Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Dinin ana direği namazdır...
Hasan Akça
Mesajlar: 1745
Kayıt: 05 May 2008, 22:02

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen Hasan Akça »

BndD yazdı:Ha şimdi ikna oldum
O kadar yazmışsınki beyin a.cuklaması oldum
50 vakit Namaz kılarım
Kuranı inkar ederim peygamberden 250 yıl sonra yazılan
Deşi saçması hadislere inanırım

Hüloğğğğ

Bana bak bana Kuran bilmiyorsun
bence bu herifi silelim çünkü

1-öğrenme tartışma araştırma hedefli değil
2- kendisinin kimliği belli deği kötüniyetli
3- hangi doğru konsa reddedecek
4-provakasyon yapmak için yazıyor
5- bilinçli salak olduğu açık
Ali_Haydar
Mesajlar: 37
Kayıt: 18 Mar 2009, 15:59

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen Ali_Haydar »

Daha önce yazdığım gibi, bana kalsaydı, çoktan silmiştim. Bence niyeti belli.

Ama bir şans tanıyalım ve samimiyetini görelim. Başkalarıda niyetini görsünler. Bize Bektaşinin seceresini kimin yazdığını söylesin. Kaynağını göstersin. Bunu yapmasa ve başka konulara girerse ve yine dağıtmaya başlarsa, silinse daha iyi olur. Çünkü foruma sırf zarar veriyor.
BndD
Mesajlar: 93
Kayıt: 28 Mar 2016, 22:43

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen BndD »

Silin tabi beklediğiniz hata
Çokta umrumdaydı
Bu siteye üye olmamdaki neden Ehlibeyt adıdır
Ama gördümki sünni emevi dinine hizmet ediyor
Esas benim burda yazmam hata
Soyunu inkar eden bir millet vekilinin çocuğunun sitesinde ne işim varki
Eşek arıları bize yol göstermesinler
Biz biliriz yolu da Erkânı da

Ben size son şans veriyorum
Beni sildiğinizde siteyide ben silersem ne yapacaksınız ??
Hadi buyurun silin ahada size fırsat
Gönlü Ali'den yana olupta,
kılıcı Yezidten yana olanlara Ali ne yapsın
At izleri İt izlerine karılmışsa Ali ne yapsın
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Sensin eşek arısı ..!Yezitlik yaparak Ehlibeyt in (as) adını ağzına alıyorsun...!Düzenbaz dedelerin sözlerini başlık diye açıp formu kirletiyorsun...!Sen belli ki buraya kafa bulmaya gelmişsin...!Senin ne amaçla yazdığın ve niyetin belli ve bu başlıkta namazın şeklinin olduğu açık bir şekilde ortaya kondu....böyle cevaplarla cevap verdiğini mi sanıyorsun sen ...! ne yaparsan yap bu başlık delille son bulacak...!Evet sana son bir şans ..Belli ki bu secerenin yazıldığı kitap elinde ;

En başta Bektaş ın seceresinin yazıldığı kitabın yazarının adı ,
kitabın ismi ,
yazıldığı tarih ,
Sayfa ve cilt no,
Özellikle de secerenin bulunduğu kitaptaki kaynak alıntılar ,bunları kıvırmadan hemen yazıyosun ! yoksa sitenin diğer yöneticileri onay verdiğinde adına benzer şekilde bandlanacaksın...
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Allah Teala şöyle buyuruyor:
"Yeryüzünde yolculuğa çıktığınızda, kâfirlerin size zarar vermesinden endişe ederseniz, namazı kısaltmanızda size bir vebal yoktur. Şüphesiz kâfirler size apaçık düşmandır." [1]


Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuşlardır: "İki berid, (sekiz fersah) olan bir mesafede namazın seferi kılınması icap eder." [2]
Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:
"Allah Resulü (s.a.a) Medine'den bir günde kat edilen, şehrin yirmi dört mil uzaklığındaki Zihuşep adlı yere yolculuk yaptığında, orada namazını kısalttı; orucunu da iftar etti. Ondan sonra bu, artık bir sünnet haline geldi." [3]



Ehlibeyt yaranından Muhammed bin Müslim diyor; Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s)'a: "Yolculukta kılınan namaz hususunda ne buyuruyorsunuz, nasıl kılınmalıdır, kaç rekât olarak kılınmalıdır?" diye sordum. İmam (a.s): "Allah Teala: "Yolculuğa çıktığınızda, namazı kısaltmanızda size bir vebal yoktur..." [4] buyuruyor. Dolayısıyla, yolculuk dışında namazın tam kılınması farz olduğu gibi, seferde de kısaltılması farz olmuştur" buyurdular. Bu arada biz, İmam'a: "Ama Allah:"kısaltmanızda size bir vebal yoktur" buyuruyor; kısaltın, diye emretmiyor, o halde nasıl namazın yolculuk dışında tamam kılınmasını farz kıldığı gibi, seferde ise kısaltılarak kılınmasını farz kılmıştır?" dedik. Bunun üzerine İmam (a.s) şöyle buyurdular: "Acaba Allah Teala: Sefa ve Merve hakkında: "… Her kim, hac veya umre yaparsa, onları tavaf etmesinde kendisine bir vebal yoktur…" buyurmamış mıdır? Acaba onları tavaf etmek, Allah tarafından farz kılınmamış mıdır? Çünkü onu kendi kitabında zikretmiş, Resulü de uygulamıştır. Namazları seferde kısaltarak kılmak da, Allah'ın kitabında zikrettiği ve Resulü'nün uyguladığı bir hükümdür." Biz, o halde seferde namazını dört rekât olarak kılan kimse bu namazını yeniden mi kılmalı?" dedik. İmam (a.s) şöyle buyurdular: "Eğer kendisine sefer ayeti okunup açıklanmış ise, yeniden kılmalıdır. Ama eğer ayet kendisine okunmaz ve ondan haberi olmazsa, yeniden kılması gerekmez. Akşam namazı hariç bütün namazlar seferde iki rekât olarak kılınmalıdır. Akşam namazında ise, kısaltma yoktur. Çünkü Allah Resulü, hem seferde hem de hazarda onu üç rekât olarak baki bırakmıştır." [5]

Hz. İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Namazın sekiz fersahta seferi kılınmasının farz kılınıp, ondan az veya çok bir mesafede farz kılınmayışının sebebi şudur ki; sekiz fersah, insanların genelinin, kafilelerin ve yük taşıyıcılarının bir günde katettikleri bir mesafedir. Bu yüzden bir günde katedilen mesafede seferi kılmak vacip kılınmıştır. Eğer bir günlük yolculukta seferi kılmak vacip kılınmasaydı, bin yıllık yolculukta da vacip olunmazdı. Çünkü sonraki her gün birinci günün bir benzeridir. Eğer bunda vacip olmazsa, bunun bir benzeri olup, ondan bir farkı olmayan diğerinde de vacip olmaz." [6]

Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Yolculukta üç rekât olan akşam namazı hariç, diğer namazlar ikişer rekâttır, onlardan önce ve sonra bir şey (bir sorumluluk) yoktur." [7]

Hz. İmam Cafer Sadık (.a) şöyle buyurmuşlardır: "Namazın kısaltılarak kılınması sekiz fersahlık yolculuktadır. O ise iki berid mesafesidir. Nerede namazı kısaltarak kılarsan, orada orucunu da yemelisin. Kim de, seferde namazını kısaltmazsa, namazı geçerli değildir. Çünkü Allah'ın farzına ekleme yapmıştır." [9]

Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (.a) şöyle buyurmuşlardır: "Yolcunun namazını kısaltarak kılması gerektiği en kısa mesafe, bir barid (dört fersah) gidişi ve bir barid (dört fersah) gelişi olan bir mesafedir." [10]

Ehlibeyt yaranından Safvan diyor; Hz. İmam Rıza (a.s)'a: "Bir mil uzaklıkta olan birisine ulaşmak kastıyla Bağdat'tan hareket edip, onun peşi sıra Bağdat'tan dört fersah uzaklıkta olan Nehrivan'a kadar giden kimse, dönmek isterken, orucunu bozup, namazını seferi mi kılmalıdır?" diye sordum.
İmam (a.s) şöyle cevap verdiler:
"Hayır, ne namazını seferi kılar; ne de orucunu yer. Zira evinden çıkarken sekiz fersahlık yol gitmek istemiyordu. O, sadece daha az bir mesafede olan arkadaşına ulaşmak istiyordu. Ama takip onu vardığı bu yere kadar ulaştırmıştır...." [11]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:
"Bir beldeye vardığında, eğer orada on gün kalacağını biliyorsan, namazını tam olarak kıl. Bugün, yarın çıkarım şeklinde kararsız durumdaysan ise de, bir aya kadar seferi kıl. Bir ay dolduğunda bir saat sonra çıkmalı olsan bile, artık namazını tam olarak kılmalısın." [12]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:
"Yolculuğa çıkan kişi, namazını seferi kılar, orucunu da yer. Ama av için ya da Allah'a isyan amacıyla yolculuğa çıkan yahut Allah'a isyan edenin elçisi olan ya da düşmanlık veya arabozuculuğu için veyahut müslüman bir toplumuna zarar vermek için yolculuğa çıkan bunun dışındadır. (Böyle biri, namazını seferi kılamaz; orucunu da yiyemez.)" [13]
Yine, O Hazrete: "Bir veya iki günlük bir mesafeye av için giden biri, namazını tam olarak mı kılmalı, yoksa kısaltmalı mı?" diye sorulunca; şöyle buyurmuşlardır:
"Eğer kendisinin ve ailesinin rızkını temin etmek için çıkmışsa, hem orucunu yer, hem de namazını seferi kılar; ama eğer boş eğlence için çıkmışsa, bunun bir saygınlığı yoktur." [14]


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Göçebeler namazı seferi kılamazlar. Zira onların evleri kendileriyle birliktedir." [15]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Beş kişi ister seferde olsun ister hazarda "vatanında" namazı tamam kılmalıdır, hayvanını kiraya verip kendisi de onunla birlikte giden, postacılık yapan, çoban ve kaptan. Zira yolculuk onların işidir." [16]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "Yolcu ne zaman namazını seferi olarak kılabilir?" diye sorulunca, şöyle buyurmuşlardır: "Evler gözden kaybolunca, namaz seferi kılınır." [17]

Yine, O Hazrete, ne zaman yolcunun namazını kısaltabileceği sorulunca; şöyle cevap vermişlerdir:
"Ezan sesini duyabildiğin bir yerde isen, namazı tamam kıl; ezan sesini duyamadığın bir yerde isen, namazı seferi kıl; dönüş yolculuğunda da durum aynıdır." [18]

Hz. İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Vakit girdikten sonra namaz kılmadan yolculuğa çıktıysan, yolda onu seferi kılarsın; yolda iken vakit girdiği halde namazı kılmadan evine ulaşırsan da o namazı tam kılarsın."[19]

[1] - Nisa/101
[2] - El-Vesail, c. 5, s. 494.
[3] - El-Vesail, c. 5, s. 491.
[4] - Nisa/101
[5] - Bihar'ül Envar, c. 89, s. 51.
[6] - El-Vesail, c. 5, s. 491.
[7] - El-Vesail, c. 5, s. 529.
[8] - Bir fersah, 5,5 km.dir
[9] - Bihar'ül Envar, c. 89, s. 59.
[10] - El-Vesail, c. 5, s. 494.
[11] - El-Vesail, c. 5, s. 503.
[12] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 435, 436, Bihar'ül Envar, c. 89, s. 38.
[13] - El-Vesail, c. 5, s. 509.
[14] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 438.
[15] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 438.
[16] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 436.
[17] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 434.
[18] - El-Vesail, c. 5, s. 506.
[19] - Bihar'ül Envar, c. 89, s. 45.

beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Allah Teala şöyle buyurmuştur: "Namazı hakkıyla kılın; zekâtı verin; rükû edenlerle birlikte rükû edin." [1]
Yine şöyle buyurmuştur: "…Her secde yerinde yüzünüzü O'na çevirin…" [2]


Allah Resulü (s.a.a) cemaat namazının fazileti hakkında şöyle buyurmuşlardır: "Yürüyerek cemaat namazı kılınan bir mescide giden kimsenin, her bir adımı için yetmiş bin hayır verilir; bir o kadar da, dereceleri yükseltilir. Eğer bu halde ölürse Allah, onun adına yetmiş bin melek vekil kılar. O melekler onu kabrinde ziyaret edip müjdelerler; yalnızlığında ona arkadaş olurlar ve tekrar dirileceği güne kadar, onun için Allah'tan mağfiret dilerler." [3]
Hz. İmam Musa Kazım (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Kim, kâmil bir abdest alıp, taranır ve güzel koku sürerek, vakarla acele etmeksizin, müslümanların topluluğuna özenerek namaz kılınan yere doğru ilerlerse, attığı her adım için, onun için bir hasene yazılır; bir günahı silinir ve bir derecesi yükseltilir. Mescide girip de, imamla birlikte namaza başladığında ise, imam selam vermeden önce, onun Allah tarafından bağışlanması ve cennetlik olması kesinleşir." [4]


Hz. İmam Rıza (a.s) cemaat namazının hikmeti hakkında şöyle buyurmuşlardır: "Cemaat namazı, ihlâs, tevhit, teslimiyet ve Allah'a ibadet açığa çıkıp aşikâr olsun diye, teşri edilmiştir. Çünkü bunların açığa çıkması, doğu ve batı ehline Allah'ın birliğine dair hücceti tamamlar. Münafıkları, sadece dilleriyle söyledikleri İslam'a ikrarın gereğine boyun eğdirir. Toplumsal murakabeyi sağlar. İnsanların, birbiri hakkında, İslam'ı kabule dair tanıklıklarını caiz kılar. İlaveten, bu toplantıların, iyilik ve takvada yardımlaşma ve birçok günahlardan sakındırma boyutu da mevcuttur." [5]

Allah Resulü (s.a.a) ise şöyle buyurmuşlardır: "Namazını cemaatle kılan kişi hakkında husn-ü zannınız olsun ve tanıklığını kabul ediniz." [6]

Allah Resulü (s.a.a)'den gelen bir hadis-i şerifte şöyle yer almıştır: "Eğer sadece bir kişi, cemaat imamına uyarsa, kıldıkları namazın her bir rekâtının sevabı yüz elli namaza bedeldir. Eğer iki kişi uyarsa, her bir rekâtın altı yüz namaz kadar sevabı vardır. Eğer daha çok olursa namazın sevabı da daha çok olur; sayıları onu geçince de eğer gökler kâğıt, denizler mürekkep, ağaçlar kalem, cinler, insanlar ve melekler katip olsa, onun bir rekâtının sevabını yazmaktan aciz kalırlar." [7]

Bu arada, Ehlibeyt fıkhına göre, yağmur namazı hariç, aslı itibarıyla sünnet olan namazların cemaatle kılınması bidat ve haramdır.
Hz. İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Sünnet namazı cemaatle kılmak caiz değildir. Zira bu, bidattir ve her bidat ise, dalalettir. Her dalalet de, cehenneme sürükler." [8]

[1] - Bakara/43.
[2] - Â'raf/29.
[3] - El-Vesail, c. 5, s. 372.
[4] - Camiu'l Ehadis'i Şia, c. 6, s. 387.
[5] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 12, El-Vesail, c. 5, s. 372.
[6] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 16.
[7] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 14.
[8] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 72.
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuşlardır: "İki kişi ve daha fazlası, cemaat sayılır." [1]
Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Bayram namazlarını, Cuma gününde yaptıkları gibi, beş veya yedi kişi olunca cemaatle kılarlar." [2]



Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "İmam, me'mumların durduğu yerden fazlaca yüksek bir yerde durursa, namazı geçersizdir. Ama imamın, arkasında namaz kılanların durduğu yerden aşağıda durmasının, sakıncası yoktur." [3]

Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Me'mumlarla imam arasında perde veya duvar olursa, namazları batıldır." [4]

Hz. İmam Cafer (s.a.a) ise, kadın me'mumlarla erkek imam arasında duvar ve perde gibi bir engelin fasıla olmasının herhangi bir mahzuru olmadığını buyurmuşlardır. [5]
Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Cemaat namazında saflar düzgün ve birbirine bağlı olmalıdırlar. İki saf arasında bir adımdan fazla fasıla olmamalıdır. Bunun ölçüsü, insanın secde ettiğinde bedeninin dolduracağı miktardır." [6]


[1] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 72.
[2] - El-Vesail, c. 5, s. 142.
[3] - El-Vesail, c. 5, s. 463.
[4] - El-Vesail, c. 5, s. 460.
[5] - El-Vesail, c. 5, s. 461.
[6] - El-Vesail, c. 5, s. 462.
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »


Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuşlardır:

"Kur'an'dan daha fazla ezber olan kişiler topluma imamet etmelidir. Eğer Kur'an'ı ezberlemede hepsi aynı seviyede iseler, en önce hicret edenleri; hicrette de eşit iseler, en yaşlı olanları; yaşta da eşit iseler, sünnete en çok vakıf olanları ve din konusunda en bilgili olanları imamet etmelidir. Ayrıca, kimse ev sahibinin ve sulta sahibinin önüne geçerek imamet etmesin." [1]


Hz. İmam Ali (a.s), Allah Resulü'nün şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:

"Toplumun imamı, onların, Allah katına gönderdikleri elçileridir. O halde namazda en faziletlinizi öne geçirin." [2]

Başka bir nakilde de Allah Resulü (s.a.a)'in şöyle buyurduğu yer almıştır:

"İmamlarınız, sizin Allah katına gönderdiğiniz elçilerinizdir. O halde dininizde ve namazınızda kimi elçi gönderdiğinize dikkat ediniz." [3]

Yine, Hz. Ali (a.s) şöyle buyurmuşlardır:

"Hiçbiriniz, deli ve zinadan mütevellit olanın arkasında namaz kılmasın." [4]

Hz. İmam Rıza (a.s) ise şöyle buyurmuşlardır:

"Günah ehli olanın arkasında kılınan namaz geçersizdir; velayet ehli dışındakine de uyulmamalıdır." [5]

Ali bin Raşit diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a:

"Sizi sevenler ihtilafa düşmüşlerdir. Hepsinin arkasında namaz kılabilir miyim?" dedim. İmam (a.s): "Sadece inancına güvendiğin bir kimsenin arkasında namaz kıl"buyurdular." [6]

Yine İsmail El-Co'fi diyor; Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s)'a:

"Hz. Ali'yi sevip de düşmanlarından teberri etmeyen ve: "Ben Ali'yi, muhaliflerinden daha çok seviyorum" diyen birisinin durumunu sordum. İmam (a.s) şöyle buyurdular: "O doğruyu yanlışla katıştıran birisidir; o da düşmandır. Takiyye durumu hariç, onun arkasında namaz kılma; onun herhangi bir saygınlığı yoktur." [7]

Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:

"Üç kişinin arkasında namaz kılınmaz; durumu meçhul olan, sizin sözlerinizi söylese bile, gulüv ehli olan, doğru itikat üzere olsa bile, açıkça günah işleyen."[8]

Allah Resulü (s.a.a) adalet sıfatı sahibi kişiyi şöyle tanımlamışlardır:

"Kim, insanlarla muaşeret ettiğinde insanlara zulmetmez, konuştuğunda onlara yalan konuşmaz ve söz verip sözünden dönmezse, o, kâmil mürüvvet sahiplerindendir; adaleti zahirdir, kardeş olarak görülmesi zorunlu ve gıybeti de haramdır." [9]
Yine, İbn-i Ebi Yafur diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "Birinin, leh ve aleyhindeki tanıklığının kabulü açısından müslümanlar arasından adalet sıfatına sahip biri hangi özelliklerle tanınabilir?" dedim. İmam (a.s) şöyle buyurdular: "İnsanların, örtünme ve iffet ehli olarak görüp; karnına, avretine, eline ve diline sahip biri olarak tanıdıkları ve keza; şarap, zina, fayiz, anne babaya karşı gelme ve cihaddan kaçmak gibi, Allah Teala'nın azap vaatettiği büyük günahlardan sakınan biri olarak bilinen kimse, adalet ehlidir." [10]

[1] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 62.
[2] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 109.
[3] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 86.
[4] - El-Vesail, c. 5, s. 397.
[5] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 72.
[6] - El-Vesail, c. 5, s. 389.
[7] - El-Vesail, c. 5, s. 389.
[8] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 23.
[9] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 35.
[10] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 37.
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Evet tekrar ediyorum sözlerimi ki ,Ehlibeyt ten /12 İmamlardan (as) gelen bu hadisleri bu öğütleri ,bu aktarımları bu sözleri duyan ,okuyan ben Aleviyim diyen insanların şükür secdesine kapanması gerekir ve secdeden kalkmadan, kendini kaybedip ağlaması gerekir secde halinde ...!Kaynaklar ortada , kitaplar ortada , sözler ortada , hadisler ortada bunlar sadece şükrü gerektirir , kulluğu gerektirir ..Allah a binlerce sayısız şükürler olsun bize Ehlibeyt in (as) yaşantıları ibadetleri ulaştığı için ..ve ömrümün bir döneminde bana böyle bir fırsat yaratıp bu hadislerin olduğu bu kitapları yazan insanlar gibi bana da insanlara aktarma gücü ve paylaşma imkanı verdiği için ve Alevisesiyle tanıştırdığı için...!Benim elimle de Ehlibeyt in (as)yoluna hizmet ettirdiği için...

Hakaret eden etsin ..bu hadisleri yazdığım için etsin ..Etsinler de Ehlibeyt in /12 İmamların (as) adını andığım için etsinler...Etsin de delil yazdığım için etsin..etsinler de Öz Muhammedi İslam a hizmet ettiğim için etsinler ..Etsinler de Kerbela da Hz Zeynep e (as) yardım ettiğim için etsinler ...etsinler de sadece bunlar yüzünden bana hakaret etsinler ..edebildikleri kadar ...! Hakaret devam ederse ,soytarılık devam ederse delil de devam eder ...
BndD
Mesajlar: 93
Kayıt: 28 Mar 2016, 22:43

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen BndD »

Ne hakareti edecem
Siz Allah'ın emirlerini değiştirip
Hakk'ı inkar ettikten sonra bırak benim hakaret etmemi,
Allahın laneti var bu tür iki yüzlü aynacıların üzerinde

Dünya menfaati bir leşe benzer.
Ona talip olan, köpeklerle dalaşmaya hazır olmalıdır.
Hz. Ali r.a.

İmam Cafer-i Sadık şöyle buyurmuştur:
Basiretsiz, bilgisiz amel eden kimse, bir yolda olmadan yürüyen kimseye benzer;
Hızlı yürümesi onu hedefinden uzaklaştırmasından başka bir işe yaramaz.

Ve yine buyurmuştur ki:
Her bid'at sapıklıktır ve her sapıklık da ateşe doğru giden bir yoldur.

Kişisel görüşüne dayanarak insanlara yol gösteren kimse, bilmediği bir hususta Allah'a ibadet etmiş olur.
Bilmediği bir hususta Allah'a ibadet eden kimse, Allah'a muhalefet etmiş olur.
Çünkü bilmediği şeyleri helal ve haram saymış olur.

İnanç boyutu;
saf ve temiz olmalı.

Özünde ve sözünde temiz olmayanların, îmanı tam değildir.
Hace Bektaş-ı Veli


İşte bizim Alimiz Ve Ehli Beytimiz temizdir
Biz Allahın göstermiş olduğu Ehlibeyt silsilesine velilere ve onların pak soyuna niyaz ederiz salat ederiz

Allahın Resulünün soyuna eziyet edip sonrada Allah bağışladı diyip
Emevilerin getirmiş olduğu hocalara değil!
Bunu kafanıza sokun
Gönlü Ali'den yana olupta,
kılıcı Yezidten yana olanlara Ali ne yapsın
At izleri İt izlerine karılmışsa Ali ne yapsın
Cevapla

“Namaz” sayfasına dön