alone_man yazdı:bize göre ayetin hükmü ne ise sahih hadisin hükmüde odur
biz Peygamberimize
bu senin fikrinmi yoksa Allahın"mı diye soran cahillerden değiliz
Demissin ve kesistirip isin icinden cabucak siyrilip kaybolmussun !!
Madem oyle sizin dilinizin varipta soyleme cekindigi seyi ben soyleyeyim bu hukumlerin hepsi sozde kurandan cikarilmis sonrada bu 5 mevzu sart kosulmus . Sonradanda cikarilan hadislerle kurana uyarlanmis olmus bitmis .
Hemen bunu kuranla tezeklıyelim sevgili canlar
37. Yoksa sizin bir kitabınız var da ondan ders mi görüyorsunuz? (Evet var hadis kitaplari var kuranla es deger )
38. Onda, keyfinize uyan her şeyi rahatça buluyorsunuz. (Evet buluyorlar ve ondan kanunlar cikariyorlar sartlar kosuyorlar )
39. Yoksa sizin lehinize üzerimizde kıyamete kadar uzanacak yeminler mi var da siz ne hükmederseniz oluverecek! ( Kendi kanitlari dogruluguna yemin edip kendilerinin ki daha dogrudur diyorlar )
42. Baldırın çıplak kalacağı, secdelere çağrılacakları gün, onu da yapamayacaklar.
Simdi daha kapsamli aciklamak icin diyorum cevap verirseniz iyi olacak !
Kuranin o ayetini bu ayetini alip bundan sartlar olusturanlar sizce makbulmu ?
Yoksa siz kitabin birazini sart birazini sartsizmi goruyorsunuz ?
Ha namaz kilmak sart oldu ama , bir topluluga iftira atma , yurtlarindan cikarma hak oldu oylemi ?
Ha hacca gitmek sart oldu ama , gitmeyeni kafir ilan etmek hak oldu oylemi ?
oruc tutmak , camiye gitmek , şart oldu ama , haksizlik etme , kimsenin hakkini yeme , yalan soyleme , insanlara zulum etme , iftira atma , bunlar ebes serbest oldu oylemi sarti yok yani ??
bakara 85- Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Sizden kim bunu yaparsa, onun cezası dünya hayatında rezillikten ibarettir; kıyamet gününde de onlar azabın en şiddetlisine uğratılır.
PIRCAFERI yazdı:oruc tutmak , camiye gitmek , şart oldu ama , haksizlik etme , kimsenin hakkini yeme , yalan soyleme , insanlara zulum etme , iftira atma , bunlar ebes serbest oldu oylemi sarti yok yani ??[/b]
bakara 85- Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Sizden kim bunu yaparsa, onun cezası dünya hayatında rezillikten ibarettir; kıyamet gününde de onlar azabın en şiddetlisine uğratılır.
bu ayeti kendin için hatırla
namazı orucu haccı inkar ederken bu ayeti hatırla
İmam-ı Zaman aleyhisselam buyurdu ki;
"Allah bizim şiilerimizi kendisine ibadette başarılı kılsın.Eğer bize verdikleri ahte uyar ve sıdk-ı dilden kalpleri birleşirse,mutlaka beni görür ve böylece büyük saadete ulaşmış olurlar.Bunu engelleyen şey ise onların bizim hoşumuza gitmeyen işler yapmalarıdır.Allah hepinize yardımcı olsun.
Hz. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu: Allahu Teala aklı ilminin öncesinde hazine edilmiş ve gizletilmiş nurdan yarattı. Hiçbir mürsel peygamber ve mukarreb melek bundan haberdar değildi. Sonra ilmi aklın nefsi, anlayıp derk etmeyi ruhu, zühdü başı, hayâyı (utanma duygusu) iki gözü, hikmeti dili, şefkati ağzı ve rahmeti kalbi olarak karar kıldı. Sonra on şeyle içini doldurup onu güçlendirdi. Yakin. iman, doğruluk, sükûnet, ihlâs, uyumluluk ve samimiyet, karşılıksız bağış ve hediye, kanaat, teslimiyet, şükür. Sonra Allah Azze ve Celle dön ve git emrini verdi, akıl itaat edip dönüp gitti. Sonra Allah Azze ve Celle gel emrini verdi akılda itaat etti. Sonra konuşmasını emretti. Akıl şöyle arz etti: Zıddı ve eşi benzeri ve kuffu, dengi ve mislisi olmayan Allah’a hamdolsun. O’nun azameti karşısında her şey boyun eğip zelil olmuştur. Sonra Tebarek ve Teala olan Rabb şöyle buyurdu: İzzetim’e ve Celalim’e yemin olsun senden daha güzel ve bana daha itaatkâr, senden daha yüksek ve yüce, daha şerefli ve daha aziz bir mahlûk yaratmadım. Seninle tek bilinirim ve tevhidim tanınır. Seninle ibadet edilirim. Seninle bana dua edilir. Seninle bana sığınılır, seninle aranırım, seninle korkulurum ve seninle benden çekinilir. Sevap ve ceza seninledir. Böylece akıl secdeye kapandı. Bin yıl secdede kaldı. Tebarek ve Teala olan Rabb şöyle buyurdu: Başını kaldır ve iste isteğin verilir, şefaat iste kabul edilir. Akıl başını kaldırıp arz etti: Ey Allah’ım! Yaratılıp verildiğim kimsede beni şefaatçi etmeni arz ediyorum. Sonra Allah Celle Celaluhu meleklere şöyle buyurdu: Sizleri şahit tutuyorum onu yaratıp da bıraktığım kimsede şefaatçi olarak karar kılıyorum.
İmam Ali Aleyhisselam şöyle buyurdu: Cebrail, Hz. Adem Sallallahu ala nebiyyina ve alihi ve aleyh’e nazil oldu ve şöyle dedi: Ey Adem Sallallahu ala nebiyyina ve alihi ve aleyhi, üç şeyden birini seçmen hususunda emrolundum, birini seç ve ikisini bırak. Hz. Adem Sallallahu ala nebiyyina ve alihi ve aleyhi: Ey Cebrail nedir bu üç şey? Dedi. Cebrail: Akıl, hayâ ve din dedi. Hz. Adem Sallallahu ala nebiyyina ve alihi ve aleyhi: Ben gerçektende aklı seçtim dedi. Cebrail, hayâ ve dine: Geri dönün ve onu (aklı) bırakın dedi. Hayâ ve din şöyle dediler: Ey Cebrail, akıl neredeyse bizim de orada olmamız emrolundu. Cebrail: Öyleyse bildiğinizi yapın dedi. Ve yükseldi.
İmam Muhammed Bagır Aleyhisselam şöyle buyurdu: Bilin ki gerçekten de Allah-u Teâla, tahir ve tayyip olan bir arz (toprak) yarattı. Ve orada şirin, zelal (berrak) ve içmesi yumuşak ve hoş olan bir suyu o topraktan coşturdu ve bizim velayetimizi ona sundu ve o toprak da velayetimizi kabul etti. Sonra o suyu o toprakta yedi gün cari etti (akıttı). Yedinci günden sonra bu suyu kendi mekânına geri çekti (toprağa). Sonra bu toprağın en temiz ve en değerli kısmından bir miktar aldı ve onu Eimme (Ehli Beyt) Aleyhimusselam’ın toprağı olarak karar kıldı. Ve sonra bu toprağın en aşağı kısmından bir miktar aldı ve bu topraktan bizim şialarımızı ve muhiplerimizi, bizim toprağımızın fazlı sayesinde yarattı. (bizim toprağımızın hürmetine). Eğer toprağınız kendi halinde kalsaydı, nasıl ki bizim toprağımız kendi halinde kaldı, siz ve biz aynı olurduk. Ravi arz etti: Yebne Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem bizim toprağımız neyle karıştırıldı? İmam Aleyhisselam şöyle buyurdu: Allah-u Teâla tuzlu, pak olmayan, murdar (pis) ve kötü kokulu bir toprak yarattı. Ve sonra acı, tuzlu ve kokuşmuş bir suyu o topraktan coşturdu. Ve sonra azameti Celil olan Emir-el Muminin Aleyhisselam’ın velayetini ona sundu, ama o kabul etmedi. Ve sonra bu suyu onda yedi gün akıttı. Ve sonra o suyu da kendi kaynağına geri gönderdi. Sonra bu pis kokulu habis toprağın en aşağı kısmından bir miktar aldı ve bundan küfür önderlerini tagutları ve facirleri yarattı. Daha sonra bu toprağın geri kalanını sizin toprağınızla karıştırdı. Eğer onların toprakları kendi haline terk edilip sizin toprağınızla karıştırılmasaydı, onlar asla salih bir amel işlemezlerdi. Emanetleri asla sahibine iade etmezlerdi. Şehadeteyni (iki şahadeti) asla demezlerdi. Oruç tutmaz, namaz kılmazlardı. Zekât vermez, hacca gitmezlerdi. Ve yüzleri de asla size benzemezdi. Ey İbrahim! Mümine Allah-u Teâla’nın düşmanlarından birinde güzel bir suret görmesinden daha ağır bir şey yoktur. Ama mümin bu suretin kendi suretinden ve mizacından olduğunu bilmiyor. Ey İbrahim! Ve sonra bu iki toprağı birinci suyla ve ikinci suyla karıştırdı. O yüzden görürsünüz ki, bizin şialarımız ve muhiplerimiz faiz yerler, zina ederler, livat ederler, hıyanet ederler, şarap içerler ve namazı terk ederler. Zekâtı vermezler, hacca gitmezler. Bunların hepsi bizim düşmanımız olan nasibinin cinsinden ve mizacından ve müminin toprağının onun toprağıyla karışmasındandır. Ve bu nasibi olan düşmanda zahitlik ve ibadet olduğunu görürsün. Namazda süreklilik vardır ve namaza önem verir. Zekâtı verir, orucu tutar. Hacca gider, cihat eder, hayırlı ve iyi ameller yapar. Bunların hepsi müminin toprağından, cinsinden ve mizacındandır.
Müminlerin ve nasibilerin amelleri Allah-u Teâla’ya arz olunduğunda, Allah-u Teâla şöyle buyurur: Ben, Adlim (adaletin kaynağı) ve asla sitem etmem. Ben, Munsif’im (insaflı) ve asla zulüm etmem. İzzetim’e ve Celalim’e ve mekânımın yüceliğine and olsun! Nasibinin toprağından, mizacından ve cinsinden olan bir günaha mümin mürtekip olduğunda, ona asla zulmetmem. Bütün salih ameller müminin toprağından ve mizacındandır. Müminin mürtekip olduğu reddedilmiş kötü ameller nasibinin toprağından ve mizacındandır. Allah-u Teâla, her amelin kendi aslına cevherine (kaynağına) geri dönmesini emreder. Allah-u Teâla, yarattığı kullarından daha çok âlimdir, kullarına. Ey İbrahim! Burada bir zulüm, sitem ve düşmanlık görüyor musun?
Daha sonra İmam Aleyhisselam şu ayeti buyurdu: Dedi ki: Allah korusun, eğer malımızı yanında bulduğumuz kişiyi tutmazsak o zaman biz zalimlerden oluruz. Yusuf- 79 Ey İbrahim! Güneş doğduğunda ve ışığını dünyaya yaydığında; ışık güneşten ayrı mıdır? Yoksa güneşle birleşik midir? Güneşin ışığı doğudan batıya kadar ulaşır ve sonra batığında ışık ona geri döner. Böyle değil mi, ey İbrahim! İbrahim arz etti: Evet, ey yebne Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem. Sonra İmam Aleyhisselam buyurdular: İşte böyle her şey kendi aslına, cevherine ve kaynağına geri dönecek. Kıyamet günü olduğunda, Allah-u Teâla, nasibilerden müminin toprağından, mizacından ve cinsinden olan şeyleri ve bütün salih amelleri çekip alacak ve mümine iade edecektir. Aynı şekilde müminlerden nasibinin toprağından, mizacından ve cinsinden olan şeyleri ve bütün kötü ve reddedilmiş amelleri alıp nasibiye iade edecektir. Ve bu iş adaletin ta kendisidir! Şüphesiz Allah, adildir ve isimleri de mukaddestir. Ve sonra Allah-u Teâla, nasibiye buyuracaktır: Sana zulüm etmiyorum. Bütün bu habis ve çirkin ameller senin toprağından ve mizacındandır. Ve sen bunlara, daha evlasın (yakın, layık, uygun). Ve bütün bu salih ameller, müminin toprağından ve mizacındandır. Ve mümin bunlara daha evladır.
İmam Aleyhisselam şöyle buyurdu: Bu gün herkese kazandığının karşılığı verilecektir. Bu gün zulüm yoktur. Şüphesiz Allah, çabuk hesap görendir. Mümin- 17 Burada zulüm ve sitem görüyor musun, ey İbrahim! İbrahim arz etti: Hayır, ey yebne Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem. Belki burada üstün ve yüce bir hikmet, adalet ve açık olan bir beyan görüyorum. Daha sonra İmam Aleyhisselam şöyle buyurdu: Ey İbrahim! Kur-an’da olan ayetlerle bu manayı daha fazla açıklayayım mı? İbrahim arz etti: Evet, ey yebne Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem.
İmam Aleyhisselam şöyle buyurdu: Pis ve habis topraklar, pis ve habis olanlar içindir. Pis ve habis ruhlar da pis ve habis topraklar içindir. Tayyip ve temiz olan topraklar tayyip ve temiz ruhlar içindir. Tayyip ve temiz olan ruhlar da temiz olan topraklar içindir. Onlar müşriklerin dediklerinden beridirler. Onlar için mağfiret ve kerim olan rızklar vardır. Nur- 26
Ki, Allah, pisi temizden ayırsın ve pis olanı üst üste koyup hepsini bir yığın haline getirsin ve topunu cehenneme koysun. İşte bunlardır, hüsrana uğrayanlar. Enfal- 36 Ve sonra İbrahim şaşkınlıkla arz etti: Subhanellahil Azim. Anlayan için bu ne kadar da açık bir beyandır. Kalpleri tersine dönmüş bu mahlûkat onun marifetine karşı ne kadar da kördürler. Daha sonra İmam Aleyhisselam buyurdular: Ey İbrahim! Kuran’dan, ayetlerle, bu manayı daha fazla açıklayayım mı? İbrahim arz etti: Evet, ey yebne Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem.
İmam Aleyhisselam buyurdular: Allah-u Teâla ayetin de şöyle buyuruyor: Allah-u Teâla onların kötülüklerini iyiliğe çevirir. Allah, Bağışlayan ve Rahim olandır. Furkan- 70
Allah-u Teâla bizim şialarımızın kötülüklerini iyiliğe ve bizim düşmanlarımızın iyiliklerini kötülüğe çevirir. Allah istediğini yapar ve irade etiği şeye hükmeder. Allah’ın hükmünü ne kimse değiştirebilir ne kazasını geri çevirebilir. Allah-u Teâla’nın yaptığından sorulmaz. Belki, onlardır sorguya çekilecek olanlar. Ey İbrahim! Bu hadis, gizli olan, batini bir ilimdir ve hazinenin sırlarından bir sırdır.
İmam Hasan Askeri Aleyhisselam şöyle buyurdu: Biz Ehli Beyt’e yardımda zayıf kalanlar eğer namazda düşmanımıza lanet okursa sesini Dünya’dan Arş’a kadar tüm melekler duyar.
PIRCAFERI yazdı:oruc tutmak , camiye gitmek , şart oldu ama , haksizlik etme , kimsenin hakkini yeme , yalan soyleme , insanlara zulum etme , iftira atma , bunlar ebes serbest oldu oylemi sarti yok yani ??[/b]
bakara 85- Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Sizden kim bunu yaparsa, onun cezası dünya hayatında rezillikten ibarettir; kıyamet gününde de onlar azabın en şiddetlisine uğratılır.
bu ayeti kendin için hatırla
namazı orucu haccı inkar ederken bu ayeti hatırla
Namaz zaten tartisilir ben gece yarilari allahimi zikrederim oglen sabah ikindi hatta daha fazlasini ama siz nereden bileceksiniz !
Bakin Alibaran kardesimiz akillan ilgili yeterince hadisler koymus okumaliyiz diye dusunuyorum cunku bir iki ayeti alip 5 sartla bunlari kosup bunlarla bitirmek abes yere gelmektir.
Madem kuran allahin sozu her ayeti sart olmazmi ?
Mesela kuranda bir insan bir insani oldurdugunde , ailesine kefelat parasi verip sonrada 60 gun oruc tutulmasi gerektigini soyluyor bunlar neden sart degil bunlari gecersiz kilanlar sartsiz edenler kim ? Buna uymamakla kurana allaha karsi gelmek degilmi Neden bunlar sart kosulmuyor ?
Evet bunun gibi daha bircok ayetler var daha ne diyeyim bildiginiz gibi yasayin fakat ben guzel bir kardesinizim bazi gerceklere dogruya dogreu demek icin kibiri birakip hakikatten oyle demeniz sizin gonlunuz vicdaniniz icin daha iyi olmazmiydi sevgili can !
bu ayeti kendin için hatırla
namazı orucu haccı inkar ederken bu ayeti hatırla
Öyle birsey yapmaz cünkü isine gelmiyor.
Bir sorum var pirbektasi: Ehlibeyt(AS) sence kimdir???
Sevgili Alevi can !
Kurani farkli algiladigimiz kesin birsey , bu gerekceyle sizin algiladiginiz seyleri yapmam sizin bildiginize uymam demek olur. Buda kendi ozumu yolumu birakmam demek olur. kuranda derin bilgiler varki bazi ayetlerin hukmunu gecersiz kilar eger o ilme ulasirsaniz . Dedim ya algilayis inanc farki .
Ehlibeyt Ali selam kimmi !!!
Ya sorunu anlamadim yada basit seylerle konuyu saptirmaktasiniz sevgili alevi ?
