Oruç ve Bektaşi Yorum

Herşeyin zekatı vardır, bedenin zekatıda oruçtur.
Dede-baba
Mesajlar: 469
Kayıt: 19 Haz 2009, 10:00

oruç nasıl tutulur?

Mesaj gönderen Dede-baba »

Alevi-Bektaşi'nin orucu ile Sünni ve şii'nin orucu birbirinden farklıdır..

"...Sizin orucunuz Ramazan ayında yememektir. ve içmemektir. ve cinsel ilişkiye girmemektir, Amma bizim orucumuz dünyada olan her şeyden elini çekmektir, insanı rezil edecek kötü ahlaktan kaçınmaktır ....."


orucun başlangıcı ve bitimi ile ilgili olarak " Kurana göre oruc siyah iple beyaz ip ayird edilemiyecek duruma gelinceye kadar kadar sürer. ve yine sahur da, beyaz iple siyah ip ayırt edildiği ana kadar yenililir ve içilir. Bize göre sünni görüşün ötesinde, buradaki siyah ip kafirdir beyaz ipse mümindir. yani oruc , bir ömür boyu kiyamete kadar, müminle kafir ayird edilene kadar tutulacaktır. Saygilarimla.

Yine Hemen belirtmek gerekir ki oruçta derece derecedir... Herkesin Tuttuğu oruçta aynı değildir.


Bu bağlamda;

"Ey Derviş bil ki, oruç üç derecedir. Birincisi halk (avam) derecesi, İkincisi Seçkinlerin (havas) derecesi ve üçüncüsü ise seçkinlerin seçkinleri derecesidir.

Birinci derece orucu, karnı ve cinsel organları orucu bozan şeylerden korumaktır.

İkinci derece orucu, gözü namahreme bakmaktan, kulağı uygun olmayan sözleri duymaktan ve dili konuşmaktan korumaktır.

Üçüncü derece orucu ise peygamberlere ve evliyalara mahsustur ki, bunlar gönlü Hakk'tan gayri seylerden korur. Nitekim Hz. Ali dünya bir gündür ve orada bizim için oruç vardır. demek ki, onun bütün ömrü oruç tutmakla geçmiştir."

Salatın sonu ilahi olgunluk; zekatın sonu gönlü Hakk'ın sevgisine vermektir. orucun sonu Hakk'da zenginleşerek yaratılış unsurlarından uzak durmaktır.


Batıni anlamda oruç bir ömür boyu tutulur.. Alevi-islam inancında oruç sadece yılın belli zamanlarında aç kalmak değildir.. Alevi anlayışında oruç şekilselliğin yanında ( Muharrem ve hızır orucu gibi) Bir ömür boyu tutulur..

Bu manada Alevi bektaşi daimi oruç üzre olandır.. Bir Ömür tutulan bu oruç nasıldır:

1-Elini, gözünü, gönlünü yasaklanmış şeylerden bir ömür boyu her an uzak tutmak

2-Sofradan daima doymadan kalkmak, Tıka basa yemek, Alevi-bektaşi inancında, hatadır, ve hamlıktır nefse düşkünlüktür.

3-Yok iken şükretmek, bulunca paylaşmak, hiç bir şeyde ifrata (Aşırıya-israfa)kaçmamak

4-Allah'ı her daim anmak (zikretmek) ve anmayı sadece belirli vakitlere bırakmamak (daim ibadet halinde olmak)

5-Uyanınca yataktan kalkmak, zamanını iyi şeylere harcamak,boş durmamak

6- Her daim, bilgi peşinde koşar olmak,bir ömür boyu öğrenmek, öğretmek,


Alevi-bektaşi anlayışında, zahiri anlamda oruç ise, Hızır orucu (3 Gün), ramazan orucu (3-10 arası değişebilmektedir), Muharrem Orucu ( 12 gün) tutulur..

1-Sabah sadece niyet için kalkılır. (bazı yörelerde akşam yatarken niyet edilir. sabah kalkma yoktur...) Sabah niyete kalkanlar kesinlikle yemek yemez... oruç öncesi, yemek gece yatmaya doğru yenir... sabah yemek yemek yoktur.

2-Alevi-bektaşi anlayışında İftar geleneği yoktur. Akşam Oruç bozma yemeyi güneş tam olarak battıktan sonradır. Ancak sofradan yine doymadan kalkılır.



Muharrem Orucu ise, Bir Yas orucu olduğu için, Kendine has bazı ilkeleri vardır bunlar:

Muharrem oruç'unda,

1-Hz. Hüseyin'in susuz şehid olması anısına su içilmez,

2-Kurban kesilmez,tıraş olunmaz (Traş olma mecburiyeti olanlar bu kurala uymaya bilir), Eğlence ve düğünlere ara verilir.

3-Akşamları kerbela olayını anlatan kitapler okunur,mersiyeler söylenir.

4- Oruç sonunda kurban kesilir ve Aşure çorbası yapılıp dağıtılır.

5-Bu kurban ve Aşure ise Kerbela'da İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ehl-i Beyt soyunun devam etmesinden dolayıdır.

6- Güneş tam olarak battıktan sonra .. iftar açılır.. ancak sofradan doymadan kalkılır.

7- Sabah sadece niyet için kalkılır.. yemek yenmez... en son yemek gece yatmaya doğru yenir.



HIZIR ORUCU

1- Üç gün kurbanı olanlar ise 5 gün tutar... Hızır peygamber'in Yüzü suyu hürmetine Allah rızası için tutulur.. oruç tutma usul ve kuralları, genel oruç tutma kurallarıyla aynıdır..

2- Hızır orucu ile ilgili Kur'an-i dayanaklar geçmiş sayfalarda verildi.. Bu orucun tutulmasının bir nedenide, İmam hasam ve Hüseyin'in hastalanmaları nedeniyle Hz. Ali ve Fatıma'nın oruç tutması nedeniyledir.. ilgiliKur'an ayeti ve kıssa geçmişte verildi

Saygı ve sevgilerimle
Dede-baba
Mesajlar: 469
Kayıt: 19 Haz 2009, 10:00

Tarihi belgelerde Hızır Peygamber

Mesaj gönderen Dede-baba »

HIZIR NEBİ HAKKINDAKİ BİLGİLER


Ebü Hüreyre’den rivayet olduğuna göre: Hz.Muhammed, Hızır’a Hızır denilmesinin sebebini izah ederken şöyle buyurmuştur: Hızır otsuz kuru bir yere otururdu’da ansızın o otsuz yer yeşillenerek peşi sıra dalgalanırdı. Kaynak: Sahih-i Buhari, hadis No:1389 D.İ.B.Y.

Ubey b. Kab şöyle der: Hz.Muhammed buyurdu ki, Musa peygamber İsrailoğulları arasında hatip bir kişi olarak ortaya çıkmıştı. Bir gün Musa İsrail evlatlarına vaaz ederken, ona insanların en bilgilisi kimdir? diye sorulduğunda benim cevabını vermişti; işte o zaman cenab-ı Hak onu kınıyarak bilgisini kısmıştır. Bunun üzerine Musa: Ey Rabbim! Benden daha bilgili kimse varmı? diye sormuş. Cenab-ı Hak’da: Evet vardır, iki denizin kavuştuğu yerdeki kulum Hızır senden daha bilgilidir; diye ona vahyetti. Musa peygamber: Ya Rabb onu nasıl bulabilirim? diye sormuş; Cenab-ı Hak’da: Bir balık avla, bir zenbil içine koy; onu kayb ettiğin yerde o kimseyi de bulmuş olursun. Bunun üzerine Musa peygamber bir balık yakalar, onu bir zenbile koyar ve yanında hizmet eden Yüşa bin Nun’la beraber yola çıkarlar. Hızır hakındaki bu sahih hadis Kur-an’ın Kehf süresi 60-82 ye kadar olan ayetlere bağlı olup esasını tamamlar. Kaynak: Sahih-i Buhari, hadis No:102 D.İ.B.Y.

Yukarda sahih hadis ve Kur-an’ın Kehf süresi 65 ci ayetin nakline göre, Hızır nebi Kelamı İlahi ile müşerref olmakla birlikte ilim-i ledun, ilim-i batın ve ilim-il gayb gibi değişik isimlerle ifade edilen, geçmiş ve geleceğe şamil bir ilime sahip olduğu için diğer nebiler’den daha bilgili olduğundan hiç şüphe yoktur.

Ebü Cafer Muhammed, Hızır nebi devri hakkında şöyle der: Hızır nebi, (M.Ö.333) Mekedonya diye bilinen diyarın hükümdarı Filifos oğlu büyük İskender’in ilk zamanında yaşamıştır. Hızır nebi İskender ile birlikte ebedi hayat suyu kaynağını aramayla meşkul olmuşlar. Nihayet ebedi hayat suyu Hızır’a nasip olup varıp o suda içmiş ve ölmezliğe ermiştir. İskender ise bu sudan mahrum kalmış. Kaynak: Tarih-iTaberi c.2.s.59-64 E.O.Y.

İbnü´l-Esir, Hızır nebi hakkında kaynaklarda edindiği bilgiye dayanarak şöyle der: İslamiyetten önceki bilginlere göre: Hızır nebi, Hz.Musa bin İmran’dan önce gelmiş, padişah Efridun bin Esgiyan zamanında yaşamıştır. Bazı rivayetlere göre, Hızır nebi, Hz.İbrahim ile eşi Hacer’e iman eden çocuklardan biridir. İsmi Yelya bin Melkan’dır. Babası Melkan büyük ve azametli padişahlardan biridir. Abdullah bin Şevzeb, Hızır nebi hakkında söyle der: Hızır nebi İran asıllı, İlyas bin Yasin ise İsrailoğulları’ndan olup, ikisi her yıl beli bir mevsimde buluşurlardı. Kaynak: El-Kamil c.1 s.148-151,B.Y.

Hindistan’da Hızır nebi’nin ismi ile bir balık üzerine oturmuş olarak tasavvur edilen hakiki bir nehir İlah’i olmuştur. Friedländer, Hızır nebinin menşeini işte bu cephede aramışlardır. Kaynak: İslam ansiklopedisi, leyden tab-ı mad. Hızır, M.E.B.Y.

Darda kalanların yardımına koşan Hızır nebi, ekseriyet gemicilerin hamisi olarak gösteren milletlerde var. Diyarbekri’ye göre, Suriye sahilinde fırtınalı zamanlarda gemicilerin Hızır nebi’den yardım istedikleri inanışı yaygındır. Kaynak: Tarih el- Hamis, c.1.s.107.

Yukarda görüldüğü gibi Hızır nebi’nin yaşadığı devir hakkındaki malumat, bazen Efridun’un muasırı, bazen Hz.İbrahim devrinde yaşamış gösterilir, bazen de büyük İskende’in muasırıdır. Bunların farklarını tetkik bizi asıl mevzumuzdan çok uzaklara götürecektir. Şöphesiz Hızır nebi bir çok milletlerin tarih ve enbiya menakiblerinden ehminiyetli mevki işkal etmiş olmakla birlikte, yukarda belirtmiş olduğum kaynakların cümlesi Hızır’ın ilmini ve peygamberliğini kabul etmekle mütefikirler ve değerli fikirlerini bize muhtelif şekillerde intikal etmişlerdir.

Talib toplumunun inancına göre, asıl ismi Eli, keramet unvanı Hızır (Xızır)’dır. Eli Şahi merdana talib olana, tarifi gerekmez. Çünkü bin-bir ismi vardır biride Hızır, her nerede çağırırsan orada hazır

Allah Eyvallah

kaynaklar


1-Sahih-i Buhari, hadis No:1389 D.İ.B.Y.

2-Tarih-iTaberi c.2.s.59-64 E.O.Y.

3-İbnü´l-Esir, El-Kamil c.1 s.148-151,B.Y.

4-Friedländer, İslam ansiklopedisi, leyden tab-ı mad. Hızır, M.E.B.Y.

5-Diyarbekri, Tarih el- Hamis, c.1.s.107.
3nokta
Mesajlar: 3381
Kayıt: 26 Ara 2006, 22:16
Konum: Meşhedi313

Re: Oruç ve Alevi bektaşi Yorum

Mesaj gönderen 3nokta »

Kaynakların hiçbirisi Ehl-i Beyt Alevi yolu kaynakları değil!
nokta koymuyoruz artık cümle sonlarına
noktayı koyacak olan sensin anlasana
. . .
ALİ TARAFTARI
Mesajlar: 26
Kayıt: 24 May 2009, 00:47

Re: oruç nasıl tutulur?

Mesaj gönderen ALİ TARAFTARI »

4- Oruç sonunda kurban kesilir ve Aşure çorbası yapılıp dağıtılır.

5-Bu kurban ve Aşure ise Kerbela'da İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ehl-i Beyt soyunun devam etmesinden dolayıdır.

BAZI ŞEYLER NEDENSE ALEVİLERE HİÇ GARİP GELMİYOR. ZİRA AŞURE ÇORBASI DAĞITMAK SÜNNİ GELENEĞİN ADETİDİR. NEDEN DAĞITIYORSUNUZ DİYE SORULDUĞUNDA TARİHTE MEYDANA GELDİĞİNİ SÖYLEDİKLERİ 10 KÜSÜR OLAYDAN BAHSEDERLER. HEPSİ DE GENELLİKLE MUTLULUK İFADE EDEN OLAYLARDIR. BUNDAN DOLAYI AŞURE DAĞITTIKLARINI SÖYLERLER.

AMA BİZ ŞİİLER AŞURE ÇORBASI YAPMAK YERİNE AŞURA TÖRENLERİ DÜZENLERİZ.
AŞURE ÇORBASI MUTLULUĞUN İFADESİDİR. BİZ ALEVİLER NE İÇİN SEVİNİYORUZ DA AŞURE ÇORBASI DAĞITIYORUZ. BUNLARI BİRAZ DÜŞÜNMEK LAZIM....
Dede-baba
Mesajlar: 469
Kayıt: 19 Haz 2009, 10:00

Re: oruç nasıl tutulur?

Mesaj gönderen Dede-baba »

ALİ TARAFTARI yazdı:
AMA BİZ ŞİİLER AŞURE ÇORBASI YAPMAK YERİNE AŞURA TÖRENLERİ DÜZENLERİZ.
AŞURE ÇORBASI MUTLULUĞUN İFADESİDİR. BİZ ALEVİLER NE İÇİN SEVİNİYORUZ DA AŞURE ÇORBASI DAĞITIYORUZ. BUNLARI BİRAZ DÜŞÜNMEK LAZIM....
İmam Zeynel Abdin'in Kurtulması ve Yüce Soyun devamı için olmasın...

Birazda bu yönden düşünün...
ALİ TARAFTARI
Mesajlar: 26
Kayıt: 24 May 2009, 00:47

Re: Oruç ve Alevi bektaşi Yorum

Mesaj gönderen ALİ TARAFTARI »

VALLA DEDE BABA,,, ÇEVRENDEKİ ALEVİLERE SORDUN MU??? KAÇ TANESİ O MANTIKLA AŞURE ÇORBASI DAĞITIYOR. ŞAHSEN BEN BİR ALEVİ OLARAK VE ÇEVREMDEKİ DİĞER ALEVİLER DE AŞUREYİ SÜNNİLERİN PİŞİRDİĞİ İÇİN PİŞİRDİĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUZ. AYRICA EHLİ BEYT (AS) ACABA HİÇ AŞURE PİŞİRDİ Mİ??? VARSA BÖYLE BİR BİLGİ, SAĞLAM DELİLLERLE BURAYA YAZ... EĞER BÖYLE BİR ŞEY VARSA BU İŞİ İMAM ZEYNEL ABİDİN(AS) DEN SONRA GELEN DİĞER İMAMLARIMIZIN (AS) CANLA BAŞLA YAPMALRI GEREKİR...
3nokta
Mesajlar: 3381
Kayıt: 26 Ara 2006, 22:16
Konum: Meşhedi313

Re: oruç nasıl tutulur?

Mesaj gönderen 3nokta »

Dede-baba yazdı:
ALİ TARAFTARI yazdı:
AMA BİZ ŞİİLER AŞURE ÇORBASI YAPMAK YERİNE AŞURA TÖRENLERİ DÜZENLERİZ.
AŞURE ÇORBASI MUTLULUĞUN İFADESİDİR. BİZ ALEVİLER NE İÇİN SEVİNİYORUZ DA AŞURE ÇORBASI DAĞITIYORUZ. BUNLARI BİRAZ DÜŞÜNMEK LAZIM....
İmam Zeynel Abdin'in Kurtulması ve Yüce Soyun devamı için olmasın...

Birazda bu yönden düşünün...
bu niyetle yapıldığı zaman bir sakınca olacağını sanmıyorum Ancak emevilerin uydurmuş olduğu ve sonradan bizim toplumumuzda farklı bir gaye ile yapılan bu şeyi sırf emevilere muhalefet etmek gayesiyle de olsa terk etmek gerekir diye düşünüyorum.
nokta koymuyoruz artık cümle sonlarına
noktayı koyacak olan sensin anlasana
. . .
Çeri
Mesajlar: 815
Kayıt: 28 May 2009, 10:06

Re: Oruç ve Alevi bektaşi Yorum

Mesaj gönderen Çeri »

Aşure`nin kelime anlamı Arapçada on demekmiş.Yani Aşure Günü ve Aşure Tatlısının adı Muharremin onu ile bağlantılı.
3nokta
Mesajlar: 3381
Kayıt: 26 Ara 2006, 22:16
Konum: Meşhedi313

Re: Oruç ve Bektaşi Yorum

Mesaj gönderen 3nokta »

bu adresteki sayfa sonunda yer alan ve devamı bir sonraki sayfaya sarkan iligli ayetlerle ilgili Alevi açıklamalarını cevap olarak sunuyorum.

http://www.alevisesi.com/forum/viewtopi ... 3&start=40
nokta koymuyoruz artık cümle sonlarına
noktayı koyacak olan sensin anlasana
. . .
Dede-baba
Mesajlar: 469
Kayıt: 19 Haz 2009, 10:00

Re: oruç nasıl tutulur?

Mesaj gönderen Dede-baba »

meshedi313 yazdı:
Dede-baba yazdı:
ALİ TARAFTARI yazdı:
AMA BİZ ŞİİLER AŞURE ÇORBASI YAPMAK YERİNE AŞURA TÖRENLERİ DÜZENLERİZ.
AŞURE ÇORBASI MUTLULUĞUN İFADESİDİR. BİZ ALEVİLER NE İÇİN SEVİNİYORUZ DA AŞURE ÇORBASI DAĞITIYORUZ. BUNLARI BİRAZ DÜŞÜNMEK LAZIM....
İmam Zeynel Abdin'in Kurtulması ve Yüce Soyun devamı için olmasın...

Birazda bu yönden düşünün...
bu niyetle yapıldığı zaman bir sakınca olacağını sanmıyorum Ancak emevilerin uydurmuş olduğu ve sonradan bizim toplumumuzda farklı bir gaye ile yapılan bu şeyi sırf emevilere muhalefet etmek gayesiyle de olsa terk etmek gerekir diye düşünüyorum.
gennellikle Türkiye sünnileri aşure pirşirmez .. pek az bir kısmı pirşirir oda sizin belirttiğiniz nedenlerledir..

fakatTürkiye alevilerinin tümü, 12 İmam sonrasında aşure pişirir bazıları kurbanda keser..

Yine 7 sene tam tutan 7 kazan yemek yapıp dağıtır..
12 sene tam tam yemek ile birlikte,, kurbanda keser..

tabi bunu her sene yapanlarda olabilmekte..

ibadetleri ne niyetle yaptığımız önemlidir.... bu nedenle sünniler camide beş vakit namaz kılıyor siz niye kılıyorsunuz demeye benziyor sizin karşı yazınız ve teziniz?

fakat insanları ibadetleri nedeniyle eleştirmemek yargılamak, herşeyden önce ne niyetle yaptıklarına bakmak daha doğrudur..
Cevapla

“Oruç” sayfasına dön