Humeyni için ne dediler?

Cevapla
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Humeyni için ne dediler?

Mesaj gönderen MERDAN »

İmam Humeyni için neler dediler ?
Dünyanın büyük şahsiyetleri açısından
İmam Humeyni (r.a):


İslam inkılabının büyük lideri ve İslam cumhuriyeti nizamının kurucusu imam Humeyni (ra)’in rihletinin 19. yıl dönümü dolaysıyla dünyanın önde gelen bazı şahsiyetlerinin İmam Humeyni (ra) ile ilgili düşünce ve görüşlerini aktarmak istiyoruz sizlere.

Prof. Hamid Mevlana, Washington D. C. Üniversitesi, uluslar arası iletişim bölümü kurucusu ve başkanı:

Bence 20. yüz yılda hiç bir ses, İmam Humeyni (ra)’in sesi kadar dünyayı sarsmadı. İmam Humeyni (ra) dünya harbinden sonra evrensel olarak tağut ve zulme karş suskunluk tılsımını kıran ilk şahsiyetti. Eğer bu tılsım kırılmamış olsaydı, bu gün sovyetler birliği hala yaşamış olacaktı.

Ahmed Huber, İsviçreli müslüman gazeteci:

Bu gün Avrupa’da Berlin duvarının yıkılmasının sizin başlattığınız inkılapla bağlantılı olduğu düşünülüyor. Bu İslami kıyamın tesirleri Avrupa’da hissediliyor. Avrupa’da 12 ila 15 milyon müslüman yaşıyor ki bunlardan yüz binlercesi İsviçre’de yaşıyor. İmam Humeyni (ra) sadece müslümanları uyandırmadı, hatta İslam dışı dünyayı da etkiledi.

Şunu bilin ki sizin lideriniz olan o yaşlı adam asla ölmedi ve hala yaşıyor, çünkü bunca değişim onun eliyle gerçekleşmiştir.

Ayetullah Seyyid Muhsin Hüccet, Afganistanlı alim:

İmam Humeyni (ra) sürekli şii-sünni kardeştir, derdi. İmam Humeyni (ra) vahdet ve dayanışmadan söz ederdi. İmam şöyle derdi: Müslümanların başına gelen her felaketin sebebi, tefrikadır. Eğer müslümanlar birlik olursa hiç kimse onlara bir şey dayatamaz. Çünkü müslüman ülkelerin ve insanların sayısı çoktur.

İmam her zaman dünyanın neresinde müslümanlar tehdit altında olursa onları savunmak gerektiğini söylerdi. İmam Humeyni (ra) bizzat İslam’a yönelik her türlü tehdide karşı direnirdi, ister Afganistan’da olsun, ister Filistin’de ve ister Irak’ta. Bu da imam Humeyni (ra)’in şahsiyetinin belli bir ülke veya belli bir bölge ile sınırlı kalmadığını gösteriyor.

BMT genel sekreteri:

İran milleti büyük bir lideri kaybetti ve ben bu ülkenin müslümanlarının büyük acısını çok iyi anlıyorum.

Allame Fazlullah, Lübnanlı alim:

İmam Humeyni (ra) peygambervari ilahi risaletini taşıdı ve sonunda sürdürdüğü cihad yolunda şehid oldu.

Tallal Atrisi, Lübnan üniversiteleri öğretim üyesi:

Lübnanlı bilgin bölgedeki manevi eğilimin İmam Humeyni (ra)’in ilahi kıyamı ile bütünleştiğini belirterek şöyle diyor: İmam Humeyni (ra) önderliği ve İslam inkılabının zaferi, çağdaş dünyada hareket ve medeniyetinin temelidir.

Lübnan Hizbullah hareketi sözcüsü:

İslam dünyasının büyük lideri İmam Humeyni (ra)’in rihletinin haberi tüm kalpleri kırdı, belleri büktü ve gözlere yaş doldurdu. İmam Humeyni (ra) çağdaş tarihin karanlığında parlayan ve tüm herkesin sığınağı olan bir liderdir.

Papa 2. Jhon Paul, dünya katoliklerinin merhum lideri:

Bize, siyasi ve dini liderliği ile milletine ve ümmetine onca getiri kazandıran Ayetullah Humeyni (ra)’e karşı saygı göstererek bu getirileri düşünmek düşer.

Ayetullah Şeyhzade Kaboli, Afganistanlı şii alim:

İmam Humeyni (ra)’in İslami hükümet kurmak ve ne doğu, ne batı ilkesine göre derin bir siyasi çizgi oluşturmak doğrultusundaki hareketi, imamın siyasi duruşunu yansıtır. İmam Humeyni (ra) İslam’ı yeniden ihya eden, İslami hükümet ve şeriati ihya eden bir liderdir.

Françisko Francila, dünya turizm örgütü genel sekreteri:

Bence İmam Humeyni (ra) evrensel bir şahsiyetti ve sadece İran’ın çağdaş tarihini değil, aynı zamanda dünyanın çağdaş tarihini yüce düşünceleri ile etkiledi.

Afrika vahdet kongresi genel sekreteri:

İran’ın büyük lideri tüm dünya halklarının takdir ettiği ve saygı duyduğu biriydi. O, mazlumlar ve mustaz’aflar için efsane lider ve bağımsız milletler için de ilham kaynağıydı. Onun aydın öğretileri ve görüşleri, direniş ve mücadele ile sosyal adalet ve özgürlük için savaşanların yoluna ışık tutuyordu.

Afganistan İslami hareket lideri:

İslam dünyası büyük liderini kaybetti. Tüm mağdurların ve tüm mustaz’afların lideri İmam Humeyni (ra) idi.

Suriye cumhurbaşkanı:

İmam Humeyni (ra) hepimizin İmamı idi.

Pakistan cumhurbaşkanı:

İmam Humeyni (ra)’in İslam dinine kazandırdığı izzet ebediyen kalacaktır.

Sergei Baburin, Rusya Duma meclisi başkan yardımcısı:

Baburin İmam Humeyni (ra)’in inkılapçı hareketin önderi olduğunu belirterek şöyle diyor: İran İslam cumhuriyeti dünyada, bölgenin en etkili ülkesi olarak gündemdedir ve bu büyük hareketin lideri İmam Humeyni (ra) dünyanın tüm bilimsel merkezlerinde parlıyor. Eğer Gorbaçev, imam Humeyni (ra)’in tavsiyelerine ve öngörülerine uysaydı Rusya, büyük şeytanın tuzağına düşmezdi.

Muammer Kaddafi, Libya cumhurbaşkanı:

İmam Humeyni (ra) en büyük inkılap liderlerinden ve emperyalizmin, siyonizmin ve dünya istikbarının en büyük düşmanlarından biriydi. Kuşkusuz İmamın adı İslam tarihinde ebediyen yaşayacaktır.

Hitoşi Motoşima, Japonya’nın Nakazaki kentinin belediye başkanı:

Motoşima da imam Humeyni (ra)’nin gönüllerin lideri olduğunu belirterek şöyle diyor: İmam Humeyni (ra)’in liderliği ve İran milletinin onu izlemesi ve yine İmamın çağdaş dünyamızda gönüllere nüfuz etmesi inanılmaz ve eşsiz bir olaydır, diyebiliriz.

Hamid Algar, Amerika üniversiteleri öğretim üyesi:

İmam Humeyni (ra) insanların kalplerine hayat verdi. Gerçi bu gün imam Humeyni (ra) fiziksel olarak aramızda değil, ama onun düşüncelerini yaşatmamız gerekir.

Fesihi Gaznevi, Afganistanlı yazar ve araştırmacı:

İmam Humeyni (ra) dünyada ne doğu ne batı sloganını gündeme getiren ilk şahsiyetti ve İran’da ne sağcı ve ne de solcu İslam’ı istiyordu, çünkü onların kendilerine özgü görüşleri vardı ve bu yüzden onlara bağımlı olmamak gerekiyordu.

Hac Mustafa Yakup, Malezyalı bilgin:

İmam Humeyni (ra)’ye aşk duygusu besleyenler sadece İran milleti değil, İmam Humeyni (ra) tüm müslümanların lideriydi ve rihleti dünya için büyük bir kayıptı.

İmam Buhari, Hindistanlı müslümanların lideri:

İmam Humeyni (ra) mümin, müctehid, tarih yazan ve son asırın mimarı olan bir şahsiyetti. Onun gibi mücahid bir insanin son asırda eşi yoktur.

Fransis Nikolas, Fransa’nın İran büyükelçisi:

Biz Fransa milleti olarak İslam inkılabı zaferinden önce İmam Humeyni (ra)’yi ağırlayarak İran İslam inkılabına katılmış olmaktan çok mutluyuz.

Prof. Abdulmelik Nistan, Kazakistanlı bilgin:

Ahlaki güvenlik, İmam Humeyni (ra)’in temelini attığı en iyi güvenlik çeşididir. Bu çabaların sonunda İslam ülkeleri özgüven kazandı ve bu gün İslam ülkelerinin hızla geliştiğine tanık olmaktayız.

Demzec Bin Aşık, Yemenli şahsiyet:

Ey büyük İmam, senin rihlet günün hüzün ve acı günüydü ve bu hüzün ve acıyı sadece İran milletini değil, tüm dünya müslümanları ve mustaz’aflarını mateme boğdu. Senin cihadından gönlümüz iman nuru ile aydınlandı ve adalet ve sabır yeni bir anlam kazandı.

Mokobi, Mozambik dış işleri bakanı:

Bizim İmam Humeyni (ra)’ye saygı duymamızın sebebi, onun liderliğinin İran sınırlarını aşmış olmasından ötürüdür.

Muhammed Cemali, Pakistan senato meclisi başkan yardımcısı:

Cemali de imam Humeyni (ra)’den dünyanın gerçek hür düşünen insanlarının örneği olarak söz ederken şöyle diyor: İmam Humeyni (ra)’in özgürlük ve bağımsızlık mesajı dünya halkı için her zaman tazedir ve şimdiki durumda bu mesajı yaygınlaştırmak için çalışmak gerekir.

Pakistanlı yetkili siyonist rejimin ve batılı güçlerin İmam Humeyni (ra)’in mesajından düştüğü panik ve dehşete değinerek şöyle devam ediyor:
Gelecek kuşaklar da İran İslam inkılabının büyük önderinin hedeflerini anlayacak ve onun ne doğu ne batı sloganını bilecektir.

Bosna Hersek milli eğitim bakanı:

İmam Humeyni (ra) bize İslam’ın hala yaşadığını gösterdi. Biz İmam Humeyni (ra)’in nasıl bir şahsiyet olduğunu çok iyi biliriz. Televizyon programlarında sürekli ve açık bir şekilde sömürü ve yıkıma son, biz müslümanız diye haykıran insanları görünce Saray bosna’da ve Bosna Hersak’te bir çok genç üniversite öğretim üyesi İmam Humeyni (ra)’ye aşık olmuştu. Gerçekte Bosna Hersek’te tüm müslümanlar ve bizler İmam Humeyni (ra)’in düşüncelerinin taraftarı ve savunucusuyuz. İslam inkılabından sonra biz Bosna Hersek’te İmam Humeyni (ra)’den büyük babamız olarak söz ediyoruz ve onun kim olduğunu ve ne denli insanların uyanışında etkili olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu güne kadar imam tarafından kaleme alınan bir çok eser Boşnak diline çevirildi. İmam Humeyni (ra)’in şahsiyetinin bize gösterdiği şey, İslam’ın hala yaşadığı idi.

Afgan alimler:

İmamın sürekli vurgusu, İslam ümmetinin vahdet ve dayanışması üzerine idi.

Ayetullah Seyyid Muhsin Hüccet, İmam Humeyni (ra)’in sürekli sii ve sünni müslümanların kardeşliğine vurgu yaparak vahdet ve dayanışmalarından söz ettiğini belirterek imam Humeyni (ra)’den naklen şöyle anlatıyor: Müslümanların başına hangi felaket geldiyse hep dağınık olmalarından gelmiştir. Eğer müslümanlar birlik olursa hiç kimse onlara bir şey dayatamaz, çünkü müslüman ülkelerin ve insanların sayısı çoktur.

Söz konusu Afgan alime göre bu yüzden imam Humeyni (ra) bir haftayı vahdet haftası olarak adlandırdı ve böylece nifak ve tefrikayı yok etmeye çalıştı. Ayetullah Hüccet şöyle devam ediyor: İmam her zaman dünyanın neresinde müslümanlar tehdit altında olursa onları savunmak gerektiğini söylerdi. İmam Humeyni (ra) bizzat İslam’a yönelik her türlü tehdide karşı direnirdi, ister Afganistan’da olsun, ister Filistin’de ve ister Irak’ta. Bu da İmam Humeyni (ra)’in şahsiyetinin belli bir ülke veya belli bir bölge ile sınırlı kalmadığını gösteriyor.

Ayetullah Hüccet’e göre İmam Humeyni (ra)’in İslam inkılabının zaferi ve İslam düşmanlarının yenilgisi ile ilgili teorilerin bir iki teori ile sınırlı değil, bu teoriler bazen bir ülkeyi ve bazen de bir bölgeyi kapsamaktadır, ama buna karşın bizler İmam Humeyni (ra)’in genel şekli olan ve genel anlamda ifade edilen teorilerini ister Afganistan’da ve ister Afginastan’dan başka bir yerde kullanıp imamın bu görüşlerinden faydalanabiliriz.

Siyasi meseleler uzmanı Afganistanlı Vahid Müjde de vahdet sözcüğünün önemine vurgu yaparak Afganistan’ın vahdet ve dayanışmaya ihtiyacı olduğunu belirtiyor.

İmam Humeyni (ra)’in büyük bir şahsiyet olduğunu vurgulayan Müjde şöyle devam ediyor:

İmam Humeyni (ra)’in istikbara karşı başlattığı inkılabın mesajı vahdeti kelime idi. İmam Humeyni (ra)’in bir milleti vahdeti kelimeye davet eden ve zulme karşı başlattığı kıyamın mesajı sadece bir ülkeye özgü değil, tüm beşeriyet ve İslam dünyası içindi.

Afgan uzman Vahid Müjde kendi ülkesi için de şöyle diyor:

Bizim en büyük sorunumuz tefrika olduğundan ve dil, mezhep, ırk ve kavim gibi yüzeysel konularla uğraştığımızdan dolayı vahdete ihtiyacımız vardır.

İmam Humeyni (ra)’in şahsiyetinin büyük bir destan olduğunu vurgulayan Müjde bu şahsiyetin dinin ihya edilmesi için kıyam ettiğini hatırlatıyor ve sözünü şöyle sürdürüyor:

İmam Humeyni (ra) tüm dünya mustaz’aflarına bir mesaj yollardı, şöyle ki haklarını gaspçılardan ve düşmanlardan almaları gerekiyordu. İmam Humeyni (ra) çok boyutlu bir şahsiyetti ve aynı zamanda büyük bir yazar, düşünür, filozof, arif ve alimdi. Amerika’nın İran’la yaşadığı sorun, kişisel veya bir nizamla değil, bir milletledir. Öyle bir millet ki bu gün dünyanın en iyi demokrasisini temsil etmekte ve hatta kadınlar bile bu ülkede kesin haklarını elde etmiş olmaktadır.

Amerika bir çok İslam ülkesinde kadın haklarının çiğnendiğini ileri sürüyor ve bu yüzden kadınların seferber olup haklarını elde etmeleri gerektiğini gündeme getiriyor. Oysa İran’da kadınlar tüm haklarına kavuşmuş bulunmakta ve tüm alanlarda varlığını hissettirmektedir. Demek ki Amerika’nın İran ile sorunu demokrasi için değildir. Eğer böyle olsaydı gerçekte Amerika Kuveyt, Suudi Arabistan ve diğer bazı ülkeleri eleştirmesi gerekirdi.

Afganistanlı bir başka alim Mevlevi Abdusselam Abid de hiç bir şeyin vahdet olmaksızın mümkün olmadığını vurguluyor. Mevlevi Abid insanların ve müslümanların tüm işleri birlikte çözümlemeleri gerektiğini ve işbirliği ile sorunları bertaraf etmeleri ve toplumun kalkınmasını sağlamaları gerektiğini vurguluyor.

Afgan alime göre İmam Humeyni (ra) bu alanda büyük çaba sarf etti ve İran milletini vahdete çağırdı ve bu milleti dini yörüngeye yöneltti.

İmam Humeyni (ra)’in şahsiyetinin tüm müslümanlara örnek oluşturduğunu vurgulayan Mevlevi Abid imam Humeyni (ra)’in çağdaş İslam tarihinde en seçkin şahsiyet olduğunu, her insanın müreffeh bir yaşam istemesi durumunda vahdet üzerinde durması gerektiğini, bu vahdetin de hissedilir şekilde olmasının şart olduğunu vurguluyor.

Mevlevi Abid ayrıca imam Humeyni (ra)’in dine, kardeşliği, selamete ve vahdete inanan bir şahsiyet olduğunu, imam Humeyni (ra)’in inandığı hedeflere tam bağlı olduğunu ispatladığını ve bu yüzden ülkesinin bağımsızlığını korumayı başardığını ve bunun da tüm insanlara bir mesaj olduğunu ve bu mesajın da birinin hedefine ulaşması için ilkin bağımsızlığını elde etmesi gerektiği şeklinde olduğunu vurguluyor.

Afganistanlı şii alim Ayetullah Şeyhzade Kaboli imam Humeyni (ra)’in siyasi görüşleri hakkında şöyle diyor:

İmam Humeyni (ra)’in İslami hükümet kurmak ve ne doğu, ne batı ilkesine göre derin bir siyasi çizgi oluşturmak doğrultusundaki hareketi, imamın siyasi duruşunu yansıtır. İmam Humeyni (ra) İslam’ı yeniden ihya eden, İslami hükümet ve şeriati ihya eden bir liderdir.

Ayetullah Kaboli İmam hakkındaki görüşlerini şöyle açıklıyor:

İmam Humeyni (ra) çok kez biz hiç bir milletle ve hiç bir halkla savaş ve kavgamız yoktur. Biz barış içinde yaşamak istiyoruz. Ancak sultacı güçler bizim haklarımıza saygı duymaları gerekir. Ne zaman onlar bizim haklarımıza saygı duyarsa bizim de onlarla sorunumuz olmaz. Ancak sultacı güçler bu çizgi ile uzlaşmak istemiyor.

Ayetullah Kaboli imam Humeyni (ra)’in ilmi şahsiyeti hakkında da şöyle diyor:

Dünyada ve dini ilimler merkezlerinde hiç kimse imamın ilmi şahsiyetini tartışmıyor. Nitekim şu anda imam Humeyni (ra)’in yetiştirdiği bir çok talebe günümüzde dini ilimler merkezlerinde ders veriyor ve yeni kuşakları yetiştiriyor. İmam Humeyni (ra) fıkıh, usul, rucül, tefsir, kelam ve diğer ilimlerde üstün biriydi ve bunun dışında şiir alanında da yetenekleri söz konusuydu.

http://taghrib.ir/
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Cevapla

“İslam Tarihi” sayfasına dön