Hataydaki Toplantı

Cevapla
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Hataydaki Toplantı

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Alıntı Sahibi: Musa Özateş

ALEVİLERE YÖNELİK SON GÜNDEMDEN ÖZET:
Geçen gün ne idüğü belirsiz bir adamın ne idüğü belirsiz bir vakfı bir gün düzenliyor ve orada ne idüğü belirsiz bir bakan ne idüğü belirsiz birkaç cümle sarf ediyor ve ulusal medya da buna karşı ne idüğü belirsiz bir sürü adamın ne idüğü belirsiz sözlerini gündeme taşıyor.
Allahım sen bizlere sabır ver.

Alıntı Sahibi: Objektif
selamun aleyküm
Muhterem kardeşim olayın neden ibaret olduğunu daha geniş bir şekilde anlatırsanız memnun oluruz. Ne olmuş, neler konuşulmuş, kimler konuşmuş, vakıfın yöneticileri kimlerdir?


Sayın Musa Özateş, Alıntı Sahibi: SEYYİD

Bahsettiğin olay Hatayda gerçekleşmiştir.Lütfen biraz önyargılardan uzak ve objektif davranınız.Selamlar....



Alevileri ve aleviliği devletleştirmek için herkesçe bilinen bir fırıldak tarafından istanbul merkezli olarak kurulan dünya ehli beyt vakfı isimli vakıf (sakın çorum merkezli Ehli beyt vakfıyla karıştırmayın,günahtır)
toplantısına başbakan yardımcısı Abdüllatif şeneri çağırır ve o bakanda konuşmasında : benim dinim mezhebim,Hz.Alinin dini ve mezhebidir,açıkçası hepimiz aleviyiz "diye bilinen klasik muaviye vari cümleler sıralar.
Şanlı ! ulusal basınımızda bu demeçlere karşılık piyasaya alevi diye takdim edilen alevi bektaşi federasyonu başkanı,pir sultan dernek başkanı ve avrupa alevi federasyonu başkanlarından demeç alarak yayınlar....
olay kısaca bundan ibaret ve bu tür sunumlar klasik bir yöntem haline gelmiştir.
Sevgili Seyyit
Önyargı değil kanıtlar ve gerçeklere göre hareket ediyorum,
Fermaninin çizgisini biliyoruz,ne yapmak istediğinide biliyoruz,
davet edilip konuşturulan bakanında bu cümleleri neden sarf ettiğini biliyoruz,
buralarda hep tartıştığımız şeydir hakkın batıla ihtiyacı yoktur,ama batılın hakka ihtiyacı çoktur.
Hatayda bu toplantıyı gadiri hum adına düzenleyenlerin niyeti şu anki bulunduğumuz mücadele ortamında çokta önemli değildir,burada önemli olan kitlelere bu olayın nasıl yansıtıldığı ve nereye çekildiğiyle ilgilidir,
bu tür oluşumlar kitleleri eninde sonunda egemen güçlerin kucağına atar ve bunun vebalinide o iyiniyetli !insanlar üstlenir.
Sizlere siyasi basiretten bahsediyorum,analizlerimizi buna göre yapmalıyız.
Bu ülkede kerbela olayı öyle veya böyle bin yıldır biliniyor ama içi boş yani güncele uyarlanmaksızın biliniyor,
aynı şey yarın Gadiri humunda başına gelir,içi boşaltılır ve kitlelere sunulur,bunuda bu tür insanlar yapar,hani muaviye yazmıştkı :Ey Ali seni islama davet ediyorum diye işte aynı örnek buradada vardır,görenler görecek görmeyenler vebalini üstlenecektir,bu size acımasız tahlil olarak gelebilir ama hakkın hakimiyeti için çalışacak isek bu tür siyasi basiretsizliklere karşı uyanık olmalıyız.
Bakan efendi orada 12 imam yolunu inkar etmiştir,yok saymıştır ve bunu muaviye türünden ifade etmiştir ve buna izin verilmiştir ve bu kamuoyuna yansıtılmıştır,şimdi düşünün burada hakmı ortaya çıkarıldı yoksa batıl mı hakkı kullandı?

Katkı olsun diye sunuyorum:
NEVRUZ bayramının başına gelenlere bakın,olayın içi özü boşaltıldı ve devletleştirilerek ilkokul müsamerelerine benzetildi.
eğer hak için halk ile birlikte birşeyler yapacak ise bu gibi yerlerden bürokratı ve siyasi vesair beklentisi olan insanları uzak tutmalıyız en azından onlara oralarda hava atma gündem olma fırsatı vermemeliyiz,bizim onlara ihtiyacımız yoktur,siyasi dalkavukluğunda yeri bu tip kutsal törenler olmamalıdır.
zaten olayı her türlü şova ve reyting olayına dönüştürmeye hevesli bir basın varken daha dikkatli olunmalıdır.

CAmbazların,fırıldakların,bürokratların ikbal beklentisi için her türlü kılığa girecek nitelikte kişiliği olanların,gölgesinden korkanların katıldığı,düzenlediği,önderlik yaptığı,yön verdiği bir oluşumda kutsallık mümkünmüdür?



Musa kardeşime; Alıntı Sahibi: SEYYİDaa

Kaygılarınızda haklısınız.Benim kastım yer ve vakfın farklılığını belirtmekti.Ancak bu olumsuzluklar,vurdumduymazlıklar hep oluyor.Ya da düzenleyenler takiyyenin arkasına saklanarak dost görünmeye ve böylece günü kurtarmaya çalışarak geleceğe içi boşaltılmış ve sisteme entegre edilmiş günler bırakmaktadırlar.Bu bütün değerlerimiz için geçerlidir.Beni tanıyacaksa bunun yolu icraatta,yasal düzenlemelerde yapılır.Gerisi boş laftır,siyasidir,kasıtlıdır ve politik yatırımdır.Kabahatin büyüğü ev sahipliği yapanlardadır.Selam ve dua ile...

Yazdıklarınıza tüm kalbimle katılıyorum,aynen dediğiniz gibidir,anlatmaya çalıştığım budur.
aynı şey yarın Gadiri humunda başına gelir,içi boşaltılır ve kitlelere sunulur.......uyanık olmalıyız.

Burada bahsedilen FErmani altundur.
ve diğeride Abdüllatif şenerdir.
Hatay vakıf sorumluları ise burada aynı kategopriye sokulamaz ama aymazlık basiretsizlik gösterdikleride açıktır.




Değerli dava arkadaşlarımız
ve bu davaya inanan değerli arkadaşlar;

Gadiri hum bayramının anlamını,ne olduğunu neden bayram olduğunu akrabalarımızdan başlayarak çevremizdeki insanlara anlatalım,onlara bu vesileyle ikramlarda bulunalım,bu günün adı ve anlamı kuşaktan kuşağa ancak böyle ilerler,bugüne kadar mahrum kaldık ama bizden sonraki kuşaklar mahrum kalmasın bu bizim tercihlerimize bağlıdır bunun için çaba harcamanızı öneriyorum,
hatta hemen şimdi.......mail yoluyla internet yada telefon yoluyla yada ikili dialog yoluyla herkesi bu bayramdan haberdar edelim,
hemen şimdi......
AZADİ
Mesajlar: 125
Kayıt: 24 Ara 2006, 20:57

Mesaj gönderen AZADİ »

Bahsettiğiniz şekilde gadiri Hum bayramının tanıtılmasının kişisel çabalarla mümkün olabileceğini sanmıyorum. Yani insanlar tamam bu bizim bayramımız desede bu bayramı nasıl ve hangi şartlarda kutlayacaklardır.

Bu organizasyon gerektiren bir iştir.

Düşünün günlerde Pazartesi bugün gadiri Hum Bayramı diyelim. ve işe gidiyorsunuz. Oysaki bayramı kutlamanız grekir. İşyerinden izin istediniz. Neden izin istiyorsunzu diye sordular. Bugün Gadiri Hum bayramıda o yüzden.

Nasıl yani kimin bayramı.
Haşa içlerinden bazı cahil ve art niyetlilerde belki alay edercesine yoksa yahudilerin falan bayramımı diyecektir.

Neyse bu bir ihtimal. Ne3yseki bu günü bayram olarak bilen birisi en azından kendisini ifade edebilecek kadar bir bilgiye sahiptir.

Diyelimki iain aldınız bu bayram nasıl kutlanır.
Ne yapmamız gerekir. İşte bu belli bir zaman içinde bilenin bilmeyene aktararak varlığını sürdürecek olab ve eğerki mümkün olursa mutlaka organize bir şekilde inancımızı topluma anlatacak etkinliklerin olmasıdır.

hatay ve benzeri yerlerde Kutlanması ve devlet erkanındanda buna katılımı şu anda kimimiz siyasi ve çıkarcı ilişkiler yumağı olarak tanımlayabiliriz.
Ancak yinede kendimizi soyutlamak ve tamamen bir kenarda kendi halimizde var olmamız daha kötüdür.

Çünki bizi sizi ve hepimizi bekleyen binlerce insan var.
Onlar istiyorki bana birileri inancımı anlatsın.
Bu bir zorunluluktur. Bizler her imkanı kendimiz için değil inancımız için kullanabilmeliyiz.

ve cehalet perdesini yırtıp daha açık ve net bir şekilde inancımızı tanıyıp tanıtmak için elimizden geldiğince çaba sarf etmeliyiz.

Değerli dostlarımızın duasıda yeterlidir.

Allah YARDIMCIMIZ OLSUN.
Eğer iman etmiyor ve Allahtanda korkmuyorsanız bari şu dünyada özgür kişiler olun.

Şehidlerin Efendisi Hz.İmam Huseyin (a.s)
Cevapla

“Alevi Kurumsallaşması” sayfasına dön