Yesevi-Bektaş ilişkisi bize ne anlatır?

Cevapla
biralevi
Mesajlar: 1487
Kayıt: 24 Ara 2006, 14:02

Yesevi-Bektaş ilişkisi bize ne anlatır?

Mesaj gönderen biralevi »

BİR ÖNSÖZ OLARAK;
AHMET YESEVİ-HACI BEKTAŞ İLİŞKİSİ BİZE NE ANLATIR ?

Başta Hacı Bektaş velayetnamesi olmak üzere kaynakların hemen tamamı Hacı Bektaş ile Ahmet Yesevi arasında dini amaç birliğine yönelik bağ kurarlar.
Bu bağı bazı kaynaklar yüz yüze ilişki şeklinde kurarken ,yani Hacı Bektaşı anadoluya İslamı yayması için bizzat Yesevinin gönderdiği şeklinde kurarken bazıları da Yesevinin öğrencilerinden Lokman parende isimli birisinin Hacı Bektaşı yetiştirdiği şeklinde ifade ederler.

Yesevinin (Ö;1166) Ölüm tarihinin ,Hacı Bektaşın(Öl;1272-73) varsayılan tüm doğum tarihlerinden önce olması bu ikisinin kişisel bir temaslarının olmadığı ve bu nedenle bir bağ kurulacak ise LOKMAN isimli Yesevi müridi vasıtasıyla kurulduğu şeklindeki tespit daha olası görülmelidir.
Anadoludaki menkıbelerin bir çoğunda da bu ilişki değişik biçimlerde aktarılır.

Yesevinin Fakr-name isimli eserinde aktarılan 4 kapı 40 makamın bir benzerini Hacı Bektaşa ait olduğu tüm araştırmacılarca kabul edilen Makalat isimli eserde de görmekteyiz.
Fakr-name ile Makalat arasındaki bu benzerlik Yesevi ile Bektaş arasındaki aynı dini öğretisine de kanıt sayılmalıdır.
Yesevinin efsanevi hayatında onun turna kuşu olmasıyla Bektaşın efsanesinde güvercin donunda uçması da benzer yaklaşımlar sayılabilir.

Yesevi meclislerindeki kadın-erkek durumu,kılık kıyafet,söz,müzik,çalgı aletlerine bakış gibi kültürel unsurlarda da Bektaşilikte yer bulduğu herkesin gözlemlediği bağlardır.

Yine Nakşibendilik ile Bektaşiliğin Yesevilikten türeyen iki tarikat olduğu tezide başta Şakayıkı Numaniye olmak üzere tüm Osmanlı dini kaynaklarca da kabullenilmiş bu yüzden 1826 olaylarında bazı Bektaşi tekkeleri Nakşibendilere teslim edilmişti.

Yüzlerce yıldır bektaşiliği temsil eden Çelebi kolu ile babagan kolu Bektaşilikle Yesevilik arasındaki ilişkiyi Lokman parende vesilesiyle kabullenmişlerdir.Bir başka deyişle Bektaşi önderleri kök olarak Yesevi bağını temel alırlar.

Yesevi ile Bektaş arasındaki Türk-İslam ilişkisi de dikkate değer bir benzerliktir.Her iki ekolde de öncüller Türk olup ,çizgiler İslamın Türk yorumu olarak sunulur.

Yine Yesevi de Bektaşta mutasavvıf kimlikleri ağırlıklı olmak üzere din tarihinde yer bulmuşlardır.Türk sufiliğide denilen çizgi her iki şahsında kişiliğinde yaşatılmıştır.

Bektaşi tarikatının yol silsilesi çoğu kaynakta Tiryakul Muhibbin başta olmak üzere Hz. Ebu Bekir, Selmân-ı Farisî, İmam Cağfer, Bâyezîd-i Bestâmî, Ebü’l-Hasan Harakânî, Ebû Aliyy-i Fâremedî,Yusuf Hemadânî, Şeyh Hoca Ahmed-i Yesevî, Şeyh Lokmân-ı Horasânî, Cenâb-õ Pîr Hacı Bektaş-ı Velî olarak verilir.Verilen bu tip tüm silsilelerde Hacı Bektaş Yesevinin Lokman parende vasıtasıyla müridi gözükmektedir.

Osmanlı Sultanı III. Murada takdim edilen ve Hazînî mahlaslı Mahmud b. Hasan isimli bir Yesevî derviştarafından yazılmış olan Cevâhirü’l-Ebrâr Min Emvac-i Bihâr’da da Hacı Bektaş Veli’nin, Ahmed Yesevî tarafından görevlendirilen kimselerden olduğu açıkça belirtilir:

Hacı Bektaş’ın Ahmed Yesevî’nin müridi olduğuna ilişkin dair bilgiler sadece velayetnamede ve şakayıkta değil Gelibolulu Mustafa Âlî (1593-1600)’nin Künhü’l-Ahbâr’ında , Evliya Çelebi’nin Seyahatnâmesi’nde de bulunmaktadır.Sonradan yazılan bir çok Bektaşi önderinin eserinde de bu bağ kabullenilir,aktarılır.

Hatta velayetnamede aktarılan rivayette Hacı Bektaş Yesevinin oğlu Kudbeddin Haydarı eşkiyadan kurtarır.Olayın gerçekliği bir yana aradaki bağa bu denli vurgu yapılması önemlidir.

Yesevi kültürünün yada anlayışının balkanlara Hacı Bektaş ardıllarınca yada ekolü vasıtasıyla taşınmış olmasıda ayrı bir bağdır.

Türkistan piri Yesevi ile Horasan piri Bektaş arasında kurulan bu ilişkiyi den hareketle Hacı Bektaş’ın islami çizgisini daha net açıklayabiliriz.Zira Yesevinin hayat akışı ,hayat kronolojisi Bektaşınkine göre daha belirgindir.
Yesevi’nin Farmedî (477/1084), Kuşeyrî (465/1072), Sülemî 412/1021) ve Yusuf Hemedanî 1050-1140) silsilesinin ürünü olduğu biliniyor.

En azından Yesevinin Şey Yusuf Hemadaninin öğrencisi olduğu bilinir.Yesevinin Divanı Hikmet ve Fakr name isimli eserlerinin ona aidiyeti konusunda da itiraz yoktur.
Yesevinin öğretmeni Yusuf Hemadaniye dayanan ekolünde Hemadaninin ve ekolünün Sünni olduğu bilinmektedir.
Bölgeye has çalışmalar yapmış olan Türkolog Melişkoff ‘Uyur idik uyardılar’isimli çalışmasında ‘Şeyh Yusuf Hemadaninin bir Sünni mezhebi olan HANEFİ bilgini olduğunu ‘ söyler.
Yine bugün Yesevi ye ilişkin çalışmalarda aynı doğrultudadır,Yesevi dervişleri de Hazini’nin ‘Cevahirul Ebrar’ında yaptığı gibi Tarikat esaslarında sürekli olarak Şeriat ve Ehli sünnete vurgu yaparlar.


Divanı Hikmet'te buna vurguda yapar ;

Özbekçesi:
Meni hikmetlerim fermanı subhan
Okub çıksang hama manıyı Kuran
Meni hikmetlerim kanı hadisdur
Kişi boy eltmese bilgi labisdur
Hüdayını sözünden çıkan bu lıik nzet
İşitseng mağzı Kur’an mağzı sünnet

Türkçesi:
Benim hikmetlerimferman-ı Sübhtindır,
Eğer okursan tümü Kur' an 'ın metilıdır.
Benim hikmetlerim hadis kaynağıdır,
Eğer kim ona uymazsa bil ki o necistir.
Rabbim 'm sözünden çıkmıştır bu hikmet,
Eğer işitirsen Kur'an ve sünnetin özüdür.

Yesevi,Nakşibendi ve Bektaşi klasiklerinde Kuran ve Sünnet iki temel olarak görülür.

Bu tür tarikatlarda görülen Ehli Beyt vurgularının fıkhi bakımdan içi boştur,dahası Ahmet Yesevide gerek Divanında gerekse fakrname ve diğer alıntılarda 12 imamlardan hiç bahsetmez.

Ahmed Yesevinin ve beslendiği okulun sünni olduğu dikkate alınırsa buradan da Hacı Bektaş’ın sünni olduğu ortaya çıkmaktadır.

SONUÇ OLARAK
KISA TEZİ ŞÖYLE YAZABİLİRİZ;

AHMET YESEVİ İLE HACI BEKTAŞ ARASINDA LOKMAN PARENDE İLE KURULAN BAĞ GERÇEK İSE ;
HACI BEKTAŞ YESEVİ EKOLÜNDEN BESLENEN BİR MÜRİD İSE
HACI BEKTAŞ TA TIPKI ONLAR GİBİ SÜNNİ BİR SUFİSTTİR…..

Av.Teoman Şahin
Cevapla

“Hacı Bektaş Kimdir?” sayfasına dön