beyazgül12]

Değerle okurlarım;dünyada sayısı her ne kadar çok ise de bizim bildiğimiz kadarı ile dünyada üç mücerret kişi sayabiliriz:
BİRİNCİSİ ;Hz İsa Peygamber
İKİNCİSİ ;Behlül Birdane
ÜÇÜNCÜSÜ ;Hacı Bektaşi Veli dir.
Hacı Bektaşi Veli "cansız duvarı yürüttü "dersiniz .Bilmezsiniz ki Hacı Bektaşi Veli sizin ruhunuz,cansız duvar ise nefsiniz.Ruhunuz nefsinizi yürütecek ama siz bunun farkına varabilirseniz.

Hacı Bektaşi Veli nin sırrı da zaten Kadıncık Ana ile olan cinsel ilişki dedikodusunda değil onun külahındadır.
Hacı Bektaşi Veli nin külahı öyle bir külah ki başına vurmaya müyesser olan insanların başına takıldığı zaman o insan Hacı Bektaşi Veli seviyesine çıkıyor.

[[i]color=#FF4000]Sırrı Ali,Esrarı Hacı Bektaşi Veli .Hacı Bektaşi Veli nin esrarı var .Hazreti Ali nin de sırrı .Önce Ali idi ,sonra da Veli oldu.Bu bir çocuğun büyüdüğü zaman kamil insan olması gibidir.[/i][/color]

[beyazgül12]

HAKİKATA NASIL VARILIR

Marifet kapısının kurucusu Hoca Ahmet Yesevi ,ihyacısı Hacı Bektaşi Veli dir.
Bu büyük zatlar bundan asırlarca önce bu insanların yaşadıkları hayatları içerisinde kendilerini şeriatla ,tarikatla tamamlayamayacaklarını anladılar.Bunun için marifet kapısını açmak gerektiğini tespit ettiler.

Fakat ondan sonra gelen mirasçıları bu kapının gereğini kendilerine mal edemediler,anlayamadılar ve marifet kapısını bırakıp Bektaşi Tarikatını kurdular.Adına da Hacı Bektaşın Yolu dediler.

Bir insan Hakikata ermek istiyorsa önce bir mürşide ,bir ustaza yada kendisini bu yolda eğitebilecek bir insana intisap edip teslim olacaktır.Bütün dünyevi varlıklarını ,(dini ,mezhebini ,inancını ) terkederek ona bend olacaktır.

[beyazgül12]

Tarikatta semah yapılır.Semah bir kavim için farzdır,bir kavim için sünnettir ,bir kavim için bidattır.

Muhipler için farzdır.Talipler için sünnettir.Gafiller için bidattır.

Şeriat ehli insanlar ,Marifet ve irfan ehli insanları çekemedikleri ,hallerinden anlayamadıkları için ,onların halleri kendilerine çok yabancı geliyor.

TANRI YA ERİŞMENİN İKİ YOLU

Tanrı ya erişmenin iki yolundan birisi ilim ,diğeri ise irfandır.
Birinci yol :İlim
ilimler ,farzlar ,sünnetler ,öğütler ,nasihatlar,Kur an,hadisler,şeyhler,meşayıklar,namazlar ,tarikatlar,hocalar ,dedeler,bilginler ,bunların hepisi de insanoğluna ilim yolu ile verilen bir aşıdır.Bununlar insanoğlu bir gerçek menzile varamaz.Bu yolla insan diğer insanlara zarar vermemek için sadece biraz düzelir.

[beyazgül12]

Bu bilgilerle donatılmış insanlardaki üç unsur :
1-Tüm öğrendikleri ezberdir.
2-Tüm uğraşları desinler içindir.
3-Yaptıkları herşey göstermeliktir,gösteriş içindir.

Bu gruba girenler yaptıkları ibadeti daima halk önünde yaparlar.Böylece kendilerini sofu olarak göstermeye çalışırlar.

Bu şekilde yapılan çalışmalarla hiçbir hizmet Tanrı ya ulaştırılamaz.Bunların hiçbirisi öze geçemez.yüzde kalır.Bunlar soğu değillerdir.Bazılarına namaz ehli ,bazılarına da Tarikat ehli denir o kadar.

Bu insanların en iyi tarafları ;günaha ve sevaba inandıkları için kendilerini zararlı işlerden birazcık olsun sakındırırlar.Kötülüğü terk edip atamazlar.Sadece kötülüğe bulaşmamak için biraz sabır ederler.Bunlar ,kötülüklerini daima diğer insanlardan saklar.İyiliklerini ise herkese ilan ederler.
Her ne kadar kendilerini iyi olarak gösterseler de menzilleri bu kadar ve bundan ileri gidemezler.Delalette kalırlar.Hidayete geçemezler .Bu menzilde hidayet olmaz.

[beyazgül12]

Bunlar arasından ender olarak irfana aday olanlar çıkar.
İkinci yol ;İrfan
İrfan yolu alimden,ulemadan ,bilgiden gelmez.Ancak irfan ehli kişiden gelir.
Bir gerçek kişiden intisap ettiğin zaman gittiği menzile seni de götürür. Ezberlediğin ,duyduğun şeylerin tümünü atarsın.Ezberden değil ,gerçekten konuşmaya başlarsın .Konuştuğun sözün manasını kimseden sormana gerek kalmaz.Kafan gafletten uyanmıştır artık.

[beyazgül12]

not:Bağışıklık Sisteminin güçlenmesi için

Kitabın Devamında
AŞIK PAŞA NIN DÜZGÜN AHLAKLI İNSAN TARİFİ

İnsanoğlunun ;yüksek ve düzgün ahlak sahibi olabilmesi için nefisini yenmesi gerek.Bunun için de nefis ile bir savaş yapması ve savaştan da galip çıkabilmesi gerek.
Bu savaşı yiğitlerin (Alp )geçmişte yaptıkları cenklere benzetirsek ;bu savaşa giren insanın da onlar gibi vazgeçilmez dokuz araca sahip olmaları lazım.Bunlar olmadan mücadeleden galip çıkılamaz.

Alp'lerin vazgeçilmez dokuz aracı şunlar :
1)Büyük bir yürek ,2)Kuvvetli bir pazu ,3)Gayretlilik ,4)At,5)Kılıç kesmez ok işlemez bir elbise 6)Ok ve yay ,7)Kılıç ,8)Süngü ,9)Yoldaş
Bu araçları olmadan bir pehlivan kesinlikle cenge gitmez,er meydanına da çıkmaz.Çünkü bu araçları olmadan çıkarsa karşısındakinin de bu araçlarla çıkacağı hesaba katılırsa yenilmesi kaçınılmaz olacaktır.