Arife Tarif Gerek .

Alevilikte Ahlak, İrfan gibi manevi konuları bu bölümde paylaşabilirsiniz.
Cevapla
N.K.Caferi
Mesajlar: 214
Kayıt: 24 Eyl 2010, 09:56
Konum: Gönlümüzde senin aşkından gayrısına yer yok. Toprağımız aşkınla yoğrulmuş, gayrısına yol yok .

Arife Tarif Gerek .

Mesaj gönderen N.K.Caferi »

İnsanları irşâd etmek, lafla değil, gönülden hâlis bir inanış ve iştiyâkla gerçekleşir. Yine bütün bunlar; halvet, ibâdet, zikir, riyâzât ve murâkabe ile alınacak neticelerdir. Yoksa, şekilcilikten ve zâhirî gösterişten öteye geçmeyen ve rûha asla işlemeyen bir takım davranışlarla elde edilecek netîceler değildir. Bu sebeple, Allâh yolunun yolcusunun dili ile kalbi, içi ile dışı, sözü ile özü bir olmalı ve aynı şeyi terennüm etmelidir.

***
Ey gafil, eğer cehennem korkusundan istiğfar ediyorsan, aldanıyorsun, eğer cennet umuduyla itaat yapıyorsan aldanıyorsun. Zira ikisinin de mülkiyeti yücelerin yücesi Rabbil Arşil Azimindir. Eğer O yücelerin yücesinin rızasını istiyorsan O’nu sevmelisin. O’nu sevmek için dünyevi ve uhrevi her türlü nefsi arzuyu içinden atmalısın. Zira O der ki;”Benim sevgimin yanında başka bir sevgi aynı gönülde bir olamaz” Çünkü O her şeyden münezzeh olan eşi ve benzeri olmayan hiçbir şeyle birlikte olamayacak kadar birdir. Bu nedenle O’nun bulunduğu gönülde başka bir şey olamaz.O’nun bir gönüle girmesi için o gönül O’na hazır olması lazımdır.
Gaflet uykusundan uyanmadan dışarıya açılan beş pencereni toza, kire, pisliğe kapatmadan, kalbini zikirle aydınlatmadan (Hane mamur olmadan padişah teşerrüf eder mi?) Hikmet pınarları kalbe akar mı? O’nun sevgisine laik olmadan rıza istenir mi?
Ey gafil; yıllarca beş pencereden tozla dumanla kirlettiğin, paslandırdığın haneyi, nedamet gözyaşlarıyla yıkamadan nasıl o haneye sevgiliyi davet edersin?
Emeli kısmadan, emeli amelden ayırmadan, emeli sevdana yöneltmeden nasıl O’nu arzularsın? Nefsinin arzusu için gece gündüz koştururken; ruhun arzusu için kılını bile kıpırdatmadan O’nu nasıl razı edersin? Nefsin hülyasından uyanmadan ruhun hakikatını nasıl görürsün? Dünyayı dünya ehline,Ahiret’i Ahiret ehline bırakmadan, (terk etmeden), yani her iki cihandan vazgeçmeden cihan serverine nasıl erersin?
Ey gafil;Kalbim temizdir aldatmasından ve bu aldatmaya vesile olan nefsani ve şeytani kuruntu ve vesveseden kurtulmadan, kalbin temizliğine nasıl yönelebilirsin? Başı secdeye koyarken; secde ettiğinin varlığını kalbinde ve ruhunda hissetmeden, kendini O’nun huzurundaymış gibi görmeden, O secde anında şah damarından sana daha yakın olanı hissetmeden O’nun yerine dünyevi dertler ve kaygılarla kalbin meşgul iken; O’na secde ettim gafletinde nasıl bulunursun? Yoksa başkalarına gösteriş (riya) olsun mu diye secde ediyorsun? Hakikatleri öğrenirken; kendinde tatbik etme fırsatın varken; onu başkalarına anlatırım diye niye hakikatlerden kaçıyor ve onu başkalarına yükleme sorumluluğunda bulunuyorsun? Yoksa bunu da mı riya vesilesi yapıyorsun?Hakikatin acı ilacından bir damla içme zahmetine katlanmazken; başkalarına bardak bardak içirme yetkisini acaba kimden alıyorsun? bre gafil uyan uyan ne ile uğraştığını bilmiyormusun?!!...
Resim
Susmak, bazen cevabı yeterli kılar
En büyük gerçeğin sessizliği gibi
SUSMAK Bir mısrada halini arzetmek gibi..
Cevapla

“Alevi Ahlak ve İrfanı” sayfasına dön