Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir mi?

biralevi
Mesajlar: 1487
Kayıt: 24 Ara 2006, 14:02

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen biralevi »

Zülfükaaar yazdı:
Bak kardeşim kurusıkı atma varsa delilin konuş yoksa kuran ayetlerini bilmeden etmemeden boş konuşupta günaha girme diyorsunki ;
biralevi yazdı:Sünni anlayışın

(evli) cariyeyle birkaç saatlik nikahsız birlikteliği

caiz görüp
O halde dinle şimdi Allah kitabında ne buyuruyor ;

“Onlar/Müminler, mahrem yerlerini günahlardan korurlar. Yalnız eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri ile ilişki kurarlar.”(Müminûn, 23/5-6)...

tarzın çirkin ama bektaşilerinde cahil sünnilerinde bu tarzlarına artık bağışıklık kazandık
alevi ahlakında sabır önemlidir sanada sabredeceğiz napalım
sözlerine gelince
Cariyeyle ilişki haram demedim ki
bunu kabul edipte bundan daha rahat anlaşılacak bir durumu reddetmenin çelişkisini göstermeye çalıştım
biralevi
Mesajlar: 1487
Kayıt: 24 Ara 2006, 14:02

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen biralevi »

Zülfükaaar yazdı:
Hadi şimdi sende yazdığın gibi ;
biralevi yazdı:
Özgür ve bekar bir hanımla nikahlı birkaç saatlik beraberliği günah kabul etmesi

kendi içinde TUTARSIZLIK değilmi
sözünle ilgili delillerini sun. .. Ama sunamazsın sadece yorum başka birşey yok ! bakalım nereye kadar ...

sunuyoruz ama ayetleri anlamak nasip işidir sen yinede renkli yerlere ve altı çizili yere dikkat et


Nisa 24- Sahip olduğunuz cariyeler müstesna evli kadınlar (ile evlenmeniz) da haram kılınmıştır. Allah'ın farz kıldığı hüküm-lere bağlı kalın. Bunun dışında kalanı iffetli olmak, zina etmemek üzere mallarınızla aramanız size helâl kılındı. O hâlde, ne zaman onlarla müt'a nikâhı yaptınızsa, (ona karşılık kesilen) ücretlerini bir farz olarak (kararlaştırılmış şekilde) verin. Mehir kesiminden sonra, (ücret veya süre hususunda) karşılıklı anlaşmanızda size bir günah yoktur. Allah, hiç şüphesiz bilendir, hikmet sahibidir.

Ayette sözü edilen "femes-temte'tum=yararlanma, müt'a yapma" ile müt'a nikâhının kastedildiği şüphesizdir. Çünkü bu ayet Medenîdir ve Peygamberimizin hicretten sonraki döneminin ilk yarısında inen Nisâ suresinin ayetlerinden biridir. Nisâ suresinin ayetlerinin çoğu bu söylediklerimizin delilidir. Bu nikâh, yani müt'a nikâhı bu dönemde Müslümanlar arasında yürürlükte ve uygulamada idi. Bunda şüphe yoktur. Rivayetlerin hepsi bunun tartışmasız bir gerçek olduğunu ortaya koyuyor. Bu uygulamayı ortaya koyan İslâm olsun veya olmasın, bunun Peygamberimizin gözü ve kulağı önünde yürütüldüğü şüphesizdir. Uygulamanın adı bu, yani müt'a idi. Ondan bu adla söz edilirdi. Buna göre "O hâlde, ne zaman onlarla... ücretlerini bir farz olarak verin." ifadesi, kesinlikle bu anlamda kabul edilmesi, ondan bu anlam çıkarılması kaçınılmazdır. Tıpkı Kur'an'ın inişi sırasında Müslümanlar arasında geçerli olan diğer gelenekler ve âdetlerde olduğu gibi. Bu gelenekler ve âdetler bilinen, yaygın isimleri ile anılıyorlardı. Bu isimlerle ilgili hüküm içeren bir ayet inince bu ayetlerde geçen isimler yaygın anlamlarında alınırlardı. Gelen hüküm ister onaylama, ister ret, ister emretme, ister yasaklama biçiminde olsun ilgisi olduğu isimlerin asıl lügat anlamları ile irtibat-landırılmazdı.

Meselâ hac, alış veriş, faiz, kâr, ganimet ve bu türden olan kavramlar gibi. Hiç kimse sözlük anlamını ileri sürerek Beytullah'ı ziyaret etmenin, orayı kastetmek demek olduğunu iddia edemez. Sayılan diğer kavramlarda da durum böyledir. Yine Peygamberimiz (s.a.a) tarafından ortaya konan, arkasından yaygın biçimde kullanılarak sonunda şeriattaki adı ile bilinir hâle gelen namaz, oruç, zekât, hacc-ı temettü gibi şeriat kavramlarında da aynı kural geçerlidir. Bu kavramları ifade eden kelimeler, şeriat tarafından veya şeriat bağlıları tarafından kesinlikle söz konusu anlamlara bağlandıktan sonra onları sözlüklerdeki anlamlarına döndürmenin imkanı yoktur.

Buna göre ayette sözü edilen yararlanmayı müt'a nikâhı anlamına almak zorunludur. Çünkü bu ayetin indiği sıralarda bu ilişki türünün Araplar arasında kullanılan adı bu idi. Bu, böyledir; daha sonra müt'a nikâhının ayetle veya sünnetle neshedildiğini söyleyelim veya söylemeyelim fark etmez; çünkü bu, yerinde incelenmesi gereken ayrı bir konudur. Sözün kısası, bu ayetten anlaşılan şey müt'a nikâhının hükmüdür. Sahabe ve tabiin kuşağına mensup eski dönem tefsircilerden nakledilen yorum da budur. İbn-i Abbas, İbn-i Mesud, Ubeyy b. Kaab, Katade, Mucahid, Suddi, İbn-i Cubeyr, Hasan vb. gibi. Bu yorum Ehl-i Beyt İmamlarının da görüşüdür.
Zülfükaaar
Mesajlar: 214
Kayıt: 04 Eki 2008, 01:25
Konum: İstanbul

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen Zülfükaaar »

biralevi yazdı:
Cariyeyle ilişki haram demedim ki
Madem cariye haram değil diyorsun , o halde neden ?
biralevi yazdı: Sünni anlayışın

(evli) cariyeyle birkaç saatlik nikahsız birlikteliği

caiz görüp


Özgür ve bekar bir hanımla nikahlı birkaç saatlik beraberliği günah kabul etmesi

kendi içinde TUTARSIZLIK değilmi
gibi bir cümle kuruyorsun ? Neyse bunu cümle kurgulamandaki hata olarak anlayalım. Geçelim asıl konuya ;

Nisa suresi 24. ayeti kerimeden örnek vermişsin. Nisa kelimesi arapçada kadın demektir. Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır.

Hz. Ömer`in halifeliği sırasında, mut`anın hükmü üzerinde bazı tereddütler olunca, Hz. Ömer, mut`anın haram olduğunu ilân etmiş ve hiç bir sahabî O`na karşı çıkmamıştır. O, halife seçildiği gün yaptığı konuşmada şöyle demiştir: "Rasûlullah (s.a.s) bize üç defa mut`a yapmaya izin verdi, sonra bunu haram kıldı. Allah`a yemin olsun ki, evli bir kimsenin mut`a yaptığını bilsem, Rasûlullah`ın, mut`ayı, haram kıldıktan sonra, yeniden helâl kıldığına dair bana dört şahit getirmezse onu taşla recmederim" (İbn Mâce, Nikâh, 44, H.No: 1963).

Hz. Ali`ye göre Mut`a Hz. Peygamber tarafından Hayber günü yasaklanmıştır (bk. Buhârî, Nikâh, 29-32).

İbn Abbas`ın mut`a ya ilişkin görüşü:

Mut`anın neshedilmediğini öne sürenler bu görüşlerini İbn Abbas`a dayandırmak istedikleri görülür. Şîa mut`a ile ilgisi kurulan en-Nisa sûresi 24. ayette İbn Mes`ud ve Ubey b. Ka`b`ın okuyuşlarında "ilâ ecelim müsemmâ (belli bir süreye kadar evlenme)" ilâvesi şâz bir kıraattır. İbn Abbas`ın da bu kıraatı benimsediği nakledilir. Bu yüzden İbn Abbas`ın; "Onlarla belli bir süreye evlendiğinizde, süre dolunca mehirlerini verin" (en-Nisa, 4/24) âyetini "belli bir süreye kadar" ilâvesiyle birlikte te`vil ederek, mut`ayı helal gördüğü ileri sürülür. Kimileri de ibn Abbas`ın, mut`ayı yalnız seferde zarûret halinde mübah gördüğünü söylerler (el-Cassâs, a.g.e., III, 95; Alûsî, a.g.e., V, 5, 6).

Saîd b. Cübeyr İbn Abbas`a; "Senin fetvan aldı yürüdü ve onun hakkında şairler şiir söyledi" diyerek bir beyit okuduğu zaman o buna hayret ederek şöyle demiştir: Sübhânellah, ben böyle bir fetvâ vermedim. Mut`a; "murdar ölmüş hayvan eti, kan ve domuz eti gibi bir şeydir. Bu yüzden ancak zarûret hâlinde helâl olur" (Alûsî, a.g.e., V, 6; el-Cassâs, a.g.e., III, 95).

Atâ`, İbn Abbas (r.a)`ın şöyle dediğini nakletmiştir: "Allah, Hz. Ömer`e rahmet etsin. Mut`a, Allah`ın Muhammed Ümmetine bir rahmetinden başka bir şey değildir. Hz. Ömer bunu yasaklamasaydı, çok az kimse dışında zinaya düşen olmazdı" (el-Cassâs, a.g.e., III, 96). Abdullah b. Vehb`in naklettiği bir haberde de, bir adam İbn Abbas`a gelerek şöyle der: "Câriyemle ve arkadaşlarımla bir seferde iken cariyemi arkadaşlarıma helal kıldım ve ondan faydalandılar (yestemtiûne)" der. İbn Abbas bunun üzerine; "Bu apaçık bir zinadır (sifâh)" diye cevap verir" (el-Cassâs, a.g.e., III, 96, 97).

İbn Abbas`tan nakledilen bu görüşlerin sonucunu şu şekilde değerlendirmek mümkündür.

1) İbn Abbas, bazı rivayetlerde yolculuk ve zaruret kaydını koymaksızın mut`ayı helâl göstermektedir.

2) Ölü eti ve domuz etini zarûretten dolayı yemede olduğu gibi, mut`ayı da zarûret hâlinde olduğunu söylemektedir.

3) Mut`a nikâhının neshedildiği kanaatindedir. Bunları şu şekilde cevaplayabiliriz:

İbn Abbas`ın, en-Nisa Sûresi 24 ncü âyeti te`vil ederek mut`a nikâhını helal kabul etmesi kendisi için delil olamaz. Çünkü âyette, yukarıda da açıklandığı gibi mut`anın mübahlığına dair bir delalet yoktur. Aksine ayet mut`anın haramlığını kapsamaktadır.

Onun mut`ayı ölü ve domuz etine benzetmesi ve zaruret hâlinde onlar gibi meşrû sayması isabetli bir kıyas değildir. Çünkü haramları helâl kılan zarûret mut`ada söz konusu olmaz. Zarûretten dolayı ölü veya domuz etinin helal olması nefsin telef olmasından korkulduğu içindir. Halbuki cinsel temastan uzak kalmakla, nefsin veya bir uzvun telef olmasından korkulmaz. Diğer yandan, Allah elçisi evlenme imkânı bulamayan bekârlara oruç tutmalarını tavsiye buyurmuştur. Yukarıdaki zarûret halinde mut`ayı mubah gören rivayette bir vehim olabilir. Çünkü İbn Abbas gibi bir zatın meseleyi kavramamış olması düşünülemez.

Sonuç olarak bu konuda İbn Abbas`tan nakledilen en sağlam rivayet, Tirmizî`nin de rivayet ettiği gibi, O`nun mut`a nikâhını, haram kabul ettiği ve önceki kanaatinden döndüğü görüşüdür. Tercihe şayan görüşte budur (Ayrıntı için bk. el-Cassâs, a.g.e., III, 99, 97 vd.; Alûsî, a.g.e., V, 5 vd.; İbn Kesîr, a.g.e., III, 226; Fahruddin er-Râzî, et-Tefsiru`l-Kebîr, X, 48 vd.; İbn Âbidîn, Reddü`l-Muhtâr, İstanbul 1984, III, 51 vd.; Elmalılı, Hak Dini Kur`an Dili, İstanbul 1936, II, 1327-1329, IV, 3429, 3430).
Fatır Suresi 5. Ayet :Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi
aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak)
aldatmasın.
Zülfükaaar
Mesajlar: 214
Kayıt: 04 Eki 2008, 01:25
Konum: İstanbul

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen Zülfükaaar »

Muta Nikahının Yasaklanması!

(36) Muta Nikahına Ruhsat Verilmesi

(70) Abdullah ibni Mesud (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Biz Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber savaşa giderdik. Beraberimizde kadın bulunmuyordu. Bu durumda biz:

−Erkeklik yumurtalarımızı çıkartıp hadım olalım mı? dedik.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize bunu yasakladı! Bundan sonra bize elbise vb. bir şey karşılığı kadınla evlenmemize ruhsat verdi.

Bundan sonra Abdullah ibni Mesud (Radiyallahu Anh):

“Allah’ın sizin için helal kıldığı temiz şeyleri kendinize haram kılmayın!..” Maide Suresi 87. ayetini okudu.”

Buhari 4337, Müslim 1404/11, İbni Ebi Şeybe 3/391/15, İbni Hibban 4141, Beyhaki 7/79

(71) Cabir bin Abdullah ve Selleme bin el-Ekva (Radiyallahu Anhum) şöyle dediler:

“Biz bir ordunun içinde olduğumuz bir anda Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bizim yanımıza geldi ve:

−‘Size muta nikahı yapmanıza izin verildi, dolayısıyla muta nikahı yapabilirsiniz’ buyurdu...”

Buhari 5209, Müslim 1405/13

(72) Selleme bin el-Ekva (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Evtas yılında üç kere muta nikahı hususunda ruhsat verdi...”

Evtas: Tâif’te bir vadinin ismidir. Evtas senesi ve Mekke’nin fethi senesi aynı şeydir. Evtas savaşı Huneyn savaşının içinde dahil bir grupla yapılan savaşın ismidir. Bu savaş Mekke fethinden hemen sonra olmuştu.

Müslim 1405/18, İbni Ebi Şeybe 3/390/4, İbni Hibban 4151, Darekutni 3/258/52, Beyhaki 7/204

(73) Ebu Nadre şöyle dedi:

“Ben, Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma)’nın yanında bulunduğum bir sırada ona biri gelerek:

−Abdullah ibni Abbas ile İbni Zübeyr (Radiyallahu Anhum)’un temettu haccı ve muta nikahı hakkında ihtilaf ettiler dedi.

Bunun üzerine Cabir (Radiyallahu Anh):

−Biz bu fiilleri Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber iken yaptık. Sonra Ömer bunların ikisinden de bizi yasakladı da biz artık o fiillere avdet etmiyoruz! dedi.”

Müslim 1405/17

(74) Ebu Cemre şöyle dedi:

“Ben, Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’dan işittim. Ona kadınla muta nikahı yapmak soruldu da o buna ruhsat verdi. Bunun üzerine Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhıma)’nın azatlı kölesi Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’ya:

−Bu ruhsat kadınların az vb. çok şiddetli hallerde değil miydi? dedi.

Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’da onu tasdik ederek:

−Evet, dedi”

Buhari 5208

(37) Muta Nikahının Neshi!

(75) Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Ali (Radiyallahu Anh) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’dan kadınlarla muta nikahı ile evlenmeye kolaylık gösterdiğini işitti.

Bunun üzerine:

−Yavaş ol! Ey Abbas’ın oğlu! Çünkü Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hayber günü muta nikahını yasakladı!.. dedi.”

Müslim 1407/31, Buhari 5208, Nesei 3365

(76) Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hayber günü kadınlarla muta nikahı ile evlenilmesini ve ehli eşek etlerinin yenilmesini yasakladı!”

Müslim 1407/29, Buhari 3936, Malik 2/542, Nesei 3366, Tirmizi 1121, 1794, Darimi 2/140, İbni Mace 1961, İbni Ebi Şeybe 3/389, İbni Hibban 4145, Begavi 2292, Ahmed 1203, Albani İrva 6/317

(77) Selleme bin el-Ekva (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Evtas yılında üç kere muta nikahı hususunda ruhsat verdi sonra bunu yasakladı!”

Müslim 1405/18, İbni Ebi Şeybe 3/390, İbni Hibban 4151, Darekutni 3/258

(78) Ebu Sebre (Radiyallahu Anh) şöyle tahdis etti:

“Mekke’nin fethi yılında biz Mekke’de on beş gün ikamet ettik. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ashabına kadınlarla muta nikahı ile evlenmelerine izin verdi. Bunun üzerine ben kavmimden olan Süleym oğullarından bir arkadaşımla beraber çıktım.

Ben ondan daha güzel ve daha cüsseli idim. O ise çirkine yakın ve küçük cüsseli bir tipte idi. Her ikimizin yanında birer bürde vardı. Mekke’nin aşağısına yahut yukarısına vardığımız zaman nihayet Amir oğullarından bir cariye bulduk. Bu kadın, güzel vücutlu ve uzun boylu genç bir dişi deve gibiydi. Kendisinden nefsini istedik ve Biz:

−Birimizin seninle muta nikahı yapmasını arzu eder misin? dedik.

Kadın:

−Bana atiye olarak ne vereceksiniz? dedi. Ona bürdelerimizi arz ettik. İkimiz de bürdesini hemen açıverdi. Benim bürdem eskimiş arkadaşımın bürdesi ise yeni ve güzeldi. Kadın bizlere bakmaya başladı. O beni arkadaşımdan daha güzel buluyor, arkadaşımın bürdesini ise benimkinden daha iyi görüyordu. Böylece bir süre kendi kendisiyle istişare edip bu hususta tefekkür etti. Arkadaşım kadının kendisine isteksiz baktığını görerek:

−Onun bürdesi eskidir benim bürdem ise yenidir ve güzeldir dedi. Kadın ise bana işaret ederek üç veya iki kere bunun bürdesinde de bir beis yok dedi. Sonra, beni arkadaşımdan üstün tutarak benim davetime icabet etti. Sonra ben o kadınla muta nikahı yaptım. Bu muta nikahı kadınları, üç gün bizimle beraber oldular. Hatta Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) muta nikahını haram edinceye kadar dışarı çıkmadım. Sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bizlere o kadınlardan ayrılmamızı emretti.”

Müslim 1406/23, 20, Nesei 3368, Tabarani Mucemu’l-Kebir 6521, 6522, Said bin Mensur 846, İbni Hibban 4148, Beyhaki 14149, 14150, Ahmed 15356

(79) Ebu Sebre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Biz, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber iken:

‘Ey insanlar! Ben, kadınlarla muta nikahı yaparak faydalanmanıza izin vermiştim. Ancak Allah bu nikahı kıyamet gününe kadar haram kılmıştır! Dolayısıyla kimin yanında bu nikahla bir kadın bulunuyorsa, onu hemen bıraksın ve o kadınlara verdiğiniz faydalanma ücretinden hiçbir şeyi geri almayın!’ buyurdu.”

Müslim 1406/21, İbni Hibban 4150, Tabarani Mucemu’l-Kebir 6525, 6526, Begavi 9/100, Ahmed 15351

(80) Urve bin Zübeyr (Radiyallahu Anh) şöyle haber verdi:

“Abdullah bin Zübeyr (Radiyallahu Anh) Mekke’de ayağa kalktı ve:

−Bir takım insanlar var ki, Allah onların gözlerini körleştirdiği gibi kalplerini de körleştirmiştir. Bunlar muta nikahının caizliğine fetva veriyorlar dedi. Bununla bir kimseyi tariz ediyordu. O tariz edilen zat yani Abdullah ibni Abbas o vakit emir olan İbni Zübeyr (Radiyallahu Anh)’a seslenip:

−Şüphesiz sen çok katı ve kupkuru bir adamsın! dedi. Hayatıma yemin ederim ki, kuşkusuz muttakilerin imamı Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in zamanında muta nikahı yapılıyordu dedi.

İbni Zübeyr (Radiyallahu Anh)’da ona:

−Sen kendi nefsinde onu tecrübe et de ben de vallahi eğer o fiili yaparsan seni kendi taşlarınla recm ederim! dedi...”

Müslim 1406/27, Ebu Avane 4057, Albani İrva 6/318
Fatır Suresi 5. Ayet :Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi
aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak)
aldatmasın.
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Zülfükaaar yazdı:
Hz. Ömer`in halifeliği sırasında, mut`anın hükmü üzerinde bazı tereddütler olunca, Hz. Ömer, mut`anın haram olduğunu ilân etmiş ve hiç bir sahabî O`na karşı çıkmamıştır. O, halife seçildiği gün yaptığı konuşmada şöyle demiştir: "Rasûlullah (s.a.s) bize üç defa mut`a yapmaya izin verdi, sonra bunu haram kıldı. Allah`a yemin olsun ki, evli bir kimsenin mut`a yaptığını bilsem, Rasûlullah`ın, mut`ayı, haram kıldıktan sonra, yeniden helâl kıldığına dair bana dört şahit getirmezse onu taşla recmederim" (İbn Mâce, Nikâh, 44, H.No: 1963).

Hz. Ali`ye göre Mut`a Hz. Peygamber tarafından Hayber günü yasaklanmıştır (bk. Buhârî, Nikâh, 29-32).
.
Sen ayeti ömer efendinin yasakladığını kabul et bu senin sorunun
Hz.Ali nin ne dediğiyle ilgili sünni kaynaklardan kanıt yerine şia nın kaynağından kanıt versenya tartışma adabı böylemmi olur
sünnisin ve sünni kaynağından kanıt veriyorsun şia kaynağından vermelisin
biz size sünni kaynağından kanıt veriyoruz
Zülfükaaar
Mesajlar: 214
Kayıt: 04 Eki 2008, 01:25
Konum: İstanbul

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen Zülfükaaar »

Musa Özateş yazdı:
Hz.Ali nin ne dediğiyle ilgili sünni kaynaklardan kanıt yerine şia nın kaynağından kanıt versenya tartışma adabı böylemmi olur
sünnisin ve sünni kaynağından kanıt veriyorsun şia kaynağından vermelisin
bahsi geçen hadisler "mütevatir"'dir. yani hadis bir kişiden değil bir çok sahabeden nakledilmiştir. Hadis sahih bir hadistir. tamamı aşağıdaki gibidir;

Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Ali (Radiyallahu Anh) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’dan kadınlarla muta nikahı ile evlenmeye kolaylık gösterdiğini işitti.

Bunun üzerine:

−Yavaş ol! Ey Abbas’ın oğlu! Çünkü Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hayber günü muta nikahını yasakladı!.. dedi.”

Müslim 1407/31, Buhari 5208, Nesei 3365

(76) Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hayber günü kadınlarla muta nikahı ile evlenilmesini ve ehli eşek etlerinin yenilmesini yasakladı!”

Müslim 1407/29, Buhari 3936, Malik 2/542, Nesei 3366, Tirmizi 1121, 1794, Darimi 2/140, İbni Mace 1961, İbni Ebi Şeybe 3/389, İbni Hibban 4145, Begavi 2292, Ahmed
1203, Albani İrva 6/317


Nedense sizde ehli sünnetten bir hadis naklettiğimde hemen inkar ediyorsunuz.
Fatır Suresi 5. Ayet :Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi
aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak)
aldatmasın.
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Zülfükaaar yazdı:
Musa Özateş yazdı:
Hz.Ali nin ne dediğiyle ilgili sünni kaynaklardan kanıt yerine şia nın kaynağından kanıt versenya tartışma adabı böylemmi olur
sünnisin ve sünni kaynağından kanıt veriyorsun şia kaynağından vermelisin
bahsi geçen hadisler "mütevatir"'dir. yani hadis bir kişiden değil bir çok sahabeden nakledilmiştir. Hadis sahih bir hadistir. tamamı aşağıdaki gibidir;

Nedense sizde ehli sünnetten bir hadis naklettiğimde hemen inkar ediyorsunuz.
bir sünni ile alevi tartışacak ise her biri diğerinin kaynağından kaynak vermelidir
hadis sahihtir deyip sünni kaynağını dayatırsan nasıl tartışılır?
Zülfükaaar
Mesajlar: 214
Kayıt: 04 Eki 2008, 01:25
Konum: İstanbul

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen Zülfükaaar »

sizin hadis kaynaklarınıza pek vakıf değilim. Bu konuda yalan söylemem.
Fatır Suresi 5. Ayet :Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi
aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak)
aldatmasın.
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Zülfükaaar yazdı:sizin hadis kaynaklarınıza pek vakıf değilim. Bu konuda yalan söylemem.
İnş ilgilenirsin
fikrin zenginleşir derinleşir
en azından bizim aleyhimize yapılan iftiraları bizzet kendin tespit etmiş olursun
bu çaba muta tartışmasından daha faydalıdır
derya
Mesajlar: 84
Kayıt: 30 Oca 2012, 01:04

Re: Muta Nikahı Gibi Bir Nikah Ehlibeyt'in yolunda olabilir

Mesaj gönderen derya »

Selam aleykum.Burada daha önce Kurtubi tefsirinden Nisa-43'ün tefsirini yazmıştım...ve orda "Sarhoşken namaza yaklaşmayın" ayetinin imam Ali a.s hakkında nazil olduğu, haşa imam Ali a.s'ın sarhoşken namaz kıldırıp Kafirun suresini yanlış okuduğu yazıyordu. Tirmizi'nin bu hadise "hasen sahihtir" dediği yazıyordu. Yani ehli-sünnetin sahih kabul ettiği hadislerden bahsediliyorken bunu da gözardı etmemek lazım. Ayrıca; her sahih hadis mütevatir olabilir ama her mütevatir hadis sahih olmayabilir.
Cevapla

“Serbest Kürsü” sayfasına dön