1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

imam Humeyninin kısa biyoğrafisi

Gönderilme zamanı: 02 Haz 2007, 18:12
gönderen MERDAN
SEYYİD RUHULLAH AYETULLAH-İL UZMA
İMAM HUMEYNİ’NİN (r.a) KISA BİYOĞRAFİSİ


Resim

İran İslâm Cumhuriyeti lideri ve kurucusu, fakih ve arif İmam Humeynî, 24 Eylül 1902’de Humeyn şehrinde doğdu. Haziran 1989 yılında Tahran’ın kalp hastanesinde vefat etti.

Resim

Asıl adı Ruhullah soyadı Mustafavî olan, ancak Musevî-yi Humeynî olarak tanınan İmam Humeynî’nin babası, zamanın ulemasından sayılan Seyyid Mustafa idi. Beş aylık iken babasını kaybetti. Dönemin hükümetine bağlı, feodal güçler tarafından şehid edilerek öldürülen babasının akrabaları, katilin kısas edilmesi için "Darul Hükümeye" Tahran’a gelerek bu konuda ısrarları sonucu katil kısas edilmiştir.

Resim
YA HÜSEYİN

Çocukluk dönemini Ayetullah Hansarî’nin (Zubdetu’t-Tesanif’in yazarı) torunlarından olan annesi Hacer hanım ve halası Sahibe hanımın yanında geçirmiş, fakat onbeş yaşında iken hem annesini hem de halasını kaybetmiştir.

Resim

Çocukluk yıllarından itibaren dinî medreselerde temel dersleri (Arap dili ve edebiyatı, mantık, fıkıh ve usul) almaya başlamış ve Mirza Mahmut İftiharu’l-Ulema, Hac Mirza Necefî-yi Humeynî, Ayetullah Şeyh Ali Muhammed Burucerdî, Ayetullah Muhammed Gulpayganî ve Ayetullah Abbas Erakî gibi
bölgenin büyük ulema ve hocalarından dersler alarak 1919 yılında Erak İlmiye Medresesine girdi.


Resim

Burada birçok dersleri okuduktan sonra Kum İlmiye medresesine geçerek felsefe ve ahlak derslerini, Ayetullah Muhammed Şahabadî ve Seyyid Ebu’l-Hasan Hakîm Kazvinî ve Hac Mirza Cevad Ağa Melikî-yi Tebrizî’nin yanında okudu. Menkul fıkıh ve usul derslerini ise Ayetullah Abdulkerim Hairî-yi Yezdî, ve Ağa Mir Seyyid Ali Kaşanî’den aldı. Fıkıh ve usul derslerinde çok başarılı olarak kısa zamanda ictihad (Müctehidlik) derecesine ulaştı.

http://img106.imageshack.us/img106/4905/imamasxx4.jpg

Resim

İmam Humeynî, Hicri 1339 yılında Ayetullah Abdulkerim Hairî’nin vefatından sonra artık kendisi felsefe, tehzibi nefs ve ahlak derslerinde Kum’un ünlü ulemasından biri olmuş; daha sonraları ise fıkıh ve usul derslerinin de ünlü hocaları arasında yer almıştır.

Resim

O dönemde hükümet karşıtı olan şahsiyetlerle irtibat halinde olan İmam Humeynî, genç yaşına rağmen Şah Rıza Pehlevî rejimine karşı mücadele vermeye çalışıyordu. Ayetullah Hairî’den sonra Kum’un önde gelen ulemasından Ayetullah Burucerdi’ye bir süre güncel meseleler hususunda yardımcı olan İmam Humeynî, o büyük zatın da vefat etmesinin ardından, Kum Medresesi ve ilmî çevrelerde "Ayetullahi’l-Uzma" olarak tanındı.

Resim

İMAM VE OĞLU SEYYİD AHMED HUMEYNİ

1958’de Eyalet ve Vilayet Cemiyetlerinin kurulması ve Şah’ın "Altı maddelik tasarıları"nın ortaya konulmasıyla, Şah rejimi aleyhine şiddetli mücadelesini başlattı. 5 Haziran 1961’de meydana gelen kanlı olaylardan sonra rejim aleyhine yaptığı bir konuşma sonucu tutuklanarak Tahran’daki İşretâbâd askeri ceza evine konuldu.

Resim

Serbest kaldıktan bir yıl sonra, kapitülasyon tasarısı aleyhine yaptığı ateşli konuşmasının ardından tekrar tutuklandı. Ancak bu kez cezaevine değil, 4 Kasım 1965’te Türkiye’ye sürgüne gönderildi. Bir süre sonra İmam Humeynî, Türkiye’den Irak’a geçti ve bu, Irak’ın Necef kentinde talebe yetiştirmekle meşgul olacağı onbeş yıllık uzun bir sürgünün başlangıcıydı.

Resim

İmam’ın oğlu Seyyid Mustafa’nın Şah rejimi gizli istihbarat servisleri tarafından öldürülmesinin ardından İran’da karışıklıklar meydana geldi. Şah rejiminin aleyhine bir ayaklanma başlatıldı. İmam Humeynî’nin önderliği altında yürütülen bu hareketler sonucunda İrak’tan Fransa’nın Paris kentine geçti.

1 Şubat 1979’da Şah’ın İran’dan kaçmasının ardından İmam Humeynî onbeş yıllık bir sürgünün ardından on milyonlarca müslümanın karşılaması ile ve İran halkına bağımsızlık, özgürlük ve İslâm Cumhuriyetini hediye olarak getirerek İran’a geri döndü.

Resim

Onun geri dönüşü devrimin gidişatını daha da hızlandırdı ve 11 Şubat 1979’da İmam Humeynî’nin başlattığı uzun mücadele zafere ulaştı ve halkın büyük desteği ile Şah rejimi tarihe karışarak yerine İran İslâm Cumhuriyeti rejimi kuruldu. İmam Humeynî İnkılabın zaferinden on yıl sonra, 4 Haziran 1989’da Tahran’da vefat etti.

Resim

İmam Homeyni'nin kabri saadetleri - TEHRAN


ALLAHIN (CC) SELÂMI VE RAHMETİ ÜZERİNE OLSUN. AMİN

Gönderilme zamanı: 03 Haz 2007, 13:15
gönderen MERDAN
ELVEDA İMAM

Ey çağın Zeynepleri feryat olup inleyin
Haykırın mazlumlara Rûhullah göçtü deyin
Secde bülbül ağlasın gül bağrını dağlasın
Zaman mâteme dursun ümmet acıyla yansın
Elveda İmam

Ey çağın put kıranı zamanın Hüseyni
Muhteşem kıyamınla ezdin küfrün belini
Ey ümmetin rehberi mahrumların önderi
Tağutların korkusu hizbullahın severi
Ey İmamımız

Takva erdi sesine irfan medresesine
Secdelerle eriştin imanın zirvesine
Dökülünce dilinden bir sözcük bir kelime
Milyonlar şaha kalkar yürekler lime lime
Elveda İmam

Lâleler kana boyandı ölüme adandı
Birer birer tâğutlara namlular uzandı
Dağlar taşlar uyandı göklerde kuşlar uyandı
Kâbe kana boyandı ahh ümmet uyanmadı
Elveda İmam

Çatıversen kaşını uzatsan parmağını
Söndürürdü hizbullah şeytanın ocağını
Çatıversen kaşını oynatsan dudağını
Söndürürdü hizbullah küfrün ocağını
Ey İmamımız

Gönderilme zamanı: 03 Haz 2007, 13:17
gönderen MERDAN
İMAM HUMEYNİ DEN GENÇLERE ÖĞÜTLER :

1. Günlük farz namazları vaktinde kılın gece namazı da kılmaya çalışın.
2. Vacipleri yerine getirip haramlardan uzak durun.
3. Pazartesi ve perşembe günleri mümkün oldukça oruç tutmaya çalışın.
4. Çok fazla uyumayın ve Kuranı Kerimi çokça okuyun.
5. Sözünüzde durun ve anlaşmalarınıza önem verin.
6. Sade ve gösterişten uzak giyinin.
7. Yoksullara yardım edip her gün sadaka vermeye çalışın.
8. Çok masraf edilmiş lüks toplantılara katılmayın kendinizde böyle toplantılar düzenlemeyin.
9. Çok konuşmayın çok dua edin.
10. Kendinizi bilgi yönünden geliştirin dini konuşmalara katılın.
11. Yaptığınız iyilikleri unutun ve geçmişte işlemiş olduğunuz günahları hatırlayın.
12. Spor yapmaya özen gösterin.
13. Bir İslam ülkesinin ihtiyaç duyabileceği tüm bilimleri öğrenin.
14. Her bakımdan dikkatli ve uyanık olun .
15. Kuran okumasını ve tecvid kurallarını öğrenin .
16. Aktüalite ile ilgilenin güncel haberleri özellikle de müslümanları ilgilendiren haberleri takip edin .
17. Maddi yönden yoksullara manevi yönden de rabbani âlimlere bakın
18. Her akşam yatmadan önce kendinizi hesaba çekin gün boyu işlemiş olduğunuz günahlardan tövbe edin ve yaptığınız güzel işler içinde şükür edin .
19. Âlimlerle arkadaşlığı asla kesmeyin sürekli onların sohbetinde bulunun .

Gönderilme zamanı: 03 Haz 2007, 20:35
gönderen MERDAN
İMAM HUMEYNİNİN SÖZLERİ :

Filistin konusunda :

Şimdi Filistin ve Lübnanda müslüman kardeşlerimiz İsrailin insanlık dışı kuşatması ve saldırısı altındalar Allah korusun eğer İsrail o savaş meydanında zafere ulaşırsa saldırısını diğer ülkelere kadar genişletecektir.
İslam milleti insani vazifenin gereği kardeşliğin akli ve İslami vazifenin gereği olarak bu emperyalizim uşağının köklerini yok etmek konusunda hiçbir fedakarlıktan kaçınmamakla yükümlüdür İsrail aleyhine savaşan kardeşlerine maddi ve manevi yardım ilaç ve gıda göndererek yardım etmelidir.


İslam konusunda :

İslam siyasetten ayrı değildir İslam diğer dinler gibi değil ki dua ve zikirden ibaret olsun. İslamın siyaseti diğer hükümleriyle birliktedir. Ve ben de siyasi müdahalede bulunuyorum .
İslam ülkelerinde kirli eller Şiiler ve Sünniler arasında ihtilaf yaratıyorlar Bunlar ne Şii nede Sünnidirler Bunlar emperyalizmin elleridir. İslam ülkelerini ellerimizden almak istiyorlar .

Müslümanların temel sorunu Kuran ve İslamdan uzak olmalarıdır. Eğer Müslümanlar Allah’ın ipine sımsıkı topluca sarılın bölünmeyin emrine göre bu bir tek emr ve nehye doğrultusunda bile hareket etselerdi bütün sorunları siyasi sosyal iktisadi sorunlar hallolurdu . Hiçbir güç onlara karşı koyamazdı .

Bilinçli olarak ileri gidin . Kuran İslam ve ülke için hizmet edin . Bütün İran ve İslam ülkeleri İslami bir topluluktur. Bundan dolayı hepimiz İslam için birlikte olmamız gerekir .

Bu islami topluluklardan her biri İmamı Zamanın liderliğindeki büyük İslam toplumundan bir şubedir .


Alimler ve Siyaset konusunda :

İnsanlık tarihinin başlangıcından beri peygamberler ve alimler zalim sultanlara ve hükumetlere karşı kıyam etmek ve savaşmakla görevliydiler .
Acaba onlar siyasi işlere karışmanın Ruhani bir kişinin görevi olmadığını bilmiyorlarmıydı ?

İslam uleması İslamın açık hükümlerini korumakla yükümlüdür . İslam ülkelerinin bağımsızlıklarını desteklemeleri gerekir. Zulüm ve baskılardan nefret ettiklerini açıklamaları gerekir. İslam ülkelerinin bağımsızlıkları aleyhine ve İslam düşmanları ile yapılan antlaşmalara karşı nefretlerini açıklamalıdırlar.

Ben burada oturup tesbih çeken mollalardan değilim . Ben Papa değilim ki pazar günleri ayin yapıp diğer vakitlerde kendim için saltanat süreyim ve diğer işlerle bir ilgim olmasın.”


IQRAA- Araştırma
info@iqraa.de