Suriye'de yaşanan Alevi katliamları

Cevapla
Mekzun
Mesajlar: 259
Kayıt: 09 Ağu 2010, 15:35

Suriye'de yaşanan Alevi katliamları

Mesaj gönderen Mekzun »

Alevi müslümanlara karşı Suriye'de gerçekleştirilen ve en çok ses getiren soykırımları bir kez daha hatırlamaya ne dersiniz?

Alevi Soykırımı

Suriye’de 2011’den beri irili ufaklı pek çok Alevi katliamı gerçekleşmiş olmakla birlikte en çok öne çıkan katliamlar aşağıda sıralanmıştır. Bunun dışında yer yer esir alınan askerlerin Alevi-Sünni olarak ayrılıp, Alevi askerlerin kurşuna dizildiği veya bıçakla başlarının kesildiğine dair görüntüler ve tanık ifadeleri mevcuttur.

25 Mayıs 2012 tarihinde Hula’da 49’u çocuk, 34’ü kadın 108 sivil katledildi. Önce katliamın sorumlusu Suriye Ordusu ve ona bağlı milisler olarak gösterilmeye çalışıldıysa da, gerek olay yerindeki deliller, gerek görgü tanıklarının anlatımları öldürülenlerin, Abdurrezzak Tlass ve Yahya Yusuf komutasında Rastan, Keft Laha ve Akraba üzerinden bölgeye saldıran ÖSO militanları tarafından, “rejim yanlısı” (Alevi) oldukları gerekçesi ile (sonradan Birleşmiş Milletler’e hükümeti sorumlu tutan ifade veren) komşuların yer göstermesi ile katledildiğini ortaya koymuştur. Alman Frankfurter Allgemeine gazetesinin saha röportajları ile olayı aydınlatması her ne kadar diğer medya kuruluşlarının tepkisini çekmişse de, önceleri Suriye Hükümeti’ni sorumlu tutan BM geri adım atmak zorunda kalmıştır. Bölgede bulunan St. James Manastırı rahibesi Agnès-Mariam de la Croix’nın açıklamaları ve manastır web sayfasındaki bilgiler de katliamın teröristlerce gerçekleştirildiğini doğrulamaktadır.

11 Aralık 2012’de Alevi Akrab köyüne saldıran ÖSO, 300’den fazla Alevi sivili katletti. ÖSO, katliamın sorumluluğunu bir kez daha hükümete yıkmayı denemişse de, özellikle İngiliz Channel 4 TV kanalının katliamdan kaçmayı başaranların tanıklıklarını yayınlaması ile başarısızlığa uğramıştır. Ölenlerin yanında ÖSO’nun bölgeden 200-250 kişiyi de kaçırdığı bildirilmektedir.

4 Ağustos 2013’te (Kadir Gecesi) IŞİD, en-Nusra Cephesi ve Ceyş el-Muhacirin ve’l Ensar adlı terörist gruplar Lazkiye kırsalında bir dizi Alevi köyüne baskın düzenleyerek hiçbir mukavemet göstermeyen halkı katletti ve 300 kadar oldukları tahmin edilen sivilleri de kaçırdı. Teröristlerin bölgeden çekilmesinden sonra etrafa yayılmış şekilde 250’den fazla ceset toplanarak defnedildi. Bunun yanında, Kadir Gecesi münasebeti ile baskına uğrayan Barude köyünde ibadetleri yönetmek üzere konuk olan Alevi imamlarından Şeyh Bedreddin Ğazel de esir düştü. Ağır işkencelerden sonra en-Nusra Cephesi tarafından infaz ediliş görüntüleri Ağustos ayı sonunda ÖSO, Nusra ve diğer cihatçı sayfalarda bayram edasında neşredildi. Çoğu kadın ve çocuk olan diğer esirlerin akıbeti bugüne kadar bilinmiyor.
Human Rights Watch’un yayınladığı 105 sayfalık raporda olayın ayrıntıları anlatılıp savaş suçu olduğu belirtilirken, HRW Ortadoğu Direktörü Joe Stork katliamın başıboş çeteciler tarafından tesadüfen gerçekleştirilmediğini, planlı ve koordineli bir şekilde, Aleviler’i katletmek amaçlı bir operasyon olduğunu belirtmiştir.

12 Eylül 2013’te Maksar el-Hasan’da 16 Alevi ve 6 Dürzi sivil, en-Nusra Cephesi militanları tarafından kurşunlanarak katledildi. Katledinlerin 7’si kadın, 4’ü 65 yaş üzeri, 4’ü de 16 yaş altı çocuk. Humus’taki “aktivistler” katledilenlerin Esad’a bağlı milisler olduğunu ilan etse de diğer muhalif guruplar bunu yalanladı.

11-12 Aralık 2013 tarihinde gerçekleştirilen Adra Katliamı’nda çoğu Alevi 100’den fazla sivil hayatını kaybetti. En-Nusra Cephesi tarafından gerçekleştirildi. Şiddetin özellikle mezhepçi duygularla Alevi müslüman, Hıristiyan ve Dürziler’e yöneltildiği ve mağdurların iki gün boyunca kafalarının kesildiği bildiriliyor. Katliam sırasında bir Şii ailenin yaşadığı eve yönelerek evdeki kızları cariye olarak (cinsel amaçlı) teslim almak istediklerinde evin babası el bombasıyla kendisi ve ailesi ile birlikte pek çok cihatçıyı havaya uçurmuştur. Kayıp olan düzinelerce insanın akıbeti halen bilinmemektedir.

9 Şubat 2014’te Cund el-Aksa adlı terör örgütü (İslami Cephe’nin parçası) Maan’a girerek çoğu kadın ve çocuk 60 Alevi’yi katletti. Olay Türkiye’de de büyük yankı buldu. BM Genel Sekreteri Ban Ki Mon olaya tepki göstererek katliamcıların adalet önüne çıkarılmasını talep etti.

2 Haziran 2014’te Zanuba köyünde bir Alevi evini basan IŞİD militanları 102 yaşındaki bir dedeyi ve bütün ailesini uykudayken katletti.

1 Ekim 2014’te Hums şehrinin Alevi yerleşim yeri olan İkrime Mahallesi’nde el-Makhzumi ilkokulunun önüne yerleştirilen iki bomba, büyük sınıflar tarafından ezilmemeleri için onlardan önce okuldan çıkan birinci sınıf öğrencilerini hedef aldı. Birinci patlamadan panikleyen öğrenciler ikinci bombanın bulunduğu yere doğru kaçmaya başlayınca o da infilak ettirildi. Olayda en az 41 çocuk ve 7 yetişkin hayatını kaybetti. Hiçbir gurup bu saldırıyı üstlenmezken, dikkatler bölgede aktivite gösteren İslami Cephe ve en-Nusra’ya çevrildi.

İştebrak katliamı da herkesin malumu…
"İlmin cevherini ehlinden men etmeyin, ilmin cevherinin ehline zulmetmiş olursunuz. İlmin cevherini ehlinden olmayanlara vermeyiniz, aksi takdirde ilmin cevherine zulmetmiş olursunuz."

İmam Hz. Cafer-i Sadık (a.s)
Cevapla

“Araştırma ve Makaleler” sayfasına dön