Alevilerin gazını alma çabası

Cevapla
Hüseyni
Mesajlar: 518
Kayıt: 04 Eki 2011, 21:20

Alevilerin gazını alma çabası

Mesaj gönderen Hüseyni »

Ehlibeyt Haber Ajansı ABNA- Gültan Kışanak’ın açılış konuşması hariç, basına kapalı yapılan toplantıda müzakere süreci ile ilgili bilgi verilirken, esas itibariyle Öcalan’ın Nevruz konuşmasından sonra Alevi dünyasında ortaya çıkan “eleştiriler ve kaygıları” ortadan kaldırma, “gazlarını alma” ve destek alma çabası oldukça öne çıktı. Abdullah Öcalan’ın davetiyle, İmralı’da görüşmelerin 7-8 ay önce başladığını, BDP’nin ise esas itibariyle Ocak’tan itibaren bu yana devrede olduğunu belirten Kışanak, “Oslo’dan sonra başlayan bu yeni süreç, artık tek başına hükümetin işi değildir. Bu artık bir devlet konseptidir. Yenişemeyen güçler bunu gördükleri için bir masanın etrafında konuşmaya başladılar” dedi. Alevilerin de bu sürecin aktörü olması gerektiğini belirten Kışanak, “bu süreci yalnızca devlet ve PKK’nın anlaşması olarak görürsek, yarın herkes kendi sorunuyla baş başa kalır” dedi. “Girilen süreçte değişim kaçınılmaz, önümüzdeki dönemin sorunu değişimi isteyenlerle, direnenler arasında geçecektir” diyen Kışanak “yıllarca devrime hazırlanan örgütün yeniden konumlanması kolay değil ama önderliğin çözümünü kabul edeceğiz” dedi.

Kışanak lafı toplantının “asıl konusuna”, yani Öcalan’ın konuşmasında Alevi vurgusunun neden olmadığına getirdiğinde, “gönül isterdi ki bu deklarasyonda Alevilerin de adı zikredilsin, bu bir eksikliktir” derken inandırıcı, ama “bu durum Alevilerin kendilerini bu deklarasyonda kendilerini özne olarak görmelerini engellemez” derken de, döne dolaşa Alevilere ne kadar önem verdiklerini anlatırken bana inandırıcı gelmedi. Hele hele Öcalan’ın “Türk halkı bilmeli ki Kürtlerle bin yıla yakın İslam bayrağı altındaki ortak yaşamları kardeşlik ve dayanışma hukukuna dayanmaktadır. Gerçek anlamında, bu kardeşlik hukukunda fetih, inkâr, ret, zorla asimilasyon ve imha yoktur, olmamalıdır” sözlerini savunmaya kalkması ise kendisini epeyce zora soktu. Nitekim, daha sonra söz alanların neredeyse tamamı asıl eleştirilerini “bin yıllık kardeşlik” ve “İslam bayrağı” vurguları üzerinden yaptılar.

***

Kışanak’ın ısrarla “biz ayrımcı olamayız, Türkiye’de de ne padişahlık sitemine ne de anti demokratik bir Anayasa’ya evet deriz” vurgusu yapsa da, mevcut durumu ve ortaya çıkacak sonucu niyetlerle açıklamak mümkün değil. Silahları toprağa gömmek, kanı ve gözyaşlarını durdurmak kuşkusuz her şeyden önemlidir ama mevcut durumu yalnızca niyet okumalarla veya “zamanının ruhuyla” açıklayamayız. Unutmamamız gereken bir başka gerçek daha var: “Cehenneme giden taşlar iyi niyet taşlarıyla döşenmiştir.”

Türkiye, İsrail ve ABD cephesinden yansıyan, Erdoğan’ın ve Öcalan’ın konuşmalarında da hayat bulan “yeni Türkiye ve Ortadoğu haritasında” solun ve Alevilerin olmadığı kesin gözüküyor. “Yeni haritayı” oluşturmaya çalışanların “birlik ve kardeşlik” kriteri “İslam bayrağı”dır. İslam bayrağı ile kastedilen ise Sünniliktir. Bu bayrak, yalnızca Alevileri, Şiileri yok saymıyor asıl olarak laikliği de yok sayıyor. Adını bile anmaktan özenle kaçınıyor ve bütün söylemlerinden çıkarmış gözüküyor. 1990’lı yıllarda “Din Sorununa Devrimci Yaklaşım” adlı kitabında Sünnilik ve Şiilik kıyaslamalarında Şiiliği “Sünni zulmüne ve haksızlığına karşı haklılığı olan bir direnme mezhebi” olarak niteleyen Öcalan uzun süre laikliği de öne çıkarmıştı. Son gelişmeleri görünce, anlaşılan o ki, dün dünde kalmış gibi gözüküyor!

Bu süreçte Türkiye demokrasi güçleri laik ve demokratik yeni bir Türkiye için bir “üçüncü güç” yaratamazlarsa, “İslam bayrağı” yerine, devletin bütün inançlara eşit mesafede durduğu ve “dinsizleştiği” laik bir devlet modeli öne çıkmazsa, yeni süreç Kürt hareketinin kendi içi de dahil olmak üzere, genel olarak Alevilerin ve solun tasfiye edileceği yeni bir sürece evrilmesi sürpriz olmaz.

BDP Ankara’da Alevilerin “gazını almaya” çalışırken, aynı saatlerde eski milletvekili ve 2011 seçimlerinden sonra BDP Tunceli İl Başkanı yapılan Şerafettin Halis’in il başkanlığından "Dersim halkından özür dileyerek gördüğüm lüzum üzerine partimden istifa ediyorum" diyerek görevinden istifa etmesi önemli bir gelişmedir. Halis, henüz açıklama yapmasa da BDP’ye gönderdiği istifa mektubunda asıl gerekçenin “Alevisiz bir Ortadoğu” projesine karşı çıktığı anlaşılıyor. Hatırlatmakta yarar var; Halis, iki yıl önce de “Dersim gerçeğini yalnızca Kürt gerçeği ile açıklayamayız” diyerek Alevi gerçeğine de dikkat çekmişti
Hasan Akça
Mesajlar: 1745
Kayıt: 05 May 2008, 22:02

Re: Alevilerin gazını alma çabası

Mesaj gönderen Hasan Akça »

Hüseyni yazdı:
BDP Ankara’da Alevilerin “gazını almaya” çalışırken, aynı saatlerde eski milletvekili ve 2011 seçimlerinden sonra BDP Tunceli İl Başkanı yapılan Şerafettin Halis’in il başkanlığından "Dersim halkından özür dileyerek gördüğüm lüzum üzerine partimden istifa ediyorum" diyerek görevinden istifa etmesi önemli bir gelişmedir. Halis, henüz açıklama yapmasa da BDP’ye gönderdiği istifa mektubunda asıl gerekçenin “Alevisiz bir Ortadoğu” projesine karşı çıktığı anlaşılıyor. Hatırlatmakta yarar var; Halis, iki yıl önce de “Dersim gerçeğini yalnızca Kürt gerçeği ile açıklayamayız” diyerek Alevi gerçeğine de dikkat çekmişti


Anlaşılan apo önderliğindeki kürt hareketi
Alevilik başka Şiilik başka diye sunulan Amerikan politikasına
uyumlu hareket edecek
Cevapla

“Tv, Gazete ve Dergiler” sayfasına dön