Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Dinin ana direği namazdır...
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Yine, Zürare diyor:

"Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s)'a: "Allah'ın farz kıldığı namazlar hangi namazlardır?" diye sordum. İmam: "Gece, gündüz toplam beş vakit namaz farz kılınmıştır" buyurdular. Ben: "Allah bu namazları isimlendirerek kitabında (Kur'an'da) açıklamış mıdır?" dedim. İmam (a.s): "Evet, açıklamıştır. Allah Teala Peygamberi'ne şöyle emreder; "Güneşin kaymasından (batıya meyletmesinden) gecenin ğasakına (karanlığına) kadar namazı hakkıyla kıl..." [5]Güneşin kayması, güneşin batıya meyletmesi, yani öğle vaktidir. Güneşin kayması ile ğasak (gece karanlığı) arasında Allah'ın isimlendirdiği, açıkladığı ve vakitlerini belirlediği dört namaz vardır. Gecenin ğasakı (karanlığı) ise, gece yarısıdır. Sonra Allah Teala: "Ve fecrin okunuşunu da (sabah namazını) ki, gerçekten fecrin okunuşu izleniyordur" (Gece ve gündüz melekleri tarafından birlikte müşahede edilmektedir) [6] buyurdu. İşte bu da beşinci farz namazdır.

Yine Allah Teala şöyle buyurmuştur:
"Gündüzün iki ucunda namaz kıl" [7] Gündüzün iki ucu sabah ve akşamdır. "Ve gecenin yakın saatlerinde." [8] Bu da yatsı namazıdır.
Yine Allah Teala şöyle buyurmuştur:

"Namazları ve orta namazı koruyunuz." [9] Orta namaz öğle namazıdır. Bu, Hz. Resulullah'ın kıldığı ilk namazdır. Bu namaz hem gündüzün ortasında kılınan namazdır; hem de gündüzün kılınan iki namazın, sabah ve ikindi namazlarının ortasında olan namazdır..." [10]

[1] - Bihar'ül Envar, c. 82, s. 282.
[2] - Müstedrek'ül Vesail, c. 1, s. 176.
[3] - El-Vesail, c. 3, s. 31.
[4] - Bihar'ül Envar, c. 82, s. 301.
[5] - İsrâ/78.
[6] - İsrâ/78.
[7] - Hûd/114.
[8] - Hûd/114.
[9] - Bakara/238.
[10] - Furu'u Kafi, c. 3, s. 271.
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a:

"Namaz kılmakta olan bir kimse, kendisinden kokusunu ve sesini duymadığı bir gaz çıktığını anlarsa, ne yapması gerektiği sorulunca, İmam (a.s): "Abdestini ve namazını yeniden yerine getirmelidir. Bunu kesin olarak bildikten sonra kıldığı namaza itina etmemelidir." cevabını vermişlerdir." [1]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:

"Kasten konuşmak namazı batıl eder, ama farkında olmadan konuşmanın bir sakıncası yoktur." [2]

Sümae diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: Namaz esnasında kendisine selam verilen kimsenin ne yapması gerektiğini sordum. İmam (a.s):

"O da: "Selamun Aleykum" diye cevap verir ve: "Aleykum'üs Selam" demez. Çünkü Allah Resulü, namaz esnasında kendisine selam veren Ammar'a böyle cevap vermişlerdir" buyurdular." [3]


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Gülümsemek namazı bozmaz, ama kahkahayla gülmek namazı batıl eder" [4]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.a)'a: "Namazda ağlamak namazı batıl eder mi?" diye sorulunca, İmam (a.a) şöyle cevap vermişlerdir: "Cennet veya cehennemi hatırlama sonucu ağlarsa, bu namazda yapılan amellerin en faziletlisidir; bir ölüsünü hatırlama sonucu ağlar ise de namazı batıldır."[5]

Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Namazda, tam olarak sağa sola dönüş, namazın batıl olmasına yol açar." [6]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) ise şöyle buyurmuşlardır: "Eğer namazda konuşur veya yüzünü kıbleden çevirirsen namazını yeniden kıl." [7]

[1] - Bihar-ül Envar, c. 84, s. 282, El-Vesail, c. 4, s. 1242
[2] - El-Vesail, c. 4, s. 1275
[3] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 366, El-Vesail, c. 4, s. 1265
[4] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 366, Bihar'ül Envar, c. 84, s. 282, El-Vesail, c. 4, s. 1265
[5] - El-Vesail, c. 4, s. 1251
[6] - El-Vesail, c. 4, s. 1249
[7] - El-Vesail, c. 4, s. 1275
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Hz. İmam Ali (s.a) şöyle buyurmuşlardır: "Kişi, namazdayken sakalıyla veya dikkatini namazdan uzaklaştıran başka bir şeyle oynamasın.
Başka bir şey, sizi kendisiyle meşgul etmeden, siz hayır amel yapmaya bütün gönlünüzle koşun.
Bütün sözünüz, Allah'ın zikri olsun. Namaz, takvalı kimsenin Allah'a yaklaşma aracıdır.
Kişi namazında huşu içinde olsun. Çünkü kalbi Allah'a huşu eden kimsenin, azaları da huşu içinde olur ve başka bir şeyle oynamaz." [1]


Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s) ise şöyle buyurmuşlardır:
"Bütün dikkatinle namaza yönel, namazda iken elinle, başınla ve sakalınla oynama." [2]

Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuşlardır: "Allah namazda bir şeyle oynanmasını sevmez." [3]

Yine, Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuşlardır: "İdrar ve dışkını engellediğin bir halde namaza durma." [4]

Yine, Hz. İmam Ali (s.a) şöyle buyurmuşlardır:
"Namazda o tarafa, bu tarafa yönelmek şeytanın hırsızlığıdır. O halde namazda iken başka bir şeye yönelmekten sakının. Zira bir kul namaza durduğunda, Allah ona yönelir, kul başka bir şeye yönelince, üç defaya kadar ona: "Ey Âdemoğlu kimden yüz çevirdiğinin farkında mısın?" der; dördüncü kez başka bir şeye yönelince, Allah da ondan yüz çevirir." [5]


[1] - El-Vesail, c. 4, s. 1261.
[2] - El-Vesail, c. 4, s. 1261.
[3] - El-Vesail, c. 4, s. 1260.
[4] - El-Vesail, c. 4, s. 1255.
[5] - El-Vesail, c. 4, s. 1280.

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Farz namazı kıldığın sırada, hizmetçinin veya alacaklı olduğun kimsenin kaçtığını ya da canına tehlike arz edecek bir yılanı görürsen, namazını boz, hizmetçini veya alacaklını takip et ve yılanı öldür." [1]

Yine, O Hazrete: "Farz namaz esnasında kaybolmasından korktuğu, bir çanta veya malını unuttuğunu hatırlayan kimse ne yapmalı?" diye sorulunca; Hazret: "Namazını yarıda kesip, eşyasını korumaya alır; daha sonra namazını baştan kılar…" cevabını vermişlerdir." [2]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Unutarak ezan ve ikameyi okumadan namaza başlar ve rükûdan önce hatırlarsan, namazdan çıkıp, ezan ve ikameyi okuduktan sonra namaza başlarsın, ama rükûa eğilmiş isen, artık namazına devam etmelisin." [3]

[1] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 367, El-Vesail, c. 4, s. 1271.
[2] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 367, El-Vesail, c. 4, s. 1271.
[3] - El-Vesail, c. 4, s. 657.

beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Eğer farz bir namazın vakti geçmeden önce onu kılmadığına dair yakinin olur ya da onu kılıp kılmadığında şüpheye kapılırsan, onu kılmalısın.
Ama vakit geçtikten sonra onu kılıp kılmadığında şüphe edersen, artık araya fasıla girmiştir; onu kılmadığına yakin etmedikçe, yeniden kılman gerekmez. Onu kılmadığına yakin ettiğinde ise, hangi halde olursa olsun, onu kılmalısın." [1]

Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Bir kimse, namazını bitirdikten sonra onun hakkında "doğruluğunda" şüphe ederse, onu yeniden kılması gerekmez ve onun üzerine bir sorumluluk gelmez."[2]


Bir hadiste, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: Kıyam halinde iken rükû edip etmediğinde şüphe eden kişinin ne yapması gerektiği sorulunca; İmam (a.a): "Rükû edip sonra secde eder" cevabını vermiştir." [3]

Ehlibeyt yaranından Zürare diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "İkameti okumakta olan birisi, ezanı okuyup okumadığında şüphe ederse ne yapması gerekir?" diye sordum. İmam (a.s): "Devam eder" cevabını verdiler."

Ben: "Tekbir getirdikten sonra ikamette şüphe ederse ne yapmalı?"
İmam: "Devam eder."
Ben: "Kıraate başladıktan sonra tekbirde şüphe ederse?"
İmam: "Devam eder."
Ben: "Rükûa vardıktan sonra kıraatte şüphe ederse?"
İmam: "Devam eder."
Ben: "Secdeye vardıktan sonra rükûda şüphe ederse?"
İmam: "Devam eder" cevabını verdikten sonra şöyle devam ettiler: "Ey Zürare, kısacası, bir amelden çıkıp başka bir amele girdikten sonra, öncekinde şüphe edersen eğer, bu şüphen geçersizdir." [4]

[1] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 190, El-Vesail, c. 3, s. 205.
[2] - El-Vesail, c. 5, s. 342.
[3] - El-Vesail, c. 4, s. 935.
[4] - Bihar'ül Envar, c. 88. s. 156, El-Vesail, c. 5, s. 336


BndD
Mesajlar: 93
Kayıt: 28 Mar 2016, 22:43

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen BndD »

Hüloğğğğğ
Gönlü Ali'den yana olupta,
kılıcı Yezidten yana olanlara Ali ne yapsın
At izleri İt izlerine karılmışsa Ali ne yapsın
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »



Muhammed Bin Müslim diyor ;Hz İmam Cafer Sadık (as) a :"Namaz kılarken bir rekat mı iki rekat mı kıldığından şüphe eden kimsenin ne yapması gerektiğini sordum .İmam Aleyhisselam şöyle buyurdular :

"Namazı yeni baştan alarak yakin sağlamalıdır.Cuma namazı ,akşam namazı ve seferi namazlarında da şüpheye yer yoktur."(1)

yine o Hazret şöyle buyurmuşlardır :

"Akşam namazında şüpheye düştüğünde ,onu yeniden kıl ;sabah namazında şüpheye düştüğünde onu yeniden kıl .(2)

İmam Ali Aleyhisselam şöyle buyurmuşlardır :

"Beş yerde şüpheye yer yoktur:Vitir namazında ,cuma namazında ,farz namazların ilk iki rekatlarında ,sabah namazında ve akşam namazında .(3)

Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Allah'ın kulları üzerindeki farzı, on rekâttır; onlarda kıraat zorunludur; şüpheye de yer yoktur. Buna, Allah Resulü, yedi rekat eklemiştir; onlarda şüpheye yer vardır; kıraat de zorunlu değildir. Kim, ilk iki rekâtta şüphe ederse, (görevini yerine getirdiğine dair) yakin elde edebilmesi için namazını yeniden kılmalıdır. Kim de, son iki rekâtta şüpheye düşerse, şüphe hükümlerine göre amel eder." [4]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) ise şöyle buyurmuşlardır: "Öğle, ikindi ve yatsı namazlarının ilk iki rekâtlarında şüphe edip de, bir mi, iki mi kıldığını bilmeyen kimse, onu yeniden kılmalıdır." [5]

Yine Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Şüphe edip de, üçüncü rekâtta mı, ikinci rekâtta mı, birinci rekâtta mı veya dördüncü rekâtta mı olduğunu bilmez isen, namazını yeniden kıl ve şüpheyle devam etme." [6]


Hz. İmam Musa Kazım (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Kaç rekât namaz kıldığını bilmiyor ve bir tarafa zan da edemiyorsan, namazı yeniden kılmalısın" [7]

[1] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 351,El-Vesail, c. 5, s. 300.
[2] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 350, El-Vesail, c. 5, s. 305.
[3] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 165, El-Vesail, c. 5, s. 306.
[4] - El-Vesail, c. 5, s. 299.
[5] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 350.
[6] - El-Vesail, c. 5, s. 328.
[7] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 358, El-Vesail, c. 5, s. 327.
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »



İmam Muhammed Bakır Aleyhisselam şöyle buyurmuşlardır :

"Çok şüphe etmeye başladığında namazına devam et,zira o şeytandandır;böylelikle onun seni terketmesi ümit edilir."(1)

Musaddik bin Ammar diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "Bir kimse, namazında çok şüpheye kapılıyor; rükûda şüphe edip, rükûa gidip gitmediğini bilmiyor; secdede şüpheye düşüp, secde edip etmediğini bilmiyor. Bu insanın ne yapması gerekiyor?" diye sordum. İmam (a.s) şöyle buyurdular: "Böyle biri, ne şüphe ettiği rükua gider, ne de secdeye; bunları yapmadığına yakin etmedikçe, kaldığı yerden namazına devam eder." [2]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Bir kimse her üç namazda da şüphe ederse, o, çok şüphe edenlerdendir." [3

Muhammed bin Müslim diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "Nafile namazında şüpheye düşmenin hükmünü sordum. İmam (a.s): "Her hangi bir yükümlülük getirmez" cevabını verdiler." [4]

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "İmamın arkasında namaz kılanların bildikleri takdirde imam için, imam şüpheye düşmemişse de, imamın arkasında namaz kılanlar için şüphe yoktur (şüpheleri geçersizdir)." [5]

[1] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 359, El-Vesail, c. 5, s. 329.
[2] - El-Vesail, c. 5, s. 330.
[3] - El-Vesail, c. 5, s. 330.
[4] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 359, El-Vesail, c. 5, s. 331.
[5] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 359, El-Vesail, c. 5, s. 340.

Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Üç rekât mı dört rekât mı kıldığını bilmeyip her iki taraf ta kendisi için eşit durumda olan kimse, (ihtiyat namazında) muhayyerdir. İsterse ayakta bir rekât kılar; isterse de oturduk yerde iki rekât kılar." [1]
Yine, O Hazret aynı farzın hükmünü açıklarken şöyle buyurmuşlardır:"Eğer şüphesinin her iki tarafı da, ona göre eşit durumda ise, bu, iki rekât kıldığına yakini vardır, anlamındadır. Ayağa kalkıp bir rekât daha kıldıktan sonra selam vermeli ve selamdan sonra iki rekât da, oturduk yerde yalnızca Fatiha okuyarak kılmalıdır. Bu durumda eğer gerçekte iki rekât kılmış ise, ayakta kılmış olduğu bir rekat ve daha sonra oturduk yerde kıldığı iki rekât, eksik olan dört rekâtının tamamlayıcısı olurlar. Ama eğer gerçekte üç rekât kılmış ise, ayakta kıldığı bir rekât, dört rekâtın tamamlayıcısıdır ve oturduk yerde kıldığı iki rekât da nafile namazı olur." [2]

Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s), kendisine namazda şüphe hükümlerini soran Ammar bin Musa isimli öğrencisine şöyle buyurmuşlardır:
"İster misin sana öyle bir yol öğreteyim ki, ona amel ettiğin takdirde sonradan namazının doğru olduğunu da eksik olduğunu da hatırlasan boynuna bir yükümlülük gelmesin?
Şüpheye düştüğün zaman çok olan tarafa karar ver; namazı sona erdirip selam verdikten sonra kalk, eksik bıraktığını zannettiğin miktarı kıl. Bu durumda eğer, kıldığın namazın gerçekte tamam olmuş ise, boynuna bir şey gelmez ve eğer namazını eksik yerine getirmiş olduğunu hatırlarsan, sonradan kıldığın namaz, eksik bıraktığının yerini alır." [3]
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:
"İki rekât mı dört rekât mı kıldığını bilmediğinde, fikrin bir tarafa varmazsa, teşehhüt ve selam okuyarak namazını tamamla. Sonra da yalnızca Fatiha'yı okuduğun dört secdeli iki rekât namaz kılıp teşehhüt ve selam okuyarak onu sona erdir. Bu durumda eğer gerçekte iki rekât kılmış olsan, bu iki rekât, o dört rekâtlı namazın tamamlayıcısı olur ve eğer dört rekât kılmış olsan, bu iki rekât nafile sayılır." [4]


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "İki, üç veya dört rekât kıldığını bilmeyen birinin ne yapması gerektiği sorulunca; İmam (a.s) şöyle cevap vermişlerdir:
"Ayağa kalkarak iki rekât ayakta kılıp selam verir, ardından da iki rekât da oturarak kılıp selam verir, eğer gerçekte dört rekât kılmış olursa bu iki rekâtlar nafile sayılır; aksi takdirde ise bunlar dört rekâtı tamamlar."[5]


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:
"Dört rekât mı beş rekât mı kıldığını bilmediğin zaman, namazın selamından sonra, iki sehiv secdesi yapıp peşinden selam verirsin." [6]


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "Üç rekât mı, dört rekât mı kıldığını bilmeyip, fikrinin iki tarafı da eşit olan bir kimse ne yapması gerekir?" diye sorulunca; İmam (a.s) şöyle cevap vermişlerdir:
"Fikri üç ve dört rekât arasında eşit olan kimse muhayyerdir; isterse, ayakta bir rekât (ihtiyat namazı) kılar, isterse de, dört secdeyle iki rekât oturduk yerde kılar." [7]


[1] - El-Vesail, c. 5, s. 320.
[2] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 362.
[3] - El-Vesail, c. 5, s. 318.
[4] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 352, El-Vesail, c. 5, s. 323.
[5] - El-Vesail, c. 5, s. 326.
[6] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 355, El-Vesail, c. 5, s. 326.
[7] - El-Vesail, c. 5, s. 320.

Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuşlardır: "Kim, namazlarından birini unutarak kılmazsa, onu hatırladığı zaman kaza etsin. Çünkü Allah Teala:"Beni anmak için namaz kıl" [1] buyurmaktadır." [2]


Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s)'a: "Abdestsiz olarak namaz kılan, unutarak veya uykuda kalarak namazını kılmayan birisinin ne yapması gerektiği sorulunca; şöyle cevap vermişlerdir:
"Gece veya gündüzün hangi saatinde hatırlarsa kazasını kılar. Sonraki namazın vakti girdiğinde de, eğer henüz kazaya kalan namazın kazası kılınmamışsa, onun kendisinin de kazaya kalacağından korkulmuyorsa, önce kazaya kalanın kazasını kılsın; onun kendisinin kazaya kalacağından korkuluyorsa da, önce onu, sonra da kazaya kalanın kazasını kılsın. Çünkü o, kendi vaktine daha evladır." [3]

Musa bin Bekir diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "Bir, iki, üç, dört gün veya daha fazla bir süre baygın kalan bir kimse, kendine gelince, ne kadar namaz kaza etmelidir?" diye sordum. İmam (a.s) şöyle buyurdular: "Sana bütün bu ve benzeri konuları içeren bir ilke öğreteyim; bil ki, Allah, kuluna üstün gelen durumlarda onu mazur görmeğe daha evladır." [4]

Hz. İmam Rıza (a.s) ise şöyle buyurmuşlardır: "Vaktinde kendine geldiği namaz hariç, hasta olan bir insana, baygın olduğu vakitlerin namazlarını kaza etmesi vacip değildir." [5]
Hz. İmam Muhammed Bakır (a.s)'a: "Hayız ve nifas kanından temizlenen kadının oruç ve namazı sorulunca, Hazret: "Orucunu kaza eder, ama namazını kaza etmez. Çünkü Allah Resulü mümin kadınlara böyle emrederdi" buyurmuşlardır." [6]

Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Hastalığının ağırlaşmasından dolayı, birkaç gün namazını terkeden hasta, namaz kılma gücüne kavuşunca, onları kaza etmelidir." [7]

Zürare diyor; Hz. İmam Sadık (a.s)'a: "Yolculukta iken bir namazı kazaya kalıp vatanına vardıktan sonra hatırlayan birisinin ne yapması gerektiğini sorduğumda; şöyle cevap verdiler:
"Kazaya kalan namaz, kazaya kaldığı şekilde kaza edilir; eğer namaz yolculukta kazaya kalmışsa vatanda kaza edilse bile, seferi olarak kaza edilir ve eğer namaz yolculuk dışında kazaya kalmışsa, yolculukta kaza edilse bile, tamam olarak kaza edilir." [8]
Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: boynunda oruç ve namaz kazası bulunan bir ölünün durumu sorulunca; Hazret: "Ona en yakın olan kimse, onları kaza eder" cevabını vermişlerdir." [9]
beyazgül12
Mesajlar: 1390
Kayıt: 26 Haz 2014, 15:36

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen beyazgül12 »


Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır:
"Niçin, baba ve annenize, sağlıklarında ve vefat ettiklerinden sonra ihsan etmiyorsunuz! Onlardan taraf namaz kılabilir, sadaka verebilir, hacca gidebilir, oruç tutabilirsiniz. Böylece bunların sevabı baba ve annesine ulaştığı gibi, aynı sevap onun kendisine de yazılır. Ayrıca, Allah ona, ihsanda bulunduğundan dolayı çok çok hayır ata eder." [10]


Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Namaz, oruç, sadaka, hac, umre ve bütün hayır ameller, ölen kimseye yarar sağlar; hatta ölü darlık içinde olabilir ve onu genişliğe çıkararak, ona: "Bu, filan oğlunun veya filan din kardeşinin senin için yapmış olduğu hayır amelinden dolayıdır" derler." [11]

Yine, Hz. İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuşlardır: "Bir kimse, anne babasına karşı hayatlarında iken kötü davrananlardan olabilir. Ama vefatlarından sonra onlardan taraf oruç tutar, namaz kılar, borçlarını öder ve böylece ihsanlarına devam ederken; o, ana babaya karşı iyi davranan olarak kaydedilir. Birisi de, hayattayken ana babasına karşı iyi davranan olabilir. Ama öldükten sonra, ne onların borçlarını öder, ne de onlar hakkında bir hayır yapar ve bu tutumunu sürdürünce; o da, ana babaya karşı kötülük yapan olarak kaydedilir." [12]

Ehlibeyt yaranından Abdullah bin Sinan diyor; Hz. İmam Cafer Sadık (a.s)'a: "Fazlaca nafile namazını terkedip de, çokluğundan ne kadar olduğunu bilmeyen kimse, onların kazası hususunda ne yapmalı?" dedim. İmam (a.s): "O kadar kaza eder ki, çokluğundan ne kadar kaza ettiğini bilmez olur. Böylece terkettiğini bildiği kadar kaza etmiş sayılır"buyurdular. Ben: "Kaza edemiyor" dedim. İmam (a.s): "Eğer kaza edemeyişi, geçimini temin etmek için dünyevi çalışma veya mümin bir kardeşinin ihtiyacını gidermeğe iştigalden dolayı ise, bir mahzuru yoktur. Ama eğer çokluca dünya malı toplamakla iştigalden dolayı kaza etmiyorsa, kaza etmesi icap eder. Aksi halde, Allah Resulünün saygınlığını korumamış, sünnetini küçümsemiş olur" buyurdular.
Ben: "Kaza edemiyor; acaba bu durumda onun yerine sadaka vermesi yeterli olur mu?" dedim. Bunun üzerine İmam (a.s) bir süre sessizce düşündü. Sonra da: "Sadaka versin" buyurdular.
Ben: "Ne kadar sadaka versin?" dedim. İmam: "Namazın ölçüsü kadar; en azı her namazın karşısında fakire bir yemek versin" buyurdular. Ben: "Karşılığında fakire bir yemek verilen namaz kaç rekattır?" dedim. İmam: "Gecede kılınan her iki rekât nafile karşısında bir yemek, gündüz kılınan her iki rekât nafile karşısında bir yemek versin" buyurdular. Ben: "Buna gücü yetmez" dedim. İmam: "Gece ve gündüz kılınan her dört rekât nafile karşısında bir yemek fakire versin" buyurdular. Ben: "Buna gücü yetmez" dedim. İmam: "Gecenin nafile namazları için bir yemek ve gündüzün namazları için de bir yemek versin. Ama namaz daha faziletlidir; namaz daha faziletlidir; namaz daha faziletlidir!" buyurdular."[13]


[1] - Taha/14.
[2] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 290.
[3] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 293, El-Vesail, c. 5, s. 350.
[4] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 300, Furu'ul Kafi, c. 3, s. 413, El-Vesail, c. 5, s. 353.
[5] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 301, El-Vesail, c. 5, s. 354.
[6] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 104, El-Vesail, c. 2, s. 589, 590.
[7] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 203.
[8] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 104, El-Vesail, c. 5, s. 359.
[9] - El-Vesail, c. 5, s. 366.
[10] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 313, El-Vesail, c. 5, s. 365.
[11] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 311, El-Vesail, c. 5, s. 368.
[12] - Bihar'ül Envar, c. 88, s. 204.
[13] - Furu'ul Kafi, c. 3, s. 404, El-Vesail, c. 3, s. 65.
BndD
Mesajlar: 93
Kayıt: 28 Mar 2016, 22:43

Re: Namaz = Salat demektir sekli yoktur!

Mesaj gönderen BndD »

Ha şimdi ikna oldum
O kadar yazmışsınki beyin a.cuklaması oldum
50 vakit Namaz kılarım
Kuranı inkar ederim peygamberden 250 yıl sonra yazılan
Deşi saçması hadislere inanırım

Hüloğğğğ

Bana bak bana Kuran bilmiyorsun
Gönlü Ali'den yana olupta,
kılıcı Yezidten yana olanlara Ali ne yapsın
At izleri İt izlerine karılmışsa Ali ne yapsın
Cevapla

“Namaz” sayfasına dön