O tahta levhada ne yazıyordu?

Cevapla
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

O tahta levhada ne yazıyordu?

Mesaj gönderen MERDAN »

O Tahta Levhada Ne Yazıyordu ?

Resim

NUH’UN (A.S) GEMiSiNDE EHLiBEYT-i KiRAM :

1951 yılında Sovyetler birliğinden eski eserler uzmanları Cudi dağının Kaf vadisinde araştırma yaparken
eski ve çürümüş tahta parçalarına rastlamışlar.

Bu parçaların bulunması, araştırmaların daha geniş yürütülmesini sağlamıştır. Böylece daha çok eski parçalara
rastlanmasına sebep olmuştur. Bulmuş oldukları bu parçaların arasında 14 ikde uzunluğunda ve 10 ikde
genişliğinde hiç değişmeyen ve çürümemiş bir tahtanın bulunması araştırmacıları dehşete düşürmüştür.

Çünkü bulunan bütün tahta parçalarından yalnız bu tahta parçası hiç çürümeden sağlam bir
vaziyette kalmıştır. 1952 senesinde araştırmacılar buradaki araştırmalarını bitirdikten sonra buldukları tahta
parçalarının ve sağlam kalmış tahta levhanın Hz. Nuh’un (a) gemisine ait olduğunu saptamışlardır. Bulunan bütün
tahta parçalarından yalnız bu tahta parçası hiç çürümeden sağlam bir vaziyette kalmıştır. 1952
senesinde araştırmacılar buradaki araştırmalarını bitirdikten sonra buldukları tahta parçalarının ve sağlam kalmış
tahta levhanın Hz. Nuh’un (a) gemisine ait olduğunu saptamışlardır.


1953 te Sovyetler Birliği eski diller uzmanlarından 7 kişilik bir heyet kurulmuştur. Bunlar:

1- Sulenav: Moskova fakültesi eski diller uzmanı
2- İfe Han Hunyu: Çin Lukuhan fakültesinin eski diller uzmanı
3- Mişatin lu : Eski eserler müdürü
4- Fen Mul karf: Kifanza fakültesi eski diller üstadı
5- Dirakn: Lenin ünv. Eski eserler üstadı
6- Eym İhmad külad: Keşif ve araştırmalar müdürü
7- Micar kültüf: Stalin fakültesi Başkanı.

Adları geçen eski dil ve eserler uzmanlarından kurulan bu heyet sözü edilen levha üzerinde
8 ay süren bir inceleme yapmışlardır. Neticede
bu levhanın Hz. Nuh’un(a) gemisine ait olduğu, Hz. Nuh’un (a) bu levhayı,
üzerine yazılan adlar bereketinde koruyucu olarak gemiside bırakmış olduğu öğrenilmiştir.


Heyetin levha üzerinde yapmış olduğu incelemelerden sonra üzerindeki yazının “samânî”
lügati ile yazıldığı belirlenmiştir.

Bu yazıyı Manchester Üniversitesinden eski diller uzmanı İyf Maks İngilizceye çevirmiştir.
Yazının İngilizce ve Türkçe karşılığı şöyledir:


-O My God my hepler: Ey Allah’ım ve yardımcım

-Keep my hands with meray and for those hol people: Rahmetin ve keremin hakkı için ve bu Mukaddes
İnsanlar Hürmeti için bana yardım et.

-Muhamed : Mohammad : Muhammed

-Alia : İliya : Ali

-Shabber : Şubbar : Hasan

-Shabbir : Şubeyr : Hüseyn

-Fatma : fatıma : fatıma

They are all biggest and honourables : Bunların hepsi muazzam ve mükerrem kişilerdir.

They World established fort hem : Alem bunlar için kaimdir.

-Help me by their name : Onların adına bana yardım et.

You can reform to rights:
Doğru yola yöneltebilecek yalnız sensin.


Adları geçen Eski dil uzmanları söz ettiğimiz bu levha üzerindeki adlar karşısında büyük bir dehşete
kapılmışlardır. Neden kapılmasınlar ki ?

Levha 5 bin seneden beri nasıl bu vaziyette kalır ve nasıl Hz. Nuh (a) bu uzun süreden önce Ehlibeyt’in adlarını
gemisinde bereket ve koruyuculuk sembolü olarak yazar ve hürmetlerinin hakkı için Allahtan (c.c) yardım ister..?


Evet Ehlibeyt’e (a) ait bu Mucizeyi destekleyecek bir hadisi şerif mevcuttur.
Hz. Muhammed (s.a.a): “Biz olmasaydık Nuh’un (a) gemisi yürümeyecekti” diye buyurmuştur.

Bu olay 1985’te Irak-Necef “el eşraf” dergisinde, Pakistanın Lahur- maarif yayınevinin yayınlarından “İliya”
adlı kitapta yeralmıştır. Levha Moskova’nın eski eserler müzesindedir.

Önceleri bu hadise garip görünebilir, ama aslında garip değildir. Çünkü Hz. Muhammed’e (s.a.a) şöyle hitap
edilmişti: “Levlâke me hulikatil eflâk” (Sensiz felekler yaratılmayacaktı)… Evet Alemlere rahmet olarak gönderilen
Hz.
Muhammed’in (s.a.a) hakkı için felekler yaratılır, Nuh’un (a) gemisi yürür ve selâmete erişir.
Hz. Muhammed’in (s.a.a) Ehlibeyti de aynı keramete sahiptir.


Resim

Kaynak eser:
Şeyh Nasreddin Eskiocak. İlk Alevi Kimdir ? (can yayınları)
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Cevapla

“Ehlibeyt” sayfasına dön