Hacı Bektaşın Yolu

biralevi
Mesajlar: 1487
Kayıt: 24 Ara 2006, 14:02

Hacı Bektaşın Yolu

Mesaj gönderen biralevi »

HACI BEKTAŞ’IN YOLU


Bir insanın ideolojik çizgisini öncelikle yazdığı eserlerden ve hayatına yansıyan pratiklerden yola çıkarak tanıyabiliriz.Eğer söz konusu kişi tarihi bir kişilikse bu durumda başka şahısların onun hakkındaki düşünceleri de bizim için kaynaktır.

1-MAKALAT DİKKATE ALINDIĞINDA DURUM:
Konu Hacı Bektaş olduğuna göre ona ait olduğu genel kabul gören MAKALAT bu konuda öncelikli olmaktadır.Makalat ‘Sözler’ anlamına geliyor.15.yüzyıl ortalarına doğru yazılan ve Hacı Bektaş’ın sözleri diye taktim edilen ve Sait Emre isimli bir kişi tarafından kaleme alındığı belirtilen bu eser hemen tüm araştırmacıların Hacı Bektaş’a ait olduğunu kabul ettikleri bir eserdir.Eseri kimin tercüme ettiği,orjinalinin arapça mı Türkçe mi olduğu tartışmalarına girmeksizin irdeliyorum

Eserde karşımıza genel İslami deyimler,kavramlar,konular ve şahıslar çıkıyor.Bu anlamda bu sözlerin müslüman birisine ait olduğunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz.

Eserde genel olarak sünni tasavvufcuların kullandığı 4 kapı,kırk makam felsefesi anlatılıyor.Yine ele alınan tüm konular sünni islami anlayış çerçevesinde değerlendiriliyor ve işleniyor.Örneğin:Şeriatın ilk makamı iman anlatılırken ‘Hayır ve şerrin Allahtan olduğuna inanmak’gerekir deniyor.Şeriatın 7. makamı ‘Sünneti cemaat olmaktır’ deniliyor.

Hakikatın makamları anlatılırken :’Bir müslüman Hz.Muhammed’(Sav)in sahabelerinden birisini haksız bilse işlediği bütün ameller heba olur’deniyor.Yine Mesela Kültür bakanlığınca yayınlanan(3) orijinal nüshada’Muhammed baş parmak,Ebu bekir şehadet parmağı,Ömer orta parmak,Osman teharet parmağı,Ali serçe parmak gibidir‘deniliyor.Ki bu konularda bilgi sahibi olanlar tüm bu cümlelerin sünni islami anlayış sahibi birisi tarafından söylenebileceğini bilir.

Yine Makalat’da 12 imamlardan kaynak verilmediği de göz önüne alınırsa Makalat’ı yazanın yada yazdıranın sünni olduğu gerçeği karşımıza çıkıyor.

2-ŞERHİ BESMELE DİKKATE ALINIRSA :
Manisa kitap sarayında 1985 yılında araştırmacı Rüştü Şardağ tarafından bulunan eserin başlığında :’Kitab-e tefsire-besmele makalat hacı bektaş rahmetullah’diye yazıyor ve Cafer b.hasan tarafından 1423 yılında kaleme alındığı bilgisi veriliyor.Araştırmacıların yine çoğu bu eserin Hacı Bektaş’ın sözlerinden oluştuğunu kabul ediyor.

Bu eserde de tıpkı Makalat’da olduğu gibi İslami kavram ve konular sünni tasavvufi anlamda işleniyor.Örneğin:’ İnananlara cennette Allah’ın yüzünün !!! gösterileceği !!! anlatılıyor.Sünni saltanatçı ve tasavvufculardan bahsediliyor.Ve yine 12 imamlardan kaynak ya da alıntı yapılmıyor.

Şerhi Besmele yazanın yada yazdıranın Sünni olduğu gerçeğini rahatlıkla görebiliyoruz.

3-OSMANLI SULTANLARININ BAKIŞI DİKKATE ALINIRSA:


Bugün pirevi diye bilinen yerdeki türbe ve yatırların Osmanlı sultanları’ Murat gazi,Orhan gazi,1.Murat,2.Murat,2.Bayezid,Abdülaziz’dönemlerinde yapıldığına ilişkin birçok osmanlı kaynağı bulunuyor.(4)

Bu anlamda Osmanlı padişahlarının hemen tamamının pirevine saygı duyduğu ,desteklediği biliniyor.Hatta bunlardan 2.Bayezid’in ve Abdülazizin Bektaşi olduğu ve Yavuz Selim’inde bizzat türbeyi ziyaret ettiği sürekli olarak söyleniyor,yazılıyor.Hatta Mengüç küpeyi Pirevi ziyaretinde takıp Bektaşi olduğu da doğru veya yanlış anlatılıyor.

Yine Vakayi Hayriye diyede bilinen 1826 olaylarında Yeniçeriliği kaldıran ve bağ nedeniyle İstanbuldaki Bektaşileride dağıtan 2.Mahmut en çok kızdığı bu anda dahi Hacı Bektaş türbesine zarar verilmesini önlüyor,türbeyi koruyor,yaşatıyor,destekliyor.

Ve yine Hacı Bektaş türbesi ve vakfiyesi Osmanlının tüm sultanlarınca Ayrıcalıklı vakıf olarak besleniyor ve ödenek ayrılıyor.

Sünni kimliği kuruluşundan bu yana giderek keskinleşen ve o oranda da Alevilere ‘Kızılbaş ya da rafizi’diye saldıran bu sultanların Hacı Bektaş söz konusu olduğunda sevgi ve saygı beslemelerinin bir anlamı yok mu ? diye soruyorum.

Eğer çıkış ya da bakış noktamız Osmanlı sultanlarına dayanacak ise Hacı Bektaş’ında sünni olduğu gerçeği karşımıza çıkıyor.

4-YENİÇERİ VE BEKTAŞİ BAĞI DİKKATE ALINIRSA:
Yeniçerilik Osmanlı tarafından silahlı ordu olarak kurulurken ,hem osmanlıya asker yetiştirmek ve hem de yabancı unsurları eğitmek amaç ediniliyordu.Ve Osmanlının temelde iç vurucu güç olarak tasarladığı bu örgütlenme Hacı Bektaş’a bağlanıyordu.Yeniçeri ocağındakiler kendilerine Pir olarak Hacı Bektaş’ı seçmişlerdi.Yeniçeri ağasına AĞAA-YI BEKTAŞİYAN ,ocaktakilerede TAİFE-İ BEKTAŞİYAN deniliyordu.Yeniçeri divanında Hacı Bektaşın ismi geçtiğinde Yeniçeri ağaları saygıyla ayağa kalkıyorlardı(5)

Yeniçerilere HACI BEKTAŞIN KÖÇEKLERİ de deniliyordu (6)

Yeniçerilerin söyledikleri gülbenklerde Hacı Bektaş ismide sürekli bulunuyordu.Hatta son dönemlerde Yeniçerilerin hemen hepsi bektaşi ve önderleride Masondu.(7)

Yeniçerilerin her Alevi katliamına katıldıkları ve ön safta oldukları göz önüne alınırsa onların bağlandığı pir’in alevi olması mümkün müdür ?

Sünni Osmanlının ,Alevi katliamlarında sürekli rol alan Yeniçeri ordusunun Alevi bir pir’e bağlanması mantıklımıdır?

Buradan da anlaşılıyor ki Hacı Bektaş sünni bir din adamıdır.Ve Osmanlıda bu nedenle kendi ordusundan bir grubu Hacı Bektaş’a bağlamayı çelişki olarak görmemiştir.Bu bağ hiç eleiştirilmemiş ve genel kabul görmüştür.Çünkü Hacı Bektaş ta sünnidir.

5-OSMANLI DİN ADAMLARININ GÖRÜŞLERİ DİKKATE ALINIRSA:
Osmanlının hemen bütün din adamları Hacı Bektaş söz konusu olduğunda sevgi ve saygılarını ifade ederler.Aleviler ve alevilik söz konusu olduğunda mangalda kül bırakmayan ve ‘Rafızi,kızılbaş’diyerek Katl fermanları verenler Hacı Bektaş söz konusu olduğunda övgüden başka cümle kullanmazlar.Bektaşiliğin darbe aldığı 1826 olaylarında bile Alimler meclisi ! ‘Hacı Bektaş’a kattiyetle sözümüz yoktur’(8-i.hakkı uzunçarşılı,1/566)demiştir.

12 İmamların ismini bile anmayan Osmanlının din adamları nedense !!! Hacı Bektaş’ı çok severler.Bugün de aynı süreç yaşanmaktadır.12 imamlardan bahsetmemek için her çabayı harcayan din adamları! Hacı Bektaş söz konusu olduğunda nedense bülbül kesilirler.

Tüm bunların Hacı Bektaş’ın da sünni olmasından başka izahı olabilirmi?

6-YESEVİ İLİŞKİSİ DİKKATE ALINIRSA:
Aslında Ahmed Yesevi ile görüşmesi doğum ve ölüm tarihleri ile mümkün olmamasına rağmen Hacı Bektaş Vilayetnamesi ve diğer kaynaklar Hacı Bektaş’ı anadoluya Ahmed Yesevinin gönderdiğini ve onun halifesi olduğunu sürekli olarak tekrarlarlar.Olay doğru veya yanlış olsun Hacı Bektaş ile Ahmet Yesevi arasında bir bağ olduğu sürekli olarak kabul görmüştür.

Ahmed Yesevinin ve beslendiği okulun sünni olduğu dikkate alınırsa buradan da Hacı Bektaş’ın sünni olduğu ortaya çıkmaktadır.

7- VE BİR İTİRAF :
Bektaşi ileri gelenlerinden ya da dönemin dede babası,halifesi Cemallettin Çelebi 1915 li yıllarda Bektaşiliği eleştirenlere cevap vermek üzere MÜDAFAA isimli bir eser yazar.Çelebi efendi bu eserinde :

‘İstanbul’a gelişim yanlış anlaşılmıştır.Oysa ki amacım meşrutiyete ulaşmamız nedeniyle sevgili padişahımızın yüce ayak tozlarına yüz sürüp kutlamak idi...........Geçmişte ve şu anda var olan çelebiler,sünni mezhebe ve topluluğa,Hz.Pir efendimizin gittiği doğru yola bağlanmış ve onu izlemişlerdir’der(9)

Dönemin sünni müslüman tüm tarikat önderleriyle de samimi ilişkileri olan Bektaşilerin en büyük önderi 1915 ler de Hacı Bektaş’ın ve kendisinin Sünni olduğunu söyleyip hem de yazarken bunu bir itiraf olarak dikkate almayalım mı?

Hacı Bektaş sünnidir ve bunu Bektaşi ileri gelenleri bilmektedir.

SONUÇ.... :
Hacı Bektaş’ın sözleri olarak kabul edilen Makalat ve Şerhi Besmele düşünüldüğünde,

Osmanlı sultanlarının ve din adamlarının Hacı Bektaş’a ve Alevilere bakışları birlikte incelendiğinde ve Hacı Bektaş’ın Yesevi ve Yeniçeri ilişkileri birlikte değerlendirildiğinde

dahası Bektaşilerin en önemli kabul ettikleri dedebaba Cemallettin çelebinin bizzat yazdığı ve İtirafları diye sunduğumuz bilgiler de göz önüne alınırsa ;Hacı Bektaş’ın Sünni kimliği açıkça ortaya çıkmaktadır.

Zaten tarihe ve yazılanlara dikkatle bakılırsa hiçbir osmanlı padişah yada din adamının ve cumhuriyet dönemi sünni hiçbir araştırmacının Hacı Bektaş’a ‘Kızılbaş,Rafizi,Şii yada Alevi ‘demediği görülecektir.

Hacı Bektaş’a hiçbir zaman Kızılbaş demeyenlerin konu Pir Sultan,Şah Kulu,Veli Baba vs olduğunda kızılbaş demekten hiç çekinmedikleri de ayrı bir gerçekliktir.

Son cümlede Hacı Bektaş’ın sünni kimliği bir yana onun ölümünden tahmini 2 asır sonra Osmanlı padişahı 2.Bayezid tarafından örgütlenmesi Balım Sultan isimli ne idiği ! belirsiz bir tasavvufçuya kurdurulan Bektaşilik tarikatı ya da merkezide zamanla Hacı Bektaş’ın orijinal düşüncelerinden sapmış ve günümüzde içinde her türlü fikrin bulunduğu bir KÜLTÜREL SENTEZE dönüşmüştür.Gerek Hacı Bektaş’ın sünni kimliği ve gerekse Bektaşiliğin tarih içindeki yolculuğu konusunda detaylı inceleme ya da kanıt isteyenlere T.Şahin’in kitabına (10) bakabilirler.

Sonuç olarak Hacı Bektaş sünni bir mutasavvıftır.Şimdi bir alim olarak günümüz kaynaklarının incelenmesi sonucunda tesbit ettiğimiz bu gerçeği halkın hoşuna gitmeyecek diye saklayacak mıyız ? Peki bu durumda Hacı Bektaş ismini kitleleri 12 imamlardan uzaklaştırmak için sürekli gündemde tutan hak düşmanı karanlık zihniyetlerin ekmeğine yağ sürmüş olmuyor muyuz? Bunu mahşeri vebalini hangi alim ya da aydın üstlenebilir?

Anadoluda yaşayan mazlum Alevi halkının 12 imamların bilgilerine ulaşmasını önlemek için bazı karanlık güçlerin Hacı Bektaş ismini ve onun ismi üzerine monte ettikleri Bektaşiliği ön planda tutup tampon yaptıklarını ne zaman göreceksiniz?

Bizler halk sevsin veya sevmesin sadece hakkı ,sadece doğruları söyleyeceğiz.Bizim ışığımız Emirel Müminin Hz..Ali (As) buyuruyor ki:’ Hak olun az olun umulur ki bir gün çoğalırsınız.’



KAYNAKÇA

2-İstanbul Üniversitesi kütüphanesi,NO:78651

3-Prof.Esat Coşan,Makalat-Hacı Bektaş veli,1990 kültür bakanlığı yay.sh:46

4-B.Noyan ,pirevi,sh:6 ve Cumhuriyet gazetesi Hacı Bektaş özel eki,16.08.1995

5-J.K.Birge,Bektaşilik,sh:85

6-Tarihi Cevdet,

7-E.Ramsaur,Jön Türkler sh:132

8-İ.Hakkı.Uzunçarşılı,1/566

9-N.Birdoğan,Müdafaa,Berfin yay,Sh:46-49

10-Teoman Şahin,Alevilere söylenen yalanlar-1,Bektaşilik soruşturması,
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Zİyaretçi Defterinden

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Ne alıp veremediğiniz var bu hacı bektaşla anlamıyorum
Kişisel bir sorunumuz yok,sorun onun üzerine kurulan misyonla ilgilidir,onun isminin arkasına atılan hainliklerle ilgilidir.Ayrıca hacı bektaş ne bizim alimimiz nede müçtedimizdir,bu okulu binlerce yıldır alim,aydın ve müçtehitler bu noktaya getirmiştir ve bu nedenle bektaşın set olmaktan çekilmesi için onunla ilgili gerçekleri söylemek zorundayız


Arkadaşlar;
Sizlere pratik bir çözüm daha öneriyorum:
Anneniz,babanız,evlatlarınız dahi olsa hiç kimseyi 12 imamların önüne geçirmeyin,hiç kimseyi onlardan önce refarans yada başvuru kaynağı yapmayın.....
Bu kişinin adı ister Atatürk,ister hacı bektaş,ister siyasal lideriniz olsun,ister hasan sabah ister ibrahim tatlıses olsun kim olursa olsun 12 imamların önüne geçirmeyin.İLk başvuru kaynağınız 12 imamlar olsun diğer herşeyi kenara ,yana ve arkaya atın....bakın böyle yaptığınızda sorunlarınızın çözüldüğünü göreceksiniz ve sevdiğiniz kişiler sizlere asla sorun olmayacaktır.
Gelin en azından bu duruş noktasında anlaşalım.
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Zİyaretçi Defterinden

Mesaj gönderen Musa Özateş »

hacıbektaşi veli hakkında yorum yapılmasım bence o bir şii hemde arif alevi canlarım hepinizi saygıyla kucaklıyorum

SEvgili Eren ;
Yılların birikimine dayanan gözlemlerimle sana söyleyebilirimki;
Atalarının tabularından tam olarak kurtulamayan insanlar,şialık yolunda tam olarak ilerleyemiyorlar ve o tabular onlara eninde sonunda ayakbağı oluyor,
bu durum ya siyasi bir çizgide ya fıkhi bir duruşta kendini gösteriyor hatta bazen bu yüzden toplumsal fesadı önleme konusunda çalışması gerekirken fesadın bir parçası yada işbirlikçisi olan insanlara dahi rastlıyoruz.
Her zaman yazdığım gibi düşünmenizi öneriyorum.

Kod: Tümünü seç

Aynen katılıyorum, böylelerini bizler de gördük ve görüyoruz. Bu sitede de çeşitli nicklerle yazı yazdıklarını biliyoruz. Her zamanki gibi nitelikli yazılarınız insanlara ışık tutmaktadır. Allah sizlerden razı olsun. Böyle insanların çevresindeki insanlar da kendileri gibi olur. Sözüm Eren kardeşe değil, genel olarak söyledim. O şahıslar, maalesef farkında olmaksızın bu sitenin düşmanları safında yer almışlardır. Allah hidayet etsin. Bunlar bizi Alevi düşmanı olarak göstermeye bile yeltendiler. 
Allah yardımcımız olsun.

Eren can;
Bİzler sahih kaynaklarla konuşmayı öğrenebilmeliyiz,eğer bunu başaramazsak 12 imam yoluna ulaşamayız.
Hacı bektaş velinin şiiliği konusunda varsa bildiklerin buyur açıkla ,kaynaklarını ortaya ser bezlirde senden öğrenmeye çalışalım yok birşey bilmiyor atalarının diliyle konuşuyorsan bu yöntem 12 imam dostlarının yöntemi değildir,
biz zaten atalarımızın yanlışlarına karşı mücadele etmiyormuyuz?

].... bugün şianın diğer sitelerine bakarsanız hacı bektaş veli hakkında söylenen sözlerde onuda ehli beyt mektebin içinde görmektedirler. burada şunu anlamak zorundayız alevilik-bektaşilik özünde ki öğreti(bugünkü şeklini söylemiyorum) ehli beyt mektebinin irfan cephesini oluşturmaktadır.ve bizler alevi-bektaşi toplumu olarak yeniden muhammed-ali inkılabını gerçekleştirmemiz için şiaya desteğimiz var. oysa bugün bu site olayın kökenine inmeden bir tarihi yok sayarak,kendine kendine olmayan bir şeyi göstermeye çalışmaktadır. bizim için insanlığın en yüce şahsiyetleri ondört masumu paklardır,ehli beyt sevgisini anadoluda yeşerten bir insanı sürekli karalamaya çalışmakta bu toplumla hiç bir zaman entegre olamamanıza neden olacaktır.

İsmi saklı sevgili arkadaşım;
1-Sorun hacı bektaşın kendisi değil onun üzerine kurulu misyondur.
2-Kendisinin şii olduğuna dair kanıtlarınızı ortaya koyarsanız bunlarıda konuşabiliriz.Eğer siz şiiyseniz kanıtlarla konuşmak gerektiğini bilmelisiniz.Başka sitelirin ona sahip çıkması ölçümüz değildir zira insanların siyaseten popülizm olarak yaptıkları tavırlar vardır ve bunları anlamsız görüyoruz.
Önemli olan doğrulardır ve buyrun hangi araştırmacılarınıza güveniyorsanız ve kimler onun şiiliğine taraftar ise çıksın meydana kaynaklarımızı ortaya koyalım,kanıtlarla konuşalım,bunu yapamıyorsanız karanlıkta taş atmak cinsinden hüküm vermeyin.Bu konuda bir şii sitesinin hacı bektaşı sahiplenmesi önemli değildir bunun kaynağını ortaya koyması önemlidir,her konuda yüzlerce kanıt kaynak ortaya koyan insanlar neden bu konuda kanıt koymadan böyle davranıyorlar?düşünmenizi öneriyorum.
3-Sİtemiz olayın kökenine inmiş hatta biralevi abimiz bu konuda 1995 yılında 'Alevilere söylenen yalanlar'isimli kitabıylada bu tezleri kanıtlamıştır,buyrun bu kanıtları çürütün,bunu yapmadan karşı tavır koymanız şialık adabına usulüne sığmaz.
4-Hacı bektaşın hangi eserinde hangi irfanı buluyorsunuz bir anlatsanızda bizlerde görsek ayrıca sünni inançta irfani bilgi hiçmi yok sanıyorsunuz?Şia ile sünniyi ayıran çizgi irfan değil ki?her ekolün kendine has irfani anlayışı zaten vardır ve belki iki ekolün en çok anlaştığı konu irfandır.
5-Bizim amacımız toplumla entegre olmak değiki?biz sadece doğru bilginin yayılmasına çabalıyoruz,bunu Allah(cc)rızası için ypmaya çalışıyoruz,insanlar size adapte olsa nolur olmasa nolur?önemli olan doğrularda birleşmektir.

Sorun soruşturun o sitelere yazanlarada danışın ve buyrun getirin kaynaklarınızı buraya,tartışalım ve doğruya hepimiz uyalım,ama 25 yıldır mangalda kül bırakmayanlar hacı bektaş konusunda ne yazıkki kaynak getiremiyorlar,peki bu durumda halen inat edecekmiyiz?





Değerli gençler;
Bazılarınızı şahsen tanıyorum ve hepinizin iyiniyetli olduğu belli,hacı bektaş konusundaki tartışmanızın da topluma daha iyi yön verebilmek amaçlı olduğunu biliyoruz.
Bugün alevi toplumu tarihin en keskin dönemecindedir ve bu noktada yapılacak her küçük hata toplumun önümüzdeki yüzlerce yıllık gidiş yönünü belirleyecektir.Bu anlamda konuyu hepinizin çok ciddiye almasını ve çok iyi düşünmesini öneriyorum.
Bu nedenle de bazı soru ve önerilerimi öncelikle ele almanızı tavsiye ediyorum.

1-Alevi halkımız yüzlerce yıldır hacı bektaş kasabasına gidip gelir,onun halifesi olduğunu söyleyen dedebabaları da yüzlerce yıldır dinler ama buna rağmen en basitinden 12 imamların aldığı abdest ve namaz dahi neden öğrenilememiştir?
2-Hacı bektaşın olduğu iddia edilen kitapların hiçbirinde neden 12 imamların imametinden bahsedilmez? Dahası makalatta 4 halife övgüsü ve sıralaması neden vardır? Eğer bu kitaplar onun değilse bu adamın hangi eserine göre onu Ehli beyt dostu kabul ediyorsunuz?Rahmetli Gölpınarlı ;Vilayetname şerhinde’onun soyunun hz.Aliye çıkarılması olayının uydurma olduğunu zaten göstermişken ve kimse karşı kanıt getirmemişken bu ısrar neden?
3-Ortada 12 imamlar konusunda kitapları eserleri olmayan ve söylentilerle günümüze aktarılan balım sultan,abdal musa ,karadonlu can baba,hacı bektaş vs vs türünden insanlarla vakit geçirmek yerine doğrudan 12 imamların bilgilerini onların sözlerini aktaran kaynaklardan neden almıyorsunuz?Bunlar size yeterli gelmiyormu? 12 imamlarda neyi bulamadınız da hacı bektaşta arıyorsunuz?
4-Bazı siteler yada kişiler alevi halkını ürkütmeyelim,nabza göre şerbet verelim diye bazı kişiler hakkında yanlış yaklaşımlarda bulunabilirler ama bu yöntemler doğrumudur?Eğer bu tür yöntemler doğruysa bunun en alasını diyanet yapmaktadır ve kim kime hizmet eder hale gelir ,mkim kimin değirmenine su taşıyor düşünmenizi öneriyorum.Yakında diyanet bizzat Bektaşilik kaynaklarını Alevilik kaynağı diye topluma sunacak ve bu kafa karışıklığını popülist yöntemle çözebilecekmisiniz?
5-Eğer bizler hacı bektaşa yada ardıllarına takılsaydık asla Çorum Ehli Beyt cami oluşumunu gerçekleştiremezdik ve bu somut dahi sizlere doğruyu göstermiyormu?Peki hacı bektaşı ve bektaşiliği sürekli anlatarak şia bir cemaat oluşturabilen bir grup varmıdır?o halde pratiği bile olmayan bir yöntemde neden ısrar ediliyor?
6-Hadi diyelim inatlaştınız peki bu durumda sorunu kanıtlarla çözmemiz gerekmiyormu?Biz illaki sözümüz yazımız doğru demiyoruz ama yüzlerce kanıt ve kaynak getirerek tezlerimizi ortaya koyuyoruz ya bunları çürütecek kanıt getirin yada doğrulara uyun yada içinize sinmiyorsa desteksiz atmak yerine bari susunda fesada alet olmayın.
7-Alevilik ve Bektaşilik kavramlarının yan yana anılması Osmanlının son döneminde ittihatçılar zamanında başlatılmıştır ve bunu bile bile halen bu iki kelimeyi birlikte kullanmak halka ihanet olmazmı?
8-Hacı bektaşın Şiiliğine dair sözü kimin söylediği önemli değildir bunun kanıtı önemlidir,bunu söyleyen ne kanıt getiriyor?
1985 ten bu yana bu konuyu tartışıyoruz ve henüz hiç kimse karşı kanıt getirememiştir ,getirmek isteyenlere de sitemiz açıktır,peki bunu bile bile bu inat neden?Hacı bektaşın soyundan olduğunu söyleyen cemalettin çelebi bile hacı bektaşta bizde sünniyiz derken sizlere ne oluyor?
Bakın internette bile binlerce site hacı bektaşı ve Bektaşiliği övüp durur ken bu kadar site neden kaynak veremez,neden hep bilinen sözlü duyumlarla hareket edilir?neden Kuranda atalarının yoluna uyanlara uyarıcı hitaplar olduğu düşünülmez?
Hadi diyaneti ,ilahiyatı onların hacı bektaş sevgilerini ve ismini yüceltmek istemedeki amaçlarını biliyor ve anlıyoruz ama kendisinin şia olduğunu söyleyenlere ne diyeceğiz?nasıl isimlendireceğiz doğrusu zorluk çekiyorum.
HEPİMİZ DOĞRULARA UYACAĞIZ,SINAV BUDUR VE GÜNÜMÜZ ALEVİ HAREKETİ ÇOK HASSAS KIRILMA NOKTASINDADIR,EN KÜÇÜK YANLIŞ TAVIR YADA SİYASET YÜZYILLARI GÖTÜRÜR BU NEDENLE ELİNİZDEKİNİN KIYMETİNİ BİLİN VE 12 İMAMLARIN BİLGİLERİNİ TAŞIYAN KAYNAKLAR DIŞINDAKİ KAYNAK VE KİŞİLERE İTİBAR ETMEYİN.
Hepimize kaynak olarak Kuran ve Ehli Beyt yeterlidir,bunun dışındakileri kafanıza fazla takmayın
Sevgili arkadaşlar;
Size anlatmaya çalıştığımız şu:
Biz çorumda isteseydik hem cami hem cemevi hem dede hem hoca hem şeriat hem tarikat yöntemleriyle ve semah ekipleriyle,saz aşıklarıyla yüzbinleri peşimizden sürüklerdik,hiçbir maddi problemle karşılaşmadan ve herkesin nabzına göre şerbet vererek istediğimiz her dünyalığı her makamıda elde edebilirdik.
Bektaşada balımada çelebilerede bizim der kimseylede cepheleşmezdik,batıla vurmadan hakkı söylerdik ve hakkın içinde batılıda yaşatarak birçok yerlere varırdık.o zaman tüm tv kanalları gazeteler partiler bürokrasi bizlerede açık tutulur,istediğimiz yerlere gelirdik.
Bunları yapamadığımız için değil Allah korkusundan dolayı yapmadık,biz böyle popülist makyevelist yolu seçmedik halkımıza hep inandığımız doğruları söyledik onların kızacaklarını küseceklerini bile bile onlara doğruları söylmekten hiç vazgeçmedik ve sonuçta yıllar sürdü ama halk bizi anladı ,giderek bu davete uyanların sayısı çoğaldı,nitelik arttı ve yarın huzuru mahşere çıktığımızda inandığımız doğruları söylediğimizi inandığımız gibi yaşadığımızı,halkımızı hiç aldatmadığımızı dünyalık makam yada değer peşinde koşmaksızın sadece Allah rızasını hedeflediğimizi söyleceğiz ve Ehli Beytten şefaat dileyeceğiz.
Buradada öyle yapıyoruz,gerçekte yaptığımız buradakinin aynısıdır,kimseyi aldatmayız,halkımızın aldatılmasınada razı olamayız.
Eğer biz batılıda içimize alıp ilerleseydik ve bu yöntem yerleşseydi yüzlerce yıl sonra bu batılı kim temizleyecekti?ve bunun vebalini hangi akıl üstlenebilir?
500 yılda bir gelen bir fırsat önümüzdedir ve bu fırsatı dosdoğru bir yöntemle kullanacağız,dünyadaki tüm insanlar bize karşı çıksa bile inandığımız doğruları söylemekten ve savunmaktan asla çekinmeyeceğiz,bu bizim ahdimizdir.....
Her türlü fırıldaklığın olduğu bir düzende bizi bu yönümüzle tanıyın istiyoruz.....
Herkesi 12 imamların yoluna çağırmaktan başka derdimizde yoktur ama nihayetinde bu tercih sorunudur ve herkes kendi aklıyla tercih yapacaktır ve mahşeri sonucunada katlanacaktır.
Bİzi atalarımızın yolu değil 12 imamların yolu kurtaracaktır.Vaadedilen budur.
Arkadaşım;
VAllahi anlamıyorum,yaa nedir bu herkesi herşeyi aklınıza gelen her popülist ismi Ehli beytin önüne geçirme fikri ?
YOk abdal musa yok kaygusuz yok bektaş veli yok balı sultan kızıl deli yok bozatlı bilmemne bilmem kim ulusoy yeter yaa
bırakın insanlar 12 imamları hakkıyla öğrensin bu adamlar o kadar değerliymişte neden bu asra kadar birtek alevi birliği oluşmamış hadi izin vaerilmedi diyelim öyleyse neden alevi teorisi oluşmamış,baksanıza aleviyim diyenlerin iç kavgasına daha islam içimiyiz dışımıyız,kuran kitabımızmı değilmi namaz mı salatmı ahiret buradamı te dünyadamı bunları bile tartışıyoruz,
sonra kalkmış neye itiraz ediyorsunuz
insaf yahu anlamıyorsanız edeb yahu bırakın artık 12 imamları onların temiz kaynaklarından öğrenelim
genç arkadaş sen nasıl şiasın ya derdin nedir?provake mi ediyorsun bu sitede 12 imamlardan başka kimseye önem ve öncelik verilmeyişinden neden rahatsız oluyorsun şiaysan,yoksa kılık değişştirmiş......misin

hacı bektaşın kitabında 12 imamın ismi geçmiyor bende iddda ediyorum ki geçiyor bunları bir başka yazımda açıklayacağım ama genel anlamda şunu belirteyeyim ki hacıbektaşın kitabları bir tassavuf kitabıdır onun için mezhebi bilgi bulmanız zordur.

İsma saklı kardeşim,
bulursan bizede haber ver oldumu?o yazını heyecanla bekliyorum bakalım atıyormusun tutuyormusun?
Ayrıca burada ne uğraşıyorsunuzki gidin bektaşilere Kuran ve Ehli beyti öğretin,abdesti namazı öğretin haccı öğretin enerjinizi bence buralarda boşuna harcamayın, daha faydalı olmazmı?
Tabi amacınız buysa ?
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Ziyaretçi Defterinden

Mesaj gönderen Musa Özateş »

1-TAKİYE NEDİR? HANGİ KOŞULLARDA YAPILIR.SİYASİ ZORBALIĞIN EN AZ OLDUĞU İMAM CAFERİ SADIK(A.S) DÖNEMİNDE BİLE NEDEN ASHABINA SIK SIK TAKİYEYİ EMRETMİŞTİR.BULUNDUKLARI CAMİLERDE NEDEN EHLİ SÜNNETE UYMAYI EMRETMİŞTİR.BUNU DÜŞÜNÜRKEN BİR DE ŞUNUDA DÜŞÜNÜN EN KOYU SÜNNİ DEVLETLERİN BAŞINDA OLAN SELÇUKLU DEVLETİNİN GÖBEĞİNDE YAŞAYAN HACI BEKTAŞI ESERLERİNDE Kİ GÖZLEMLEDİĞİNİZ YAZILARA, YAPACAĞINIZ YORUMU BİR DAHA DÜŞÜNÜN.VE ÖZELLİKLE EĞER SÜNNİ BİR ZAT İSE HACI BEKTAŞ NEDEN MEVLANA GİBİ RAHAT BİR YERDE DEĞİLDE TÜRKMEN KÖYLÜLERİN ÜZERİNDE NUFUS EDİNMİŞTİR.YADA ESERLERİNİ ÇOK İYİ OKUDUYSANIZ NEDEN SÜNNİ BİR YÖNETİCİ OLAN NURETTİN CACA TARAFINDAN SÜREKLİ RAHATSIZ EDİLDİĞİNİ BİR DAHA DÜŞÜNÜN
2-İRFAN KONUSUNDA EHLİ SÜNNETLE AYNI DÜŞÜNCELERİ PAYLAŞILDIĞINI SÖYLEDİNİZ O ZAMAN HERHANGİ BİR SÜNNİ MUTASIVIN ESERİNE BAKIN ORDAKİ TUTUMLA HACI BEKTAŞIN TUTUMUNA BAKIN.EĞER İYİ İNCELERSENİZ GÖRECEKSİNİZ Kİ İLK DEFA BİR MUTASIVIN EHLİBEYT MEKTEBİNİN GÖRÜŞÜNE UYGUN OLAN DİNİN KAYNAKLARI ARASINDA YER ALAN AKLI ÖN PLANDA TUTMUŞTUR. BU KONUDA Kİ DÜŞÜNCENİZ NE?
3-ŞİA OLAMAK SİZCE İLK ÜÇ HALİFEYE YERMEK VE BEN ALİ TARAFINDAYIM DEMEKLE Mİ SINIRLI. EMİNİM Kİ ŞU HADİSİ BİLİRSİNİZ ''BİR GÜN HZ.ALİ ARKADAŞLARIYLA BİRLİKTE YOLDA YÜRÜRKEN BİR KAÇ GENÇ ONLARI GÖRÜNCE AYAĞA KALKAR VE HZ.ALİ YANINDAKİLERE SORAR BUNLAR KİM DİYE ONLARDA DERKİ ONLAR SİZİN ŞİALARINIZDAN HZ.ALİ DER Kİ BEN ONLARDAN BENİM ŞİAMA DAİR BİR NİŞANE GÖREMİYORUM... VEYA İMAM HASANÜL ASKERİNİN DEYİMİYLE '' Allah'TAN KORKUN,BİZLERE SÜS OLUN ,UTANCIMIZA VESİLE OLMAYIN'' BÖYLESİNE İNCELİK VE GÜZELLİĞİN,YÜKSEK BİR AHLAKIN GEREKLİLİĞİNİN KARŞISINDA BUGÜN ŞİANIN YAPTIĞI ŞEY NEDİR? ÖNÜNE GELDİĞİNE FERMAN VERİRCESİNE ŞİAYI YANLIZCA SİMGELEŞTİREN BİR NEBİ PARTİ MANİFESTOLARINA BENZİYEN SİYASAL BİR YARGI GİBİ ALGILAMADAN ÖTEYE GEÇTİ Mİ? OYSA O HİÇE SAYDIĞINIZ HACI BEKTAŞ VELİ EĞİTİMDEN YOKSUN OLAN GÖÇEBE BİR TOPLULUĞA ALİ VE EHLİBEYT SEVGİSİNİ AHLAKSAL,İRFANI YÜKSEK BİR TEMELİN İÇİNDE ANLATTI.ÖRNEK Mİ İSTİYORSUNUZ O ZAMAN BİR ÖRNEK MESALA SÜNNİ BİR AĞANIN OĞLU OLAN KAYGUSUZ ABDALIN BEKTAŞİ OLDUKTAN SONRA YAZDIĞI ŞİİRLERİNDE Kİ EHLİ BEYT SEVGİSİNE BAKIN. BU SÜNNİ ÖĞRETİ DEDİĞİNİZ BU BEKTAŞİLİKTE NE ÖĞRETİLDİDE BU KİŞİ MISRALARINDA ''HER MUHAREM KANLAR SAÇAM''DİYEREK DİZELERİNDE O BÜYÜK İMAM HÜSEYİNİN AŞKINI ANLATMAKTA YADA SARI SALTUĞA BAKIN,ABDAL MUSAYA BAKIN HEPSİ ŞERİATTIN DAHİLİNDE İÇİNDE TAŞIDIKLARI EHLİ BEYT SEVGİLERİNE BAKIN İÇAZETNAMELERİNİ,VELAYETNAMELERİNİ OKUYUN ONDAN SONRA VİCDANIZ HALA DAHA BUNA EL VERİRYORSA YİNE KARALAYIN O SİZİN TUTUMUNUZU BELİRLEYECEKTİR.
DAHA FAZLA BİLGİ EDİNMEK İSTEYEN BEKTAŞİ DERGAHI BLOG SİTESİNE BAKABİLİR



Sevgili genç arkadaşım;
Teklifimiz kanıt getireceksiniz,bunları mukayese edeceğiz şeklindeydi ve teklifimizi kabul etmiş görünüyorsun.Zaten bizlerde körü körüne değil ciddi araştırmalarla sorunlarımızı çözelim diyorduk ki sende aynı düşüncedesin.Ama senden ricam dialoglarımızı kişiselleştirmemendir,olaya sadece bilim açısından bakmanı diliyorum.Peki şimdi getirdiğin kanıt yada akıl yürütmeye göz atalım:
1-Önce bu noktadaki ısrarları anlamakta zorlanıyorum.Tüm şialar temel kaynağın Kuran ve Ehli Beyt olduğunu bilirler ve bu temel üzerine oluşmuş Caferi disiplin bizim hemen tüm sorunlarımızı çözmektedir ve Bektaşiliğe ve hacı bektaşa ihtiyaç yoktur,gerekte yoktur ,Anadolu dışında yaşayan şialar hacı bektaş olmaksızın binlerce yıldır yollarına devam edebildiklerine göre burada ısrar etmenin çokta anlamı olmasa gerek değilmi?Yani olayı sadece araştırma anlamında ortaya koymalıyız,inanç esası bazında değil.
2-Takiye konusuna yaptığın vurguyu tam anlayamadım,yani Hacı Bektaş ehli beyt dostuymuşta takiyemi yapmış demeye getiriyorsun?Eğer böyle diyorsan Oysa onun yaşadığı dönemde anadoluda Ehli beyt dostları üzerine takiyye gerektirecek baskı yoktu ki?Çünkü Sünnilik henüz tüm kurum ve kuruluşlarıyla nüfuz etmemişti,o dönem Anadolu isyanları yada katliamları genelde ekonomik kaynaklıydı ve herkes bundan nasibini alıyordu yani özellikle Alevilere yönelik maddi bir baskıyı o dönem için hiçbir tarih kaynağında göremiyoruz,böyle bir bilgi bulduysan bildirmeni diliyorum.
3-Ayrıca Hacı bektaşın tüm gezilerden sonra gelip yerleştiği yer Anadolu Selçuklunun hemen yanıbaşıdır ve tarih açısından rahat bir yerdir ve o dönemde o bölgede bir maddi baskı gözükmemektedir.Kasaba hiçbir dönemde böyle bir baskı görmemiştir(kalender çelebi dönemindeki ve 1826 yılındaki küçük baskılar hariç)ki bunlar yüzyıllar sonradır.Yani hacı bektaş takiyye yaptı diyerek işin içinden sıyrılamayız.Hele İmam Sadık(as)dönemindeki durumlarla mukayese etmen ise hiç mümkün değildir.Oralardaki saltanat ile Anadolu Selçukluyu taasup yönünden kıyas bile edemezsin,etmemelisin.
4-Türkmen köylülerine nüfuz ettiği lafı ise koskoca bir yalandır,hacı bektaşı birkaç mutasavvıf tarihçi ve etrafındaki birkaç obası dışında kimse tanımazdı.O bütün şöhretini padişah 2.bayezidin 15.yüzyılda sarayda onu övmek yüceltmek veli yapmak için yazdırdığı hacı bektaş vilayetnamesine borçludur,tanınması bu tarihlerden sonradır.Adına dergah örgütlenmiş ,ismi masallarla yayılmış ve ondan sonra tanınmıştır.Hatta onun isminin geçtiği şiirlere göz atarsan bunların büyük oranda 19.yüzyıldan sonra patlama yaptığını son yüzyılda zirveye ulaştığını görürsün.
5-Nurettin cacanın onu rahatsız ettiği öyküsü kanıtlanmış değil sadece anlatıdır,rahatsız etmişte ne olmuş?eğer övgü ve yergilerden hareket edeceksek karamanoğlu mehmetin övgüsüne,Osmanlı din adamları ve padişahların övgüsüne ne diyeceğiz?Ayrıca iki Sünni grubun yada şahsın birbiriyle rekabeti mümkün değimlidir?Osmanlı şeyhlislamlarının Bektaşi olmasına ne diyeceğiz?
6-İrfan konusundaki yazdıklarımı ise dikkatle okumamışsın.İrfan ortak ekoldür,farklı işlenmiş olabilir ama ortak yönlerimizin en çok olduğu konulardan birisi irfandır.
7-Akıl konusundaki yaklaşımına ise hiç girmiyorum,zira Ehli sünnetin aklı arka plana attığı şeklindeki yargının anlamı yok,akıl tüm islami gruplar için öncelikli olmuştur.Buradaki ayrım aklın ne ile beslendiği noktasında başlamaktadır,biz Kuran ve Eli beyt diyoruz,ehli sünnet ise böyle demiyor temel fark bu noktadadır.İstisnaları geçiyorum.Konumuz değil.
8-İlk üç halifeye bakış noktası önemli kıstastır,tek belirleyici değildir ama önemlidir.Hz.Ali dönemindeki genç ile ilgili verdiğin örnek bana konumuzla ilgili gelmedi.Ama şia olmanın nişaneleri her dönemde olmuştur ve bu nişaneleri hacı bektaşta göremediğimizi söylüyoruz.
9-Çok ilginç diyorsunki: göçebe toplumuna Ali ve Ehli beyt sevgisini öğretti,peki bunu ne zaman ve nasıl yaptı hangi kaynağıyla yaptı?
Adamın eserlerinde 12 imam yokki anlatmış olsun,ayrıca bilki anadoluda 12 imamların ismi Ehli beyt sevgisi yayılmışsa bunu pir sultan öncülüğündeki harekete yani halk ozanlarına borçluyuz,bak bakalım pir sultandan önce düvezi imam bulabilecekmisin?
10-Ayrıca sen Sünni tasavvufta yada tarikatlarda Ehli beyt ismi sevgisi yokmu sanıyorsun?yannılıyorsun,onlardada ehli beytin ismi sevgisi bolca geçer ve Anadolu tarihindeki hiçbir Sünni tarikat yada lideri Ehli beyte dil uzatmamıştır ve hep sevdiğini saydığını ifade etmiştir,sorun onların ilminden uzak oluşlarıdır.BU nedenle Ehli beytin adının geçmesi ölçü değildir,etrafına sor herkes ehli beyti seviyoruz der,ayrıca Sünni tarikatların önemli bir bölümün (Bektaşi,Rufai,kadiri vs)Sünni sistemde tarikatı aleviyye diye bilinirler,tarikat kurucularının hz.Alinin soyundan olduğuna inanılır,bu yanlış tabi ama öyle inanıyorlar.O yüzden Bektaşiler de Ehli beyt ismi sevgisi saygısı gördüm onlar şiidir diye bir mantık yürütemezsin.KAyfgusuzda nihayetinde Bektaşi olmuştur yani Sünnilikten çıkmış değilki?sünnilik içinde o tarikatı seçmiştir ve bu yüzden kimse onu kınamamıştır,eğer aksi slaydı yani Bektaşilik şii tarikat olarak kabul edilseydi kaygusuz hakkında birçok eleştiri gelmezmiydi günümüze?
11-Yine sana şaşıracağın bir bilgi vereyim ki anadolunun Sünnileşmesinin keskinleştiği yavuz döneminin sonrasına kadarki Sünni tarikatlarda muharrem aylarında ağıtlar yakılırdı,matemler tutulurdu,o niyetle oruçlar tutulur aşlar pişirilir dağıtılırdı,Anadolu Ehli beyti diğer yerleşim bölgelerine göre hep kendinden saymış benimsemiştir.
12-Hiç olmazsa yavuzun Bektaşiliğini düşün,2.bayezidin Bektaşiliğini düşün,Osmanlı şeyhülislamlarının Bektaşiliğini düşün,bunlardaki hacı bektaş sevgisini düşün ve aynı adamların şialık hakkındaki nefretlerini düşün ve mukayese et ne sonuç çıkaracaksın?Hatta 1826 yılında foruma tek tek yazdığım istanbuldaki Bektaşi dergahlarının varlığını düşün bakalım ne anlam çıkaracaksın?Alevileri acımasızca katleden Osmanlı onlarca Bektaşi dergahına hem de başkentte neden bu kadar prim tanıdı dersin?

Birde şöyle düşün diyelimki hacı bektaş dediğin gibi caferidir,peki böyle düşünmenin günümüze faydası varmıdır?Onun okutabileceğimiz fıkıh kitabı varmı ki onu sunalım,yada hangi eseriyle kurtuluşa kavuşabiliriz.Zaten onun eserleri yeterli olsaydı yüzlerce yıldır bizi biryerlere getirmiş olmazmıydı,bak çevrene insanlar daha tevhidi tartışıyor,kuran eksikmi değilmi onu tartışıyor,islamın içimiyiz dışımıyızı tartışıyor bunca körlük onca sorun varken ve tertemiz Kuran ve Ehli beyte davet etmek varken neden önümüze kaygusuzları,abdal Musaları bektaşları dikelim?bunun ne faydası olacak sanıyorsun?
Bu yöntemle şialığı kabul etmiş bir tek Bektaşi dergahı biliyormusun?Eğer gerçekten hz.Ali dostuysan bilki hacı bektaş önümüzdeki en büyük engeldir,toplum bilim algılaması böyle getirmiştir ve biz bunu yıkıyoruz,yıktık ve 12 imamlara kavuştuk.
Sen yaşın gereği gençsin ve geleceğimizsin ve akıllı olmayı analiz yeteneğini kullanmak zorundasın,gelecek nesillerin tüm vebali senin gibi gençlerin omuzlarındadır,ama öncelikle önünüzdeki gereksiz engelleri kaldırmalısınız.min ol onlar sana sadece ayakbağı olurlar ve nların hatırına kabul edilen bir şialıktanda hayır gelmez çünkü Bektaşiliğin genlerinde egemenlere işbirlikçilik vardır.Bak etrafındaki Bektaşi önderlerine bunu görebilirsin,dedelik düzenine bak görebilirsin,ve düşünüp bu konuda fikri dialoga devam etmeyi dilediğin sürece ben şahsen hizmetindeyim,çünkü gelecek nesillerin kurtuluşu sizlere bağlıdır.
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Kod: Tümünü seç

Özelikle problem olan konuların başında Hacı Bektaş Veli gelmektedir.Bu siteye bakarsanız sizin saldırdığınız bu kişiyi müdafa eden birkaç istisna dışında hepsi mümin olan şahıslardır.Neden? Çünkü onların vicdanında Hace Bektaş Veli bunları hak etmiyor efendiler..Bakınız defaatle burada bunu tekrar ettik yine söylüyoruz Hace Bektaş bize Resulullah;tan İmam Ali;den başka hiçbir şeyi hatırlatmıyor. 
.Şunu altını çizelim Bektaşi olmak benim imanım için problem değil.Ben fiili olarak bu tarikin içinden biride değilim.Ama bu tarikin derviş babalarla olan toplam sayısı ; i geçmez hatta yaklaşacağını da sanmıyorum.Cemaatinin sayısı 1 milyon civarında ya var ya da yok.Bugün Hacı Bektaş ismini kullanarak kurulan dernek ve vakıfların abartısız söylüyorum hem de bir Alevi olarak %99u Alevilerden oluşmaktadır.Ve bu derneklerin yönetimlerin de çok az Bektaşi görev almıştır.Burada ortaya konan en büyük yanlışlardan biri ve en önemlisi de budur.Çünkü Bektaşilik bir tarikattir ve herkesi içine almaz.Tasavvuf bilgisi olmadığınız çok açık.Zira her önüne geleni derviş kabul etmezler zira dervişlik uzun bir süreç ve emek ister..Son dönemlere kadar Aleviler ve Bektaşiler kendi cemlerine birbirlerini dahi almazlardı.Bunu biraz tarih okusa üslupsuz arkadaşlar mesuliyetin müsebbibinin Hacı Bektaş Veli veya onun deforme olmuş tarikati değil bizzat ALEVİLER olduğunu da görecektir.Peki bu tavır ne?Ben söyleyeyim Alevilere bir şey anlatmak için bahane arıyordular onu da Hacı Bektaş adresinde buldular. 

   Hep bize sunulan şey Hacı Bektaş sünnidir.Hadi rahatlayacaksanız biz diyelim ki sünnidir.Kitaplarından on iki İmamdan bahsetmiyor.Peki ama bu soruma ERKEKÇE YANIT vereceksiniz.Dışarıdan sokulma TAM HÜSNİYE kitabı dışında Alevi kaynaklarından bir tane Şİİ kaynağını sunun ben burada hepinizden özür dileyeceğim.O zaman diyeceğim ki gerçekten bu Alevi milletinin inancına bu şekli Hurufiler,İsmaili ve ibahiyeci ithal şahıslar değil de Hacı Bektaş vermiştir DİYECEĞİM.. 

Bize diyorsunuz ki Hacı Bektaş Veliyi İmamların önüne geçiriyorsunuz.Haşa bizim için İmamlar bizim din önderlerimizdir.Bundan bizim şüphemiz yok sizin şüpheleriniz sizin dünyanızı ilgilendirir.Bu fakir her ortamda yapılan yanlışlıkları her zaman dile getirmiş kendi toplumunu gerektiğinde karşısına almış,her türlü riski göze almıştır.Bizim bu duruşumuzdan başka sermayemizde yok.Ama aynı cesareti Şia kendi içinde gösterebiliyor mu acaba.Velayeti fakih,veliyyi emr,ayettullah olanlar sizin dininize şekil veriyor mular?veriyorlar peki bunlar hata yapmıyor mu?Veya şöyle düşünün neden kendinizi İmam-ı Kaim varken birilerine bağlı yaşama arzusu içerisinde hissediyorsunuz.Bu şahıslara bu makamı hangi hakla veriyorsunuz ve bunlar nasıl koca bir camianın üzerinde bu kadar hakim olabiliyor?Hiç düşündünüz mü maalesef hayır. Ezanda sünniler kırpma yaptı siz ekleme yaptınız sizce hangisi BİDAT!peki size söylüyorum Muharremde İmam Hüseyinin kıyamını algılama yerine zincirle dövünme hakkında bu ayetullahlar ne diyor devam mı diyor!Bu BİDAT değil mi?Şahsi bir ibadet olan baş örtüsünü herkese öttüren buna karşı olan bazı ilim erbabını saf dışı bırakan Tahran yönetimi sizce ne kadar şeriata uyuyor;dinde zorlama yoktur mesajını Kuran vermedi herhalde onunda mı üstü örtülü olmaya başladı.Allah’a iman etmiş zümreleri tekfirle suçlayan aşırı Sünnilere karşılık bizimde onlar cennete gidecek ama en güzel yerler bizim,ya da İmam Hüseyine ağlayan cennete kavuştu diyen basit bir zihniyete ne diyeceksiniz.Anlayacağınız hiçbir zümre temiz değil bunu söyleyen biri olarak bende öyleyim. 

.Buraya yazı yazmayın başka yerlerde doğruları savunun diyorsunuz.Bizlerde bunu yapıyoruz elbet kendi çapımızda.Ama bizi kendinize siz bulaştırdınız...Ne diyelim zorla güzellik olmaz. 

İmam Hasan;ın (as) Muaviyeye barış teklifini herkes biliyor.O manevi saltanatı maddi saltanata tercih etti.O İmamlar içinde ki mümtaz yerini bazılarının anlayamadığı bir şekilde yaptığı fedakarlıkla elde etti.Şimdi Ehlibeyt;e karşı kim fedakar YİĞİT olanlar ortaya çıksın.Ben şayet burada bazılarının imana gelmesi engelleyecekse Hacı Bektaş dostlarına sesleniyorum....SEVGİNİZ içinizde kalsın!burada artık Hacı Bektaş Veli mevzusunu dillendirmeyin.Onun fikirlerinden birşeyler sunmayın.Bırakın söylesinler konuşsunlar bakalım nereye varacaklar. 

Sevgili Hızır abdal;
12 imam yolunda dervişlik,tarikatçılık vs yoktur burada anlaşalım
ayrıca burada yazmayın denmiyorki madem bektaşilik hacı bektaş üzerine çalışmaya bu kadar heveslisiniz gidin bunları savunan sitelerde çalışma yapın deniyor,yok eğer illa burada yazacaksanız hiç olmazsa kanıtlarla ciddi analizlerle yazın deniliyor.biralevi abimin dediği gibi ;
Hacı bektaşı ve bektaşiliği aşamayanlarda öyle veya böyle sorun oluşuyor sorun gözüküyor bakın sorduğunuz sorular çok basit olmasına karşın sizde (müçtehit,içtihat,örtü,tahran,kerbelaya ağlamak vs vs )bu sorunları çözememiş görülüyorsunuz çünkü takıldığınız bektaşilik hacı bektaş bunu önlüyor sizin özgürleşmenizi önlüyor,burada söylenen budur.
Anadoluya 12 imamların isimlerini pir sultanın öncülüğünü yaptığı halk ozanları taşımıştır bunda hacı bektaşın en küçük bir katkısı bile yoktur eğer aksini iddia edecekseniz buyrun pir sultandan önce 12 imamların isimlerinin anıldığı kitlelere yayılmış bilgiler getirin değerlendirelim.anadoluya 12 imamların isimleri girdi ama bilgileri ne yazıkkı çeşitli nedenlerden dolayı giremedi,şimdi elimizde fırsat varken neden temiz bir temel atmayalım?
İmam Hasan'ın barışı fedakarlık değil hüccettir ve dostlarına rahmettir zira imametten fedakarlık olmaz bu konuyu incelemenizi öneriyorum.


Sevgili Hızır Abdal;
Birbirlerimize karşı dürüst olmalıyız,inandığımızı söylemeli,söylediğimize inanmalıyız.
Caferi olmanızın nasıl tastikli ve onaylı olduğunu bilmiyorum ama bize CAferi olduğunuzu söylemeniz bile yeterlidir,güven esastır.Ancak Sİzinle yazışanlar daha önce sizin Caferiliği bilinenin dışında anlamamanız gerektiği konusunda tereddütlerini bildirmişti ve bu tereddütler şimdi yazdıklarınızdanda açığa çıkıyor zaten hacı bektaş ve bektaşilik takıntısı olan herkeste bu tür tereddütler gözükmektedir
Ayrıca hüsniye kitabı sadece bir kurgudur biz sorunuza sitede birçok yerde cevap verdik ama buradada tekrarlayım.
Anadoluya 12 imamların Ehli beytin isimleri ve sevgileri mazlumiyetleri pir sultanın öncülüğünde girdi onun döneminde girdi ancak kaynak ve bilgileri giremedi işte bu yüzden anadoluda kendisini alevi kabul edenler 12 imamları sevmelerine rağmen ilimlerini öğrenemediler.Cevap budur yani kaynak girmedi,bazı olaylar ve sözlü anlatılar öğrenildi basit anılar öğrenildi ama arka planlar öğrenilemedi fıkıh hiç öğrenilemedi,bu yüzden klasik şia kaynaklarından mahrum kaldık bunun hesabını biz değil bu sürece engel olanlar zalimler verecektir,yani bu sorunun muhatabı biz değiliz.Ayrıca bizim tüm eleştirilerimiz bektaşilere karşı olduğu halde ve bizim alevilikle bektaşiliği ayırtettiğimizi ve aleviliği şiilik türünden anladığımızı belirttiğimiz halde halen ısrarla bizlerin aleviliği eleştirdiğimizi yazmanız doğru tavır değildir en azından buradaki eleştirinde daha titiz olabilirsin.
Ayrıca sanal alemde kimse kimsenin dialog kurmasını önleyemez engelleyemez bu eleştiri noktandada bize haksızlık yapıyorsunuz,mesela
Mücahid hoca karşındadır ne yazışacaksanız yazışın ve kafanızda oluşturduğunuz caferilikle ilgili şüphelerden arının,biz sizi bu noktada kucaklamak istiyoruz ama bu davaya klasik bektaşi masallarını sokmamanız şartıyla,
Ayrıca yoğurt benzetmenizde konuya uygun düşmüyor caferilik ne ise odur yol bir sürek binbir saçmalığı bektaşilerindir,yol tektir Kuran ve Ehli beyt yoludur .
: HIZIR ABDAL

................
Bu fakir her ortamda yapılan yanlışlıkları her zaman dile getirmiş kendi toplumunu gerektiğinde karşısına almış,her türlü riski göze almıştır.Bizim bu duruşumuzdan başka sermayemizde yok.Ama aynı cesareti Şia kendi içinde gösterebiliyor mu acaba.Velayeti fakih,veliyyi emr,ayettullah olanlar sizin dininize şekil veriyor mular?veriyorlar peki bunlar hata yapmıyor mu?


(alıntı Mücahid)
Dini bilimden Fakir kardeş;
Görüyorum ki kalemin dizginini serbest bırakıp kendini aşan sözler sarfediyorsun. Şia alimlerinin içlerinde böyle bir cesareti göstermediklerini nerden diyorsun? Şia toplumunun en doğru temeller üzere oturtulması kimin sayesindedir? Şia toplumunu müçtehitlere bağlayan etkenler nelerdir? Yanlışlıklar hangi toplumda daha çoktur? Müçtehitlerin içlerinde bulundukları toplumu, dedelerinizin toplumuyla bir mukayese et, sonra kendine konuşma hakkı ver. Eğer müçtehitlerin cesareti olmasaydı, bu zamanda İslam hükümeti kurabilirler midi? Ve bulundukları toplumu İslam'a bu kadar yakınlaştırabilirler miydi?
Bir de demişsin ki " Velayeti fakih,veliyyi emr,ayettullah olanlar sizin dininize şekil veriyor mular?veriyorlar peki bunlar hata yapmıyor mu?"

Sen velayeti fakihin, veliyyi emrin, ayetullahın ne olduğunu anlıyor musun? Onlar bu yetkiyi kimden almışlardır? Onlar Hz. Mehdi'nin (a.f) naipleri ve vekilleridirler. Onlara velayet makamını veren bizzat Hz. Mehdi'dir. Hz. Mehdi (a.f) de kendisinden bir söz söylememiştir. Müçtehitler kendi kafalarına göre fetva vermezler. Onlar Kur'an ve hadislere dayanarak dini anlatmaya çalışırlar. Muxti olurlarsa bir ecir, musip olurlarsa iki ecir onlara verilir. Akli ve nakli deliller, her konuda cahil olanların uzman olanlara müracaat etmesini bizlere gerekli kılıyor. Müçtehitler de dini konularda uzman kişilerdir. İçtihat derecesine erişen bir insanın bir müçtehide taklit etmesi haramdır. Cahil olanların Hz. Mehdi'nin (a.f) emriyle müçtehitlere bağlanmaları ve müracaat etmeleri gerekir.

Veya şöyle düşünün neden kendinizi İmam-ı Kaim varken birilerine bağlı yaşama arzusu içerisinde hissediyorsunuz.Bu şahıslara bu makamı hangi hakla veriyorsunuz ve bunlar nasıl koca bir camianın üzerinde bu kadar hakim olabiliyor?Hiç düşündünüz mü maalesef hayır.
Cevap:

Bakın yine cahaletiniz açıkça görülüyor. Gaybeti Kubra döneminde müçtehide müracaat etmemizi ve onlara bağlanmamızı bizzat Hz. Mehdi (a.f) buyurmaktadır. Örneğin buyurmuştur ki: "Vuku bulan vakıalarda, bizim hadislerimizi rivayet eden alimlere (müçtehitlere) müracaat ediniz; zira onlar benim sizlere olan hüccetimdir ve ben de Allahın onlara olan hüccetiyim."( Kemalud-Din, c.2, s.484)

Diğer bir hadisde de şöyle buyuruyor: "Men kane minel fuqeha sainen li-nefsih, muxalifen li-hevah, mutiyan li-emri mevlah felilavami en yukalliduh."
"Fakihlerden (müçtehitlerden) her kim kendini korur, heva hevesine muhalif olur ve mevlasına tabi olursa, avamın ona bağlanması gerekir."

Müçtehit olmak, ilmin yanında bir takım şartları da gerektirir. Bunlar kendi yerinde anlatılmıştır.
Bir de bu makamı onlara veren bizler değiliz, bu makamı Allah Teala Hz. Mehdi'nin diliyle onlara vermiştir. Hz. Mehdi (a.f) Allah'ın emri dışında bir şey yapmaz ve söylemez.
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Zİyaretçi Defterinden

Mesaj gönderen Musa Özateş »

hacıbektaşi veli hakkında yorum yapılmasım bence o bir şii
SEvgili Eren ;
Yılların birikimine dayanan gözlemlerimle sana söyleyebilirimki;
Atalarının tabularından tam olarak kurtulamayan insanlar,şialık yolunda tam olarak ilerleyemiyorlar ve o tabular onlara eninde sonunda ayakbağı oluyor,
bu durum ya siyasi bir çizgide ya fıkhi bir duruşta kendini gösteriyor hatta bazen bu yüzden toplumsal fesadı önleme konusunda çalışması gerekirken fesadın bir parçası yada işbirlikçisi olan insanlara dahi rastlıyoruz.
Her zaman yazdığım gibi düşünmenizi öneriyorum.

Kod: Tümünü seç

Eren'e soruyorum. Neden eleştirilmesin. Yoksa o masum mu? Masum olmadğına göre ve taklit mercii de olmadığına göre kim olursa olsun eleştirebilirsin. Tenkit etmek doğruya giden yolda atılmış bir adımdır. Yeter ki tenkitte doğru kaynaktan beslen. !!
HÜSEYİN CANIM HACI BEKTAŞİ VELİYİ ELEŞTİRMEYİN DERKKEN ONA SÜNNİ DENİLMESİN YOKSA MASUM DEĞİLDİR TABİİKİ ABDÜLBAKİ GÖLPINARLINI YAZDIĞI DOĞRUYSA O CAFERİ MEZHEBİNDEDİR ALEVİDİR ŞİİDİR

Kod: Tümünü seç

Arkadaşlar size kaç kere bu sitede desteksiz atmayın,sallamayın denmedimi? 
SÖyleyin bakalım Gölpınarlının hangi kitabının hangi sayfasında hacı bektaş için caferidir,alevidir şiidir yazıyor? 
Vallahi hacı bektaşı savunmak için harcadığınız enerjiyi 12 imam yolunu öğrenmek için harcasaydınız belki alim bile olurdunuz))))

Eren ve Özcan Canlar;
Sizler bizim ve bu toplumun geleceğisiniz,sizin duyumlarla hareket etme hakkınız bu yüzden yoktur,sizler kaynakların özüne inmek ve doğruları halkımıza aktarmak zorundasınız.Çünkü gelecek kuşakların kaderi sizlerin elindedir,özellikle bektaş ve bektaşilik konusunda sıfır hata ile toplumun karşısına çıkmalısınız,zira tabiri caizse sizler öksürürseniz toplum zatürre olur.
Bu yüzden sizleri bu noktada bilgilendirmek zorunluluğu duyuyorum.
Eğer Rahmetli Gölpınarlının hükümleri sizler için kanıt ise ;
Rahmetli GÖlpınarlı "Hacı Bektaş vilayetnamesi"çevirisinin şerhinde hacı bektaşın seyyit olduğu konusundaki kanıtların uydurma olduğunu söylüyor ve dönemin geleneği bu tür uydurmalara müsaitti diyor.
Yine Gölpınarlı" asıl Mevlana Celaleddin "(s.237) adlı yapıtında, Hacı Bektaş Veli hakkında:
Hacı Bektaş, bütün manasıyla batıni inanışların propagandasını yapan bir batıni daisiydi diyor.
Yani Gölpınarlıya göre hacı bektaş:
Soy seceresi uydurulmuş batıni daisidir"
Batınilik ve dailiğin birleşik haliyle ne olduğunu yazmıyorum çünkü hacı bektaşın sünniliğine dayanamayan insanların bu noktaya tahammül edebileceklerini sanmıyorum.
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Ziyaretçi Defterinden

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Alıntı Sahibi: alevi-bektaşi-caferi
sayın hasan akça
üniversitede okuduğum için kaynak kitaplar yanımda değil ama sana hz.hacı bektaş velinin sadece fevaid adlı eserinden aklımda kalanlarıylaşu bilgiler veriyim
1-36 yada 37. öğütünde olmalı orda enes bin malik ile hz.imam caferi sadığın konuşmalarını rivayet ederki orada enes bin malikin rıza makamında olduğunu ve imam caferi sadığın ise kendisinde daha üstün olarak teslimiyet makımda olduğunu bildirir.
BURADA ŞUNU ANLARIZ Kİ HACI BEKTAŞ VELİ EĞER SÜNNİ İSE NEDEN BÖYLE BİR ŞEYİ RİVAYET ETMİŞTİR. KALDI Kİ SÜNNİ İNANCTA İNSANLARIN MANEVİ BÜYÜKLÜĞÜNÜ ASRI SAADETTEN GÜNÜMÜZE GELDİKÇE AZALDIĞINI BİLDİRİR. VE ONLAR İÇİN EN YÜCE İNSAN HZ.RESULLAH(AMENNA) ARDINDAN ASHABI VE ARDINDANDA TABİİN GELİRKEN,HACI BEKTAŞ VELİ İSE İMAMLARIN ASHABTAN DAHA YÜCE OLDUĞU GÖRÜŞÜYLE İMAM CAFERİ SADIĞIN DAHA YÜCE OLDUĞU GERÇEĞİNİ KABUL GÖRMÜŞTÜR.
BİRAZ DAHA DÜŞÜN...
2-BİR BAŞKA ÖĞÜTÜNDE İSE İMAMLARIMIZDAN BİRİNE HZ.MASUME DİYE HİTAP EDER ACABA EHLİ SÜNNETTEN OLAN BİRİSİ İMAMLARIMIZA NASIL OLURDA MASUM VE PAK GÖRÜR ONLARI. BAKIN EHLİ SÜNNETE OLAN BİRİSİ PEYGAMBERLERİ BİLE MASUM OLDUĞU DÜŞÜNCESİNDE ÇELİŞKİLİ KONUŞURKEN BÖYLE BİR HİTABIN SAHİBİ HACI BEKTAŞ NASIL OLURDA SÜNNİ OLUR
3-MAKALAT ADLI ESRİNDE DAHA ÖNCEDE SÖYLEMİŞTİM BU VE GENELDEKİ BÜTÜN ESERLERİ NEFSİN AŞAMALARINI ANLATAN KİTAPLARDIR -Kİ BİRALEVİ ORTAYA SUNDUĞU YAYGARA BUNU BİLMEMEKTEN KAYNAKLANIYOR- ORDA BİLE BİRAZ OKUMUŞSAN GÖRECEKSİN YANLIZCA HZ.RESULLAHIN DIŞINDA HZ.ALİ DEN VE HZ.CAFERİ SADIKTAN HADİS BİLDİRMİŞTİR. Şİ
MDİ DÜŞÜN EĞER HACI BEKTAŞ SÜNNİ İSE DÖRT MEZHEBİN HİÇ BİR ŞAHSİYETİNDEN RİVAYET BULUNMAYACAK HATTA O DÖNEMİN BÜYÜK SÜNNİ MUTASIFLARINDAN BİLGİ AKTARMAYACAKTA İMAM CAFERİ SADIKTAN BİLGİ ANLATACAK SONRADA BU KİŞİ SÜNNİ OLACAK
EL-İNSAF...
4- diğer bir konu ise hızır abdal için diyosun ki bırakın bu şiirleri peki kardeş bu kadar niye tutarsız konuşmak hoşunuza gidiyor anlamıyorum hem diyeceksiniz ki alevilik pir sultan öncülüğünde girdi anadoluya ozanların geleneğiyle başladı diyeceksiniz ardından şiirlerle size yargılarınızla yanlışlığı açıklayacağız ondan sonra bırakın bu şiirleri diyeceksiniz.
hocam sizin alevilik adına uydurduğunuz yalanları ortaya çıkarmayacağımızı sandınız. hak geldi batıl zail oldu.

İsmi karışık arkadaşım;
Hayat pratiğini bilmiyorum ama bu kadar çok zırvaladığına göre oradada birsürü fesat vardır.Benimde kişisel gözlemimdir bektaşilik ve bektaşa takılanlar mutlaka fesada düşüyorlar ,
senin gibilere nasıl anlatılır gerçekten bilmiyorum hem caferiyiz diyorsunuz hemde caferiliğin mantığına hiç uymayan bir sürü zırvayı delil diye getiriyorsunuz,ya adam gibi kanıtlar sunun yada bizi boşuna meşgul etmeyin ,bak arkadaşım bizde bu konuları uzmanlarından defalarca dinledik bizlerde defalarca itirzlar ettik,tek tek notlar tutuk çünkü konu önemliydi abilerin deyimiyle halkımızın geleceği sözkonusuydu sen neden basite alıyor basit birkaç kelimeyle karşındakini mat ettiğini düşünüyorsun?bilime ayıp değilmi?emek harcayanlara ayıp değilmi?ŞİMDİ SANA SORUYORUM;
kiTABUL FEVAİDİN HACI BEKTAŞA AİT OLDUĞUNU NERENDEN UYDURUYORSUN?
Bu atasözlerinin derlendiği bir derlemedir ve ananomidir yani atasözleri,güzel sözler ve bazı hadisler aktarılmış ama kim ne zaman nasıl aktarmış kimse bilmiyor ve cumhuriyet dönemine kadarda kimse hacı bektaşın böyle bir eseri var kitabı var sözleri var diyede ortaya çıkmadı birden cumhuriyet döneminde ulusoy efendiler herzamanki yalanlarıyla ortaya çıktılar,kalkmış bizim bu yalana inanmamızı bekliyorsun.Hadi bana cevap ver bu kitabın bektaşa ait olduğunun kanıtı nedir?Sonrada kalkmış bilmiş edalarıyla kitaptan bilgiler aktarıyorsun,yalana ortak olup bizimde ortak olmamızı bekliyorsun,hatta bırak mantığı konuyu inceleyen gölpınarlıyı dahi okusaydın bu kitabın bektaşa ait olmadığını anlardın.
makalatı kanıt kabul ediyorsan 4 halifeye övgüyü neden atlıyorsun?bir kitapta hz.Aliden bir hadis nakledildi diye kitabın yazarı alevimi oluyor?o zaman piyasadaki tüm fıkıh felsefe ve dini kitap yazanlar senin kafana göre alevidir.en azından sitede sunulan kanıtları biraz düşün,oradaki makalat aktarımlarını biraz düşün.Makalatta saad bini abdullahtanda aktarım var ne olacak şimdi?tanırmısın bu adamı?
kısa kesiyorum kaynak kitaplarına kavuştuğunda otur çalış buyur tartışalım.
şiirlere tavrımızdan nasıl bir tutarsızlık çıkarıyorsun anlamak zor,şiirlerle caferilik öğrenilemez,şiirlrle din öğrenilemez şiirler tek başına dini kaynak hüccet değildir bunu anlatmaya çalışıyoruz çünkü şiirlerin nerede kim tarafından hangi eklentilerle nasıl yazıldığı net belli değildir,pir sultan şiirleriyle sadece 12 imamların ismini yayabilmiştir bilgisini değil çünkü bilgi şiirle değil olay,fıkıh tefsirle yayılır buda basılı kitap konsudur şiir son derece kısıtlı bir anlatım tarzıdır söylemeye çalıştığımız budur,
ne biçim üniversitelisin? ne biçim analiz ler yapıyorsun?eğer cddi ve samimiysen bırak bze saldırmyı kızmayı da sözlerimizi biraz düşün biraz üstüne alın,biraz gönüllü olduğun davanın boyutlarını ince nüanslarını düşün kapılıp gitme atalarının yoluna,.
QUOTE=can]Sayın Bilal Meşe arap dünyasındaki sünni şii çatışması iktidar kavgası birbirleri üzerinde hakimiyet kurma çabasıdır.Hz.Ali yi bu işlere fazla karıştırmayın mezhepler ve mezhep çatışmaları ondan yıllarca sonra başlamıştır.Halbuki Anadoluda Aleviler binlerce yıllık inançlarını kaybetmeme mücadelesi vermişlerdir.Bugün şiiler bile iktidara sahip olsalar Aleviliğe hoşgörüyle bakmazlar bizim mücadelemiz varolma ve gelecek kuşaklara kültürümüzüde taşıma mücadelesidir.ayrıca İslam tarihini ve Özellikle Türklerin ve kafkas Hallklarının nasıl müslüman olduklarını çok iyi bilirim.Lütfen bunları bir kez okuyun tamamı yazılı tarihi belgelerdir.Tek kaynaktan herşey doğru gibi görünebilir unutmayın QUOTE]
Arkadaş;
Tarih hak ve batılı mücadelesidir ama senin kafandakiler bunu iktidar mücadelesi zanneder.
Daha peygamberimiz sağken hz.Alinin dostları ve düşmanlar vardı ve hz.Ali bu ayrımın temel ölçüsüydü.Ama senin kafandakiler bu gerçeğide göremezler.
Dünyadaki tüm şiiler alevilerin hz.Aliyi gerçekten tanıması ve 12 imamların yolunu öğrenmesi için dua ediyorlar,çünkü onların hepsi alevilikle şiiliğin aynı teorik kavramlar olduğunu biliyorlar.Ama siyonist medyanın takipçisi olanlar bunu çarpıtacak tabiki.
Kültürünü taşısan ne olur taşımasan ne olur,sana mahşerde kültürmü sorulacak sanıyorsun?yoksa sen mahşere inanmıyormusun?
Biz toprakların fethiyle gelen islama değil tkalblerin fethiyle gelen islama inanıyoruz,bu ayrımın ne anlama geldiğini düşün bakalım.
biralevi
Mesajlar: 1487
Kayıt: 24 Ara 2006, 14:02

Soru

Mesaj gönderen biralevi »

İmam SAdık(as) buyuruyorki :Soru sormak ilmin anahtarıdır.

Bu emir çerçevesinde yolları açmak için soruyorum:

Kod: Tümünü seç

Neden Osmanlı kaynaklarında Hacı Bektaşın kendisi için  RAFİZİ,Şİİ yada KIZILBAŞ kavramları kullanılmıyor?
[/b]
biralevi
Mesajlar: 1487
Kayıt: 24 Ara 2006, 14:02

Tartışalım

Mesaj gönderen biralevi »

Ayhan taşkın yazmış:

Kod: Tümünü seç

Ben sizi çözdüm gibi? yanılıyorsam düzeltin... 

Cemal ŞAHİN ve oğlu Teoman ŞAHİN Alevi olmalarına rağmen şeytan bunlara musallat olmuş ve Hacı Bektaş-ı Veli konusunda aldatmıştır... 

Ve Cemal ŞAHİN şöyle demiştir: 

"(haşa) Hacı Bektaş-ı Veli Aleviliğin sırtına saplanmış zehirli bir hançerdir..." 

Doğru mu? yanılıyorsam beni düzeltiniz...
Ortada bir sır yada giz yoktu ki siz çözmüş olasınız,biralevi nikiyle zaten biliniyorum ve doğma büyüme (okul ve askerlik dönemi hariç çorumda halkımın içinde yaşıyorum)yani sakladığım falan yok,25 yıldır bu davanın içinde aktif olarak ta çalışıyoruz.Rahmetli babam 2 dönem milletvekilliği yaptı ve öyle tepeden inme falanda değil iki dönemde seçimle (hatta birisinde 20 bin oy alarak tercihli sistemle) vekil oldu.İlk döneminde değilse de 2.döneminde vefat ettiği tarihe kadar da bütün gücüyle Ehli beyt davasına hizmet etti.

Bektaşilik halkımızın sırtına saplanmış hançerdir ve biz Osmanlının sapladığı bu hançeri çıkarıp atmaya ahd ettik.
Bektaşiliğin bugünkü gelişiminden doğaldırki hacı bektaşın suçu yada sorumluluğu yoktur.Ama ismi Bektaşiliğin simgesi olarak 12 imam yolunun önünde engel olarak durmaktadır yani bizim kişisel olarak onunla alıp veremediğimiz yoktur fakat onun ismi misyon olarak doğru yolun üzerine engel olarak dikilmiştir.
Bu engeli kaldırıyoruz.Ve sen böyle düşünmemizi yada hacı bektaşa Sünni dememizi şeytanın musallat olması olarak değerlendiriyorsun.
Yani 12 imam yolunun önündeki tüm isimleri arka plana atma sadece 12 imamları öne çıkarma şeklindeki temel hedefimizi şeytan icadı olarak değerlendiriyorsun,
Bir an için hacı bektaşın alevi olduğunu kabul edelim ,peki yaptığımız bu durumda dahi doğru değilmidir? Yani bektaş efendi müçtehit değilki ona tabi olalım yada 12 imamlardan büyük yada bilgili değilki onu ön planda tutalım. Eğer bektaş ismiyle veya cismiyle bizi 12 imamlara götürmüş olsaydı aradan geçen bunca yüzyıl içinde alevi halkımız 12 imamlara göre en azından abdest almayı öğrenirdi.
Ayrıca bektaşın alevi olduğunu kaynaklarıyla kanıtladınızda inkarmı ettik?yada bizim onun Sünni olduğuna ilişkin olarak verdiğimiz kanıt yada tarihi mantığı çürüttünüzde inkarmı ettik?
BUyrun forum da ilgili bölüm sizede açıktır tezlerinizi kanıtlarınızı getirin bu konuyuda tartışalım,çürütün bizim kanıtlarımızı size uyalım o zamanda derizki :
Arkadaşlar hacı bektaş aleviymiş yanılmışız ama müçtehit falanda değildir yani 12 imamlardan büyük yada bilgilide değildir gelin tavşanın suyunun suyuyla vakit geçirmeyelim doğrudan 12 imamların kaynaklarına gidelim başvuralım deriz.
Yani her iki durumda da bizim yöntemimiz sağlam garantili ve kafa karıştırmaktan uzaktır.
Bu durumda kim şeytana daha yakın düşünmenizi öneriyorum.
Öncelikle 12 imamların kaynaklarına başvuru konusunda anlaşalım sonra hacı bektaşı ait olduğu tarihi yerine koyalım bu daha sağlıklıdır.
Ve sizden bu konudaki kanıtlarınızı foruma ‘Hacı bektaşın yolu’ bölümüne yazmaya davet ediyorum herkeste katılsın izlesin ama laf yada uydurmalar değil yazılı kanıt kitap ismi yazar ismi sayfa ismi vermeye davet ediyorum.
Mesela hacı bektaşın soyu olarak taktim edilen çelebi Cemalettin efendi Osmanlının son döneminde yazılan müdafa isimli eserinde ‘Biz Sünni hacı bektaşın yol ve mezhebine bağlıyız,sapık şah ismailin değil’diyor. Hadi sadece bu kanıtımızı çürütün.
Neyse söz uzar falanı filanı bırakın bilimsel objektif araştırmaya yönelin.Kanıtlarınızı ilgili bölüme bekliyorum.
3nokta
Mesajlar: 3381
Kayıt: 26 Ara 2006, 22:16
Konum: Meşhedi313

Mesaj gönderen 3nokta »

Benim anlayamadığım şeyler var. Hacı Bektaş'a ait olduğu söylenen eserler incelendiğinde - bu başlığın ilk yazısında- açık bir şekilde görülüyor ki bu kitapların yazarı bir sunnidir. O kitaplarda sunni inanışa yönelik motifler mevcuttur. ayrıca osmanlı-bektaşi ilişkisi kafamı iyice karıştırıyor.

İhtimal:
Hacı bektaşeğer bir Aleviyse, ona ait olduğu söylenen bu eserler ya tahrif edildi ya da ona ait değildi..
Eğer bu eserlerin ona ait olmadığı veya ona aitse tahrif edildiği ispat edilmediği sürece, onu bir sunni mutasavvıfçı olarak kabul etmek zorundayım. çunkü akıl ve ilmi veriler buna işaret ediyor...

Diğer taraftan Ehli Beyt Mektebinden olduğu herkesçe kabul edilen pir Sultan'a ait olduğu söylenen bazı şiirlerde "pirim hacı bektaş veli" gibi ifadeler var. Can yayınlarından çıkmış bir buyruk da(Eski bir baskıydı) seyyid olmayan birini pir edinmek yoldan sapmaktır diyor. Oysa hacı bektaşın seyyid olduğuna dair kaynaklar arasında da bir çok çelişki mevcut.
İhtimal:
Hacı bektaşın soyuna dair çelişkiler ortadan kaldırılmadıkça -onun hakkındaki üstteki iddialara bir cevap bulunduğunu ve aleviliğinin delil olunduğunu farz edersek bile- onu kendimize pir edinmemiz doğru olmayacaktır... Şimdi eğer hacı bektaşın Alevi olduğuna kanaat edersek bile Pirliğinde sorun vardır. şayet o bir seyyid değildir. Peki pir sultana abdal nasıl böyle bir hata yapmış da hacı bektaşı kendine pir edinmiştir. Eğer hacı bektaşın seyyid olmadığı gerçeğini kabul edeceksek (ki deliller bunu gösteriyor) pir sultanın da pirliği hakketmeyen birine pir diye hitap etme yanlışını yapma olasılığının düşüklüğünü de gözönüne alırsak, pir sultana atfedilen ve hacı bektaşı pir diye öven bu şiirler pir sultana ait değillerdir.
şimdi durum buyken bu mantıkla veya daha değişik verilerle pir sultan abdala ait olduğu iddia edilen şiirlerin elekten geçirilmesi şarttır. Ona ait olmayanları bir şekilde elenmelidir. Bu sayede pir sultanın hacı bektaşa yazdığı iddia edilen şiirler de gerçkeliğe kavuşacaktır....
Neden Pir sultan ile hacı bektaş arasında bir çelişki varmış gibi düşündüm?
Bir devlet pir sultanı asıyor aynı devlet hacı bektaşa sahip çıkıyor... İşte bu veriden kaynaklanan bir olguyla bu sonuca varmak mümkün değil midir?

Şimdi ortada tarihin karanlıklarına gömülmek istenen bazı gerçekler olduğu aşikar oldu... Peki bu gerçekler neden yokedilmek isteniyor?
bu çelişkilere dikkat edersek, birilerinin bir toplumdan bazı gerçekleri gizlemek istediğini de anlarız?
Kafamıza takilabilecek bir soru daha? Hacı Bektaşın turbesinde namaz mühürlerinin var olması onun aleviliğine delil oluşturur mu? Ancak bu namaz mühürlerinin hacı bektaşla bir ilgisi olduğunu düşünsek bu sefer yine kendileri Bektaşi olarak niteleyen grup bir açıdan köşeye sıkışmış olacaktır...

Şimdi kafama takılan bu sorulara cevap istiyorum:
Pir sultandaki hacı bektaş övgülü şiirlerin bir açıdan çelişkili olduğunu, pir sultana ait olmadığını ispat etmeme rağmen yeterli olmadığı düşünüyorum. Daha geniş ve farklı bakış açılarından bu konuya açıklık getirebilir misiniz?
Diğer sorum:
Hacı bektaşa ait olduğu iddia edilen eserlerdeki çelişkiler değişik ihtimaller gözönüne alınırsa nasıl bir sonuca ulaşırız? Yani bu çelişkileri ortadan kaldıracak mantıklı bir açıklama bekliyorum...

Hacı Bektaşın türbesinde var olan namaz mühürleri ne anlama geliyor? Bu hacı bektaşın aleviliğini ispat eder mi? yoksa sadece hacı bektaşın etrafındakilerinin aleviliğini mi ispat eder?
Teşekkürler...
Cevapla

“Hacı Bektaş Kimdir?” sayfasına dön